MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Nas, Taha

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Taha Nas
Nas, T.
Job Title
Doçent
Email Address
Main Affiliation
Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
Status
Website
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID

Sustainable Development Goals Report Points

SDG data could not be loaded because of an error. Please refresh the page or try again later.
Scholarly Output

17

Articles

8

Citation Count

0

Supervised Theses

9

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 17
  • Master Thesis
    Şevkânî'ye göre icmâin kaynak değeri
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Nas, Taha; Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Şevkânî, Yemen'de Zeydî ilim ortamında yetişmiş önemli simalardan biridir. Bununla birlikte fıkıh ve fıkıh usûlünde geleneğin aksine özgün düşünceler ortaya koymakla adından söz ettiren bir âlimdir. Onun, fıkhın temel kaynakları arasında genellikle üçüncü sırada yer alan icmâ deliline yaklaşımı ve önceki usûlcülerin anlayışına muhalefet etmesi, bu alandaki özgünlüğünün bir göstergesidir. Bu yönünün ortaya çıkarılmasını amaç edinen çalışmamız, giriş ve iki ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde Şevkânî'nin hayatı, eserleri, ilmî şahsiyeti ve yaşadığı dönemin siyasî, dinî ve sosyal durumları hakkında bilgi verilmiştir. İkinci bölümde ise İrşâdü'l-fuhûl adlı eseri merkeze alınmış ve başta Zeydiyye mezhebi olmak üzere Ehl-i sünnet, Ca'feriyye, Mu'tezile mezhepleri ve çağdaş âlimlerin düşünceleriyle mukayeseye gidilerek Şevkânî'ye göre icmâın tanımı, senedi, icmâ ehliyeti, şer'î kaynak oluşu hakkında tartışılan hususlar ve kaynak değeri gibi usûl konular irdelenmiştir. Bu mukayese sonucu, etkilendiği ve etkilediği âlimlerin düşünceleri de serdedilmiştir. Bu bağlamda Şevkânî'nin usûlcülerin benimsediği icmâ anlayışına karşı duruşu ve yaptığı eleştirileri delilleriyle birlikte irdelenmiş, ayrıca sahâbe icmâı özelinde belirsiz kalan düşünceleri de sahâbe kavli ile birlikte değerlendirilmiştir. Aynı şekilde bu bölümde Zeydî usûlcülerin, hâs icmâ olarak ifade ettikleri "Ehl-i beyt icmâı" hakkında dile getirdikleri deliller değerlendirilmiş, bu çerçevede bu ve benzeri özel icmâlara karşı tutumu açıklanmaya çalışılmıştır. Son olarak da Şevkânî'nin usûldeki icmâ anlayışı ile fıkhî meselelerde kullanmış olduğu icmâ delili arasındaki uyum aranarak hadis ve fıkıh eserlerindeki icmâ terimleri ve icmâ çeşitleri incelenmiştir.
  • Master Thesis
    Evlilik öncesi sürecin İslam hukuku açısından değerlendirilmesi
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Nas, Taha; Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Nikâh ahvali şahsiye konuları arasında önemli bir yer tutmaktadır. Bu sebeple nikâhın öncüleri olarak kabul edilen nişanın İslam hukukundaki yeri, tarihsel süreci, toplumlar arasındaki farklılıklar ifade edilmiş ve sağlıklı bir nişan için gerekli tüm hususlara değinilmiştir. Ayrıca evlilik öncesi tarafların gerek iletişim araçları kullanılarak gerekse yüz yüze görüşmeleri ve bu konulara taalluk eden hususlar ele alınmıştır. Çalışmamız giriş ve iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde nişan kavramı, toplumun ona bakış açısı ve hukuksal süreci işlenmiştir. İkinci bölümde ise genel olarak mahremiyet, evlenecek olan kadın ve erkeğin İslami usullere göre nasıl irtibat kuracakları, nasıl görüşecekleri, sosyal ve sanal ilişkileri işlenmiş ve son olarak evlilik öncesi tıbbi muayene, kan uyuşmazlığının tespiti ve hastalıkların yayılmasının önüne geçmek için yapılması gereken hususlar ele alınmış; tıbbi muayenenin faydaları ve zararlarına değerlendirilmiştir.
