MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Karakaş, Ali

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Job Title
Doç. Dr.
Email Address
Main Affiliation
Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
Status
Former Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID

Sustainable Development Goals Report Points

SDG data could not be loaded because of an error. Please refresh the page or try again later.
Scholarly Output

6

Articles

3

Citation Count

0

Supervised Theses

3

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 6 of 6
  • Master Thesis
    Nebevî sünnete göre eğitimde teşvik ve cezalandırma yöntemleri
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Karakaş, Ali; Karakaş, Ali; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Nebevi sünnete göre eğitimde teşvik ve cezalandırma yöntemleri adlı bu çalışma, giriş, iki bölüm ve sonuç kısmından oluşmaktadır. Giriş kısmında, Muhammed, eğitim, eğitimde teşvik, ceza ve ecir gibi bazı kavramlar açıklanmıştır. Daha sonra Hz. Muhammed'in (s.a.v.) sahabeye ve özellikle çocuklara karşı tutumu üzerinde durulmuştur. Ayrıca tarihi gelişim içinde Arap toplumundaki ve diğer toplumlardaki eğitime bakış açısı ele alınmıştır. Birinci bölümde, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) çocuk ve insan sevgisi, onlara karşı şefkati, onları eğitirken uyguladığı sevgiye dayalı teşvik ve ödül içeren eğitim metodları, yetişkin sahabileri eğitirken kullandığı eğitim metodları, teşvikler ve elde ettiği olumlu sonuçlar belirtilmiştir. Bu metodları uygularken önplana çıkardığı ilkelerden bahsedilmiştir. Hz. Muhammed'in (s.a.v.) câhiliye zümresini, medenî bir topluluk düzeyine getirirken, kullandığı metodlar üzerinde durulmuştur. İkinci bölümde, Hz. Muhammed'in (s.a.v.) sahabeyi eğitirken, yaptıkları hatalı davranışlara karşı onlara gösterdiği tepkiler ve uyguladığı cezalar, bu cezaların sonuçları ve tarih boyunca eğitimde kullanılan, hatalara karşı cezalandırma yöntemlerinden örnekler verilmiştir. Sonuç kısmında ise Nebevi Sünnete göre eğitimde kullanılan teşvik ve cezalandırma yöntemlerinin eğitim sistemine etkisi ve sonuçları ele alınmış ve bu yöntemlerin günümüz eğitim sistemine ışık tutması üzerinde durulmuştur.
  • Article
    Molla Gürânî ve El-Kevserü’l-Cârî Adlı Eserinde Hadis Şerh Metodu
    (Çukurova Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Dergisi, 2018) Karakaş, Ali; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Molla Gürânî’nin tam adı, Şemsuddin Ahmed b. İsmail b. Osman b. Muhammed el-Gürânî’dir. (ö. 893/1488). Gürânî’nin kendisinden nakledildiğine göre o, Diyarbakır yakınlarında bulunan Hiler köyünde doğmuştur. Gürânî, İslâm âleminin çeşitli yerlerinde ilmi araştırmalarda bulunmuş ve o zaman için ulaşabildiği kadarıyla İslâm âleminin önde gelen pek çok âliminden ders almıştır. Daha sonra Anadolu’ya geçmiş, Fatih Sultan Mehmed’e (ö. 886/1481) hocalık yapmış, İstanbul’un fethinde etkin rol almış ve ardından İstanbul’da ilimle meşgul olmuştur. Bununla beraber o, çeşitli idari görevlerde de bulunmuştur. Gürânî, çeşitli ilim dallarında çok sayıda ilmi eser yazmıştır. O, İslâm dininin temel iki kaynağı olan Kur’ân-ı Kerim ile Hz. Muhammed’in (s.a.v.) sünnetine son derece önem vermiş ve onların üzerinde çalışmalarda bulunmuştur. O, önce “Ğâyetü’l-Emânî fî Tefsîri’l-Kelâmi’r-Rabbânî” adlı bir tefsir yazmıştır. Onun, daha sonra Buhârî’nin “el-Câmiu’s-Sahih” adlı hadis kitabı üzerine yazmış olduğu “el-Kevserü’l-Cârî ilâ Riyâdi Ehâdîsi’l-Buhârî” adlı eseri, hadis alanında önemli bir yere sahip bulunmaktadır. Gürânî, hadis icazetini İbn Hacer el-Askalânî’den (ö. 852/1448) almıştır. O, bu kitabında hocası İbn Hacer’i tenkit etmiştir. Gürânî’nin tenkit ettiği diğer bir hadisçi de Buhârî’nin diğer bir şarihi olan Kirmânî’dir (ö. 787/1384). O, bu eserinde el-Câmiu’s-Sahih’i çeşitli yönlerden şerh etmiştir. Biz bu makalemizde, onun şerh ettiği hadislerden bazı örnekler ele alarak incelemeye çalışacağız. Ele aldığımız bu hadis örneklerini, Buhârî’nin diğer şerhlerini de göz önünde bulundurarak yorumlamaya çalışacağız.
