MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Yıldırım, Kadri

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Job Title
Prof. Dr.
Email Address
Main Affiliation
Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü
Status
Former Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

4

Articles

0

Citation Count

0

Supervised Theses

4

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 4 of 4
  • Master Thesis
    Lêkolîneke folklorî li ser destana mem û zînê
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2013) Yıldırım, Kadri; Yıldırım, Kadri
    MEM Û ZÎN DESTANI ÜZERİNE FOLKORİK BİR İNCELEME Hikmettin ATTI ÖZET Bu tezde modern folklor biliminin prensipleri çerçevesinde, halk edebiyatı ürünü olan Memê Alan Destanı ile yazılı bir eser olan Ehmedê Xani'nin Mem u Zîn'i arasındaki ilişki incelendi. Halk edebiyatı ürünü olan Memê Alan Destanı için, araştırmacı yazar Qanatê Kurdo'nun, Mem û Zîn adlı eserinde toplanan oniki (12) varyantı ve Roger Lescot'un Memê Alan adlı derlemesi esas alındı. Qanatê Kurdo'nun eserindeki oniki varyantan birisi, kürtçe'nin sorani lehçesiyle kaydedildiği için (Varyant 12), değerlendirmenin dışında tutuldu. Bir diğer varyant da (Varyant 3), Ehmedê Xanî'nin Mem u Zîn'inin bir kopyası niteliğinde olduğu için değerlendirmenin dışında tutuldu. Ehmedê Xanî'nin Mem û Zîn'i için, Prof. Kadri Yıldırım'ın, Mem û Zîn, Çeviri ve Kavramsal Tahlili, adlı çalışması esas alındı. Tez, Giriş bölümünün dışında, üç anabaşlık altında hazırlandı. Giriş bölümünde genel olarak folklor biliminin çıkışı ve yayılması yine folklor terminolojisi hakkında kısa bilgiler verildi. Birinci bölümde, yukarıda bahsedilen Memê Alan varyantları ile Xanî'nin Mem û Zîn'î arasında birkaç epizota göre mukayese yapıldı. Bu mukayesede mümkün olan en üst seviyede, destanın bütün süreçleri değişik varyantlara ve Mem û Zîn'e göre verilmeye çalışıldı. Bununla amaçlanan; Memê Alan ile Mem û Zîn arasındaki ortak noktaları tesbit etmek (ki muhtemelen bu ortak noktalar aynı zamanda destanın en eski pasajları idiler) ve göstermek ve aynı zamanda Memê Alan ile Mem û Zîn arasındaki aktif ve iki taraflı geçişlilik ilişkisine dikkat çekmektir. İkinci bölümde, motif yapısı çerçevesinde, folklorik Memê Alan ile Xanî'nin Mem û Zîn'ini incelendi. Bu bölümde tesbit edilen her motif üç ana başlıkta değerlendirildi. İlk olarak, bu motifin genel olarak halk edebiyatındaki yeri ve önemi değerlendirildi, ikinci olarak; bu motifin Memê Alan Destanı'nda karşımıza nasıl çıktığı tesbit edildi ve son olarak; motifin Xanî'nin Mem û Zîn'indeki yeri tesbit edildi. Bu bölümde motiflerin tesbitinde, Stith Thompson'un ünlü Motif Index of Folkliterature (Halk Edebiyatının Motif Indeksi) adlı çalışması esas alındı. Motiflerin tesbitinde ağırlıkla, Memê Alan ile Mem û Zîn arasındaki ortak motifler üzerinde duruldu. Her motifin incelenmesinde, o motifin genel olarak Halk Edebiyatı içindeki yerine dikkat çekildi ve özelde Memê Alan Destanı'nda nasıl karşımıza çıktığı incelendi. Ve sonra aynı motifin, Xanî'nin Mem û Zîn'inde, nasıl geçtiği