MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Kendal, Enver

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Kendal E.
Kendal, E.
Job Title
Prof. Dr.
Email Address
Main Affiliation
Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
Status
Current Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID

Sustainable Development Goals Report Points

SDG data could not be loaded because of an error. Please refresh the page or try again later.
Scholarly Output

59

Articles

45

Citation Count

0

Supervised Theses

7

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 59
  • Master Thesis
    Solucan gübresinin mercimek (Lens culinaris Medic.) çeşitlerinde verim ve verimle ilgili özelliklere olan etkisinin belirlenmesi
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Kendal, Enver; Kendal, Enver; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    Bu araştırma, Mardin'de 2018-2019 yetiştirme sezonunda solucan gübresinin mercimek çeşitlerinde verim ve verimle ilgili özelliklere olan etkisinin belirlenmesi amacıyla kuru şartlarda yürütürmüştür. Çalışmada GAP Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezinde tescil edilmiş iki adet mercimek çeşidi (Fırat-87 ve Çağıl) kullanılmıştır. Organik gübre olarak üç farklı doz da (0-60-120 ve 180 kg/da) solucan gübresi kullanılmıştır. Deneme tesadüf bloklarında bölünmüş deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Çalışma sonucunda elde edilen sonuçlara göre; önemli çıkan tüm özelliklerde Çağıl çeşidi Fırat çeşidine göre daha yüksek değerlere sahip olmuştur. Solucan gübresi uygulamalarında ise tane verimi bakımından en yüksek verim 194.1 kg/da ile dekara 180 kg solucan gübresi uygulamasından, en düşük verim 144.4 kg/da ile 0 kg/da kontrol uygulamasından elde edilmiştir. Protein oranı %24.33-26.60 arasında değişmiş en düşük protein oranı kontrol uygulamasından, en yüksek protein oranı ise en yüksek solucan gübresinin uygulandığı (180 kg/da) uygulamadan elde edilmiştir. Bin tane ağırlığı 29.4-31.12 g arasında değişmiş en düşük değer kontrol uygulamasından, en yüksek değer ise 60 kg/da solucan gübresinin uygulandığı uygulamadan elde edilmiştir. Hasat indeksi %29.6-33.4 arasında değişirken, en yüksek hasat indeksi dekara 180 kg gübrenin uygulandığı dozdan elde edilmiş, en düşük hasat indeksi ise kontrol uygulamasından (0 kg/da) elde edilmiştir.
  • Master Thesis
    Diyarbakır koşullarında çinko gübresinin mercimek (Lens culinaris Medic.) çeşitlerinde verim ve verim ile ilgili özelliklere olan etkisinin belirlenmesi
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Kendal, Enver; Kendal, Enver; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    Bu çalışma, Diyarbakır ekolojik koşullarında farklı çinko dozlarının kırmızı mercimek (Lens culinaris Medic.) çeşitlerinin verim ve verim unsurları üzerindeki etkisini belirlemek amacıyla 2019-2020 ekim sezonunda yürütülmüştür. Araştırmada materyal olarak GAP Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezi tarafından tescil edilen Atacan, Fırat-87 ve Şanlıbey kırmızı mercimek çeşitleriyle, 0, 1, 2 ve 3 kg/da çinko gübre dozları kullanılmıştır. Araştırmada tarla denemesi tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme deseni göre üç tekerrürlü olarak kurulmuştur. Denemenin ana parsellerine çeşitler alt parsellerine ise çinko dozları yerleştirilmiştir. Araştırma sonuçlarına göre; biyolojik verim, hasat indeksi ve saman verimi özelliklerinde çeşitler, çinko dozları ve çeşit*çinko dozu interaksiyonları istatiksel olarak önemli bulunurken, bitki boyu, ilk bakla yüksekliği ve ana dal sayısı özelliklerinde sadece çeşitler, tane verimi ve bitkide bakla sayısı özelliklerinde ise sadece çinko dozları önemli bulunmuştur. Ayrıca araştırmada incelenen özelliklerin kırmızı