  • Master Thesis
    Abdullah b. Saîd b. Husayn el-Eşecc el-Kindî ve Müslim'in Sahîh'indeki rivâyetleri
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Karakaş, Ali; Karakaş, Ali; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Bu çalışmada hicri 167 yılında dünyaya gelen büyük muhaddis Abdullah b. Saîd b. Husayn el-Eşecc el-Kindî'nin hayatı ve Müslim'in Sahîh'indeki rivâyetleri incelendi. Ebû Saîd sahâbeden birçoğunun gelip yerleştiği Kûfe bölgesinde yetişen büyük muhaddislerdendir. Buna rağmen günümüz insanının onun hakkında yeterli bilgiye sahip olduğu söylenemez. Ebû Saîd'i araştırmak ve onun hakkında bilgi vermek amacıyla böyle bir araştırma yapılmıştır. ''Abdullah b. Saîd b. Husayn el-Eşecc el-Kindî ve Müslim'in Sahîh'indeki Rivâyetleri'' adlı bu çalışmamızda öncelikle Ebû Saîd'in doğup büyüdüğü şehir olan, Kûfe hakkında genel bilgiler verilmiştir. Daha sonra Ebû Saîd'in hadis alanında yaptığı çalışmalar hakkında detaylı bilgiler aktarılmıştır. Son bölümde ise Ebû Saîd'in Sahîhi Müslim'deki rivâyetlerin değerlendirmesi yapılmıştır. Böylece bu çalışmada, Ebû Saîd'in hayatı ve hadis alanında yaptığı çalışmalar hakkında detaylı bilgilerin verilmesi hedeflenmiştir.
  • Article
    HADİS KÜLTÜRÜNDE ESTETİK
    (2017) Karakaş, Ali; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Tüm insanların barış, huzur, saadet ve mutluluğunu hedefleyen İslâm dininin iki temel kaynağı vardır. Bunlar, Allah'ın kelamı olan Kur'ân ve Hz. Muhammed'in sünnetidir. Hz. Muhammed'in söz, fiil ve takrirlerinden oluşan sünnet, Kur'ân'ın tefsir ve açıklaması durumundadır. Kur'ân ve sünnet, insanların hayatlarının her alanına hitap etmektedir. Sanat ve estetiğin de İslâm kültüründe önemli bir yeri vardır. Çeşitli sözlük ve ansiklopedilerde sanat ve estetik hakkında değişik tanımlar yapılmıştır. İslâm dininin ana kaynağı olan Kur'ân'da estetiği çağrıştıran pek çok kavramlardan bahsedilmektedir. Özellikle Hz. Muhammed'in (s.a.v.) söz, fiil ve takrirlerinde de estetiği dile getiren güzellik türü ifadelerin yer aldığını okumaktayız. Hz Muhammed (s.a.v.) hayatının her aşamasında estetik, zarafet, düzen, tertip ve disipline önem ver vermiş ve Müslümanların dikkatlerini bu noktalara çekerek bu çerçevede hayatlarını tanzim etmelerini istemiştir. Bu çalışmamızda, bu konuları, bilhassa estetik kavramı çerçevesi dâhilinde kabul edilecek ifadelerin hadis kültüründeki yeri üzerinde duracağız. Çünkü güzelliği, zarafeti ve ahengi ifade eden çeşitli şeyler, insan hayatında yer almaktadır. Bu gibi şeyler, insanın ruh ve zihin dünyasını beslemektedir. Bu nedenle estetik kavramı dâhilinde kabul edilen her türlü güzelliğin, fert ve toplum hayatında önemli bir yeri vardır
  • Master Thesis
    Berâ b. Azib'in hayatı ve hadis ilmindeki yeri
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Karakaş, Ali; Karakaş, Ali; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    Bu çalışmada Sahâbe-i Kiramın önemli isimlerinden biri olan Berâ b. Âzib'in (ö. 72/691) hayatı ve hadis ilmindeki yeri ele alınmıştır. Çalışmamız üç ana bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde konumuz itibarı ile sahâbe hakkında genel bir değerlendirme yapılmıştır. Sahâbe tanımı ile başlanan bölüm, sahâbe hakkındaki tanıtıcı diğer bilgiler ile sürdürülmüştür. İkinci bölümde, Berâ b. Âzib'in hayatı başlığı altında onun doğumundan vefatına kadar süregelen kişisel hayatı yanında onun geniş ailesinin biyografilerine de kısaca yer verilmeye çalışılmıştır. Bunun yanı sıra Hz. Muhammed (s.a.v.) zamanında katılmış olduğu