This item is non-discoverable
Gürhan, Veysel
Loading...
Name Variants
Veysel Gürhan
Job Title
Dr. Öğr. Üyesi
Email Address
Main Affiliation
Department of History / Tarih Bölümü
Status
Former Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Sustainable Development Goals Report Points
SDG data could not be loaded because of an error. Please refresh the page or try again later.

Scholarly Output
14
Articles
10
Citation Count
0
Supervised Theses
2
14 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 10 of 14
Master Thesis Şer'iyye sicillerine göre Mardinli kadınların hukuki ve sosyo-ekonomik durumu (1841-1894)(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Gürhan, Veysel; Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih BölümüBu çalıGmada Devlet ArGivleri BaGkanlığı Osmanlı ArGivi (BOA)"nde MeGihat ger"iyye Sicili Defterleri (MgH.SSC.d) fonunda bulunan 6864, 6920, 6916, 6913, 6874 numaralı XIX. yüzyıla ait Mardin Ger"iyye sicillerikaynak olarak kullanılmak suretiyle XIX. yüzyılda Mardin kadınının sosyal ve ekonomik hayat içerisindeki genel profilini çizmeyiamaçlamıGtır. Kadınların aile içindeki rolleri, sosyal, ekonomik ve hukuk alanlarındaki hakları ve bunları ne oranda kullanabildikleri değerlendirilmiG, bu bağlamda kadınlar; aile, evlilik, niGan, nikah, mehir, çok eGlilik, boGanma, nafaka, miras, vesayet baGlıkları ile incelenmiGtir. Mardin kadınının sosyal ve ekonomik yönü ise; mülk alım-satımı, mülk anlaGmazlığı, alacak-verecek, vakıf, vekâlet, Gahitlik, katl-yaralama, zina-tecavüz, gasp gibi baGlıklarda değerlendirmeye tabi tutulmuGtur. Bu aGamada Mardin"de Müslüman ve gayrimüslim kadınlar arası komGuluk iliGkileri ve gayrimüslim kadınların ihtida etmesi hususu üzerinde de durulmuGtur. Sonuç olarak; Ger"î mahkeme kayıtları, kadınların birbirinden farklı konularda mahkemeye baGvurup davalı veya davacı statüsünde irade beyanında bulunduklarını göstermiGtir. XIX. yüzyıl Mardin kadını; din ve devletin kendisine tanıdığı haklarınfarkındadır ve bu hakları ihtiyaç duyduğunda ya da bir problem ile karGılaGtığındakullanmaktan geri durmamıGtır. Kadınlar bazı durumlarda resmî iG ve iGlemlerini bizzat kendi iradeleriyle temsil ederek bazı durumlarda ise vekil tayin ederek halletmiGlerdir. Kadınlarla ilgili bilgi edinmeye çalıGtığımız Mardin ger"iyyeSicilleri; XIX. yüzyıl Mardin Gehrinin sosyal, ekonomik, hukuki yönleri ile birlikte diğer Gehirlerde yaGayan Osmanlı kadınlarına dair de bir izlenim oluGturmuGtur.Article KADINLARIN DÎVÂN-I HÜMÂYUN’A ŞİKÂYET HAKLARINI KULLANMALARI ÜZERİNE BAZI DEĞERLENDİRMELER (DİYARBEKİR EYALETİ 1 NUMARALI AHKÂM DEFTERİNE GÖRE)(Tarih Okulu Dergisi (TOD), 2017) Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih BölümüŞikâyet hakkı haksızlığa uğradığını düşünen kişilerin ya da grupların mahkemelere veya bir üst makama itiraz hakkını kullanması olarak tanımlanabilir. Adaleti önceleyen her devlet, vatandaşlarının bu hakkı sağlıklı bir şekilde kullanabilmesi için hukuk sistemi içerisinde engelsiz bir düzen oluşturur. Osmanlı hukuk sitemi içerisinde de adil bir yönetim için elzem olarak görülen şikâyet hakkının kullanılmasının önünde herhangi bir engel bulunmamaktadır. Müslim-gayrimüslim, kadın-erkek, esnaf-tüccar her toplumsal kesimden bireyler veya gruplar herhangi bir ayrıma tabi tutulmaksızın gerek mahkemelerde gerekse de bir üst şikâyet merci olan Dîvân-ı Hümâyunda adalet arayışına girebilmişlerdir. Bu makale Diyarbekir Eyaleti’ne ait Hicri 1155-1167 (M. 1742-1754) yılları arasındaki 12 yıllık süreçte Dîvân-ı Hümâyuna yapılan şikayetleri ihtiva eden 1 numaralı ahkâm defterindeki