mercimek çeşitleri ve uygulanan çinko gübre dozları arasında aşağıdaki aralıklarda değişim gösterdiği belirlenmiştir. Bitki boyu 30.3-49.30 cm, ilk bakla yüksekliği 11.00-27.30 cm, ana dal sayısı 1.7 ile 2.3, bitkide bakla sayısı 35.3 ile 55.7 adet, biyolojik verim 380 ve 827 kg/da, saman verimi 264 ve 665 kg/da ve hasat indeksi 14.6 ve 32.6 (%) Araştırma sonucuna göre Diyarbakır ekolojik koşullarında Fırat-87 kırmızı mercimek çeşidinin diğer çeşitlerden daha verimli olduğu, artan çinko gübre dozlarının ise çeşitlerin tane verimlerinde düşüşlere neden olduğu belirlenmiştir.
  • Article
    Sentetik ve Modern Ekmeklik Buğday Genotiplerinin (Triticum aestivum L.) Verim ve Kalite Özelliklerinin Karşılaştırılması
    (2017) Aktaş, Hüsnü; Kendal, Enver; Oral, Erol; Kendal, Enver; Tekdal, Sertaç; Kılıç, Hasan; Oral, Erol; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    Bu çalışma, kışlık gelişme tabiatına sahip 14 modern ekmeklik ve 11 sentetik buğday genotipinin tane verimi ve bazı kalite özellikleri bakımından karşılaştırılması amacıyla 2014- 15 ve 2015-16 yetiştirme sezonlarında Elazığ ili sulu şartlarında yürütülmüştür. Denemeler tesadüf blokları deneme deseninde 3 tekerrürlü olarak kurulmuş, birleştirilmiş varyans analiz sonuçlarına göre incelenen tüm özellikler bakımından genotipler arasındaki fark 0.01 düzeyinde istatistiki olarak önemli bulunmuştur. İki yıllık ortalama sonuçlara göre, sentetik ve modern ekmeklik buğday genotiplerinin tane verimi ortalaması sırasıyla 720 ve 707 kg da-1; bin tane ağırlığı için 41.42 ve 37.35 g; protein oranı için %10.71 ve %10.79; yaş gluten değeri %31.7 ve %30.7 olarak tespit edilmiştir. Çalışmada sentetik buğday genotipleri bin tane ağırlığı bakımından daha üstün özelliğe sahipken, tane verimi bakımından daha yüksek bir ortalamaya sahip olmalarına rağmen bariz bir üstünlük tespit edilememiştir. ANOVA ve GGE biplot analizleri sonucuna göre sentetik buğday genotipi S-4'ün bin tane, yaş gluten ve protein özellikleri bakımından, modern ekmeklik buğday genotipi M-3'ün ise zeleny sedimantasyon ve hektolitre özellikleri için en ideal değerlere sahip olduğu tespit edilmiştir. Çalışma sonucunda sentetik buğday genotiplerinin tane verimi ve kalite özellikleri bakımından iyi bir potansiyele sahip olmakla beraber, dikkatli ve etkili bir seleksiyon ile modern ekmeklik buğday genotiplerinden daha üstün özelliklere sahip sentetik buğday genotiplerin belirlenebileceği ve bu konuda daha kapsamlı çalışmaların yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır.
  • Master Thesis
    Sıvı gübrelerin makarnalık buğdayda yapraktan uygulanması ile verim, verim unsurları ve kalite özellikleri üzerine etkisinin belirlenmesi
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Kendal, Enver; Kendal, Enver; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    Güneydoğu Anadolu Bölgesi makarnalık buğday için en elveriGli ekolojiye sahip bir bölgemiz olmakla birlikte yetiGtirme tekniklerinden biri olan gübrelemenin çiftçilerimiz tarafından yanlıG ve bilinçsizce yapılmasından ötürü hala verim ve kalite istenilen düzeye ulaGılamamıGtır. Yüksek verimli ve kaliteli ürünler elde etmek için uygun çeGit yetiGtirmenin yanında yetiGtirme döneminde en uygun yetiGtirme Gartlarının sağlanması ile mümkün olmaktadır. Bunlardan biri de bitkinin ihtiyaç duyduğu makro ve mikro besinlerin eksiksiz olarak uygulanmasıdır. Bu çalıGma içerisinde makro ve mikro besin elementlerini birlikte içeren Sıvı gübrenin makarnalık buğdayın verim, verim unsurları ve kalite özelliklerine etkisini belirlemek amacıyla yürütülmüGtür. ÇalıGma 2020-2021 yetiGtirme sezonunda, Mardin ili Kızıltepe ilçesi Çağıl köyünde, çiftçi koGullarında, 3 adet makarnalık buğday çeGidinde (Sümerli, Güneyyıldızı, Burgos) sıvı gübre