seriye ve gazvelere katıldığına ve Hülefa-yi Raşidîn döneminde cereyan eden fetih hareketlerinde yer aldığına dair kısaca bilgi verilmiş ve yararlı faaliyetlerine işaret edilmiştir. Üçüncü bölümde ise Berâ b. Âzib'in hadis ilmindeki yeri başlığı altında, onun hadis ile ile meşguliyeti ele alınmıştır. Önemli sayıda rivâyetleri bulunan Berâ b. Âzib'in sadece temel hadis kaynaklarımızın başında gelen Kütüb-i Sitte'deki rivâyetleri üzerinde durulmuştur. Onun bu kaynaklarda yer alan hadis sayısı ve bu hadislerin konulara göre dağılımı belitilmiş olup tablo şeklinde de sunulmuştur. Kütüb-i Sitte kaynaklarındaki rivâyetlerinden sırası ile Buhârî'den beş, Müslim'den dört ve diğer sünen kaynaklarından birer hadis örnek teşkil etmek üzere incelenmiştir. Önce bu kaynakların muellifleri hakkında bilgiler verilmiş, daha sonra kendi kaynaklarındaki bu örnek hadislerin metin açıklaması yanında tahrîci de yapılmıştır. Aynı zamanda, senedlerin tahkikini gerçekleştirmek üzere hadislerde adı geçen ravilerin hadisçilikleri adalet ve zabt kriterlerine göre araştırılıp durumları ortaya konmuştur. Ayrıca çalışmada tahrîci yapılan hadislerden faydalı olabileceği düşünülen kimi fıkhî konular da şerh kaynaklarından istifade etmek sureti ile kısaca belirtilmeye çalışılmıştır. Çalışma sonuç bölümü ile tamamlanmıştır.
  • Article
    HADİS TENKİDİ VE TAYYİB OKİÇ
    (2019) Karakaş, Ali; Department of Basic Islamic Sciences / Temel İslam Bilimleri Bölümü
    1902 yılında Bosna’da doğan Muhammed Tayyib Okiç, ilköğrenimini 1913, orta öğrenimini 1916 tarihinde tamamlamıştır. 1920 yılında Okruzna Medresesinden, 1925 yılında İslâm Hukuku ve İlahiyât mektebinden mezun olmuştur. Pek çok dil bilen Okiç, 1945 yılında Türkiye’ye iltica etmiştir. Çeşitli üniversitelerde ders vermiş, çok sayıda talebe yetiştirmiş, çeşitli eserler yazmış ve 1977 yılında vefat ederek Saraybosna’da defnedilmiştir. Kritik kelimesi, eleştirmek, tenkit etmek, kusurlu görmek ve benzeri anlamlar için kullanılmaktadır. Hadis ilminde, kritik kelimesinin karşılığı tenkittir. Tenkid kelimesi, herhangi bir şeyin iyisini kötüsünden ayırmak, ayıklamak için gözden geçirmek ve bir şeyin kusurunu tespit etmek için kullanılan bir isimdir. Hadis usulüne göre tenkid ise, herhangi bir hadisin sıhhat derecesini tespit etmek için senet ve metnini incelemeye tabi tutmaktır. Yani sahih hadisleri zayıf hadislerden ayırmak, ravilerin güvenilir veya güvenilmez oldukları kanaatine varmaktır. Bir hadisin senedi yoksa onun hadis olma ihtimalini araştırmaya gerek görülmemiştir. Bir hadisin senedi zayıf veya mevzu ise, o hadisin metni sahih olsa bile, sağlam olarak kabul edilmez. Bununla beraber sadece senedin sıhhatini ölçü alıp metni de buna dayanarak sahih kabul etmek doğru değildir. Çünkü senedin sahihliği, her zaman metnin sahihliğini gerektirmez. Hadis hem sened hem de metin açısından hadis kriterlerine uygunsa, o hadis sahih kabul edilir. Şayet hadisin metni hadis kriterlerine uygun değilse, o hadisin isnadı sahih olsa bile, zayıf kabul edilir ve delil olarak kullanılmaz. Okiç, hadis tenkidinin, hadis uydurma faaliyetlerine karşı gerekli bir tedbir olduğunu ileri sürerek, hadis kritiğinin gerekliliğini şöyle dile getirmiştir: “Hadislerin gerek itikadata gerekse muamelata taalluk etmelerinden dolayı bunların, yalnız sahihlerini seçebilmek maksadı ile ince tenkid usullerine başvurmak İslâmiyet’in genel menfaatleri hesabına son derece lüzumlu görülmüştür.” Ayrıca Okiç’e göre hadis kritiğinin başlangıcı, çok eskilere dayanmaktadır. Onun öne sürdüğüne göre, hadis tenkit disiplininin, şifahi dahi olsa sahabe döneminden başladığına dair pek çok bilgi vardır. Örneğin Hz. Ali hadis nakledenlerden, rivayetlerinde doğru söylediklerine dair yemin etmelerini istemiştir. Buna göre sahabiler, ilk hadis münekkitleri olarak kabul edilebilir.