İzgi, Mehmet Necat
Loading...
Name Variants
Job Title
Doç. Dr.
Email Address
Main Affiliation
Department of Medical and Aromatic Plants / Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümü
Status
Current Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID

Scholarly Output
24
Articles
16
Citation Count
0
Supervised Theses
1
23 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 10 of 23
Book TARIMDA ARAŞTIRMA KONULARI VE KONSEPTLERİ(İKSAD, 2023) İzgi, Mehmet NecatKüresel gıda sistemi, büyüyen ve daha varlıklı bir dünya nüfusunun ihtiyaçlarına cevap vermeye devam etmektedir. Hükümet politikaları ve müdahaleleri, gıda ve tarım piyasalarının şekillenmesinde önemli bir rol oynamaktadır, ancak politikalar her zaman gelişen hedeflerle uyumlu değildir. Kaynakların tükenmesi ve iklim değişikliği, küresel gıda sistemi için büyük zorluklar oluşturmaktadır, ancak bu zorlukların üstesinden gelinmesine yardımcı olacak politikalar için fırsatlar mevcuttur. Küresel gıda, tarım ve balıkçılık sisteminin önümüzdeki yıllarda nasıl gelişeceği, kimsenin geride kalmamasını sağlamaya yönelik hedeflenen önlemlere bağlı olacaktır. Tarım ürünlerinin artırılması bu daldaki araştırma ve geliştirmenin üretim büyümesini geliştiren en önemli altyapılardan biri olarak kabul edilmesi açısından önem arz etmektedir. Tarımsal üretim yöntemleri, girdiler ve üretim yöntemleri ile ilgili yeni ve gelişmiş bulgular sağlar, dolayısıyla Ar-Ge etkinliği artar ve tarım ürünlerinin veriminin artmasına yardımcı olur ve doğal kaynaklar üzerindeki baskıyı azaltır. Gelişmekte olan ülkelerin çoğunda çiftçi başına düşen tarım ürünleri, yeni teknoloji uygulamasının etkinliğini göstermektedir, bu nedenle tarım alanında temel Ar-Ge uygulamaları gerçekten önemlidir. Temel kavram olarak tarım, toprağı işleme, ürün yetiştirme ve hayvan yetiştirme sanatı ve bilimidir. Bitkisel ve hayvansal ürünlerin insanların kullanması için hazırlanmasını ve pazarlara dağıtımını içerir. Tarımdaki yeni paradigma ise, "daha az kaynaktan daha fazla verim" elde etmektir. Anahtar konulardan başılacaları tarımsal ticaret; tarım ve çevre; tarımsal piyasa bilgi sistemleri; tarım politikasının izlenmesi ve değerlendirilmesi; tarımsal üretkenlik ve yenilik; anti-mikrobiyal direnç ve tarım; biyolojik çeşitlilik ve ekosistemler; iklim değişikliği ve gıda sistemleri; çiftlik düzeyinde analiz; balıkçılık ve su ürünleri yetiştiriciliği; besin zinciri analizi; gıda güvenliği ve beslenme; küresel değer zincirleri ve tarım; tarımsal üretkenlik; sürdürülebilir tarım ve gıda sistemleri; risk yönetimi ve dayanıklılık; tohumlar, traktörler, ormanlar, meyve ve sebzeler için standartlar; teknoloji ve dijital tarım; su ve tarım sayılabilir. Bu alanlarda yapılacak daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.Article Evaluation of the Antioxidant Potency of Seseli L. Species (Apiaceae)(Turkish Journal of Pharmaceutical Sciences, 2020) İzgi, Mehmet Necat; Çınar, Ahsen Sevde; Yılmaz Sarıaltın, Sezen; İzgi, Mehmet Necat; Çoban, TülayObjectives: In the present study, the antioxidant potency of ethyl acetate (AcOEt) and methanol (MeOH) extracts from the aerial parts of Seseli L. species was investigated for the first time. Materials and Methods: Seseli species L. such as Seseli andronakii Woronow ex Schischk., S. campestre Besser, S. corymbosum Boiss. & Heldr., S. gummiferum subsp. gummiferum Pall. ex Sm., S. hartvigii Parolly & Nordt, S. libanotis (L.) W.Koch, S. petraeum M.Bieb., S. peucedanoides (M.Bieb.) Koso-Pol., S. resinosum Freyn & Sint., and S. tortuosum L. growing in Turkey were collected and evaluated for their antioxidant capacity by using 1.1-diphenyl-2-picrylhydrazyl (DPPH) radical scavenging and lipid peroxidation (LPO) inhibition methods. Results: The highest activities as a scavenger of DPPH radicals were found in the AcOEt extracts of S. peucedanoides (M.Bieb.) Koso-Pol (IC50=0.49 mg/mL), and S. libanotis (IC50=0.75 mg/mL); α-tocopherol was used as a positive control. On the other hand, in the LPO assay, the highest activities were determined in AcOEt and MeOH extracts (at 5 mg/mL) of S. tortuosum and S. libanotis (84-94%). Conclusion: This report gives important information about the antioxidant capacity of Seseli L. species. This research on antioxidant capacity proves that the use of some species used in Eastern Anatolia (in salads) is correct. With this screening study performed in Seseli L. species growing in Turkey, in the future, it is planned to isolate antioxidant compounds from the most active strains of Seseli L.Article Variation in essential oil composition of coriander (Coriandrum sativum L.) varieties cultivated in two different ecologies(Taylor & Francis, 2017) İzgi, Mehmet NecatCoriander, Coriandrum sativum L, is an important medicinal plant belonging to Apiaceae family, which is grown in many parts of Turkey. In this study, essential oil and composition of 6 Turkish coriander cultivars (Gamze, Arslan, Erbaa, Pelmus, Kudret, Gürbüz) were examined in two different (Mardin and Tokat) ecologies. Essential oils were isolated with distillation method in maturated fruits and component composition was determined with gas chromatography–mass spectrometry (GC-MS). Main component was linalool in all cultivar, and it was higher in the conditions of Mardin having a warmer climate in all the cultivars than that of Tokat with temperate climate. Contrary to linalool, α-pinene and neryl acetate contents of all cultivar were higher in Tokat.Book Part TÜRKİYE’NİN MARDİN İLİNDE ORGANİK YETİŞTİRİCİLİĞİ YAPILAN YAĞ GÜLÜNÜN (Rosa damascena Mill.) UÇUCU YAĞ BİLEŞENLERİ VE METİL ÖJENOL VARLIĞI(İKSAD, 2023) İzgi, Mehmet NecatYağ gülü (Rosa damascena Mill.), Rosaceae ailesine ait, kendine özgü bir kokusu olan, çok yıllık aromatik bir bitkidir. Gül yağı, gül suyu, gül konkreti ve gül absolutu dâhil olmak üzere çeşitli ürünler için yetiştirilen en önemli yağ gülü türüdür (Abdel-Hameed et al., 2012; Baser and Arslan, 2014; Baydar et al., 2016; Kovatcheva-Apostolova et al., 2008; Kumar et al., 2009).Dünyada yağ içeren güllerin başlıca üreticileri Türkiye ve Bulgaristan'ın yanı sıra Fas, İran, Mısır, Fransa, Çin ve Hindistan'dır. R. damascena çiçeğinden elde edilen gül yağı, gül oksitleri, linalool, geraniol, sitronellol ve nerol bakımından zengindir (Dobreva et al., 2013; Kumar et al., 2013). Gıda endüstrisinde kullanılan gül suyu, karakteristik aroması ve bileşenlerinin sentetik yöntemlerle yapılamaması nedeniyle dünyadaki en pahalı bitkisel uçucu yağdır. Gül yağının temel uçucu yağ bileşenleri sitronelol ve geranioldür (Baydar and Baydar, 2005; Farooqi and Srikant, 1990; Izgi, 2022). Küresel pazarda gül yağına yönelik artan bir talep olmasına rağmen, üretim durağan olmaya devam ediyor. Bu nedenle R. damascena' nın yetiştirildiği alanın arttırılması ve üretiminde kullanılan teknolojinin geliştirilmesi esastır (Pal, 2013). Gül sektöründe istihdam edilen kişi sayısı, gelir miktarı ve ihracat oranları dikkate alındığında, gül yetiştiriciliği bölge için önemli bir sektördür. 