uygulama dozunun etkisi araGtırılmıGtır. Deneme Tesadüf Blokları Deneme Desenine göre 4 tekrarlamalı olarak yürütülmüGtür. ÇalıGmada; baGaklanma süresi, metrekarede baGak sayısı, bitki boyu, baGak uzunluğu, baGakta baGakçık sayısı, baGakta tane sayısı, baGak verimi, bin tane ağırlığı, hektolitre ağırlığı, tane verimi, tanede camsılık oranı, protein oranı ve yaG gluten oranı parametreleri incelenmiGtir. Bu parametrelerden metrekarede baGak sayısı (368-439 adet), bitki boyu (97-107 cm), baGak uzunluğu (7.4-7.7cm), baGak verimi (25.2-26.0 g/baGak), hektolitre ağırlığı (81.6-83.8 kg/hl), protein oranı (11.8-14.0), yaG glüten oranı (30.6-35.6) ve tane veriminin (536.7-628.9 kg/da) Sıvı gübre uygulamasının etkisi istatistiki açıdan önemli bulunmuG olup diğer parametreler üzerine etkisi önemli bulunmamıGtır. Genel olarak bakıldığında araGtırmadan elde edilen sonuçlara göre sıvı gübre uygulamasının makarnalık buğdaya etkisi önemli bulunmuGtur.
  • Article
    Bazı Makarnalık Buğday Çeşitlerinin Diyarbakır ve Adıyaman Sulu Koşullarında Verim ve Kalite Parametreleri Yönünden Karşılaştırılması
    (Uludağ . Ü. ZİRAAT FAKÜLTESİ DERGİSİ, 2012) Kendal, Enver; Aktaş, Hüsnü; Aktaş , Hüsnü; Karaman, Mehmet; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    Bu çalışma, Güneydoğu Anadolu Bölgesi Diyarbakır ve Adıyaman sulu koşullarında 2009-2010 yetiştirme sezonunda yürütülmüştür. Çalışmada, İtalya’dan temin edilen 3 adet yazlık makarnalık buğday çeşidi ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yoğun olarak ekilen 7 adet yazlık makarnalık buğday çeşidi kullanılarak toplam 10 çeşitten oluşan bir deneme seti ile yürütülmüştür. Yapılan birleşik varyans analizlerinde, incelenen özellikler bakımından yer, çeşit ve yer x çeşit interaksiyonuna ilişkin %1 ve %5 seviyesinde önemli farklılıklar belirlenmiştir. Çalışmadan elde edilen veriler üzerinde yapılan birleşik varyans analiz sonuçlarına göre; başaklanma süresi 108.5 ile 114.5 gün, bitki boyu 95.0 ile 107.5 cm, hektolitre ağırlığı 75.8 ile 79.2 g, bin tane ağırlığı 31.5 ile 39.4 g, tane verimi 431.8 ile 530.3 kg/da protein değeri %10.8-11.9, SDS 7.6-12.9 ml, irmik rengi %20.6-24.4 arasında değişmiştir. Lokasyonlara göre değişen çevre koşullarında İtalya’dan temin edilen Pitagora çeşidi, çalışmada kullanılan ve bölgede yoğun olarak ekilen yerli çeşitlerden daha yüksek verim vermiştir. Tane verimi bakımından Pitagora ve bölgenin yeni tescilli çeşidi olan Güneyyıldızı çeşitleri öne çıkmıştır. GAP Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğünün geliştirmiş olduğu yeni çeşitlerle birlikte İtalya’dan temin edilen yazlık makarnalık buğday çeşitlerinin iyi performans gösterdiği bu çalışma ile ortaya konulmuştur.
  • Article
    Citation - WoS: 21
    Citation - Scopus: 26
    PROFICIENCY OF BIPLOT METHODS (AMMI AND GGE) IN THE APPRAISAL OF TRITICALE GENOTYPES IN MULTIPLE ENVIRONMENTS
    (CORVINUS UNIV BUDAPEST, 2019) Kendal, Enver; Tekdal, Sertaç; Karaman, Mehmet; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    The AMMI (additive main effect and multiplicative interaction) and GGE (genotype, genotype x environment) biplot analyses were used to evaluate and identify stability and yield of Triticale genotypes at three different locations throughout two years (2014-15-2015-16). The AMMI analysis of variance showed significant genotype, environment and GE interaction and indicated 1.31, 98.40 and 0.28% of total variation, respectively. The GGE bi-plot analysis indicated 78.19% of the total variation (PC1 (priciple component) 50.01%, and PC2 26.08%). This study has been useful to discriminate genotypes with superior and stable yield evaluated by the AMMI analysis and yield stability index incorporating the AMMI stability value and yield capacity in a