tesbit edildi. Bu bölümde aynı zamanda, Zeynelabıdin Zınar'ın, Di Çanda Kurdî De 37 Şaxên Zanistiyê (Kürt Kültüründe Bilimin 37 Dalı) adlı çalışması da esas alındı. Bu çalışmada kürt masalında tesbit edilen ortak noktalardan (133 ortak nokta), çalışmamız ile ilgili olanlardan faydalanıldı. Çalışmanın üçüncü bölümünde, Xanî'nin Mem û Zîn'i, halk kültürü unsurları bakımından incelendi. Bu bölümde sadece Xanî'nin Mem û Zîn adlı eseri esas alındı. Bu halk kültürü unsurları, dini-inançsal unsurlar, yas ve şölen gelenekleri (newroz, av geleneği, düğün merasimi, yas geleneği vb.), halk hekimliği geleneği, müzik, halk oyunları gibi çeşitli başlıklardır. Sonuç bölümünde kısaca ulaşılan bazı sonuçlar verildi. Tezin üç ayrı bölümü, üç ayrı metodla incelendi. Birincisi Mukayese yöntemidir. Bu yönetmeden amaç; Memê Alan varyantlarının kendi içinde mukayesesi ve Mem û Zîn ile ortak noktaları ve ayrışan yanlarını tesbit etmektir. İkinci yöntem; motif yapısı bakımından incelemektir. Bu metot halk edebiyatı araştırmalarında son zamanlarda modern bir metod olarak ön plana çıkmıştır. Bu bölümde Memê Alan ile Mem û Zîn'de geçen ağırlıkla ortak motifler tesbit edilip incelendi. Üçüncü yöntem olarak, bir klasik yöntem olan ve halk edebiyatı araştırmalarında genelde halk kültürünün maddi ve manevi unsurlarını ön plana çıkarıp inceleyen yöntemdir. Üçüncü bölümde bu yöntem ışığında Xani'nin Mem û Zîn adlı eseri incelendi.
  • Master Thesis
    Di çend pexşanên Kurmancî de Evînên Efsanevî
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2015) Yıldırım, Kadri; Yıldırım, Kadri
    Denemeler hariç, bütün kürtçe nesir edebiyatı örnekleri birçok açıdan birbirine yakındır. Halk edebiyatında, özellikle Efsanevî Aşklar'ı içeren eserlerde edebî türler arasındaki farklar çok azalır, bazen de neredeyse ortadan kalkar. Her efsaneden üç-dört varyant veya formu ele aldım ve karşılaştırdım. İçerik, karakterler, anlatım silsilesi, olay örgüsü aynı olanlar, eser kısa da olsa özellikleri bir varyantınkine benziyorsa, biz onu "form" olarak adlandırdık. Efsanelerin özetlerini en uzun ve halk arasında daha çok bilinen varyantı esas alarak yazdım. Efsanenin karakterlerini ister ana karakterler ister stero karakterler olsun, hepsini inceledim. Duygusal, akraba, dini, arkadaşlık vs. ilişkileri incelemeye değerdi, fakat varyantlara göre bu karakterler ve ilişkileri değişmekteydi, bunu ayrı bir başlık altında ele aldım. Eğer bu durum netleştirilmeseydi, varyantlar anlaşılmayacaktı. Bazı efsanelerin form ve varyantları çok fazlaydı, hepsinin özetlerini bu çalışma kapsamına dahil edemezdim, bu ancak bir doktora tezi olabilirdi, fakat halk arasında yerleşik olan belirli form ve varyantları daha çok ele aldım. Bu varyant ve formların bazıları türkçe idi, fakat onlar kürt efsaneleri oldukları, eserin ruhu kürtçe ve olay kürtlerin yaşadıkları topraklarda geçtiği için, onları da bu inceleme içine aldım (örneğin M. Said Ramazan el-Bûtî tarafından yazılan Mem û Zin romanı ile Bawer Ferat tarafından yazılan Dewrêş ile Adûle). Efsanelerin ne zaman ve nerede yaşandıkları