MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Mülteci Çocukların Sosyal Uyumunda Okulda Kurulan Olumlu Temasın Rolü

No Thumbnail Available

Date

2021

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Open Access Color

OpenAIRE Downloads

OpenAIRE Views

Research Projects

Organizational Units

Organizational Unit
Department of Psychology / Psikoloji Bölümü
Psikoloji bölümünün temel amacı, insan davranışlarını ve onları tetikleyen bilişsel, duygusal ve çevresel süreçleri anlamaya yönelik çağdaş psikoloji bilgilerini öğrencilere kazandırmak ve araştırma yoluyla o bilgilerin artmasına katkıda bulunmaktır. Ayrıca psikolojinin çeşitli dallarında, uygulamalı ve kuramsal alanlarda çalışmak üzere uzman yetiştirmek de temel amaçlar arasında yer alır. 20. Yüzyılda başlayıp 21. Yüzyılda devam eden modernleşme süreci içinde teknolojideki hızlı değişimler toplumsal ve ekonomik yapıyı değiştirmiş; dolayısıyla toplumu oluşturan bireylerin davranışlarında değişikliğe neden olmuştur. Ekonomik iniş ve çıkışlar, küreselleşmenin getiri ve götürüleri, yeni ve geleneksel değerlerin çatışması, işsizlik, yeni mesleklere yönelim, yaşanılan krizler ve kriz sonrası travmalar insanların bu değişken süreçlere uyumunu zorlaştırmaktadır. Günümüzde teknolojik gelişmelerin hızı, kısa dönemler arasında ciddi kuşak farklılıkları yaşanmasına sebep olmaktadır. Bu farklılık içerisinde yetişen ve gelişim süreçleri önceki kuşaklardan farklı seyreden yeni neslin yetişmesi için ebeveyn ve öğretmen davranışlarının güncelleşme sorunu ile karşılaşılmaktadır. Aynı zamanda işverenin çalışanından ya da çalışanın işvereninden beklentileri farklı yapıya bürünmüştür. Tüm bu koşullar düşünüldüğünde bu hızlı değişim süreci içerisinde bireyin karşılaştığı sorunlarla tek başına baş etmesi yeterli olmamıştır. Psikoloji bilim dalı bu hızlı değişim sürecinde insanların ve toplumların yanında olmakta, onların döneme uyum gösterebilen bireyler ve toplumlar olabilme becerilerine ışık tutmaktadır. Klinik, gelişim, endüstri ve benzeri alanlarda yapılan psikolojik araştırmalar, insanın yeni ve hızla değişen toplumda karşılaştığı sorunların üstesinden gelmesine yardımcı olmayı hedeflemektedir. Psikoloji alanında çalışan bireyler insanlara destek olabilecek çok hassas bir görev üstlenmişlerdir.

Journal Issue

Events

Abstract

Mülteciler, istekleri dışında ülkelerini terk ettiklerinden dolayı göç öncesi ve göç anında bir dizi travmatik olay yaşarlar. Mülteciler göç süreci içinde yaşadıkları travmatik süreçlere ek olarak göç ettikleri yerlerin sosyo-kültürel ortamına uyum sağlamak ve yerel halk tarafından sosyal kabul görmek için de zorlayıcı süreçlerden geçerler. Bu travmatik süreçleri yetişkinler, çocuklar ve kadınlar çok farklı düzeylerde deneyimlemektedirler. Lakin çocukların bu süreçlerden daha fazla etkilendikleri bilinmektedir. Çocukların göç ettikleri yerde sağlıklı bir uyum için olabildiğince hızlı bir şekilde okula kazandırılmaları zaruridir. Çünkü okul diğer sosyal kurumlardan farklı olarak daha kontrol edilebilir bir yapısı olmasından ötürü toplumsal uyum ve kültürlenme süreçleri, daha sağlıklı bir şekilde işletilebilir. Özellikle göç edilen ülkenin dilinin, toplumun kültür ve normlarının öğretilmesi için yapılandırılmış programların uygulanmasında okulun işlevsel önemi elzemdir. Okul, bu açıdan, sosyal uyumun hızlı bir şekilde edinildiği ve bireylerin toplumla bütünleştiği en önemli kurumdur. Bu anlamda mülteci çocukların toplumla bütünleşmeleri için okul yaşantıları son derece önemlidir. Okul dışında kalma ve okuldan erken ayrılma oranları arttıkça mülteci çocukların bulundukları sosyal çevreye uyum sağlamaları da o denli sekteye uğramaktadır. Ayrıca okuldan kopan mülteci çocukların bulundukları ülkede geleceğe umutla bakma düzeylerinin de olumsuz etkilendiği görülmektedir. Yaşanan çeşitli olumsuz yaşantılar ise mülteci çocukların psikolojik açıdan olumsuz etkilenmelerine ve toplumda uyum problemleri yaşamalarına neden olabilmektedir (Kirmayer vd., 2011). Bu açıdan mültecilerin psikolojik açıdan iyi oluşları, sosyal uyumları ve toplumla bütünleşmeleri için okul yaşantılarının önemli bir işlevi bulunmaktadır. Türkiye'de Mart 2021 itibariyle 3,5 milyonu aşkın Suriyeli göçmenin olduğu ve bunların büyük çoğunluğunun, yaklaşık 1.7 milyonunun, çocuk yaşta oldukları bilinmektedir (Mülteciler Derneği, 22.03.2021). Mülteci derneğinin paylaştığı rakamlara bakıldığında zorunlu okul çağında olan Suriyeli mülteci sayısının bir milyonu aşabileceği tahmin edilebilir. Nitekim, UNICEF'in 2019 raporunda, Türkiye'de bir milyon civarında okul çağında olan mülteci çocuğun yaşadığı ama 400 bin civarında mülteci çocuğun okul dışında kaldığı belirtilmektedir. MEB, mülteci çocukların okula katılımlarını sağlamak için Hızlandırılmış Eğitim Programı (HEP) ile yaşı ilerde olan çocuklara bir dizi eğitim vererek yaşıtlarıyla aynı sınıfa geçmelerini sağlayıcı çalışmalar yapmaktadır. Bunu sağlamak üzere, Türkçe dil, sayısal ve okuma yazma becerini geliştirmek için programlar düzenlenerek mülteci çocukların yaygın eğitime katılımları için 12 farklı il merkezinde HEP programları uygulanmaktadır (UNICEF, 2019). Bütün bu çabalara rağmen mülteci çocuklar arasında hala ciddi bir oranda okula devam edemeyen çocukların olduğu görülmektedir. Ayrıca okul ortamında uyum sıkıntıları yaşadıklarından dolayı okulu terk etmek zorunda kalan mülteci çocuklar da bulunmaktadır. Bu oranlara bakıldığında mülteci çocukların önemli bir kısmının okuldan ve okulun sağladığı olanaklardan faydalanamadıkları ve mülteci çocukların toplumsal uyumunun sekteye uğradığı görülmektedir. Bu durum da mülteci çocukların Türkiye toplumuyla bütünleşememelerine neden olacaktır.

Description

Keywords

Turkish CoHE Thesis Center URL

Fields of Science

Citation

WoS Q

Scopus Q

Source

Uluslararası Sempozyum Göçmen Çocukların Eğitimi

Volume

Issue

Start Page

End Page