Çifçi, Sema
Loading...
Name Variants
Çiftçi, Sema
Job Title
Doçent
Email Address
sema-2121@hotmail.com
Main Affiliation
Department of Nursing / Hemşirelik Bölümü
Status
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID

Scholarly Output
18
Articles
15
Citation Count
53
Supervised Theses
2
14 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 10 of 14
Article Mardin ili ilköğretim okulu öğrencilerinin fiziksel şiddete maruziyetleri ve yaklaşımları(2013) Çifçi, Sema; Battaloğlu İnanç, Betül; Değer, VasfiyeAmaç: Bu çalışma, ilköğretim okulu öğrencilerinin, fiziksel şiddete maruz kalma sıklığı ile fiziksel şiddet hakkındaki düşünce, tutum ve davranışlarını saptamak amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Mardin il merkezinde bulunan, ilköğretim okullarının tümü araştırma kapsamına alınmıştır. Her okulun, tüm beşinci ve sekizinci sınıf şubelerinden, rastgele yöntemle, 1351 öğrenciye anket uygulanmıştır. Bulgular: Öğrencilerin %50,6,sı kız, %49,4,ü erkektir. Öğrencilerin ortalama yaşı 11,9, evlerinde yaşayan ortalama kişi sayısı yedi, ortalama çocuk sayısı üçtür. Öğrencilerin, %13,1\\\'i babalarının annelerine en az bir kez fiziksel şiddet uyguladığını ifade etmişlerdir. Öğrencilerin %42,6\\\'sı en az bir kez, %30,7\\\'si ise, halen, ara sıra, fiziksel şiddete maruz kalmaktadır. Erkeklerin, fiziksel şiddete maruziyetleri, kızlardan yüksektir (p<0,01). Çocukların sınıfları büyüdükçe gördükleri fiziksel şiddet sıklığı azalmaktadır (p<0,01). Babanın eğitim düzeyi yükseldikçe, fiziksel şiddet uygulama eğilimi azalmaktadır (p<0,01). Aile içi şiddetin olduğu ailelerde, çocukların şiddete maruziyeti yüksektir (p<0,01). Öğrencilerin %15,7’si halen fiziksel şiddet içeren kavga etmeyi sürdürmektedir, %5,i fiziksel şiddeti bir çözüm olarak görmektedir. Çıkarımlar: İlköğretim öğrencilerinin fiziksel şiddete maruziyetleri ve fiziksel şiddet uygulamaları oldukça yaygındır. Bu nedenle temel sağlık hizmetlerinin sunumu içerisinde, çocuk istismarı ve ihmalinin birincil, ikincil ve tersiyer önleme çalışmalarına gereken önem verilmeli, konu ile ilgili resmi ve gönüllü oluşumlar sorunun çözümünde çok disiplinli bir yaklaşımla birlikte çalışmalı, yapılan programlar yasal düzenlemeler ile desteklenerek devlet düzenlemelerinde yer almalıdır. (Türk Ped Arfl 2013; 48: 226-34)Article The Adjustment Levels of First and Second Year Undergraduate Students and Influencing Factors(Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2020) Çifçi, Sema; Çifçi, SemaThis survey study was conducted to examine the adjustment levels of undergraduate students the influencing factors. The population of this descriptive study consisted of 789 first and second year students studying in Artuklu University Health College and Health Services Vocational College. The average age of the students was 19.90±1.53 years and 71.5% of them were female and 28.5% were male. It was also revealed that 32.9% of the students had difficulty in adjusting themselves to the university, 26.0% of them suffered loneliness at university, but 56.7% of them enjoyed their university life. The findings showed that 56.4% of the students considered the to be incompetent in their professional field of study while 62.9% of the students reported that the academic staffs had poor communication with them. A statistically significant difference was found between the opinions of the students who had difficulty in adjusting to the life at university and the students’ department, age, the level of