  • Article
    Citation - WoS: 0
    Citation - Scopus: 0
    Abu Ubayd’s Understanding Of Naskh;
    (Hitit University, 2022) Yaşar, Mehmet Aziz; Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    In the period when Islamic sciences were formed, a large number of scholars with absolute ijtihad capacity were trained. One of the scholars mentioned is Abu ‘Ubayd al-Qāsim ibn Sallām al-Khurāsānī al-Harawī who was educated by many famous scholars of the period, had a great influence on both the scientific and political circles. For this reason, he could not be shared by different sect biographers. As a matter of fact, some Shafi’i tabaqat writers counted Ebû Ubeyd as a follower of Imam Shafii. On the other hand, some Hanbali scholars have mentioned Ebû Ubeyd among the class of Hanbali scholars. However, it was concluded that it would be more correct to see Ebû Ubeyd as an independent mujtahid rather than a follower of any madhhab. For, in his own works, the fact that he refers more to Imam Malik rather than Imam Shafii and Ahmad ibn Hanbal and sometimes refers to the views of Abu Hanifa and Imamey indicates this. Ebû Ubeyd, who came to the forefront with his faqih and muhaddis aspects, had a deep knowledge of the subject of naskh, which has a close relationship with these two sciences, and in this regard, he wrote a rare work called en-Nâsiḫ ve’l-mensûḫ fi’l-Ḳurʾâni’lʿazîz ve mâ fîhi mine’l-ferâʾiż ve’s-sünen. While revealing Ebû Ubeyd’s understanding of naskh, his work en-Nâsiḫ ve’l-mensûḫ was used as the main source. In addition to this, his other works related to the subject, especially his work called Kitâbu’l-emvâl, were among the first hand sources that were consulted. It has been tried to determine his approach to naskh based on the statements he made on the subject and the examples he gave in this regard. In this context, Ebû Ubeyd’s approach to the nature and framework of naskh and his views on the evidences that can abrogate each other are examined in this study. Ebû Ubeyd discussed the abrogation in a broader sense as “the modification of a shar’i ruling by a later evidence”, not the established meaning in the methodology as “removal of a shar’i ruling with a later shar’i proof”. In this context, naskh is also used for the allocation of public, the denial of the absolute, the statement of conciseness, the correction of a wrong understanding and the exception made from a general rule. This is known as the understanding of naskh among the companions, tābi‘īn and early convert scholars. However, although Ebû Ubeyd is at the same age as Imam Shafii and has copied and benefited from his works, it is noteworthy that he preferred the predecessor’s approach to the subject rather than the naskh understanding he adopted. It is important to investigate this. He adopted the approach of the public regarding the Shari’a evidences of Ebû Ubeyd that could naskh each other. According to him, the verses of the Qur’an can naskh each other. He gave many examples of this. Another point that draws attention here is to ascribe the concept of naskh used for the verse of the Qur’an by Ebû Ubeyd, from the Lawh-i Mahfuz, in the form of a verse whose recitation is lasting and its meaning is naskhed, and a verse that is removed from people’s hearts by canceling both its recitation and used in different meanings. Ebû Ubeyd stated that sunnah can be naskhed with sunnah, without making any distinction between ahad and mutawatir about sunnah and its naskh. However, despite giving many examples of the naskh of the âhâd sunnah with its own like, no example has been encountered of the naskh of the âhâd sunnah with its own like or with âhâd and