herkes için önemlidir, öğrenebildiğim kadarıyla bu konuyu inceledim. Bütün efsanelerin sonuçlarının değerlendirilmesi gerekirdi, kendimce yorumlanmasını uygun gördüm. Bütün efsaneler için değişmeyen bu konu başlıkları, incelemem için paydaş bir yöntem olarak ortaya çıktı. Konu nesirlerle sınırlı olduğu için, bu efsanelerin ezgi, şiir, destan vs. manzume şeklindeki söyleyişlerine yer vermedim. Fakat bu efsanelerin metinleri içinde birkaç dizeye yer verdim. Bütün örneklerin genel değerlendirilmesi ve yorumlanması için, çalışmanın sonunda "Sonuç" yer almaktadır. Bununla birlikte "Ek 1" de Edûlê'nin tarafından söylendiği rivayet edilen Dewrêş üzerine bir ezgi (kilam) yer almaktadır. Bu çalışmanın sonunda kürt edebiyatında başka bir yazın biçimiyle karşılaştım: Karma edebiyat formu. Bilindiği gibi edebiyat tarihinde şekil (morfoloji) bakımından bir yazı ya dize ve beyitlerden oluşur ki biz buna destan, mesnevî, gazel vb. deriz, ya da nesir şeklinde hazırlanırlar ki biz bunlara masal, öykü, roman, anı vb. deriz. Karma Edebiyat Formu bir arada kullanılan bu iki türden oluşur. Yani bir metnin içinde hem nesir var, hem şiir, destan ve "kılam" var. Bu tür, çoğunlukla efsanevî aşklarda kullanılagelmiştir. Bu formu tam anlayabilmemiz için, efsanevi aşkların örneklerini araştırma ve inceleme konusu olarak seçtim. Özellikle Bijen ile Menice aşkı kurmanclar arasında şimdiye kadar pek bilinmiyordu, fakat görülecek ki bir çok açıdan Mem ile Zin aşkından geri kalır tarafı yok. Ahmedî Xanî'nin mesnevisi olan Mem ile Zin, Mola Mahmudî Beyazidi tarafından öykü şeklinde edebiyat dünyasına kazandırılmış, ancak edebi omurgasından bir şey kaybetmemiştir. Bunun gibi, Firdevsi'nin Şehnamesi'nde Bijen ile Menice aşkı ikili beyitler halinde anlatılırken, bu tezin ilerleyen sayfalarında da görüleceği gibi bu sevdalar birçok bölgede masal olarak da anlatılır ve nesir olarak kitaplarda yer almışlardır. Hangi stil ile söylenmiş veya yazılmış olursa olsun, kısa ya da uzun, yörelere göre değişen varyantları olsa bile, kahraman adları ve olayların geçtiği yerler değişse bile, bu aşklar içeriklerinden bir şey kaybetmemişlerdir. Kafiyeli şiirlerde veya ezgilerde söylenemeyen betimlemeler, sözü uzatma fırsatının daha çok olduğu öykü veya roman sayfaları arasında rahatlıkla ve genişçe dile getirilebilmiştir. M. Ö.'sine ait bir örnek vardır: Bijen ile Menice aşkı. Bu otantik aşk halen kürtlerin gece oturumlarında (şevbêrk) masalcılardan dinleniliyor. Bijen Ristemî Zal'ın yeğenidir ve Menice Turanistan kralı Efrasiyab 'ın kızıdır ki o İran'ın düşmanıdır. En büyük engel işte bu düşmanlıktır. Dewrêşê Evdî ile Edûlê'nin aşkı, Milan ve öteki üç aşiret Türkmen, Gêsî ve Şemiran arasında patlak veren çatışma döneminde gelişir ve trajediyle sona erer. Bu aşkın önündeki en büyük engel inançları ve sınıfsal farklılıklarıdır. Dewrêş hem Yezîdî hem de yoksuldur, Edûl ise suni müslüman ve Mîr olan Temir Paşa'nın kızıdır. Siyabend ile Xecê'nin aşkı hasretle karşı karşıya kalır; Siyabend eşkıyadır, dağlardadır ve tek başınadır, fakat Xecê yedi erkek kardeşin ailedeki tek