belgeleri inceleyerek Osmanlı toplumunda kadınların bir üst mercie şikâyet haklarını hangi sıklıkla, nasıl, ne şekilde ve hangi konularda kullandıklarını, bunu yaparken nasıl bir çözüm yolu izlendiği ve kimlerin bu çözüm arayışlarında rol oynadıklarını ortaya koymaya çalışılacaktır. Ayrıca kadınlar açısından üst mercide hak arama sürecinin nasıl işlediği ve sistemin onlar açısından hangi avantaj ve dezavantajları barındırdığı da ayrıca incelemeye tabi tutulacaktır.Article 18. YÜZYILIN İKİNCİ YARISINA AİT (M. 1787-1789) 3757 NUMARALI TEREKE DEFTERİNİN AMİD’DEKİ SOSYAL VE EKONOMİK HAYATA DAİR DÜŞÜNDÜRDÜĞÜ BAZI HUSUSLAR(e -Şarkiyat İlmi Araştırmalar Dergisi, 2016) Gümüş, Ercan; Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih BölümüBu çalışmada 1787-1789 yıllarında Diyarbekir/Amid mahkemesine ait ölüm kayıtlarının tutulduğu 3757 numaralı tereke defterinin verileri esas alınmıştır. Burada kayıtlı 175 tutanakta ölen kişilerin sahip olduğu servet, cinsiyet, din, meslek ve unvan gibi hususlar üzerinden bazı değerlendirmeler tablolara dökülmek suretiyle ele alınmıştır. Ayrıca, Amid’de yerleşik olan ve dışarıda ölenlerle buraya dışarıdan gelen ve kırsal yerleşim alanından gelenlerin profilleri üzerinde durulmaya çalışılmıştır. Anlatılan hususlardan hareketle bu yıllarda şehirdeki sosyo-ekonomik tablonun resmedilmesi amaçlanmıştır.Article Şer’iyye Sicillerine Göre Mardin’de Ailenin Sosyal ve Ekonomik Yapısı (M. 1689-1750)(İnsan ve Toplum Bilimleri Araştırmaları Dergisi, 2018) Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih BölümüDevlet tarafından resmi olarak tutulan kayıtlar/arşiv belgeleri sadece siyasi tarihe ışık tutmakla kalmaz aynı zamanda sosyal tarih çalışmalarının da kaynağını oluşturur. Bu kayıtlar içerisinde mahkeme kayıtları sosyal tarihi inceleme açısından ayrıca özel bir yer tutar. Bireylerin kanun önündeki konumları, başlarından geçen olaylar ve bunlara verilen cezalar ile ortaya çıkan çözümler o toplum hakkında önemli ipuçları elde etmemizi sağlar. Nitekim mahkemeler erkek, kadın, genç veya çocuk olsun bütün bireylerin bulunabileceği kurumlardır. Osmanlı arşiv belgelerine dayanan bu çalışma mahkeme kayıtlarını kaynak olarak kullanarak Mardin’de ailenin oluşumu-yapısı hakkında bilgiler verirken aynı düzlemde İslam/Osmanlı hukukunda ailenin oluşumu, evlilik, mehir, boşanma, çocuk sayıları, vasi ve kayyım atamaları ve nafaka gibi konular hakkında değerlendirmeler sunacaktır.Article 17. YÜZYILIN SONUNDA CİZYE DEFTERLERİNE GÖRE DİYARBEKİR (AMİD) ŞEHRİNDE GAYRİMÜSLİMLER (1691-1695)(e-Şarkıyat İlmi Araştırmalar Dergisi, 2020) Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih BölümüOsmanlı hukukuna göre ülke sınırları içerisinde yaşayan gayrimüslim halk kendilerine sağlanan güvenlik ve himaye karşılığında zimmî olarak tanımlanmakta ve kendilerinden cizye adıyla bir vergi alınmaktaydı. Cizye mükelleflerinin yaşadıkları mahalle, köy, kaza ve eyaletlere göre kaydedildiği defter gruplarına ise cizye defterleri adı verilmekteydi. Bu defterlerden elde edilen veriler sayesinde yerleşim yerlerinde bulunan gayrimüslimlerin nüfusu ve ekonomik durumları ile ilgili bilgiler edinmek mümkündür. Bu araştırma Osmanlı Arşivi’nde Maliyeden Müdevver Defterler (MAD.d) fonunda bulunan Diyarbekir Eyaleti’ne ait 3 cizye defterinden elde edilen verilere dayanmaktadır. 17. yüzyılın sonuna ait bu defterler Diyarbekir kent merkezi ile eyalet içerisindeki kazalara ait verileri ihtiva etmekte; fakat bu araştırma sadece kent merkezine ait verilere odaklanmaktadır. Zira bahsi geçen dönemde Diyarbekir Eyaleti’nin merkezi konumundaki Amid Kazası aynı zamanda eyaletin en büyük şehri olup paşa sancağı olarak da nitelendirilmekteydi. 