single non-parametric index. The AMMI analysis indicated that G4, G8 (candidate) and G6 were found to be quite promising genotypes. In the GGE biplot analysis genotypes were investigated in two mega-environments, and the first mega-environment covered E3, E5 and E6, and the second mega-environment covered E1, E2 and E4. The genotypes G6, G8, G9 and Gll were the wining genotypes in ME (mega-environment) I, G3, G4 and G12 and in ME II. The GGE and AMMI biplot approaches let us to describe the best genotypes, and G8 to be stable and high yielding for both ME, G6 only for ME I, G4 only for ME II and can be recommended to release as a cultivar.
  • Book Part
    Citation - Scopus: 1
    Effects of ecological factors on spring Barley genotypes
    (Hordeum vulgare, 2021) Kendal, Enver; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    Late spring frosts and drought are the most important abiotic stress factors that definite the yield and quality performance of spring barley genotypes in breeding programs. For this purpose, a total of 25 spring barley genotypes were used in the study, including 20 advanced line and 5 standard varieties. The 2013/14 growing season, in which the late spring frosts were effective, and the 2012/13 growing season were compared with the biplot technique in terms of yield, quality and other features. Depending on the late spring frosts, significant differences were determined between the genotypes in terms of grain yield, quality parameters and other characteristics between the two growing seasons. Late spring frosts caused a significant reducing in grain yield (GY) by 26.2%, hectoliter weight (HW) by 6.3%, and in thousand grain weight (TGW) by 18.6%, while increasing protein content (PC) by 18.3%. It has been determined that the early spiked spring barley genotypes are more affected than the late spiked genotypes from late spring frosts, in terms of GY, TW, TGW and PC. The GGE biplot analysis showed that four distinct groups of traits were occured in the 2012/2013 and five in 2013/2014 growing seasons, respectively. The result of GGE biplot indicated that G14, G19, G21 and Samyeli variety were stable and ideal genotypes for all of the traits in the 2012/2013 season, and G3, G4, G7 and G8 were stable and ideal for the 2013/2014 season. On the other hand; G3 was the best genotype against late spring frost based on GY. In addition, results from the AMMI (Additive Main Effects and Multiplicative Interaction) analysis revealed that genotypes G7, G8, and G22 were more stable and higher yielding, compared to the other genotypes.
  • Article
    İleri Kademe Ekmeklik Buğday Hatlarının Farklı Çevrelerde Tane Verimi ve Bazı Kalite Özellikleri Yönünden Değerlendirilmesi
    (Iğdır Üni. Fen Bilimleri Enst. Der, 2014) Kendal, Enver; Aktaş, Hüsnü; Aktaş , Hüsnü; Tekdal, Sertaç; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    Bu araştırma Ülkesel Serin İklim Tahılları projesi çerçevesinde bölge verim denemelerinden seçilen ileri kademe ekmeklik buğdayı hatlarının Güneydoğu Anadolu Bölgesi ekolojik şartlarında tane verimi ve bazı kalite özelliklerinin belirlenmesi amacıyla yürütülmüştür. Araştırmada materyal olarak 17 ekmeklik buğday ileri hattı ile 8 adet tescilli ekmeklik buğday çeşidi (Basribey-95, Kaşifbey-95, Pamukova-97, Tahirova-2000, Adana-99, Sakin, Nurkent ve Canik-2003) kullanılmıştır. Denemeler 2004-2005 yılında Tesadüf Blokları deneme desenine göre 4 tekerrürlü olarak Diyarbakır ve Ceylanpınar lokasyonlarında yağışa dayalı şartlarda yürütülmüştür. Çalışmada tane verimi ile birlikte başaklanma süresi (BS), bitki boyu (BB), bin tane ağırlığı (BİNTA), hektolitre ağırlığı (HL), SDS sedimantasyon testi, danede protein oranı (TP), sertlik derecesi (PSI), enerji değeri (W), hamur dengesi (P/G) ve kurve taban uzunluğu (L) incelenmiştir. Tane verimi Diyarbakır lokasyonunda 382.3-606.7 kg da-1 arasında değişirken Ceylanpınar lokasyonunda 95.0-391.3 kg da-1 arasında değişim göstermiştir. Genotip ve karakterler arası (GK) ilişkileri göstermeye esas GK biplot analizinde üç farklı grup oluşmuştur. Tane verimi ve kalite özellikleri yönünden öne çıkan genotipler ülkesel buğday ıslah programlarında değerlendirilmiştir.
