Meslek Yüksekokulları
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.12514/27
Browse
Browsing Meslek Yüksekokulları by Scopus Q "N/A"
Now showing 1 - 11 of 11
- Results Per Page
- Sort Options
Conference Object Abnormal Heart Sound Detection Using Ensemble Classifiers(IEEE, 2018) Zan, Hasan; Yildiz, AbdulnasirPhonocardiogram is used for ambulatory diagnostic to assess health status of heart and detect cardiovascular disease. The goal of this study is to develop automatic classification method of PCG recordings collected from different databases and recorded in a different way. For this purpose, after various time and frequency domain features are extracted from PCG recordings obtained from two databases, recordings are subjected to pre-classification in order determine which database they are obtained from. Before final classification, various time, frequency and time-frequency domain features of classified recordings are extracted. These features are fed into four different classification ensembles trained with training dataset. With final decision rule, proposed algorithm achieved an accuracy of 98.9%, a sensitivity of 93.75% and a specify of 99.5%.Article Citation - WoS: 7Citation - Scopus: 17Adsorptive Performance of Magnetic Nano-Biosorbent for Binary Dyes and Investigation of Comparative Biosorption(Springer international Publishing Ag, 2019) Tarhan, Tuba; Tural, Bilsen; Boga, Kenan; Tural, ServetThe individual and competitive biosorption capacities of Metanil Yellow (MY) and Reactive Black 5 (RB5) by glutaraldehyde cross-linked magnetic chitosan nanoparticles (GMCNs) were studied. Competitive biosorption of the MY and RB5 dyes by the GMCNs has never been reported previously. Fourier transform infrared technique has been used to show the biosorbed MY and RB5 dyes onto GMCNs. During the studies, various essential factors influencing the biosorption, like adsorbate concentration, pH of the solution and contact time have been monitored.The equilibrium was achieved within 17 h for single dyes and 3 h for binary mixture at pH 3. The biosorption capacities were 620 mg/g for dye MY and 2549 mg/g for dye RB5 at pH 3, 30 degrees C. The second-order kinetic model has good compatibility with the dynamical biosorption behavior of a single dye and binary mixture. In order to study the competition biosorption of the RB5 and MY dyes in mixture solutions, the intraparticle diffusion model was used. Competition biosorption through analysis of the intraparticle diffusion model apparently favored the RB5 dye more than the MY dye on the GMCNs in mixture solutions. The biosorbent was regenerated efficiently through the alkaline solution and was then reused ten times for biosorption-desorption cycles.Article Diyarbakır Yöresindeki Bazı Tarım Topraklarının Hümik Asit İçerikleri ile Eser Elementler Arasındaki İlişkinin Çok Değişkenli İstatistiksel Yöntemlerle Değerlendirilmesi(Kahramanmaras Sutcu Imam Univ Rektorlugu, 2024) Duzgun, Mehmet; Eren, Abdullah; Bilge, Ugur; Ceylan, Ramazan; Selcuk, Ramazan; Duz, M. ZahirThere are important relationships between humic acid (HA) and the bioavailability, reactions and mobility of trace elements in the soil. For this reason, soils are tried to be improved chemically, biologically and physically with HA applications. In this study, the relationship of humic acid contents of 118 agricultural soil samples from Diyarbakir region with some trace elements (Al, As, Ba, Be, Cd, Fe, Mn, Pb, Sb, Sn, Se, V and P) was evaluated by multivariate statistical analysis. After the soil samples were solubilized by the microwave wet digestion method, the element contents were determined with the ICP OES (Inductively Coupled Plasma Optical Emission Spectrometer) device. SRM NIST 2586 was used as SRM (Standard Reference Material) for the accuracy of the method. Recovery values were found between 91.6% and 105.9% as a result of the