HELBESTVANÊN JIN DI EDEBIYATA YARSANAN DE
Date
2016
Authors
Journal Title
Journal ISSN
Volume Title
Publisher
Artuklu Üniversitesi Yaşayan Diller Enstitüsü
Open Access Color
OpenAIRE Downloads
OpenAIRE Views
Abstract
Kurdên yarsan xwedî edebiyateke pir kûr û berfireh in û ev edebiyat
parçeyeke girîng a edebiyata kurdî ye. Lê ji ber çanda xwe ya veşartî di nav kurdan
de pir nayê zanîn, ji ber vê, xebatên berfireh li ser nehatine kirin. Edebiyata pîroz a
yarsanan di destpêkê de devkî bûye û wek kelam ango gotinên pîroz hatine gotin. Di
van kelaman de mijarên wek bawerî, yanî tecellî, dûnadûn, ayîn, hwd. û jiyana civakî
wek hêma cih girtine. Ev kelam bi piranî nehatine çapkirin, ji ber ku wek me li jor
got yarsan xwedî çandeke veşartî ne û naxwazin çand û baweriya wan li derve bê
zanîn. Ev yek heta sedsala 15mîn wiha berdewam kiriye û li gorî yarsanan, di sedsala
15mîn de, di serdema Sultan Sehak de ev kelam ji aliyê Pîr Mûsî ve di defterê de
hatine tomarkirin.
Di edebiyata yarsanan de yên ku xwediyê kelam in ne tenê mêr in. Jin jî
xwedî cihekî girîng in. Ev girîngî, wan ji jinên çandên din ên wek misilman
vediqetîne. Ev taybetiya jinên yarsan ji baweriya wan pêk tê. Li gorî bawerî û
kevneşopiya yarsanan her zindî piştî mirina xwe serdemeke din di bedena kesekî din
de careke din tê dinyayê. Di vê baweriyê de zayend ne girîng e, lewre kesa/ê ku
dimire wexta carek din tê dinyayê dikare bi zayendeke din bê. Ji ber vê jî jinên ku
xwedî kelam in wek zayend dibe ku di jiyana xwe ya berê de wek mêr hatibin
dinyayê. Wexta ku em bi vî çavî lê dinêrin em dibînin ku tu girîngiya zayendê tuneye
li ba yarsanan, yanî jin û mêr wekhev hatine dîtin û jinan bi kelamên xwe dengek din
li edebiyata yarsanan zêde kirine, her wiha bi vî awayî ev edebiyat dewlemendtir
bûye.
Yarsan Kürtleri köklü ve geniş bir edebiyata sahiptirler ve bu edebiyat Kürt edebiyatının önemli bir parçasıdır. Fakat gizli kültürlerinden dolayı, Yarsan edebiyatı Kürtler arasında fazla bilinmemektedir ve bu yüzden üzerine çok fazla çalışma yapılmamıştır. Kutsal Yarsan edebiyatı sözlü olarak başlamıştır ve kelam yani kutsal sözler olarak söylenmiştir. Bu kelamlarda sosyal hayat ve inanç, yani tecelli, dûnadûn (reenkarnasyon), ayin gibi temalar ağırlıklı olarak yer almıştır. Bu kelamlar çoğunlukla basılmamıştır, çünkü yukarda da bahsettiğimiz gibi, Yarsanlar gizli bir kültüre sahiptirler, bu nedenle kültür ve inançlarının dışarıda yayılmasını istememişlerdir. Bu sebeple Yarsan edebiyatı uzun bir süre sözlü olarak kullanılmıştır. Fakat Yarsanlara göre, 15. yy.da Sultan Sehak döneminde bu kelamlar Pîr Mûsî tarafından defter diye adlandırılan bir kitapçıkta kaydedilmiştir. Yarsan edebiyatında bu kelamları söyleyen sadece erkekler değildir, kadınlar da bu edebiyatın oluşumunda önemli bir rol oynamaktadır. Bu, bize Yarsan kadınlarının Müslüman kültüründeki kadınlardan farklı olduğunu gösteriyor. Kadınların bu konumu Yarsanların sahip olduğu inançtan kaynaklanmaktadır. Yarsanların inanç ve geleneklerine göre, her canlı ölümden sonra başka bir dönemde, bir başkasının bedeninde tekrar doğmaktadır. Bu inança göre cinsiyetin bir önemi yoktur, çünkü ölen kişi başka bir bedende tekrar dirildiğinde, karşı cinsiyette doğabilir. Bu nedenle, kelam söyleyen kadınlar önceki hayatlarında erkek olarak yaşamış olabilirler. Bu reenkarnasyon durumundan kaynaklı Yarsan geleneklerinde kadın ve erkek eşit görülmektedir.