1 dekarlık bir gül bahçesinden yaklaşık 3,5 ton çiçek hasat edilip taze damıtıldığında sadece 1 kilogram gül yağı üretilir. Fakat gül yağı kozmetik, ilaç, parfüm ve gıda sanayinde kullanılan en önemli bir madde olduğu için dünyanın en değerli bitkisel uçucu yağıdır (Baka, 2020). Yoğun ilaçlama uygulamaları sonucunda güllerdeki kimyasal kalıntılar tüm dünyada maalesef büyük bir sorun haline gelmiştir. Organik gül üretiminin gerekliliği ve önemi artmakla birlikte tüketici tercihleri de bu yönde değişmiştir. Göller Bölgesinde organik yağ gülü tarımı 5000 dekar, geleneksel yağ gülü tarımı yapılan toplam alan 17.840 dekar alanda üretim yapılmaktadır. Mardin ilinde ortalama 600 dekar organik gül bahçesi kurulmuştur. Mardin İlindeki üretim Göller Bölgesindeki organik yağ gülü üretimine göre yaklaşık 1/8 oranında olduğu görülmüştür. Mardin’de yağ gülü üretim alanlarının artmasıyla Türkiye’ye gül yağı üretim katkısı olacağı tahmin edilmektedir. Dünya piyasalarında organik gül yağına karşı artan talebi karşılayabilmenin en akılcı ve ekonomik yolu yeni ve bakir toprakların tarıma açılmasıyla mümkün olabilir. Mardin İli dağlık kesimleri ve çevresinde yüzyıllardır hiç tarım yapılmamış ve kimyasal kalıntılardan uzak on binlerce hektar bakir yeni alanlar mevcuttur. Bu çalışmada Mardin’in Artuklu İlçesine bağlı Yaylabaşı kırsal mahallesinde kurulmuş olan organik bahçelerden alınan çiçeklerin uçucu yağların bileşen analizleri yapılıp sonuçlar değerlendirilmiştir.Article Farklı IBA (İndol-3-Bütirik Asit) Dozları ve Köklendirme Ortamlarının Bazı Tıbbi Bitkilerin Köklenmesi Üzerine Etkileri(Türkiye Tarımsal Araştırmalar Dergisi, 2020) İzgi, Mehmet NecatBu çalışma; yağ gülü (Rosa damascena Mill.), kadıntuzluğu (Berberis thunbergii DC.), biberiye (Rosmarinus officinalis L.) ve lavanta (Lavandula angustifolia Mill.) bitkilerine ait çeliklerde, farklı köklendirme ortamları [torf, perlit, torf-perlit (1:1) ve kokopit] ve indol-3-bütirik asit (IBA) dozlarının (0, 1000, 2000, 3000, 4000, 5000 ppm) köklenmeye etkilerini saptamak amacıyla yapılmıştır. Çelikler, sera ortamında farklı IBA çözeltilerine maruz tutularak dört farklı ortamda dikimleri yapılmıştır. Yaklaşık 80 gün köklendirmeye bırakılan çeliklerde köklenme oranları, kök uzunlukları ve kök sayıları belirlenmiştir. Araştırma sonucunda, köklendirme ortamları ve farklı dozlardaki IBA uygulamalarının yağ gülü, kadıntuzluğu, biberiye ve lavanta çeliklerinde köklenmeye etkisi anlamlı bulunmuştur. Yağ gülü, kadıntuzluğu, biberiye ve lavanta bitkilerinde en yüksek köklenme oranları sırasıyla % 95.00, % 81.67, % 88.33 ve % 82.50; kök sayıları sırasıyla 19.28, 13.44, 26.12 ve 17.38 adet bitki-1 ve kök uzunlukları sırasıyla 18.89, 14.32, 25.58 ve 17.26 cm ile perlit köklendirme ortamında ve 4000-5000 ppm IBA çözeltisinde olduğu tespit edilmiştir. Bitki çeliklerinin köklendirme ortamı olarak perlit ortamından, IBA dozu olarak ise adventif köklenmeyi teşvik eden 4000 ppm uygulamasından en iyi sonuçlar alınmıştır.Article Bazı Tıbbi ve Aromatik Bitkilerin Köklendirme Özellikleri Üzerine Optimum IBA Dozlarının Saptanması(Bitlis Eren Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi, 2020) İzgi, Mehmet NecatBu çalışma; perlit köklendirme ortamında farklı IBA dozlarının (kontrol, 1000, 1500, 2000, 2500, 3000, 3500, 4000, 4500, 5000 ve 5500 ppm) Lavanta, (Lavandula angustifolia Mill.), yağ gülü (Rosa damascena Mill.), kadıntuzluğu (Berberis thunbergii DC) ve biberiye (Rosmarinus officinalis L.) bitkilerinin çelikle köklendirilmeleri üzerine etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüştür. Mardin Büyükşehir Belediyesi Fidanlığından 2018 yılında anaç bitkilerden alınan çelikler, 11 farklı IBA dozunda maruz bırakılarak perlitte, sera ortamında dikimleri yapılmıştır. Köklendirmeye bırakılan çeliklerde; kök sayısı, kök uzunluğu ve köklenme oranları hesaplanmıştır. Çalışmada; IBA dozlarının kadıntuzluğu bitkisinde köklenme oranları ve biberiye bitkisinde ise kök uzunlukları üzerine etkisi önemsiz, diğer özellikler üzerine etkileri istatistiksel yönden önemli bulunmuştur. En yüksek kök sayısı lavanta bitkisinde 25.10 adet/bitki ile 4500 ppm, yağ gülü bitkisinde 24.86 adet/bitki ile 4000 ppm, kadıntuzluğunda 15.95 adet/bitki ile 3000 ppm ve biberiyede 33.31 adet/bitki ile 5000 ppm IBA dozu uygulamalarından elde edilmiştir. Kök uzunluğu değerleri, biberiye hariç olmak üzere, lavantada 24.80 cm ile 4000 ppm, yağ gülünde 23.99 cm ile 3000 ppm ve kadıntuzluğu bitkisinde 13.75 cm ile 4000 ppm IBA dozlarında tespit edilmiştir. En yüksek köklenme oranlarının, kadıntuzluğu bitkisi hariç olmak üzere, lavantada 3500 ve 4000 ppm IBA dozlarında %90.00, yağ gülünde 4500 ppm IBA dozunda %76.67 ve biberiyede 5000 ve 5500 IBA dozlarında %93.33 olduğu saptanmıştır.Article Effects of Different Nitrogen Dose Applications on Black Cumin (Nigella sativa L.): Some Vegetative Parameters and Oil Ratio(Gaziosmanpaşa Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 2020) İzgi, Mehmet NecatNigella is a medicinal and spice plant belonging to Ranunculaceae family which is cultivated in many regions of the world and in Turkey. A field experiment was conducted to study the effect of nitrogen level (0, 40, 60, 80 and 100 kg N ha-1) on seed yield, the content and composition of oil in black cumin (Nigella sativa L.) seeds in plain conditions in Mardin province. Ammonium sulfate ((NH4)2SO4) was used as N source. The fatty oil content of the mature plant seeds was determined by NMR and isolated by cold press. As a result of the study, it was determined that increasing nitrogen doses had a parallel effect on the plant characteristics examined. Seed yield is ranged between 103.4 - 133.1 kg da-1 and the highest oil content was 39.5%.Article Effect of Different Harvest Dates to Essential Oil Components of Oil-Bearing Rose (Rosa damascena Mill.) in Mardin(Taylor & Francis Online, 2022) İzgi, Mehmet NecatRosa damascena Mill. is the most prominent rose source for the manufacturing of rose oil, rose water, concrete, and absolute from flower petals. The purpose of this study was to see how different harvest dates affected the essential oil components and rates obtained from flowers in oil rose planted for the first time in Turkey's Mardin Province. Blossoms were taken five times with three replications, at around one-week intervals, from a garden in the Yaylabaşı district at 6:00 a.m. (4, 11, 18, 24, and 31 May). Animal manure and leonardite were used instead of chemical fertilizers for plants. No chemical pesticides have been applied. Essential oil components of the oils obtained by a water distillation system (Clevenger apparatus) were determined by GC/MS. The citronellol ratio, which is the most important component for the quality of the essential oil in the plant, was found to be highest (35.90%) in the first harvest period and lowest in the last harvest period (17.57%). Geraniol levels decreased in the first three harvests, with the greatest level (27.16%) coming in the last harvest. The percentages of citronellol/geraniol varied