satisfaction with their department, the adequacy of the equipment in the classrooms, the quality of the equipment in the classroom, enjoying the life at the university, experiencing loneliness, whether they have a sufficient communication with the academic staffs and whether the academic staffs are competent in their field of study.Article Kadına Yönelik Aile İçi Şiddet ve Nedenleri(2022) Çifçi, Sema; Açık, YaseminGiriş: Kadına yönelik aile içi şiddet, tüm toplumlarda sık görülen ve cinsiyet eşitsizliğinin ilişkilere yansıması şeklinde ortaya çıkan önemli bir halk sağlığı sorunudur. Amaç: Bu çalışma, Mardin ilinde 15-49 yaş arası kadınlarda aile içi şiddet nedenlerini ve şiddete verilen tepkileri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Mardin il merkezi ve ilçelerinde yaşayan 15-49 yaş arası kadınlar araştırmanın evrenini oluşturmuş, nüfusu oranında temsile edilip örnekleme 1111 kişi seçilmiştir. Yanıtlanma oranı %95.8’dir. Bulgular: Kadınların yaş ortalaması 32.5±8.2 olup maruz kaldıkları şiddet nedenleri arasında %59.6 ile “eşinin bir anlık öfkesi”, %57.1 ile maddi sorunlar, %46.6 ile ailevi sorunlar, %39.6 ile kıskançlık gösterilmektedir. Kadınların %63.5’inin maruz kaldığı şiddete ağlama/konuşmama/darılma şeklinde tepki verdiği; %48.2’sinin hiç tepki vermediği, aksine içine kapandığı; %32.2’sinin ise maruz kaldığı şiddete sözle karşılık verdiği saptanmıştır. Kadınların %57.3’ü, çocuğunun babasız kalmasını istemediğinden; %40.0’ı ise hiçbir geliri olmadığı için evliliğini sürdürmeye devam ettiğini belirtmiştir. Sonuç: Eşin bir anlık öfkesi, maddi/ailevi sorunlar, kıskançlık gibi durumlar kadına yönelik şiddetin en önemli nedenleri arasındadır. Buna rağmen kadınlar, çocuklarının babasız kalmaması, hiçbir gelirlerinin olmaması vb. nedenlerden dolayı şiddete katlanmaya devam etmektedir.Article The intercultural sensitivity levels of primary health care workers in a city in Eastern Turkey(Journal of the Pakistan Medical Association, 2021) Çifçi, Sema; Bayram Değer, VasfiyeObjective: To assess intercultural sensitivity levels and related factors of primary healthcare workers providing care to a variety of socio-ethnic groups. Methods: The descriptive cross-sectional study was conducted from March 1, 2019, to February 1, 2020, in the city of Mardin, Turkey, and comprised primary healthcare workers. Data was collected using a questionnaire about socio-demographic characteristics and the Turkish version of the Intercultural Sensitivity Scale. Data was analysed using SPSS 24 software version. Results: Of the 150 subjects approached, 131(87.3%) volunteered to participate. Of them, 80(61%) were females and 51(39%) were males. The largest age group was 25-34 years having 77(59%) subjects. The total mean score of the intercultural sensitivity scale was 73.30±16.7. There was a strong relationship between the subscales of 'Responsibility and Interaction Attentiveness' and 'Respect for Cultural Differences' (p<0.01). Significant difference was found between the sensitivity levels and the job titles of the participants, their status of friendship in different countries, the opportunity to be with people in other cultures for any reason, the status of willingness to work in different cultures and their intercultural sensitivity scale scores (p<0.05). Conclusions: The level of cultural sensitivity of the healthcare professionals was overall moderate. © 2021 Pakistan Medical Association. All rights reserved.Master Thesis Mardin İlinde 15-49 Yaş Arası