Çocuk Gelişimi Bölümü Koleksiyonu
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12514/226
Browse
Browsing Çocuk Gelişimi Bölümü Koleksiyonu by Author "AYANOĞLU, Mine"
Now showing 1 - 4 of 4
- Results Per Page
- Sort Options
Book Part AİLE EĞİTİMİNDE GÜNCEL KONULAR(eğiten yayınevi, 2020) AYANOĞLU, MineAile katılımı, günümüzde bilgiyi paylaşma ve iletişim kurmayı gerektiren bir işleyiştir; çocukların öğretmen ve anne baba ile iç dünyaları arasında güvenli bir bağ oluşturur. Anne babalar, çocuklarıyla ilgili bilgi alış verişini öğretmen ile yaptıklarında, çocuklarının gelişimleri ile ilgili öneriler alıp destek aldıklarında eğitim süreci daha verimli sonuçlar doğurur. Erken çocukluk döneminde aile katılımı iyi sağlandığı zaman eğitimciler; çocuklar ve aileleri hakkında geniş bir bakış açısına sahip olacaklarından, çocukların ihtiyaçlarına psikolojik durumlarına göre daha temkinli davranıp, çocuk merkezli aktif bir eğitim ortamı hazırlamış olacaklardır. Eğitim sürecinde aile desteği alan çocuklar; aileleri ve çevreleri ile problem yaşamadan etkileşim kurabilmektedir, yabancı bir dili daha iyi öğrenmektedirler, temel haklar ile ilgili daha bilinçlidirler, sosyal veya eğitim yaşantılarında ortaya çıkabilecek problemleri başarı ile çözebilmektedirler, duygusal beceriler kazanabilmekte, özbakım, sağlık ve beslenme konusunda bilgi sahibi olabilmektedirler.Article ÇOCUKLUK DÖNEMİNDE GÖRÜLEN DUYGUSAL VE DAVRANIŞSAL SORUNLARLA İLGİLİ TÜRKİYE’DE YAPILAN LİSANSÜSTÜ TEZLERİN İNCELENMESİ(İnönü Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Dergisi, 2019) AYANOĞLU, MineBu çalışmanın amacı, duygusal ve davranışsal sorunlarla ilgili Türkiye’de yapılan lisansüstü tezlerin incelenmesidir. Araştırmada nicel araştırma yöntemlerinden betimsel tarama modeli kullanılmıştır. Araştırmanın örneklemini Yüksek Öğretim Kurumu Ulusal Tez Merkezi internet sitesinden ulaşılan 145 yüksek lisans, doktora ve tıpta uzmanlık tezleri oluşturmaktadır. Araştırmada veri toplama aracı olarak, araştırmacılar tarafından araştırmanın amacına uygun olarak hazırlanan veri toplama formu oluşturulmuştur. İncelenen tezler, veri toplama formunda yer alan sorular doğrultusunda incelenmiş, elde edilen verilerin frekans ve yüzdeleri analiz edilmiştir. Araştırma sonucunda duygusal ve davranışsal sorunları içeren en fazla çalışmanın tıpta uzmanlık tezi (%44.83) olduğu; yıllara göre bakıldığında en fazla 2000-2009 yılları arasında (%41) çalışma yapıldığı saptanmıştır. Çalışma gruplarına bakıldığında en fazla farklı yaş grubundaki çocuklar (%39.31) üzerinde çalışmaların yapıldığı; lisansüstü çalışmalarında en fazla amaçsal örnekleme tekniğinin (%58.62) kullanıldığı görülmüştür. Hastalık türü/çalışılan sorun türüne göre en fazla birden fazla bozukluk türünü aynı anda çalışılan (%50.34) lisansüstü tezlere rastlanmıştır. İncelenen lisansüstü tezlerin çoğunlukla tam metin (%79.31) olarak ulaşıldığı; anabilim dalları incelendiğinde duygusal ve davranışsal sorunlarla ilgili lisansüstü çalışmaların çoğunluğunun Çocuk Ruh Sağlığı/Çocuk Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları anabilim dalında (%30.34) yayınlandığı