the âhâd sunnah with the mutawatir sunnah. As it can be understood from my statements on the subject, Ebû Ubeyd saw that it is permissible to naskh both mutawatir and ahad sunnah with the Qur’an. However, while there is an example for the naskh of the ahad sunnah with the Qur’an in his related works, there is no example for the other. Although there is no clear statement on the issue that the Qur’an can be naskhed with the sunnah, it is understood from some examples that he gives permission for this. © Published by Hitit Ü niversitesi İlahiyat Fakültesi – Hitit University Divinity Faculty, Çorum, Turkey. All rights reserved.
  • Article
    TEKLÎFÎ HÜKÜMLERE KÜLLÎ BAKIŞ: ŞÂTIBÎ ÖRNEĞİ
    (2016) Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Şâtıbî, bütün ahkâmı küllî esaslara, temel maslahatlara dayandırma çabası içinde olduğu gibi, teklîfî hükümleri de bu bakış açısıyla ele alır. Bu çerçevede, beş teklîfî hükmü örnekler vererek izah eder. Her birisinin tikel olarak sahip olduğu hükmün, tümel olarak ele alındığında farklılaşacağını ifade eder. Bu değişimin de hizmet ettiği asıl doğrultusunda olduğunu dile getirir. Dolayısıyla yapılması istenilen bir fiilin, yapacak olan kişi veya topluluk tarafından sürekli terk edilmesi ya da yapılmaması istenilen bir fiilin aynı şekilde sürekli yapılması, hizmet ettiği küllî asla zarar vereceğinden hükmü değişecektir. Mubâh olan bir fiilin de olması gerekenin aksine bir eyleme sürekli maruz kalması da hükmün mendûp, vacip, mekruh veya haram şeklinde değişmesine sebep olacaktır.
  • Master Thesis
    İslâm Hukukunda vakıf
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2019) Nas, Taha; Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Bu çalışmada, İslâm hukukunda önemli bir yer işgal eden vakıf konusu, ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. Konu, İslâm hukuku mezhepleri arasında karşılaştırmalı olarak, tarafların delillerinin zikredilmesi ve yer yer tercihe gidilmesi suretiyle açığa kavuşturulmaya çalışılmıştır. Çalışmamızın amacı, İslâm dininin büyük önem atfettiği vakıf konusunun, geçmişten günümüze ortaya çıkışını, toplumsal etkilerini, mahiyetini ve hükümlerini, özellikle fıkhî boyutunu, İslâm âlimlerinin görüşleri ekseninde açıklamaktır. Vakıf müessesesinin ele alındığı bu çalışmamız, üç bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde, vakfın kavramsal çerçevesi başlığı altında vakfın sözlükve terim anlamlarına değinilmiş, mezhep âlimlerinin tanımlarına yer verilmiştir. İkinci bölümünde ise, vakfın genel çerçevesi ele alınmış, bu kapsamda vakfın türleri ve konusu, genel hükümleri ve vakfın tamamlanması için gereken şartlar ele alınmıştır. Son bölümde ise vakfın rükünleri olan; vakfeden, mevkûf, mevkûfu aleyh ve sıyga konuları işlenip bunlarla ilgili şartlarincelenmiştir. Böylece bu çalışmada, vakıf müessesinin fıkhi boyutunu,mezhep âlimlerinin görüşleri doğrultusunda, detaylı bir şekilde incelemeye çalıştık.
  • Article
    ŞAFİİ MEZHEBİNİN İKİ TEMEL KAVRAMI: VECH VE ASHABÜ’L-VÜCÛH –KULLANIM VE İŞLEVT-
    (e-Şarkıyat İlmi Araştırmalar Dergisi, 2022) Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Bütün mezheplerde olduğu gibi Şâfiî Mezhebi de gelişimini sürdürürken çeşitli evrelerden geçmiş ve bu süreçte mezhebin gelişim merhalelerini belirleyen ve anlaşılmasını sağlayan ıstılahlar oluşmuştur. Bunlardan biri, mezhebin müçtehit tabakaları arasında üçüncü derecede yer alan müçtehitleri ifade eden “ashâbü’l-vücûh” ile bunların görüşlerini ifade eden “vech” ıstılahıdır. Bu çalışmada Şâfiî fakihlerin vech ıstılahından ne anladıkları ve vecihler arasında ihtilafın vuku bulması durumunda tercih kriterlerinin neler olduğu incelenmiştir. Ayrıca Şâfiî