analysis. Humic acid was extracted from soils by the International Society for Humic Substances (IHSS) method and determined using a shaker and centrifuge device. For the accuracy of the method, it was tested with Humic Acid Sodium Salt (HA-Na). Pearson correlation and partial correlation analysis were applied to the obtained data set. In addition, multivariate statistical analyses such as multiple regression HCA (Hierarchical Cluster Analysis) and PCA (Principal Component Analysis) were applied. Multiple regression analysis was performed according to the Step-wise method. Manganese and P (p< 0.01) were significant when HA was taken as the dependent variable. According to the Pearson correlation coefficient, the correlation between HA and As (r = -0.282**) in soil was negative and significant, while Fe (r = 0.185*), Mn (r = 0.273**)), Sn (r = 0.242*), Se (r = 0.325**) and P (r = 0.315**) were determined as positive and significant. In clustering and PCA analysis, HA, P Mn and Fe were found to be in the same group. The analyses have shown that HA has a positive effect on the plant nutrients in the soil.Article Doğrusal Olmayan Yüklerde Güç Faktörünün Düzeltilmesi ve Harmonik Bileşenlerin Süzülmesi(2019) Yılmaz, Ahmet Serdar; Adak, Süleyman; Cangi, Hasan; 17.02. Department of Electricity and Energy / Elektrik ve Enerji Bölümü; 17. Vocational Higher School / Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiToplam harmonik distorsiyonu özellikle güç elektronik ekipman ve doğrusal olmayan yüklerinkullanılmasından sonragüç kalitesinin önemli bir konusu oldu. Elektrik sistemlerinin arızasız ve güvenli bir şekilde çalışabilmesi, akım ve gerilim gibi büyüklüklerin 50 Hz frekansta ve sinüsoidal formda olmasına bağlıdır. Bununla birlikte bir çok nedenlerden dolayı bu temel büyüklükler sinüsoidal özelliklerini kaybederek sistemde istenmeyen harmonikler oluşmaktadır. Harmonik distorsiyonun azaltılması ve güç faktörününiyileştirilmesi içinpasif filtrelerin kullanılması çokca tercih edilen bir yöntemdir.İncelenen güç sistemi, üç fazlı gerilim kaynağı, güç trafosu, altı darbeli kontrolsüz doğrultucu, pasif filtre ve R-L endüktif yükünden oluşmaktadır.Altı darbeli kontrolsüz bir doğrultucu 5, 7, 11, 13, 17, 19 v.b. gibi akım harmonik bileşenleri üretir.Üç fazlı kontrolsüz doğrultucunun giriş akımı toplam harmonik distorsiyonunu azaltmak için pasif filtre kullanılmıştır. Güç sistemi Matlab/Simulink programı kullanılarak modellenmiştir. Simülasyon sonuçları, hem harmoniklerin elimine edildiğini hem de güç katsayının düzeltildiğini göstermektedir.Pasif filtreler kullanmadan önce güç sistemindeki güç katsayısı 0.6877 ve THDI değeri ise % 12.71 olarak ölçülmüş idi. Pasif filtreler kullanıldıktan sonra ise sistemdeki güç katsayısı 0.99 ve THDI değeri ise % 3.591 olarak gerçekleşmiştir.Article Glaucium Flavum Crantz (Papaveraceae) Türünün Morfolojik Özellikleri ve Türkiye’deki Yayılış Alanları(2019) Kılıç, Murat; Yıldız, Kemal; Kılıç, Fatma Mungan; 16.03. Department of Medical and Aromatic Plants / Tıbbi ve Aromatik Bitkiler Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiGlaucium Mill. cinsine ait genellikle parlak, dikkat çekici sarı renkte olup “sarı boynuzlu gelincik” olarak bilinmektedir. Farmasötik endüstrisinde alkaloid glaucine kaynağı olarak kullanılan tıbbi bir bitkidir. Tür deniz kenarlarında, nehir vadilerinde, kumlu toraklarda yayılış göstermektedir (0-50 m). Morfolojik inceleme sonucunda gövde 23-42 cm uzunluğunda, tüysüz, dallanmış, beyazımsı yeşil; yapraklar kalınca, çok mat yeşil. Çiçek tomurcukları tüysüz veya biraz sivri, yumurtamsı- dikdörtgensi (ovat-oblong), keskin (akut), petaller genellikle sarı renklidir. Yapılan morfolojik incelemeler sonucunda, elde edilen veriler ile Türkiye Florası’ndaki veriler arasında paralellik gözlemlenmiştir. Ayrıca türün yayılış alanları ve deskripsiyonu genişletilmiş, elde edilen veriler tablo haline