tespit edilmiştir. İncelenen lisansüstü tezlerde model ve desen olarak en fazla betimsel model (%42.76) çalışıldığı; yöntemine bakıldığındaysa en fazla nicel araştırma yönteminin (%67.59) kullanıldığı görülmüştür.Article Öğretmenlerin Öğrenme Güçlüğü Yaşayan Öğrencilere Yönelik Yeterlikleri, Öz Yeterlik Kaynakları ve Pozitif Öğretmenlik Becerileri Arasındaki İlişki(Celal Bayar Üniversitesi, 2020) AYANOĞLU, MineGünümüzde öğrenme güçlüğü yaşayan çocukların eğitimi, toplumsal bir sorun haline gelmiştir. Türkiye’de de bu konu ile ilgili yapılan araştırmalar sınırlı düzeydedir. Bu çalışmada, öğretmenlerin öğrenme güçlüğü yaşayan öğrencilere yönelik yeterlikleri, öz yeterlik kaynakları ve pozitif öğretmenlik becerileri arasındaki ilişkisinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Nicel araştırma olarak tasarlanan araştırmanın çalışma grubunu, tesadüfen seçilen 25 resmi ilkokul ve 10 özel ilkokulda görev yapan toplam 317 öğretmen oluşturmaktadır. Veri toplama aracı olarak Öğrenme Güçlüğü Yaşayan Öğrencilere Yönelik Öğretmen Yeterlilikleri Ölçeği, Pozitif Öğretmen Ölçeği ve Öz Yeterlik Kaynakları Ölçeği kullanılmıştır. Verilerin çözümlenmesinde betimleyici istatistikler ve Pearson Korelasyon katsayıları kullanılmıştır. Sonuçta; öğretmenlerin derste akış yaşatmak ile dikkate alma, güdüleme, derse odaklanma, dikkat toplama ve olumlu tutum arasında pozitif yönde, orta düzeyde ve anlamlı bir ilişki ortaya çıkmıştır.Article Okul Öncesi Öğretmen Adaylarının Sanat Etkinlikleri Konusundaki Görüşlerinin Öğretmenlik Uygulaması Kapsamında İncelenmesi(Gazi Üniversitesi, 2020) AYANOĞLU, MineBu araştırma okul öncesi öğretmen adaylarının sanat etkinlikleri konusundaki görüşlerinin öğretmenlik uygulaması kapsamında incelenmesi amacıyla yapılmıştır. Araştırmada temel nitel araştırma deseni kullanılmıştır. Araştırmaya Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Okul Öncesi Öğretmenliği Programı dördüncü sınıfında öğrenim gören 30 öğretmen adayı dâhil edilmiştir. Araştırma kapsamında katılımcılara araştırmacılar tarafından geliştirilen “Yarı Yapılandırılmış Görüşme Formu” uygulanmıştır. Görüşme formunda, okul öncesi öğretmen adaylarının öğretmenlik uygulaması kapsamında lisans eğitimlerinde aldıkları dersleri sanat etkinlikleri açısından değerlendirmelerine ve sanat etkinliklerinin önemi ve uygulanması konusundaki görüşlerine yönelik sorular yer almaktadır. Araştırmadan elde edilen veriler betimsel analiz yapılarak çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda okul öncesi öğretmen adaylarının sanat etkinliklerinin çocukların çok yönlü gelişimine katkı sağladığı, daha çok küçük kas becerileri geliştirmeye yönelik etkinliklere yer verdikleri, malzeme temini, zaman kısıtlılığı ve etkinlik bulmada sorun yaşamalarının sanat etkinliği uygulamalarına engel oluşturduğu belirlenmiştir. Ayrıca okul öncesi öğretmen adayları sanat etkinliklerini diğer etkinliklerle bütünleştirmenin, okulun malzeme temin etmesinin ve lisans eğitiminde sanatsal derslere daha fazla yer verilmesinin sanat etkinliklerinin uygulanması konusunda katkıları olacağı yönünde görüş bildirmişlerdir.