kız kardeşidir. Kardeşleri Xecê'yî Siyabend'e vermezler, o da kızı kaçırır, Sipan dağının doruklarına götürür. Siyabend orada bir yabanöküzünün boynuz darbesiyle bir kaza sonucu uçurumdan düşer ve ölür. Xecê de peşinden atlar. Burada sosyal ilişkilerdeki çelişkiler var, eğer o kaza meydana gelmeseydi, belki de birlikte mutlu yaşarlardı. Mem ile Zin aşkı, önceleri Memê Alan destanında yer almış, sonra Ahmedê Xanî tarafından mesnevi tarzında yazılmıştır, 18. yüzyılda Mele Mahmûdê Beyazidî tarafından öykü olarak kaleme alınmıştır. Son yıllarda ise roman tarzında yayınlanmıştır. Bu aşklardan sadece dört örneği ele aldık: Dewrêşê Evdî ile Edûlê, Siyabend ile Xecê, Bijen ile Menîce, Mem ile Zîn. Fakat buna benzer onlarca örneğin olduğunu belirtmek gerekir.
  • Master Thesis
    Destana Zembîlfiroş û Gulxatûnê
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2013) Yıldırım, Kadri; Yıldırım, Kadri
    Bu çalışma Klasik Kürt Edebiyatı'nın aşk destanlarından olan Zembilfıroş ile Gülhatun hikâyesinin yazılı varyantları etrafında hikâyenin metinsel tahlilini, olay örgüsünü, kahramanların konumu ile özellikleri, destanın tarihsel ve sosyal arka planını ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Çalışmanın üzerinde şekillendiği varyantların ilki Feqiyê Teyran'a (1549-1631); ikincisi Melayê Bateyî'ye (1675-1760); ve üçüncüsü de Mûradxanê Bayezîdî'ye (yazılış yılı 1776) aittir. Çalışmanın birinci bölümünde destan ve destanların ortaya çıkışı ile türleri üzerinde durulmuş, batı ve doğu edebiyatındaki örnekleri işlenmiştir. İkinci bölümde aşk destanları ve bunların batı edebiyatındaki örnekleriyle birlikte doğu edebiyatında meşhur olan örnekleri de tanıtılmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümünde ise esas konuyu teşkil eden üç varyantın metin bilgisi etrafında, Zembilfıroş ile Gülhatun destanının Klasik Kürt Edebiyatı ile Çağdaş Kürt Edebiyatı'ndaki yeri; varyantların şair, içerik, tema, mesaj, düşünce, dil, nazım şekli gibi metin tahlilleri; hikâyenin kahramanlarının nitelikleri; destanın ortaya çıkış yer(ler)i ile olayın oluş şekli; destanın vuku bulduktan zonraki yayılma ve yazıya geçirilme durumu; destanın erkek kahramanı olan Zembilfıroş'un, Kürdistan tarihini anlatan kaynaklardan yola çıkarak gerçek tarihsel kişiliğinin tespiti gibi konular işlenmiştir. Bu bölümde ulaşılan en önemli sonuçlardan biri, Zembilfıroş ile Gülhatun arasında vuku bulan aşk hikâyesi, miladi 994 yılında Mervaniler (Miladi 985-1086) döneminde Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde meydana gelmiştir. İkinci önemli ayrıntı, adı geçen aşk hikâyesinin erkek kahramanı olan Zembilfıroş'un gerçek ismi Emir Said olup, Diyarbakır Paşalarından Emir Hasan'ın oğludur. Bu noktada Kürdistan tarihi ile ilgili literatür taranmış, Emir Said ve Emir Hasan ile ilgili önemli bilgilere ulaşılmıştır. Yine günümüz yazar ve araştırmacılarının eserlerindeki Zembilfıroş ile ilgili araştırma, analiz ve düşünceleri de işlenerek, hikâyenin gerçek kimliğine kavuşması yönünde sundukları katkı dikkatlere sunulmuştur. Çalışmanın son