MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Ağalday, Bünyamin

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Bünyamin Ağalday
Ağalday B.
Job Title
Doç. Dr.
Email Address
Main Affiliation
Department of Educational Sciences / Eğitim Bilimleri Bölümü
Status
Current Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

19

Articles

14

Citation Count

0

Supervised Theses

2

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 8 of 8
  • Article
    Organizational gossip and teachers: Threat or opportunity?
    (2022) Bozan, Serdar; Ağalday, Bünyamin
    This research examines teachers‟ perceptions of gossip in schools. The research employed an explanatory approach of mixed methods. Quantitative data were obtained through the “Organizational Gossip Scale” and qualitative data were obtained through the semi-structured interview form. Quantitative data were collected from 302 teachers selected by simple random sampling method in secondary schools in Turkey. Qualitative data were collected from ten teachers chosen by the maximum variation sampling method. The research first revealed that gossip is a frequently used communication mechanism in schools, although participants have different perceptions of gossip. In addition, the results showed that gossip might be seen as an opportunity in school, given its functions of having information and developing relations. However, in terms of harmful effects such as poor performance and burnout in the qualitative results, gossip will be a threat to the school‟s stakeholders. Still, it can also be a threat in terms of organizational harm. In conclusion, gossip‟s significance in informal processes in schools was emphasized. Implications were made to practitioners and researchers that the threat aspect could be turned into an opportunity
  • Article
    The Investigation of the Relations Between Paternalistic Leadership, Organizational Creativity and Organizational Dissent
    (Research in Educational Administration and Leadership, 2021) Ağalday, Bünyamin; Dağlı, Abidin
    The research aims to determine the relationship between public primary school principals' paternalistic leadership behaviours and teachers' organizational creativity and organizational dissent perception levels according to primary school teachers' perceptions. A quantitative correlational design was utilized in the research. The research sample consists of 1059 public primary schoolteachers selected by stratified sampling method in Mardin city center and eight districts of Mardin during the 2016-2017 academic year. The data of the research were obtained by using the "Headmasters' Paternalistic Leadership Behaviours Scale," "Organizational Creativity Scale," and "Organizational Dissent Scale. "The data analysis revealed the following findings: There was a positive and significant correlation between the paternalistic leadership behaviours of primary school administrators and teachers' perceptions toward organizational creativity and organizational dissent. Also, paternalistic leadership behaviours of primary school administrators were found to be a significant predictor of teachers' perceptions toward organizational creativity and organizational dissent. The principals should exhibit benevolent leadership behaviours that enhance the teachers' organizational creativity perceptions, such as endeavouring to create a family milieu in school, being tolerant of teachers, and supporting teachers to take the initiative.
  • Master Thesis
    Öğretmen Algılarına Göre Okul Müdürlerinin Dağıtımcı Liderlik Davranışları ile Öğretmen Profesyonelizmi Arasındaki İlişki
    (2024) Ağalday, Bünyamin; Ağalday, Bünyamin