Kadınlarda Aile İçi Şiddete Maruz Kalma Sıklığı ve Etkileyen Faktörler(2011) Çifçi, Sema; Çifçi, SemaKadına yönelik aile içi şiddet tüm toplumlarda sık görülen ve cinsiyet eşitsizliğinin ilişkilere yansıması şeklinde ortaya çıkan önemli bir halk sağlığı sorunudur. Bu çalışma; Mardin ilinde 15-49 yaş arası kadınlarda aile içi şiddete maruz kalma sıklığı ve etkileyen faktörleri saptamak amacıyla yapılmıştır. Mardin’de yaşayan 15-49 yaş kadınlar araştırmanın evrenini oluşturmuş, n=Nt²(pq)/d²(N-1)t²(pq) formülünden yararlanılarak (t=2.59,d=0.03, p=0.30), örnekleme 1111 kişi seçilmiş, tekrarlayan ziyaretlerle 1064 kişiye ulaşılmış (cevaplılık oranı %95.8)’tır. İl merkezi ve ilçeler nüfusu oranında örneklemde temsil edilmiştir. İstatistiksel analiz yöntemi olarak x² (ki-kare) testi kullanılmıştır. Kadınların yaş ortalaması 32.5±8.2’dir. %29.4’ü okuryazar değildir. %47.5’i görücü usulü, %6.5’i berdel, %1.4’ü beşik kertmesi yöntemi ile evlenmiştir. %6.1’i resmi nikâhsızdır. %30.5’inin ailesine başlık parası ödenmiştir. %6.4’ünün kuması vardır, kuması olanların %61.8’i kuması ile aynı evi paylaşmaktadır. %14.9’ü aşiret mensubudur, %7.3’ünün ailesinde töre cinayeti yaşanmıştır. %25.9’ü babasının, %37.6’si ise annesinin fiziksel şiddetine geçmişte maruz kalmıştır. %44.5’i fiziksel, %56.4’ü sözel/duygusal, %37.7’si ekonomik ve %14.8’i cinsel şiddete yaşamı boyunca en az bir kez maruz kalmıştır. %13.2’si aile içi fiziksel şiddete, %15.8’i sözel/duygusal şiddete ve %7.3’ü cinsel şiddete halen maruz kalmaktadır. Kadınların ve eşlerinin eğitimi, sosyoekonomik düzeyi ve kişi başına düşen aylık geliri düştükçe şiddete maruziyetleri artmaktadır (p<0.05). Berdel, başlık parası, töre cinayeti, kuma, çocuklukta şiddet görme, eşin alkol, kumar gibi kötü alışkanlıklarının olması kadınların şiddete maruz kalma oranlarını artırmaktadır (p<0.05). Sonuç olarak; Mardin ilinde kadına yönelik aile içi şiddet önemli düzeyde yüksektir. Bölgenin sosyoekonomik ve kültürel şartları da göz önüne alınarak; sivil toplum kuruluşları, kamu kuruluşları ve basın yayın kuruluşları ile işbirliği içerisinde yasal ve toplumsal düzenlemeler oluşturulmalıdırArticle Üniversite Öğrencilerin Kendi Kendine Meme Muayenesi Bilgi Düzeyleri(STED, 2018) Çifçi, Sema; Çifçi, Sema; Saka, Günay; Ceylan, AliAmaç: Bu çalışma, Mardin Artuklu Üniversitesi Kredi Yurtlar Kurumu Kız Yurdunda kalan ve sağlık dışındaki bölümlerde okuyan öğrencilerin kendi kendine meme muayenesi ile ilgili uygulama, bilgi, tutum ve farkındalık düzeyini belirlemek amacıyla yapılmıştır. Yöntem: Tanımlayıcı tipteki bu araştırma, Ekim 2015- Şubat 2016 tarihleri arasında yapılmıştır. Araştırmanın evrenini Mardin Kredi Yurtlar Kurumunda kalan sağlık dışındaki bölümlerde okuyan 520 öğrenci oluşturmuştur. Araştırmada, literatür taraması sonucu hazırlanan 3 bölümlük anket formu, yüz yüze görüşme tekniği ile uygulanmıştır. Verilerin analizinde yüzdelik hesaplama, ortalama Ki-Kare testi kullanılmıştır. p <0.05 istatistiksel olarak anlamlı kabul edilmiştir. Bulgular: Araştırma kapsamına alınan öğrencilerin %87,5’i (n=398) lisans, %12,5’i (n=57) ön lisans öğrencisidir. Araştırmaya katılan öğrencilerin %54,9’unun (n=250) Kendi Kendine Meme Muayenesi’ nin ne olduğunu bildiği, bunlardan %55,6’sının (n=216) gerekli bilgiyi sağlık personelinden aldığı görülmüştür. Öğrencilerin %63,5’i (n=289) Kendi Kendine Meme Muayenesi’ ni kimlerin yapması gerektiği; %30,5’ i (n=139) Kendi Kendine Meme Muayenesi’ ne başlama yaşını; %12,1’i (n=55) Kendi Kendine