bölümü olan dördüncü bölümde ise Zembilfıroş hikâyesi, Yusuf ile Züleyha ve İbrahim Edhem hikâyelerinin olayın gerçekleşme ve kurgu biçimi bakımından ortak yönleri ele alınmıştır. Bu bölümde karşılaştırılan hikâyeler ve ortaya çıkan benzer motiflerin varlığı, farklı toplumların benzer edebiyat kültürüne sahip olduklarının işaretleri gibidir. Son olarak ekler bölümünde, üzerinde analiz ve tahliller yapılan Zembilfıroş ile Gülhatun aşk hikâyesinin üç varyantı olduğu gibi verilmiştir.
  • Master Thesis
    Zeynelabidînê Amidî: Jiyan, berhem û xebatên wî yên destnivîsî
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2014) Yıldırım, Kadri; Yıldırım, Kadri
    Zeynelabidîn el-Amidî 1946 yılında Dıyarbakır'ın Dökmetaş köyünde doğdu. Elli yıla yakındır ders ve eğitim ile iç içedir. Halen aktif bir şekilde medresede talebelere ders vermeye devam etmektedir. Birçok medrese öğrencisi ondan icazet aldı. Kürtçe, Türkçe ve Arapça birçok eser telif etti. Muhtelif alanlarda birçok eser istinsah etti. İstinsah ettiği bazı eserleri şerh etti. Ayrıca çoğuna önsöz, fihrist ve sözlük hazırladı. Eserleri numaralandırdı, sayfalara şekil verdi. En önemlisi ise imkânları çerçevesinde eserleri baskıya verdi. Bu çalışmamızı üç bölüme ayırdık. Birinci bölümde ayrıntılı olarak yazarın hayatı ve şahsiyeti üzerinde durduk. Kendisi tanınmış bir kürt mustensihi olması hasebiyle bu yönü üzerinde de durduk. Eserleri istinsah ederken takip ettiği yönteme de değindik. Bu bölümün sonunda birkaç ilginç ve kendisini etkilemiş anısına da yer verdik. İkinci bölümde Kürtçe, Türkçe ve Arapça eserleriyle, çeviri ve latinize ettiği eserlere değindik. Üçüncü bölümde önce elyazma eserlerimiz hakkında biraz bilgi verdik ve Zeynelabidîn el-Amidi'nin istinsah ettiği manzum ve nesir eserleri tanıttık. Bu bölümde manzum Kürtçe eserleri ilk sıraya koyduk; nesir şeklinde olanları ise ikinci sıraya yerleştirdik. Ardından Arapça olanlara yer verdik. Çalışmamızın sonunda istinsah ettiği eserlerin ilk ve son sayfalarının resimlerini ek olarak verdik. Kürt kurum ve kuruluşları, üniversitelerin kürdoloji bölümleri eskiden beri bu yazma eserlerimize önem vermişlerdir. Bu yüzden bu eserlerimizin korunacağına, gün geçtikçe yenilerinin ortaya çıkacağına ve bunların üzerine akademik çalışmalar yapılacağına dair umudumuz tamdır. Tabi şunu da belirtmemiz gerekiyorki bu eserlerimizden çoğu halen sahiplerinin ya da ailelerinin yanında gün yüzüne çıkmayı beklemektedirler. Biliyoruz ki elyazma eserlerimizin basım öyküsü ve bunun için gösterilen çabanın tarihi eskidir. Amidi aydın bir Kürt imamı olarak bu alana el atmış ve çalışmamızın sonundada gördüğümüz üzere önce elyazma eseri ya da dağınık olan şiirleri toplamış, kendi elyazısı ile yeniden yazmış ve elinden geldiğince bu eseri bastırmıştır. Yazma eserler için gösterdiği çabaların amacı kendi ifadesiyle "eseri onurlandırma"dır. Amıdi'yi en çok etkileyen şahsiyetler şunlardır: Fikri alanda Bediuzzman Saidi Nursi, edebiyat alanında Ahmedi Hani ve onu takip eden Aqtepe ailesinin edib ve şairleri, ilmi alanda ise Mele Yasîn Yusrî.