Yalçınkaya, Mehmet
Loading...
Name Variants
Job Title
Dr. Öğr. Üyesi
Email Address
Main Affiliation
Department of Turkish language and Literature / Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü
Status
Current Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Sustainable Development Goals Report Points
SDG data could not be loaded because of an error. Please refresh the page or try again later.

Scholarly Output
5
Articles
4
Citation Count
0
Supervised Theses
1
5 results
Scholarly Output Search Results
Now showing 1 - 5 of 5
Master Thesis Nezihe Meriç'in öykülerinin psikanalitik açıdan incelenmesi(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2023) Yalçınkaya, Mehmet; Yalçınkaya, Mehmet; Department of Turkish language and Literature / Türk Dili ve Edebiyatı BölümüBireyin normal ve anormal davranışlarının sebebini bilinç dışı süreçlere bağlayan psikanaliz, 19. yüzyılda Sigmund Freud tarafından ruhsal rahatsızlıkların sağaltımı amacıyla geliştirilen bir kuramdır. Psikanalitik yöntem ortaya çıktığı andan itibaren yalnızca psikoloji alanıyla sınırlı kalmayarak edebî eserlere de uygulanabilir bir bakış açısı olarak geliştirildi. Psikanaliz sanatçının eserlerinden yola çıkarak onun kişiliğini, ruhsal durumunu, bilinç dışını ve komplekslerini açığa çıkarır. Ancak psikanaliz esere yalnızca sanatçı odaklı yaklaşmaz. Eserin psikolojik açıdan yorumlanmasında; eserdeki kişilerin davranışlarının ve ruh hallerinin açıklanmasında psikanalitik yöntem kullanılır. Çalışmanın amacı Nezihe Meriç'in öykü kişilerinin ruh hallerini, bunalımlarını ve bilinç dışı dünyalarını psikanalitik yöntemle ve eser odaklı bir yaklaşımla ele almaktır. 1950 kuşağının ilk kadın öykücülerinden biri olan Nezihe Meriç'in öykülerinde kişilerin iç dünyalarını, bastırılmış duygularını ve çelişkilerini modernist bir anlayışla yansıttığı görülür. Bu bakımdan onun öykülerinin psikanalitik açıdan incelenmeye uygun olduğu söylenebilir. Çalışmanın birinci bölümünde yazarın hayatı, edebi kişiliği ve eserleri hakkında bilgi verilmiştir. İkinci bölümünde psikanalitik kuramın genel çerçevesine, gelişimine ve önde gelen temsilcilerinin görüşlerine yer verilmiştir. Üçüncü bölümde Nezihe Meriç'in Bozbulanık, Topal Koşma, Menekşeli Bilinç, Bir Derin Kuyu, Yandırma, Çisenti ve Gülün İçinde Bülbül Sesi Var adlı öykü kitaplarında yer alan öyküler; bilinç dışı, aşağılık duygusu ile üstünlük çabası, persona (maske) ve gölge arketipleri, doğum travması, kişiliğin aynadaki yansıması, ailenin etkisi, Oidipus kompleksi, rüya, kaçış ve sığınaklar, yalnızlık-yabancılaşma ile cinsellik izlekleri çerçevesinde incelenmiştir. Sonuç bölümünde ise elde edilen bulgular değerlendirilmiştir.Article Sezai Karakoç’un “balkon” Şiirinin Hermenötik Kuram Bağlamında Yeniden Okunması(2021) Yalçınkaya, Mehmet; Department of Turkish language and Literature / Türk Dili ve Edebiyatı BölümüBu çalışmada İkinci Yeni şairlerinden Sezai Karakoç’un Türk edebiyatında ayrıcalıklı bir yer edinen Balkon şiirinin hermenötiksel bakış açısıyla art anlam alanlarına ulaşılmaya çalışılmıştır. Dilin