19. yüzyılın sonlarına kadar gayrimüslim nüfusun yoğun olarak yaşadığı bilinen Diyarbekir kent merkezinde incelenen dönem içerisinde tahmini olarak ne kadar gayrimüslim nüfusun var olduğuna, siyasi, idari ve ekonomik değişimlerin demografik yapıya etkisine, gayrimüslimlerin hangi mahallelerde ikamet ettiklerine dair daha birçok bilgiye bu defterlerden elde edilen veriler ile ulaşılabilmektedir. Bu çalışma ile 17. yüzyılın sonlarında Diyarbekir’de gayrimüslimlerin demografik yapısı ve mekânsal konumlanmaları ile birlikte ödedikleri vergi kategorileri üzerinden sınıfsal durumları tespit edilmeye çalışılmaktadır.Article Osmanlı Devleti’nde Kayyımlık Müessesesi: 18. Yüzyıl Diyarbekir Şer’iyye Sicillerine Göre Kayyımlık Müessesesinin Hukuki, İdari ve Sosyal Olarak Uygulanışı(Gaziantep University Journal of Social Sciences, 2017) Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih Bölümüİslam hukukunda ve dolayısıyla Osmanlı hukukunda edâ ehliyeti olmayan, haklarını koruma ve kullanma konusunda eksik olan kişilerin mallarını koruma, işletme ve tasarruf etme hakkının başka bireylere tanınması hukuki/fıkhi bir terim olarak vesayet ile adlandırılmaktadır. Osmanlı Devleti hem İslam hukukundan kaynaklı hem de gelenekten gelen saikler ile “vesayet” kavramına önem vermiş ve bunu da kendi hukuku içerisinde vasi ve kayyımlar atayarak hayata geçirmiştir. Özellikle ailede evin reisi konumunda olan kişilerin ölümünden sonra çocukların yaşamlarını sürdürebilmelerini sağlamak için gerekli tedbirlerin alınmasını önemseyen Osmanlı Devleti, vasilik müesseseni sıkça işletmiş, kayıp ve aklı yerinde olmama gibi durumlarda ise kayyım atayarak malların değerinde ve doğru muhafaza edilip korunmasını sağlamıştır. Kökenleri Roma İmparatorluğu’na kadar dayanan kayyımlık müessesinin Osmanlı hukukunda uygulanışı şer’iyye sicilleri dediğimiz mahkemede tutulan defterlerde kayıt altına alınmıştır. Bu çalışma Diyarbekir mahkeme kayıtlarındaki atama örnekleri üzerinden kayyımlık müessesesinin Osmanlı’daki hukuki, idari ve toplumsal uygulanışını açıklamaya çalışmaktadır.Article Osmanlı Devleti’nde Kayyımlık Müessesesi: 18. Yüzyıl Diyarbekir Şer’iyye Sicillerine Göre Kayyımlık Müessesesinin Hukuki, İdari ve Sosyal Olarak Uygulanışı(2017) Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih Bölümüİslam hukukunda ve dolayısıyla Osmanlı hukukunda edâ ehliyeti olmayan, haklarını koruma ve kullanma konusunda eksik olan kişilerin mallarını koruma, işletme ve tasarruf etme hakkının başka bireylere tanınması hukuki/fıkhi bir terim olarak vesayet ile adlandırılmaktadır. Osmanlı Devleti hem İslam hukukundan kaynaklı hem de gelenekten gelen saikler ile "vesayet" kavramına önem vermiş ve bunu da kendi hukuku içerisinde vasi ve kayyımlar atayarak hayata geçirmiştir. Özellikle ailede evin reisi konumunda olan kişilerin ölümünden sonra çocukların yaşamlarını sürdürebilmelerini sağlamak için gerekli tedbirlerin alınmasını önemseyen Osmanlı Devleti, vasilik müesseseni sıkça işletmiş, kayıp ve aklı yerinde olmama gibi durumlarda ise kayyım atayarak malların değerinde ve doğru muhafaza edilip korunmasını sağlamıştır. Kökenleri Roma İmparatorluğu'na kadar dayanan kayyımlık müessesinin Osmanlı hukukunda uygulanışı şer'iyye sicilleri dediğimiz mahkemede tutulan defterlerde kayıt altına alınmıştır. Bu çalışma Diyarbekir mahkeme kayıtlarındaki atama örnekleri üzerinden kayyımlık müessesesinin Osmanlı'daki hukuki, idari ve toplumsal uygulanışını açıklamaya çalışmaktadırDoctoral