Meme Muayenesi’ nin zamanlamasının öğrenciler tarafından doğru bilindiği tespit edilmiştir. Öğrencilerin %49,2’ si (n=224) Kendi Kendine Meme Muayenesi’nin nasıl yapıldığını bildiğini, %39,6’ sının (n=180) Kendi Kendine Meme Muayenesi’ni yaptığını ifade etmiştir. Araştırma kapsamına alınan ve Kendi Kendine Meme Muayenesi’ ni yapan öğrencilerin %43,3’ünün (n=78) ayda 1 defa düzenli olarak, %15,0’nın (n=27) adet kanamasından 5- 7 gün sonra Kendi Kendine Meme Muayenesi’ ni yaptığı belirlenmiştir. Kendi Kendine Meme Muayenesi’ ni hiç uygulamayan öğrencilerin (n=275) %28,7’si “Nasıl yapılacağı gösterilmediği için”, “Ne arayacağımı bilmediğim için” yanıtını vermişlerdir. Sonuçlar: Araştırma bulgularına dayanarak öğrencilerin Kendi Kendine Meme Muayenesini yeterince bilmedikleri, Kendi Kendine Meme Muayenesi yaptığını ifade eden öğrencilerin ise yarısından azının her ay düzenli olarak yaptığı tespit edilmiştir. Kendi Kendine Meme Muayenesi hakkında bilgi sahibi olmama, çok meşgul olma, unutma, utanma gibi faktörlerin muayene yapamamada etkili olduğu bulunmuştur.Article Sağlık Yüksekokulu Hemşirelik Bölümü Öğrencilerinde Sigara İçme Sıklığı ve Etkileyen Faktörler(Van Tıp Dergisi, 2018) Çifçi, Sema; Değer, Vasfiye; Saka, Günay; Ceylan, AliÖZET Amaç: Sigara kullanımı dünyada ve Türkiye‟de önemli bir halk sağlığı sorunudur. Sigara bağımlılığı ile etkin mücadelede sağlık profesyonellerine önemli görevler düşmektedir. Sigaraya başlama yaşının, başlama nedenlerinin, çocuklarda ve gençlerde içme oranlarının saptanması önemlidir. Bu araştırma, Mardin Artuklu Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu hemşirelik bölümü öğrencilerinin sigara içme düzeyleri ve etkileyen faktörleri belirlemek amacıyla yapılmıştır. Gereç ve Yöntem: Çalışma kesitseldir. Araştırmanın evrenini Mardin Artuklu Üniversitesi Sağlık Yüksekokulu öğrencileridir (377 kişi) 30 Kasım 2015-16 Aralık 2015 tarihleri arasında sınıfta bulunan ve araştırmaya katılmayı kabul eden toplam 309 öğrenciye 2 bölümden (sosyo-demografik özellikler ve sigara kullanımına ilişkin sorular) oluşan bir anket uygulanmıştır. Veriler paket programında değerlendirilmiş ve verilerin analizinde sıklık, ortalama, ki-kare kullanılmıştır, p<0.05 anlamlı kabul edilmiştir. Bulgular: Araştırmaya katılan öğrencilerin %34.3‟ ü sigara içmektedir. Öğrencilerin baba eğitim düzeyi ve cinsiyetleri ile öğrencilerin sigara içme durumu arasında istatistiksel anlamlılık tespit edilmiştir (p<0.05). Öğrencilerin sigara içme durumlarıyla annelerinin, büyük kız kardeşlerinin ve yakın arkadaşlarının sigara alışkanlığı arasında istatistiksel anlamlılık mevcuttur. Öğrencilerin ders durumlarının iyiden kötüye doğru değişim trendinde sigara içme oranlarının arttığı görülmektedir (p<0.05). Öğrencilerin sigaraya başlama nedenleri arasında ilk sırada %31.1 ile keyif ve zevk için sebebi yer almaktadır. Sigara içen öğrencilerin %64.1‟i sigarayı 18 yaşın altında denediğini ve sigara içen öğrencilerin %26.4‟ü arkadaşlarına özendiğini ifade etmiştir. Sonuç: Araştırmaya katılan öğrencilerin sigara içme durumlarıyla annelerinin, büyük kız kardeşlerinin ve yakın arkadaşlarının sigara alışkanlığı, baba eğitim düzeyi, cinsiyetleri, ders durumlarının iyiden kötüye doğru değişimi, yakın arkadaşlarının sigara içme alışkanlığı arasında istatistiksel anlamlılık tespit edilmiştir. Anahtar Kelimeler: Mardin, sigara, üniversite öğrencileriMaster Thesis Sağlık Turizmi Açısından Sağlık Çalışanlarının Farkındalığı : Mardin Örneği(2024) Çifçi, Sema; Çifçi, SemaGünümüzde