işlenmiş olması, imgesel ve devrik anlatımın ön planda olması şiirin daha doğru anlaşılması için özel bir çabayı gerekli kılmıştır. Söz konusu bu çalışma bu gerekliliğin bir sonucudur. Çalışmanın girişinde Osmanlıdan günümüze mimari değişimin sebep ve sonuçlarına değinilirken aynı zamanda hermenötik kuramının kavramsal tarihine değinilerek geçirmiş olduğu anlam ve yöntem değişikliklerine kısaca değinilmiştir. Çalışmanın sentez kısmını oluşturan şiirin yorumlanma kısmında ise şiir hem Schleiermacher’in geliştirdiği “gramatik ve alegorik yönden hem de J. Cassinuss’un geliştirdiği kelimenin dört temel anlamı prensibine göre incelenmiştir. Çalışmanın nihayetinde bazı kavramların alegorik anlamlarının da ötesinde anagojik (yüksek anlam) anlamda kullanıldığı tespit edildi.Article SEZAİ KARAKOÇ’UN “BALKON” ŞİİRİNİN HERMENÖTİK KURAM BAĞLAMINDA YENİDEN OKUNMASI(Hikmet - Akademik Edebiyat Dergisi, 2021) Yalçınkaya, Mehmet; Department of Turkish language and Literature / Türk Dili ve Edebiyatı BölümüBu çalışmada İkinci Yeni şairlerinden Sezai Karakoç’un Türk edebiyatında ayrıcalıklı bir yer edinen Balkon şiirinin hermenötiksel bakış açısıyla art anlam alanlarına ulaşılmaya çalışılmıştır. Dilin işlenmiş olması, imgesel ve devrik anlatımın ön planda olması şiirin daha doğru anlaşılması için özel bir çabayı gerekli kılmıştır. Söz konusu bu çalışma bu gerekliliğin bir sonucudur. Çalışmanın girişinde Osmanlıdan günümüze mimari değişimin sebep ve sonuçlarına değinilirken aynı zamanda hermenötik kuramının kavramsal tarihine değinilerek geçirmiş olduğu anlam ve yöntem değişikliklerine kısaca değinilmiştir. Çalışmanın sentez kısmını oluşturan şiirin yorumlanma kısmında ise şiir hem Schleiermacher’in geliştirdiği “gramatik ve alegorik yönden hem de J. Cassinuss’un geliştirdiği kelimenin dört temel anlamı prensibine göre incelenmiştir. Çalışmanın nihayetinde bazı kavramların alegorik anlamlarının da ötesinde anagojik (yüksek anlam) anlamda kullanıldığı tespit edildiArticle ÖMER SEYFETTİN’İN BOYKOTAJ DÜŞMANI ADLI HİKAYESİNİ EDEBİYAT SOSYOLOJİSİ BAĞLAMINDA OKUMA(Abdulhakim TUĞLUK, 2020) Yalçınkaya, Mehmet; Department of Turkish language and Literature / Türk Dili ve Edebiyatı BölümüEdebiyatın, psikoloji, tarih, sosyoloji gibi disiplinlerden beslenmesi edebî eserlere farklı açılımlar kazandırmaktadır. Özellikle de aynı kaynaklardan beslenen edebiyat ve sosyoloji ilişkisi sanat eserinin sadece estetik hazlarla değil aynı zamanda toplumsal hayatla da bağlantı içinde olmasını sağlar. Yaşadığı çevreyi ve toplumu hikâyelerine başarıyla yansıtan Ömer Seyfettin’in Boykotaj Düşmanı adlı hikâyesi edebiyat sosyolojisi bağlamında oldukça fazla veri sunmaktadır. Edebiyat sosyolojisinin genel bir çerçevesinin çizildiği bu çalışmada Ömer Seyfettin’in Boykotaj Düşmanı başlıklı hikâyesi sosyolojik bakış açısıyla irdelenmiştir. Eserin incelenmesinde dönemin toplumsal koşulları ve yazarın biyografisi metni çözümlemede sosyolojik argümanlar olarak kullanılmıştır.Article Faruk Nafiz Çamlıbel’in Sanat Şiirinin Ontolojik Kuram Bağlamında