    Bu araştırmanın amacı, öğretmen algılarına göre okul müdürlerinin dağıtımcı liderlik davranışları ile öğretmen profesyonelizmi arasındaki ilişkiyi saptamaktır. Araştırmada korelasyonel model kullanılmıştır. Araştırmanın evrenini, 2023-2024 eğitim-öğretim yılında Şırnak/Silopi'de okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise kademelerinde görev yapan 1584 öğretmen oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemi, tabakalı örnekleme yöntemiyle belirlenmiştir. Buna göre okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise kademelerinde görev yapan 320 öğretmen, araştırmanın örneklemini oluşturmuştur. Araştırmanın verileri, 'Dağıtılmış Liderlik Ölçeği' ve 'Öğretmen Profesyonelizmi Ölçeği' aracılığıyla toplanmıştır. Elde edilen veriler SPSS paket programı kullanılarak çözümlenmiştir. Dağıtımcı liderlik ve öğretmen profesyonelizmine ilişkin öğretmen algılarının çeşitli değişkenlere göre anlamlı fark gösterip göstermediği, bağımsız örneklemler t-testi ve tek yönlü varyans analizi kullanılarak belirlenmiştir. Öğretmenlerin dağıtımcı liderlik ve öğretmen profesyonelizmine ilişkin algıları arasındaki ilişki, Pearson korelasyon ve çoklu doğrusal regresyon analizleri ile saptanmıştır. Analiz sonucunda, öğretmenlerin dağıtımsal liderlik davranışlarına ilişkin algılarının ortalaması 'katılıyorum' düzeyinde, profesyonelizme ilişkin algılarının ortalaması ise 'çok katılıyorum' düzeyinde olduğu saptanmıştır. Diğer taraftan, öğretmenlerin dağıtımcı liderliğe ve profesyonelizme ilişkin algıları arasında cinsiyet ve kademe değişkenlerine göre anlamlı farklılıklar olduğu görülmüştür. Ayrıca, dağıtımcı liderlik ile öğretmen profesyonelizmi arasında pozitif yönde ve anlamlı bir ilişkinin olduğu, dağıtımcı liderliğin öğretmen profesyonelizmini anlamlı bir şekilde yordadığı ortaya konmuştur. Sonuç olarak, öğretmenlerin dağıtımcı liderlik ve öğretmen profesyonelizmine ilişkin algı düzeylerinin yüksek olduğu; cinsiyet ve kademe değişkenlerinin, öğretmenlerin dağıtımcı liderlik ve öğretmen profesyonelizmine ilişkin algılarında etkili değişkenler olduğu saptanmıştır. Ayrıca, dağıtımcı liderliğin öğretmen profesyonelizmi üzerinde önemli bir yordayıcı olduğu görülmüştür. Araştırmanın sonucunda, uygulayıcılara ve araştırmacılara yönelik birtakım öneriler sunulmuştur.
  • Article
    Unutulmuş Bir Okul Yöneticisi: Okul Müdür Yardımcılarının Yönetim Tarzları Okul İklimini Nasıl Etkiler?
    (Yaşadıkça Eğitim Dergisi, 2022) Ağalday, Bünyamin; Ağalday, Bünyamin
    Bu araştırmanın amacı, okul müdür yardımcılarının benimsediği yönetim tarzlarının okul iklimine olan etkilerini incelemektir. Araştırma, nitel araştırma yöntemlerinden durum çalışması deseniyle yürütülmüştür. Araştırmanın verileri, 2021-2022 eğitim öğretim yılında Mardin’deki ilkokul ve ortaokullarda görev yapan öğretmen ve okul müdürlerinden yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığıyla toplanmıştır. Veriler, içerik analizi yöntemiyle analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda, sağlıklı bir okul ikliminin oluşturulmasında okul müdür yardımcılarının önemli bir rolü olduğu görülmüştür. Ayrıca araştırma, müdür yardımcılarının benimsedikleri yönetim tarzlarının okul iklimini etkilediğine dair kanıtlar sunmaktadır. Demokratik, işbirlikçi ve destekleyici yönetim tarzlarını benimseyen müdür yardımcılarının okul iklimini olumlu etkilediği, buna karşın otoriter, ilgisiz ve karşı koyucu yönetim tarzını benimseyen müdür yardımcılarının ise okul iklimini olumsuz etkilediği sonucuna ulaşılmıştır. Bu bağlamda okul müdüründen sonraki en kilit rolü üstlenen müdür yardımcılarının okulda sağlıklı bir iklimin oluşması için öğretmenleri destekleyici ve motive edici bir anlayışla hareket etmeleri önemlidir.
  • Article
    Okul Müdürlerinin Finansal Kaynak Sağlamada Karşılaştıkları Sorunlar ve Çözüm Önerilerine İlişkin Fenomenolojik Bir İnceleme
    (2022) Ağalday, Bünyamin; Gül, Mehmet