Thesis Van ve Çevresinde Eğitim Faaliyetleri (1862-1914)(2025) Gürhan, Veysel; Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih BölümüBu çalışma, Osmanlı'nın son devrinde önemli hale gelen eğitimde modernleşme gayretinin hangi amaçla yapıldığı ve bu amacın taşraya ne şekilde tesir ettiğinin ortaya çıkarılmasını hedeflemektedir. Bu amaç için yer olarak Van ve çevresi, zaman olarak 1862-1914 yılları arası seçilmiştir. Çalışmada ana kaynak olarak arşiv belgeleri, salnâmeler ve resmi yayınlar kullanılmıştır. Ayrıca çeşitli bilim dallarındaki telif eserler, makaleler ve süreli yayınlardan da faydalanılmıştır. Çalışmamız, giriş ve dört bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde, araştırmanın amacı ve önemi ile araştırmada hangi yöntem ve kaynakların kullanıldığı açıklanmıştır. Bunun yanında çalışmanın daha iyi anlaşılması için Van ve çevresinin kısa tarihi irdelenmiştir. Birinci bölümde, Osmanlının Tanzimat öncesi eğitim kurumları arasında bulunan sıbyan okulları ve medreseler ele alınmıştır. İkinci bölümde, Tanzimat sonrası eğitim kurumlarından ibtidâî okullarıyla birlikte konunun daha iyi anlaşılması amacıyla modernleşme ve eğitim kavramları üzerinde durulmuştur. Üçüncü bölümde Tanzimat sonrası eğitim kurumlarının devamı olan rüşdiye, îdâdî ve dârülmuallimîn okulları ele alınmıştır. Dördüncü bölümde ise gayrimüslim ve yabancı eğitim kurumları ele alınmıştır. Sonuç kısmında; açıldıkları tespit edilen Tanzimat öncesi eğitim kurumları, Tanzimat sonrası eğitim kurumları ve yabancı eğitim kurumlarının birbirleriyle benzerlik ve farklılıkları, hangi sorunlarla karşılaştıkları, bu sorunları aşıp aşamadıkları ve merkezde oluşturulan programın yerelde ne kadar uygulanabildiği ile ilgili değerlendirmeler ele alınmıştır. Netice itibariyle, Osmanlının Tanzimat Dönemi'nde eğitimde yaşanan yenileşmenin gerekli olduğu, Osmanlının, bu yenileşmeyi gerçekleştirmek için çalışmalar yürüttüğü ortaya çıkmış ancak çeşitli nedenlerle hedeflenen sonuca tam olarak ulaşılamadığı tespit edilmiştir.Book 248 nolu Mardin şer'iye sicili belge özetleri ve Mardin(Mardin Valiliği İl Özel İdaresi, 2007) Kankal, İbrahim; Özcoşar, İbrahim; Güneş, Hüseyin H.; Gürhan, Veysel; Özcoşar, İbrahim; Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih BölümüBu kitap Avrupa Birliği'nin mali desteğiyle basılmıştır. Bu belgenin içeriğinden" Mardin Valiliği İl Özel İdaresi” sorumlu olup, hiçbir durumda Avrupa Birliği'nin pozisyonunu yansıttığı şeklinde yorumlanamaz.Article MARDİN ŞER'İYE SİCİLLERİNDE ARAPÇA'NIN BELGE DİLİ OLARAK KULLANILMASI VE BU DİLDE YAZILAN BİR BELGE TÜRÜ OLARAK MÜLK ALIM-SATIMLARINDA KULLANILAN YÖNTEM(2016) Gürhan, Veysel; Department of History / Tarih BölümüOsmanlı mahkemelerinde kadı ve yanında bulunan katibi tarafından tutulan kayıtlar, dönemin sosyal hayatını araştıranlar için oldukça önemli veriler sunmaktadır. 16. yüzyıldan 19. yüzyıla kadar süren zaman diliminde hemen hemen her yerleşim biriminde tutulan bu kayıtların çoğunluğu günümüze kadar ulaşabilmiştir. Bütün defterler belli bir usul ve yöntem ile kayıt altına alınmasına karşın Mardin'e ait şer'iye sicillerini çevresindeki birimlerde tutulan kayıtlardan ayırt eden en önemli özellik Arapça belge sayısındaki fazlalıktır. Özellikle sosyal ve günlük hayat ile ilgili belgelerin Arapça kaleme alındığını gördüğümüz Mardin'de bu durumun ortaya çıkış sebeplerini araştırmak çalışmamızın ana konusunu teşkil etmektedir. Ayrıca defterlerde yoğun olarak Arapça yazılmış bir belge türü olarak mülk alım-satımlarının yöntemsel olarak ayrıntılı incelemesi de yapılacaktır