Yarsan Kurds have a rich literature that constitutes an important part of the Kurdish literature. Due to concealment for outsiders it has not been exposed to any serious investigation. The Yarsan sacred literature has been orally transmitted through religious kalām (divine discourse) from generation to generation. Alongsidenarratives on social life, the kalām collections also contain religious beliefs such as tajalli (divine self-manifestation) and dunadun (karma). The secretive nature of the Yarsan belief constitutes a major obstacle why the religious manifestations of Yarsanis haven’t been published. It was not until the era of Sultan Sehak when the Yarsan kalām was transferred to the written form by Pir Musi in his famous Defter or book. The narrators of Yarsan literature body were not only male; female narrators had an important position in transmitting the Yarsan kalām. Women’s active role in Yaresan kalām narration originates from the belief in dunadun; every individual will resurrect in another body; next time maybe a female could resurrect in the shape of a male or vice-versa. Thus, in comparison with neighbouring societies, the Yarsan women have had an eminent position, particularly within its religious community. Consequently, the Yarsan literature has been enriched by a gender-perspective, unprecedented in the regions. This investigation is an attempt to shed light on the women’s role in Yarsan sacred literature.
Yarsan Kürtleri köklü ve geniş bir edebiyata sahiptirler ve bu edebiyat Kürt edebiyatının önemli bir parçasıdır. Fakat gizli kültürlerinden dolayı, Yarsan edebiyatı Kürtler arasında fazla bilinmemektedir ve bu yüzden üzerine çok fazla çalışma yapılmamıştır. Kutsal Yarsan edebiyatı sözlü olarak başlamıştır ve kelam yani kutsal sözler olarak söylenmiştir. Bu kelamlarda sosyal hayat ve inanç, yani tecelli, dûnadûn (reenkarnasyon), ayin gibi temalar ağırlıklı olarak yer almıştır. Bu kelamlar çoğunlukla basılmamıştır, çünkü yukarda da bahsettiğimiz gibi, Yarsanlar gizli bir kültüre sahiptirler, bu nedenle kültür ve inançlarının dışarıda yayılmasını istememişlerdir. Bu sebeple Yarsan edebiyatı uzun bir süre sözlü olarak kullanılmıştır. Fakat Yarsanlara göre, 15. yy.da Sultan Sehak döneminde bu kelamlar Pîr Mûsî tarafından defter diye adlandırılan bir kitapçıkta kaydedilmiştir. Yarsan edebiyatında bu kelamları söyleyen sadece erkekler değildir, kadınlar da bu edebiyatın oluşumunda önemli bir rol oynamaktadır. Bu, bize Yarsan kadınlarının Müslüman kültüründeki kadınlardan farklı olduğunu gösteriyor. Kadınların bu konumu Yarsanların sahip olduğu inançtan kaynaklanmaktadır. Yarsanların inanç ve geleneklerine göre, her canlı ölümden sonra başka bir dönemde, bir başkasının bedeninde tekrar doğmaktadır. Bu inança göre cinsiyetin bir önemi yoktur, çünkü ölen kişi başka bir bedende tekrar dirildiğinde, karşı cinsiyette doğabilir. Bu nedenle, kelam söyleyen kadınlar önceki hayatlarında erkek olarak yaşamış olabilirler. Bu reenkarnasyon durumundan kaynaklı Yarsan geleneklerinde kadın ve erkek eşit görülmektedir.
Yarsan Kurds have a rich literature that constitutes an important part of the Kurdish literature. Due to concealment for outsiders it has not been exposed to any serious investigation. The Yarsan sacred literature has been orally transmitted through religious kalām (divine discourse) from generation to generation. Alongsidenarratives on social life, the kalām collections also contain religious beliefs such as tajalli (divine self-manifestation) and dunadun (karma). The secretive nature of the Yarsan belief constitutes a major obstacle why the religious manifestations of Yarsanis haven’t been published. It was not until the era of Sultan Sehak when the Yarsan kalām was transferred to the written form by Pir Musi in his famous Defter or book. The narrators of Yarsan literature body were not only male; female narrators had an important position in transmitting the Yarsan kalām. Women’s active role in Yaresan kalām narration originates from the belief in dunadun; every individual will resurrect in another body; next time maybe a female could resurrect in the shape of a male or vice-versa. Thus, in comparison with neighbouring societies, the Yarsan women have had an eminent position, particularly within its religious community. Consequently, the Yarsan literature has been enriched by a gender-perspective, unprecedented in the regions. This investigation is an attempt to shed light on the women’s role in Yarsan sacred literature.
Description
ORCID
Keywords
yarsan, edebiyata pîroz, jin, kelam, Sultan Sehak, yarsan, kutsal edebiyat, kadın, kelam, Sultan Sehak, yarsan, sacred literature, woman, kalām, dunadun, Sultan Sehak