    Bu çalışma, okul müdürlerinin okula finansal kaynak sağlamada yaşadıkları sorunları ve bu sorunlara ilişkin çözüm önerilerini incelemektedir. Çalışma, nitel araştırma yönteminin fenomenoloji deseniyle gerçekleştirilmiştir. Araştırma, 20212022 eğitim-öğretim yılında yürütülmüştür. Araştırmanın çalışma grubu, Diyarbakır’da görevli on beş anaokulu, ilkokul ve ortaokul müdüründen oluşmaktadır. Okul müdürlerinin seçiminde, maksimum çeşitlilik örnekleme yöntemi kullanılmıştır. Araştırmanın verileri, yarı yapılandırılmış görüşme yöntemi ile toplanmıştır. Veriler, betimsel analiz ve içerik analizi ile analiz edilmiştir. Araştırmanın sonucunda, bütün kademelerde finansman sorununun yaşandığı ancak bu sorunun, zorunlu eğitim kapsamında bulunmayan ve bu nedenle maddi kaynak ayrılmayan okul öncesi eğitim kurumlarında daha belirgin yaşandığı görülmüştür. Okul müdürlerinin, finansman kaynağı yaratmak için fazla zaman harcadıklarını ve bu nedenle diğer önemli görevlerini yeterince yapamadıkları sonucuna ulaşılmıştır. Okul müdürleri, finansman sorunlarının kaynağı olarak, okullara yeterince ödenek ayrılmaması ve okul aile birliklerinin sorumluluklarını yerine getirmemesini görmektedirler. Bununla birlikte, finansman sorunlarının, okul müdürlerinin motivasyonu düşürürken, öğretmenlerin de performansını olumsuz etkilediği sonucuna ulaşılmıştır. Okul müdürleri, finansman sorununun çözümünde, her şeyden önce, her okulun kendi bütçesinin olması gerektiğini belirtmişlerdir. Yanı sıra, okula yapılacak bağışlar konusunda, yerel yönetimlerin okulların finanse edilmesinde aktif bir rol alması gerektiğini önermişlerdir. Araştırmacılar tarafından politika yapıcılara yönelik, okul temelli bütçe hazırlanması önerilmiştir.
  • Article
    Örgütsel Dedikodu ve Öğretmenler: Tehdit mi Fırsat Mı?
    (2022) Bozan, Serdar; Ağalday, Bünyamin
    Bu araştırma, öğretmenlerin okullardaki dedikoduya ilişkin algılarını incelemektedir. Araştırmada, karma yöntemin açıklayıcı deseni kullanılmıştır. Nicel veriler “Örgütsel Dedikodu Ölçeği” ile toplanırken, nitel veriler ise yarı yapılandırılmış görüşme formu aracılığı ile toplanmıştır. Nicel veriler, Türkiye‟deki ortaokullarda basit tesadüfi örnekleme yöntemiyle seçilen 302 öğretmenden elde edilmiştir. Nitel veriler ise, maksimum çeşitlilik örnekleme yöntemi ile seçilen on öğretmenden toplanmıştır. Araştırma bulguları ilk olarak, katılımcıların dedikoduya ilişkin farklı algıları olmasına rağmen, dedikodunun okullarda sıklıkla kullanılan bir iletişim mekanizması olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bununla birlikte bulgular, haberdar olma ve ilişki geliştirme işlevleri göz önüne alındığında, dedikodunun okulda bir fırsat olarak görülebileceğini göstermiştir. Ancak nitel sonuçlarda, düşük performans ve tükenmişlik gibi zararlı etkiler açısından düşünüldüğünde, dedikodu okul paydaşları için bir tehdit oluşturacaktır. Diğer taraftan dedikodu, okullarda örgütsel zarar boyutu açısından da bir tehdit olabilir. Araştırma sonucunda, okullardaki informal süreçlerde dedikodunun önemi vurgulanmıştır. Dedikodunun tehdit boyutunun, okullarda bir fırsata dönüştürülebileceğine ilişkin uygulayıcılara ve araştırmacılara yönelik çıkarımlarda bulunulmuştur.
  • Article
    Examining the Effect of Principals' Inclusive Leadership Practices on Organizational Hypocrisy through the Mediating Role of Trust in Principal
    (Participatory Educational Research, 2022) Ağalday, Bünyamin
    This study aims to explore the effect of inclusive leadership and trust in principal on organizational hypocrisy in schools. We employed a quantitative methodology and used a cross-sectional survey design and Structural Equation Modelling to determine the relationships between inclusive leadership, trust in principal, and organizational hypocrisy. The research sample consisted of 408 teachers working in preschool, primary, secondary and high schools in different regions of Türkiye. We collected the data of the study through "Inclusive Leadership Scale," "Organizational Hypocrisy Scale," and "Trust in Principal Scale." The results showed that inclusive leadership, directly and indirectly, affected organizational hypocrisy. According to the total effect, inclusive leadership had a