  • Article
    Citation - Scopus: 1
    Identify of Macro and Trace Elements in Grain of Some Barley Varieties and Interpretation Zwith Biplot Technique
    (University of Montenegro, 2021) Kendal, Enver; Kendal, E.; Zahir Düz, M.; Hatipoğlu, A.; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    The purpose of this study was to determine the content of some macro and trace elements in grain of spring barley cultivars, and to state the relationships between those elements. In this study macro and trace elements (Ca, K, Mg, Fe, Zn, Mn, Si, Sn, Cu, Cr, Cd, Ni, V, Pb, As and Se) of barley cultivars were determined by inductively coupled plasma optic emission spektometry (ICP-OES) using grain. The grain samples were digested by microwave system, as well as. As and Se were determined by hydride system. The result of study showed that the content Si of barley cultivars are quite high, however, the concentrations toxic heavy metals of Cd, Pb and as were determined to be below the limit values. The biplot indicated that three group occurred among macro and trace element and the correlation of Zn with Sn, Cr with Ca and Fe, Ca with Fe and Pb was significant and positively, while V with Si was significant and negatively. On the other hand, the study showed that Samyeli is the best cultivar based on macro and trace element concentrations and this variety can be used in animal husbandry. © 2021, University of Montenegro. All rights reserved.
  • Article
    GÜNEYDOĞU ANADOLU BÖLGESİ’NDE YABANCI ORİJİNLİ BAZI DURUM BUĞDAY GENOTİPLERİNİN ADAPTASYON KABİLİYETLERİNİN BELİRLENMESİ
    (Trakya University Journal of Natural Sciences, 2014) Kendal, Enver; Aktaş, Hüsnü; Aktaş , Hüsnü; Karaman, Mehmet; Doğan, Hasan; Kılıç, Hasan; Karahan, Halil; Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü
    Güneydoğu Anadolu Bölgesinin iki önemli alt bölgesini temsil eden Diyarbakır ve Kızıltepe lokasyonlarında 2011-2012 yetiştirme sezonunda yürütülen bu çalışma, adaptasyon kabiliyeti ve kalite özellikleri yönünden üstün durum buğday genotiplerini belirlemek ve ıslah programlarında kullanmak amacıyla yürütülmüştür. Çalışmada, ICARDA (International Center for Agricultural Research in the Dry Areas)’dan temin edilen 18 hat ile 5 kontrol çeşit (Omrabi5, Younes1, Korifla, Waha, Miki2) ile beraber, bölgede ekilen Zühre çeşidi standart olarak kullanılmıştır. Deneme, tesadüf blokları deneme dese-nine göre iki lokasyonda ve üç tekerrürlü olarak kurulmuştur. Çalışmada tane verimi, bin tane ağırlığı, hektolitre ağırlığı, pro-tein içeriği, irmik rengi ile SDS değeri incelenmiştir. Yapılan bileşik analize göre, hektolitre ağırlığı dışındaki bütün paramet-reler açısından genotipler arasında önemli farklılıklar tespit edilmiştir. Lokasyonlar arasında tane verimi ve bin tane ağırlığı; genotip x lokasyon interaksiyonunda ise tane verimi, bin tane ağırlığı ve protein oranı bakımından önemli farklılıklar göz-lenmiştir. Ayrıca özellikler arası ve genotip-özellik ilişkilerini değerlendirmek amacıyla Biplot analizi uygulanmıştır. Bu ana-liz yöntemiyle, birbirleriyle ilişkili özellikler ve belirli özellikler açısından öne çıkan genotipler görsel olarak gösterilmiştir. İki lokasyon ortalamasına göre verim ve kalite özellikleri ile ilgili umut vadeden genotipler, ıslah programının ileri kademele-rine alınmıştır.