MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Yoğun Bakım Ünitesi İzolatı Staphylococcus Aureus Taşıyıcılığı ve Antibiyotik Direnci

No Thumbnail Available

Date

2025

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Open Access Color

OpenAIRE Downloads

OpenAIRE Views

Research Projects

Organizational Units

Journal Issue

Events

Abstract

Nozokomiyal enfeksiyonlar hasta, hasta yakınları ve sağlık personelleri için küresel sorundur. Yoğun bakım üniteleri akut ya da kronik hastalıkların seyrinde görülebilen ve hayati tehlike arz eden hastalıkların tedavisinde geliştirilen ünitelerdir. Bu nedenle bu birimlerdeki hastaların izlenmesi çok önemli olmaktadır. Çeşitli hasta profillerinin bulunduğu multidisipliner bir kurum olan yoğun bakım ünitelerinde tedavi gören hasta popülasyonu da zaman içerisinde değişebilmektedir. Özellikle ileri yaş nüfusunda artış, malignite tedavilerde, cerrahi müdahale ve diğer tanı tekniklerindeki ilerlemelerle beraber toplumsal beklentilerindeki artış ile beraber birçok etken nedeniyle yoğun bakım üniteleri daha önemli hale gelmiştir. Retrospektif planlanan çalışmamıza Ocak 2023-2024 tarihleri arasında yetişkin yoğun bakım ünitelerinde en az 5 gündür yatan 100 hasta dahil edildi. Hastalara ait demografik özellikleri (yaş, cinsiyet gibi) ile kan, biyokimya parametreleri ve kültür (kan, yara, balgam, idrar, gaita, kateter) örnekleri hastaneye ait kayıtlardan elde edildi ve değerlendirmeye alındı. Hastaların giriş ve 5. ün C-reaktif protein (CRP), nötrofil-lenfosit oranı (NLO), laktat (LAC), Hemoglobin (HGB), beyaz kan hücreleri (WBC) değerleri çalışmaya dahil edildi. NLO yoğun bakım hastalarının değerlendirilmesinde ve bakteriyeminin belirlenmesinde önemli bir belirteçtir ve bulgularımıza göre bu değer yüksektir. CRP düzeyi hastaların neredeyse tamamında çok yüksek bulunmakla beraber hastaneye yatış yaptığı zamana göre daha fazla artış göstermiştir ancak bu artış anlamlı bulunmamıştır. LAC düzeyleri de yüksek bulunmuş olup bu durum LAC yüksekliğinin yoğun bakımda yatan hastalarda sepsisi göstermesi açısından önemlidir. HGB konsantrasyon oranlarında ise önemli düşüş görülmüştür. WBC değerleri ilk güne göre artış göstermiştir. Sonuç olarak NLO, CRP ve WBC değerlerinin yüksek, HGB değerlerinin düşük olması yoğun bakımda yatan hastaların prognozunu kötü etkileyebilir. Hastalardan alınan örneklerden tespit edilen 31 Stapylococcus suşları kan, balgam, yara, kateter kültüründen izole edilmiştir. S.aureus suşlarının, levofloxacin, erythomycin, tetracycline, nitroforantoin, trimethoprim / sulfamethoxazole, oxacillin MIC, clindamycin, fusidic acid ve oxsf antibiyotiklerine karşı direnç gösterdiği saptanmıştır. Sonuçlarımıza dayanarak hastanede yatış süresi uzadıkça mortalitenin de arttığı bilinen bir gerçek olduğundan ve hasta ile hasta ilişkili bireylerin de yaşamını riske atacağından bu değerlerin takip edilmesi erken teşhis ve tedaviye başlanılması açısından fayda sağlayacağını söyleyebiliriz.
Nosocomial infections are a global problem for patients, their relatives and healthcare personnel. Intensive care units are units developed for the treatment of life-threatening diseases that can be seen in the course of acute or chronic diseases. Therefore, monitoring of patients in these units is very important. The patient population treated in intensive care units, which are multidisciplinary institutions with various patient profiles, can also change over time. Intensive care units have become more important due to the increase in the elderly population, advances in malignancy treatments, surgical and other diagnostic techniques, and the increase in society's expectations and many accompanying factors. 100 patients who were hospitalized in adult intensive care units for at least 5 days between January 2023-2024 were included in our retrospective planned study. Demographic characteristics of the patients such as age and gender, blood, biochemical parameters and culture (blood, wound, sputum, urine, stool, catheter) samples were obtained from hospital records and evaluated. The patients' C-reactive protein (CRP), neutrophil-lymphocyte ratio (NLR), lactate (LAC), Hemoglobin (HGB), white blood cells (WBC) values at the beginning and the 5th day were included in the study. NLR is an important marker in the evaluation of intensive care patients and in the determination of bacteremia, and according to our findings, this value is high. Although the CRP level was found to be very high in almost all patients, it increased more than when they were admitted to the hospital, but this increase was not found to be significant. LAC levels were also found to be high, and this is important in terms of LAC elevation indicating sepsis in patients in intensive care. A significant decrease was observed in HGB concentration rates. WBC values increased compared to the first day. As a result, high NLR, CRP and WBC values and low HGB values may adversely affect the prognosis of patients in intensive care. A total of 31 Stapylococcus strains were isolated from blood, sputum, wound, and catheter cultures from culture samples taken from patients. S.aureus strains were found to be resistant to levofloxacin, erythomycin, tetracycline, nitroforantoin, trimethoprim/sulfamethoxazole, oxacillin MIC, clindamycin, fusidic acid, and oxsf antibiotics. Based on our results, we can say that since it is a known fact that mortality increases as the duration of hospitalization increases and that the lives of the patient and the individuals related to the patient are also at risk, monitoring these values will be beneficial in terms of early diagnosis and initiation of treatment.

Description

Keywords

Biyoloji, Biology

Turkish CoHE Thesis Center URL

Fields of Science

Citation

WoS Q

Scopus Q

Source

Volume

Issue

Start Page

End Page

74