significant, negative, and large impact on organizational hypocrisy and explained 75% of the variance in organizational hypocrisy. Results also indicated a direct effect of inclusive leadership on trust in principal and of trust in principal on organizational hypocrisy. In addition, trust in principal had a mediator effect between inclusive leadership and organizational hypocrisy. Consequently, inclusive leadership and trust in principal were important variables in reducing organizational hypocrisy in schools. In this context, principals need to increase trust in principal by displaying inclusive leadership behaviors to reduce organizational hypocrisy that causes negative consequences in schools.
  • Master Thesis
    Okul Öncesi Öğretmenlerinin Kapsayıcı Eğitime İlişkin Tutumlarının İncelenmesi: Bir Karma Yöntem Çalışması
    (2024) Ağalday, Bünyamin; Ağalday, Bünyamin
    Bu araştırmanın amacı, kamuya bağlı okullarda görev yapan okul öncesi öğretmenlerinin kapsayıcı eğitime ilişkin tutumlarını incelemektir. Araştırmada, karma yöntem modellerinden çeşitleme deseni kullanılmıştır. Nicel boyutta tarama modeli, nitel boyutta ise olgu bilim modeli kullanılmıştır. Araştırmanın nicel boyutundaki örneklemini, Mardin ilinin tüm ilçelerinde görev yapan ve kolay örnekleme yöntemiyle seçilen 300 okul öncesi öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmanın nitel boyutundaki örneklemini ise kartopu örnekleme yöntemiyle, araştırmadaki 300 öğretmen dışında seçilen 15 okul öncesi öğretmeni oluşturmaktadır. Araştırmanın nicel boyutundaki verileri Kapsayıcı Eğitime Yönelik Tutum Ölçeği aracılığıyla, nitel boyutundaki verileri ise görüşme formu aracılığıyla toplanmıştır. Araştırmada nicel verilerin analizi sonucunda, okul öncesi öğretmenlerinin kapsayıcı eğitime yönelik tutum ortalamalarının ölçek genelinde ve ölçeğin alt boyutlarında yüksek olduğu görülmüştür. Ayrıca öğretmenlerin kapsayıcı eğitime yönelik tutumları arasında, mesleki kıdem ve daha önce kapsayıcı eğitim ile ilgili eğitim alma değişkenlerine göre anlamlı bir farklılık saptanmamıştır. Nitel verilerin analizi sonucunda okul öncesi öğretmenlerine göre, okul öncesinde kapsayıcı eğitimin amaçları; eğitimde fırsat ve imkân eşitliği sağlanması, çocukların potansiyelini en üst düzeye çıkartması, eğitimi dezavantajlılara göre uyarlaması ve tüm çocukların beraber öğrenmesi şeklindedir. Katılımcılara göre özel eğitim öğrencileri, ikinci dili Türkçe olan öğrenciler, göç ile gelen çocuklar, sosyoekonomik düzeyi düşük çocuklar, üstün zekâlı çocuklar gibi gruplar, kapsayıcı eğitimde dezavantajlı gruplardır. Öğretmenlerin bu dezavantajlı gruplarla çalışırken, eğitimi çocuklara göre uyarladığı ve farklı öğretim yöntem ve teknikleri kullanarak tüm dezavantajlı çocukları eğitime katmak için çaba gösterdikleri sonucuna ulaşılmıştır. Katılımcılara göre kapsayıcı eğitimin önündeki en önemli engellerin; öğretmenlerin bilgi eksikliği, maddi sıkıntılar, sınıfların fiziksel, personel ve donanım eksikliği, müfredat, toplumsal engeller, idari engeller şeklinde olduğu tespit edilmiştir. Kapsayıcı eğitim uygulamalarının başarıya ulaşması için öğretmenlerin eğitim önerilerinin uygulamaya yönelik olan bir eğitim olması, bütün dezavantajlı grupları kapsaması ve alanında yetkin olan eğitimciler tarafından sunulması şeklinde olduğu sonucuna ulaşılmıştır. Öğretmenler tarafından kapsayıcı eğitim ile ilgili alınan eğitimlerin, öğretmenlerin kapsayıcı eğitime ilişkin tutumlarını etkilemediği sonucuna ulaşılmıştır. Öğretmenlerin mesleki kıdeme göre kapsayıcı eğitime ilişkin tutumlarında; olumlu değişim olduğu, olumsuz değişim olduğu ve bazı öğretmenlerde ise değişim olmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Bu bulguya sondaj sorular ile ulaşılmıştır. Araştırmanın nicel ve nitel verilerinden elde edilen bulgular kısmen birbirini desteklemektedir. Araştırmanın sonucunda uygulayıcılara, araştırmacılara ve politika yapıcılara yönelik birtakım öneriler sunulmuştur.