fakihler arasında ihtilaf konusu hususlardan biri olan ve tespiti son derece zor olup detaylı araştırmaları gerektiren ashâbü’l-vücûh ıstılahından ne kastedildiği, bu kategoride yer alacak müçtehitlerde bulunması gereken niteliklerin neler olduğu ortaya konulmuştur. Yine bu kategorideki müçtehitlerin belirlenmesinde farklı bakış açılarının bulunup bulunmadığı hususları incelenmiş ve bununla ilgili çeşitli değerlendirmeler yapılmıştır. Ayrıca Şâfiî fakihler tarafından ashâbü’l-vücûh kategorisinde olduğu ifade edilen müçtehitlerin bir listesi ve bunların mezhepteki rolü ile bu tabakada olup olmadığı ihtilaf konusu olan fakihlerle ilgili yapılan değerlendirmelere de bu çalışmada yer verilmiştir.
  • Master Thesis
    İbn Battûta'nın Seyahatnâmesinde Hac Yolculuğunun İnanç Turizmi Açısından Değerlendirilmesi
    (2024) Nas, Taha; Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    İbn Battûta'nın Seyahatnâmesi, döneminin kültürel, coğrafi ve sosyal dokusunu ortaya koyan gözlemler barındıran bir eserdir. Bu gözlemler, İslam dünyasının ve ziyaret ettiği yerlerdeki ticaret ağlarının anlaşılmasına da önemli katkılar sunmuştur. Onun Seyahatnâmesi, tarihsel, coğrafi ve sosyal açıdan birçok ilginç bulguyu barındıran nitelikte bir eser olup, dönemindeki kültürel çeşitliliği ve etkileşimi de gösteren bir belge olarak değerlendirilebilir. İbn Battûta'nın seyahatleri sırasında tanık olduğu farklı dinler, diller, gelenekler ve yaşam tarzları, o dönemin insanlarının birbirleriyle etkileşim içinde olduğunu ve kültürel alışverişin yaygın olduğunu göstermektedir. Örneğin, İslam dünyasının çeşitli bölgelerindeki farklı mezhepler ve uygulamalar hakkında yaptığı gözlemler, Müslüman toplumların çeşitliliğini ve dinamizmini yansıtır. İbn Battûta'nın Seyahatnâmesi, tarihçiler ve araştırmacılar için ziyaret ettiği mekânların ve toplumların dinamiklerini anlama açısından önemli bir kaynaktır. Onun bu eseri, dönemin inanç turizmi ve bu amaçla yaptığı seyahatlerinin, dönemin toplumları üzerindeki etkisine dair önemli ipuçları sunmaktadır. İbn Battûta'nın Seyahatnâmesine bakıldığında, inanç merkezleri olan Mekke ve Medine'deki mekânlar ve oralarda yaşayan toplumlar arası etkileşim ile ilgili fikirler elde edilmektedir. Bu çalışmada, İbn Battûta'nın Seyahatnâmesinde yer alan tarihsel ve kültürel gözlemler, inanç turizmi açısından derinlemesine incelenmiştir. Bu çerçevede, literatüre yeni bir bakış açısı getirilerek inanç turizmi ile seyahatleri arasındaki ilişki daha ayrıntılı bir şekilde ortaya konmuştur. İnanç turizminde seyahat motivasyonunun, İbn Battûta'nın deneyimleri ve destinasyonun imajı üzerindeki etkisini ve bu deneyimler ile imajın destinasyona olan memnuniyeti nasıl etkilediğini ölçmeyi amaçlamaktadır. İbn Battûta'nın Seyahatnâmesi'nin incelenmesi, inanç turizminin kökenlerini ve gelişimini anlamak için önemli bir kaynaktır. Bu çalışma ile bu alanda daha fazla araştırmanın yolunu açabilmek için, İbn Battûta'nın inanç merkezleri olan Mekke ve Medine'ye yaptığı ziyaretler ve hac ibadeti ile ilgili gözlemleri incelenerek inanç turizminin boyutuna odaklanılmıştır. Dönemin inanç merkezlerine ve seyahat üslubuna doküman analiziyle derinlemesine bir bakış sunulması çalışmada elde edilecek önemli bir çıktıdır.
  • Article
    Zînârehî'nin Şâfiî Fıkhı İle İlgili Manzum Eseri: İnceleme Ve Değerlendirme