between 1.51 and 0.65 depending on the different harvest dates. Nerol rates peaked at 15.44% on the first harvest, progressively declined until the fourth harvest (7.92%), then slightly increased on the fifth harvest. Nonadecane continuously increased from the first to the last harvest (4.10%-11.66%). No methyl eugenol was detected. Mardin is a promising location for oil-bearing rose cultivation, given the essential oil components and their ratios.Conference Object Determinetion of Agronomic and Quality Characteristics of Black Cumin Species (Nigella sativa L. and N. damascena L.) Sowed At Different Times(4th International Symposium of Medicinal and Aromatic Plants Symposium, 2018) İzgi, Mehmet Necat; Telci, İsaThis study aims to determine the proper sowing time for the growers of black cumin, a species of the Nigella sativa and N. damascena species of Nigella genus. The study was carried out under the climatic conditions of Mardin plain during 2011-2012 and 2012-2013 vegetation periods. The plants were sowed in four different times: two times in autumn (November 10 and November 25) and two times in spring (March 03 and March 17). Agronomical and quality characteristics of the species sown four different times were investigated in the study. It was found a significant difference between sowing times for all the characteristics examined in the study. In the 2-year average, the seed yield of sativa (3725.8 kg/ha) was found to be higher than that of damascena (2829.0 kg/ha). Higher yields were obtained in both species in autumn sowing. The study determined that damascena, which is more susceptible to cold climate, is not affected by winter sowing in the region and that autumn sowing should be preferred more for both species to obtain higher yields.Master Thesis Sater (Satureja hortensis L.)'de farklı kurutma uygulamalarının uçucu yağ verim ve kompozizyonuna etkisi(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) İzgi, Mehmet Necat; İzgi, Mehmet NecatBu araştırma, 2020 yılında Mardin ekolojik koşullarında sater (Satureja hortensis L.) bitkisinde farklı kurutma uygulamalarının uçucu yağ oranı ve kompozisyonuna etkisini tespit etmek amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada 8 farklı kurutma yöntemi (Güneşte, Gölgede, 50 ºC 96 saat etüvde, 50 ºC 72 saat etüvde, 40 ºC 96 saat etüvde, 40 ºC 72 saat etüvde, 35 ºC 96 saat etüvde, 35 ºC 72 saat etüvde) kullanılmıştır. Uçucu yağ hidrodistilasyon yöntemi ile elde edildikten sonra uçucu yağ bileşenleri GC-MS cihazı ile analiz edilmiştir. Bu araştırmada elde edilen sonuçlara göre; en yüksek uçucu yağ oranı %2.85 ile gölgede kurutma uygulamasından, en düşük uçucu yağ oranı %1.35 ile 35°C 72 Saat etüvde kurutma uygulamasından elde edilmiştir. Uçucu yağ ana bileşenleri carvacrol, ? –terpinene, p-cymene olmuştur. En yüksek carvacrol oranı %44.99 güneşte kurutmada uygulamasından elde edilirken en düşük %30.11 oranı ile 35 ºC 72 Saat etüvde kurutma uygulamasından elde edilmiştir. En yüksek ? -terpinene oranı %32.57 ile gölgede kurutma uygulamasında elde edilirken en düşük oran ise %4.33 ile 35 ºC 72 Saat etüvde kurutma uygulamasından elde edilmiştir. En yüksek p-cymene oranı %38.02 ile 35 ºC 72 Saat etüvde kurutma uygulamasından elde edilirken en düşük oran ise %7.06 ile güneşte kurutma uygulamasından elde edilmiştir. Bu çalışmada, Sater (Satureja hortensis L.) uygulanan farklı kurutma yöntemlerinin uçucu yağ kompozisyonu üzerinde önemli bir etkisi olduğu belirlenmiştir.
- «
- 1 (current)
- 2
- 3
- »