Tahlili(2024) Yalçınkaya, Mehmet; Yalçınkaya, Mehmet; Department of Turkish language and Literature / Türk Dili ve Edebiyatı BölümüFaruk Nafiz Çamlıbel'in \"Sanat\" şiirinin ontolojik kuram çerçevesinde analizi, şiirin derin yapısının ve varlık katmanlarının ortaya konulmasını amaçlar. Ontoloji, varlık ve varoluşun derinliklerini araştıran bir felsefe disiplinidir. Nicolai Hartmann ve Roman Ingarden gibi filozofların katkıları, varlığın çok katmanlı yapısını anlamada önemlidir. İsmail Tunalı'nın da bu iki filozoftan hareketle geliştirdiği ontolojik analiz yöntemi, Türk edebiyatındaki eserlerin daha kapsamlı bir şekilde anlaşılmasına olanak tanır. Çamlıbel'in şiiri, Batı'ya öykünen sanat anlayışına karşı Anadolu'nun zengin kültürel mirasını ve sanatsal değerlerini yüceltir. Şiir, Türk edebiyatının millî kaynaklardan beslenmesi gerektiğini vurgulayan güçlü bir manifestodur. Şair, kendi kültürel değerlerine yabancılaşan aydınları eleştirirken Anadolu'nun yazılmamış bir destan gibi anlatılmayı bekleyen zengin bir sanat kaynağı olduğunu ifade eder. Ontolojik analiz yöntemi, eserin sadece içeriğini değil, aynı zamanda varlık düzeylerini ve derin yapısını da açığa çıkarır. Şiirin ses tabakasında hece ölçüsü, kafiye, redif gibi unsurlar analiz edilirken anlam tabakasında kelimelerin ve cümlelerin anlam dünyası incelenir. Nesne-karakter tabakasında, şiirin içerdiği kültürel ve sanatsal nesneler üzerinden Faruk Nafiz’in sanat anlayışı ele alınır. Kader tabakasında ise şairin şiirde ulaştığı temel ulusal ve evrensel fikir ve mesaj değerlendirilir. Bu yöntem, Türk edebiyatının ve sanatının daha iyi anlaşılmasına katkı sağlar ve eserlerin farklı katmanlarını keşfetmeye olanak tanır. Çamlıbel'in \"Sanat\" şiiri, bu bağlamda ontolojik bir perspektiften incelendiğinde, millî ve kültürel unsurların derinlemesine işlendiği görülür. Bu analiz, ontolojik yöntemin edebî eserlerin derinlemesine incelenmesinde önemli bir araç olduğunu gösterir. Faruk Nafiz Çamlıbel’in “Sanat” şiirinin ontolojik kuram çerçevesinde yapılan analizi, eserin derin yapısını ve varlık katmanlarını ortaya koymak açısından büyük bir adım olmuştur. Bu inceleme, Türk edebiyatının millî ve kültürel ögelerini daha iyi anlamamıza katkıda bulunurken ontolojik analiz yönteminin edebi eserlerin değerlendirilmesinde ne kadar etkili bir araç olduğunu gözler önüne sermektedir. Bu çalışmayla birlikte edebi eserlerin sadece içeriği değil, aynı zamanda varoluş katmanları ve derin yapısı da ortaya çıkmaktadır. Bu yöntem, Türk edebiyatının ve sanatının daha derinlemesine anlaşılmasına olanak tanıyarak eserlerin farklı boyutlarını keşfetme imkânı sunmaktadır. Bu çalışmanın, Türk edebiyatındaki eserlerin kapsamlı bir şekilde anlaşılmasına ve ontolojik analiz yönteminin daha geniş bir yelpazede uygulanmasına önemli bir katkı sağlayacağı öngörülmektedir. Sonuç olarak bir sanat anlayışının manifestosu sayılabilen bu şiiri ontolojik açıdan ele almak, şiirin yapısını daha sistematik analiz etme ve şairin bireysel düşünceden ulusal düşünceye nasıl çıktığını göstermek açısından örnek okuma edimidir.