    (2023) Nas, Taha; Yaşar, Mehmet Aziz; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Müslüman toplumun günlük ameli meselelerine çözümler üreten fıkıh mezheplerinden biri olan Şâfiî mezhebi zamanla Kürtler arasında kabul görmüş ve yayılmıştır. Bu mezhebe mensup Kürt âlimler, kendi toplumlarının fıkıh alanındaki meselelerine cevap vermek ve onların bu alandaki eğitimi için Arapça eserlerin yanında çok sayıda Kürtçe eser de telif etmişlerdir. Dini ilimlerin farklı alanlarında eserler telif etmenin yanı sıra Şâfiî fıkhı alanında da manzum bir eser kaleme alan âlimlerden biri Molla Ahmed Zınarexî’dir. O, bu eserini gerek medreselerde okuyan Kürt çocukların Şâfiî fıkhının hulasasını kolay bir şekilde öğrenmeleri ve ezberlemeleri gerekse Kürt edebiyatına bir katkı olması için telif etmiştir. Şâfiî fıkhının ana konularını ve ıstılahlarını mezhepte mutemet görüş çerçevesinde anlaşılır ve başarılı bir şekilde eserinde işlediği görülmektedir. Bu sebeple eserin ofset baskısı ve yazma nüshaları üzerinde yapılacak bir inceleme ve değerlendirmenin hem Şafiî fıkıh birikimi hem de Kürt edebiyatı açısından yararlı olacağı ve böylece manzum bir Kürtçe fıkıh eserenin tanınması sağlanacaktır. Bu da alanla ilgili ilim adamlarının ve istifade etmek isteyen medrese ve talebelerin istifadesini kolaylaştıracaktır.
  • Master Thesis
    Al-tawassul between fiqh (Jurisprudence) and 'aqida (Belief)
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Nas, Taha; Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Bu çok önemli bir konuyla ilgili bir mesajdır; Alimlerin her zaman üzerinde konuştukları, üzerine mektup ve kitapların yazıldığı, her mezhep ve mezhepten tenkit, tahlil ve çıkarımlarda bulunulan bir konudur. Tevessül konusu çağlar ve asırlar boyunca İslam düşünce tarihinde geniş bir yer kaplamış ve Şeyh İbn Teymiyye el-Dimashqi al-Harani'nin yaşadığı dönemde olması nedeniyle belki de sekizinci asırda bu konuda en büyük paya sahip olmuştur. Ehl-i Sünnet ve'l-Cemaat'ine göre bu konuda yazan ve özel yöntemleri ile cevap verdiği yönler vardı.
  • Master Thesis
    Fitne ortamında ahkamın değişimi
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Nas, Taha; Nas, Taha; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    İslam Hukukundaki kimi hükümler, şartların değişimine bağlı olarak değişikliğe uğramaktadır. İkrah ve ıztırar halindeki kimi hüküm değişiklikleri bunun örnekleridir. Bu çalışmada fitne şartlarının yaşandığı ortamda hükümlerin değişip değişmediği incelenmiştir. Hadis-i şeriflerde fitne ortamındaki kimi hüküm değişikliklerinden bahsedilmiş. Dahası hüküm değişikliğinin yaşanması gereken fitne ortamının özellikleri de anlatılmıştır. Çalışmada bu özellikler belirlenip tasnif edilmiştir. Fitne ortamının en önemli özellikleri şunlardır: Bu ortamda cehaletin yaygınlaşıp sağlıklı düşünme ortamının bulunmaması sebebiyle hak batıldan tam olarak tefrik edilememektedir. Diğer taraftan bu ortamda tüm Müslümanları temsil eden bir halife bulunmaz iken her biri kendi başına saf hakikati temsil etmeyen çok sayıda grup mevcuttur ve bunlar çatışma ve çekişme halindedirler. Yanı sıra bu ortamda hem yaygın bir ahlaki yozlaşma hem de güvenin kalmaması sebebiyle tam bir toplumsal çöküntü hali yaşanmaktadır. Tüm bu olumsuzlukları gidermek gerekmekte ancak bunu düzeltmek için kendileri ile sorumluluk altına girilebilecek insanların nerede ise yokluğu sebebiyle bir gayret de gösterilememektedir. İşte böyle bir ortamda nasların işareti ile bazı hükümlerin değişikliğe uğradığı görülmektedir. Bunları şu şekilde saymak mümkündür: İmam/halife tayin etme ve ona biat etme yükümlülüğü düşmektedir. İyiliği emir ve kötülüğü engelleme görevi sadece güvenilen insanlara hakkı ve sabrı tavsiye şeklinde daha hafif bir forma bürünmektedir. Bu ortamda meşru müdafaada bulunmak ve silah bulundurmak caiz olmamaktadır. Yine kendini bütünüyle ibadete vermek, uzlete çekilmek ve mal/evlat yönüyle hafiflik bu ortamda teşvik edilirken hakkı açıkça söylemek ve hakkını talep etmek çeşitli şartlara bağlanmaktadır.