turizm sektörünün önemli bir parçası haline gelen sağlık turizmi; medikal, spa ve wellness, üçüncü yaş turizmi gibi alt kollarıyla ülke ekonomilerine ciddi katkı sağlayan bir sektör halini almıştır. Dünyanın belli ülkeleri sağlık turizmi konusunda ciddi atılımlar yaparken bazı ülkeler ise bu coğrafyalara turist gönderen ülke konumunda durmaktadır. Türkiye, sağlık turizmi konusunda ciddi bir potansiyele sahip olup gelecek vadeden ülke durumundadır. Bu çalışma ile Mardin Artuklu ilçe merkezinde bulunan kamu ve özel hastane sağlık çalışanlarının (hekimler ve hemşireler açısından) sağlık turizmine ilişkin algılarını etkileyen faktörlerin ortaya konulması amaçlanmıştır. Tanımlayıcı tipteki bu araştırmanın evrenini, Mardin ili Artuklu merkez ilçesinde bulunan kamu ve özel hastaneler oluşturmaktadır. Çalışmada, örneklem seçimine gidilmeyip evrenin tümüne ulaşılması hedeflenmiştir. Çalışmaya başlamadan önce Mardin İl Sağlık Müdürlüğünden ve Mardin Artuklu Üniversitesi Girişimsel Olmayan Etik Kurulundan 09.10.2022 tarih ve 2022-5 sayı ile gerekli izinler alınmıştır. Araştırmaya katılmayı kabul eden 402 sağlık çalışanıyla yüz yüze anket yapılarak görüşülmüştür. Ulaşılan veriler, SPSS paket programıyla analiz edilmiştir. One-way ANOVA testiyle Independent Samplest Testi gerçekleştirilmiştir. Araştırmaya katılan bireylerin%41,8'i 31-40 yaş grubunda olup %58.2'si erkektir. %68,9'u lisans mezunu, %71,4'ü evli ve %33,6'ü 6-10 yıl deneyime sahiptir. Katılımcıların %72,4'ü hemşire olup %86,6, kamuda çalışmaktadır. Geliri giderinden az olanların oranı %37,8'dir. Yabancı dil bilenlerin oranı %54,5 olup bulunanların oranı %30,8'i yurtdışında bulunmuştur. Sağlık turizmi alanında çalışanların oranı %10,4, sağlık turizmi hakkında eğitim alanların oranı %25,1 olup çalışılan hastaneye yurtdışından hasta gelenlerin oranı %49,3'tür. Sağlık turizmi farkındalık ölçeği yaş, cinsiyet, eğitim durumu, hastanede çalışma süresi, sağlık turizmi alanında çalışan ve çalışılan hastaneye göre anlamlı düzeyde farklılık arz etmemektedir (p>0,05). Ayrıca sağlık turizmi farkındalık ölçeği sağlık turizmi hakkında eğitim alma, yabancı dil bilme, yurtdışında bulunma ve kurum türüne göre anlamlı düzeyde farklılık arz etmektedir (p<0.05). Sağlık turizmi farkındalığını eğitim, yabancı dil bilme, yurtdışında bulunma ve kurum türü etkilemektedir. Sağlık turizmi farkındalığı hizmet içi eğitimler ile desteklenmeli. Sağlık personellerinin güncel takipleri, yeni eğitimlere olan yaklaşımları, başta teknolojik gelişmelerde dâhil standartlara ayak uydurmaları önem arz etmektedir. Türkiye'de sağlık turizmi sahasında araştırma eksikliği dikkate alındığında, bu çalışma alan yazına katkıda bulunacaktır.Article Mardin Kent Merkezinde 15 Yaş Üstü Kadınlarda Sigara İçme Sıklığı(2008) Çifçi, Sema; Keskin, Cumali; Çifçi, Sema; Değer, Vasfiye; Keskin, CumaliÖZET AMAÇ: Bu çalışmanın amacı Mardin kent merkezinde yaşayan 15 yaş üzerindeki kadınlarda sigara içiciliği sıklığı ve etkileyen faktörleri saptamaktır. YÖNTEM: Araştırma kesitseldir. Araştırma evrenini Mardin kent merkezindeki dört sağlık ocağı ve bir AÇS dispanseri bölgesinde yaşayan 15 yaş üstü 21 890 kadın oluşturmuştur. En az örnek hacmi Epi Info 2000 programında beklenen sıklık %22,1, kabul edilebilir %25 alınarak 759 bulunmuştur. Nisan –Mayıs 2005 tarihlerinde, Mardin Sağlık Yüksekokulu öğrencileri tarafından, her sağlık kurumundan rasgele seçilen 12 sokaktaki ilk 25 kadın alınarak toplam 1500 kadın ile yüz yüze görüşülmüştür. Eksik veri nedeniyle 29 anket değerlendirilmeye alınmamıştır. Sigara içme durumu hiç içmeyenler, içip bırakanlar ve halen içenler olarak sorgulanmıştır. Çapraz tablolarda halen sigara içtiğini söyleyenler sigara içenler olarak alınmış ve diğerleriyle (hiç içmeyenler ve bırakanlar) ile karşılaştırılmıştır. Veriler bilgisayar ortamında değerlendirilmiş, istatistiksel olarak yüzde, ki kare testi kullanılmıştır. BULGULAR: Kadınların %22,9’unun sigara içicisi, %3,9’ununn sigarayı bırakmış olduğu saptanmıştır. Sigara içiciliği en yüksek 25–34 yaş grubunda (%31,8) en düşük 55 yaş ve üzeri grupta (%10,0) bulunmuştur (p<0,01). Sigara içme sıklığı en yüksek “yüksek okul mezunu” grupta (%34,3) en düşük “okuryazar olmayan” grupta (%16,0) çıkmıştır (p<0,01). Sigara içiciliği eşinden ayrılmış kadınlarda %30,4 iken, evlilerde %24,4 ve bekârlarda %22,4 bulunmuştur (p<0,05). Sigara içiciliği çalışan kadınlarda (%40,2) çalışmayan yada ev hanımı olan kadınlardan (%21,7) daha yüksek çıkmıştır (p<0,001). SONUÇ: Mardin’de kadınlarda sigara içme prevalansı yüksektir ve önemli bir halk sağlığı surunudur. Genç yaştaki, eğitim düzeyi daha yüksek, eşinden ayrılmış ve çalışan kadınlar risk gruplarıdır. Bu gruplarda yönelik ayrıntılı çalışmalar yapılmalıdır ve sigara kontrolünde öncelikli gruplar olarak ele alınmalıdırlarArticle Health literacy, health perception and related factors among different ethnic groups: a cross-sectional study in southeastern Turkey(BMC Health, 2021) Bayram Değer, Vasfiye; Çifçi, Sema; Çifçi, SemaBackground: Low levels of health literacy are associated with increased hospitalization rates, problems regarding the proper intake of medications, poor general health and increased mortality rates. It is a well-known fact that health literacy differs among ethnic groups and ethnic minorities, in particular, are known to have a low level of health literacy. The present study aimed to reveal the levels of health literacy among different ethnic groups and the affecting factors as well as the relationship between health literacy and health perceptions. Methods: This cross-sectional study was carried out with different ethnic groups (Kurdish, Arab, Turkish and Assyrian origin), between 18 and 65 years old in the province of Mardin in Turkey. The study was conducted with a total of 600 people. The European Health Literacy Scale-Turkish Adaptation (EHLS-TR) and Health Perception Scale (HPS) were used for measurement. Descriptive analysis, Mann Whitney U Test, Kruskal Wallis Test and Spearman correlation were used in the data analysis. Results: It was found that 80.7% of the participants had relatively low levels of health literacy. The lowest levels of health literacy were among those of Kurdish origin. There were correlations between sufficient levels of health literacy and several factors including being of Assyrian origin, being 50–65 years old, living in a nuclear family, being a secondary school graduate, having a high financial status, being retired, evaluating one’s own health status as good, obtaining health information from healthcare professionals, preferring to visit a state hospital to seek medical assistance first, smoking and drinking alcohol. A positive correlation was also identified between the levels of health literacy and health perception. Conclusions: It is essential to develop programs to increase health literacy for the public and, in particular, for the ethnic groups that are disadvantaged in many aspects in the context of health literacy.