getirilmiştir. Palinolojik inceleme sonunda polenlerin şekli genellikle sferoidal, apertür durumu üç kolpuslu, ornemantasyonu mikroekinat ve mikroperforat olarak tespit edilmiştir. Tohum şekillerinin böbreksi, yüzeylerinin alveolat-faveolat olduğu görülmüştür.Article II. Ürün Mısır Çeşitlerinde Organik ve İnorganik Gübre Uygulamasının Verim ve Kaliteye Etkisi ile Ekonomik Analizi(2020) Doğan, Yusuf; Acıbuca, Veysi; Doğan, Serap; 06.02. Department of Plant Protection / Bitki Koruma Bölümü; 16.04. Department of Irrigation / Sulama Bölümü; 06. Faculty of Agricultural Sciences and Technologies in Kızıltepe / Kızıltepe Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu araştırma 2015 ve 2016 yıllarında II. ürün olarak Mardin ili Göllü köyünde TesadüfBloklarında Bölünmüş Parseller’ deneme desenine göre üç tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Çalışmadamateryal olarak farklı iki mısır çeşidi (Dekalp-5401 ve LG 30.597) kullanılmıştır. Uygulama olarak;gübresiz kontrol parseli (G0), standart ticari gübre 8 kg da-1 P2O5, 20 kg da-1 N (G1), tavuk gübresi1000 kg da-1(G2), çiftlik gübresi 1500 kg da-1(G3) ve solucan gübresi 1200 kg da-1(G4) olacak şekildekullanılmıştır. Araştırmanın iki yıllık ortalama sonuçlarına göre, en yüksek tane verimi 1219.2 kg da-1ile Ç1 (Dekalb 5401) çeşidinin G1 (ticari gübre) verilen parsellerinde elde edilmiştir. Organik gübreortalama değeri ise 1124.4 kg da-1ile Ç2 (LG 30.597) çeşidinin G2 (tavuk gübresi) uygulamasında eldeedilmiştir. Kalite parametreleri bakımından çeşit ve gübre uygulamalarının hektolitre, yağ oranı veprotein oranına etkisi önemsiz bulunurken, incelenen diğer parametrelere etkisi ise önemlibulunmuştur. Ekonomik karlılık bakımından kullanılan her iki çeşitte de konvansiyonel gübreuygulamalarının daha avantajlı olduğu tespit edilmiştir. Çeşitler arasında konvansiyonel gübreuygulamaları bakımından Ç1 çeşidinin (Dekalb 5401) kârlılık düzeyi daha yüksek olmuştur. Organikgübre uygulamaları bakımında yapılan değerlendirmede Ç2 çeşidinin (LG 30.597) daha kârlı olduğuortaya çıkmıştır. Ticari gübre uygulamaların diğer gübre uygulamalarına göre maliyeti düşük ve eldeedilen verim miktarının daha yüksek olmuştur. Bölgemizde yeterli düzeyde organik mısır piyasasınınoluşmaması nedeniyle ticari gübrelerin ekonomik olarak daha avantajlı olduğu sonucuna varılmıştır.Article Citation - WoS: 1Citation - Scopus: 1Investigate Nasal Colonize Staphylococcus Species Biofilm Produced(Derman Medical Publ, 2015) Demir, Cemil; Inanc, Betul BattalogluAim: 127 S. aureus and 65 CoNS strains were isolated from patients noses'. To produce a biofilm ability was investigated using three different methods. Slime-positive and negative staphylococcies' resistance were evaluated against different antibiotics. Material and Method: Swap samples puted 7% blood agar. Staphylococcus aureus and coagulase-negative staphylococci (CoNS) isolates biofilm produced ability were investigated using Congo Red Agar (CRA), microplates (MP) and Standard Tube (ST) methods. In addition to that, presence of antibiotic resistance of the staphylococcal isolates are determined agar disc diffusion method. Results: The rate of biofilm producing Staphylococcus spp strains was found to be 72.4%, 67.7%, and 62.9%, respectively with CRA, MP, and ST tests. There was no significant relationship among the tests (p>0.05). In addition, antibiotic resistance of Staphylococcus spp. against various antibiotics was also determined by the agar disk diffusion method. Resistance rates of biofilm positive (BP) Staphylococcus spp for penicilin G, ampicilin, amocycilin/clavulanic acid, tetracyclin, eritromycin, gentamycin, and enrofloxacin 71.7%, 69.7%, 6.2%, 20.7%, 21.4%, 1.4%, and 0.7%, respectively. Resistance rates of biofilm negative (BN) spp for 42.6%, 23.4%, 4.3%, 14.9%, 19.1%, 0.0%, 0.0% respectively. All Staphylococcus isolates were found to be susceptible to vancomycin and teicaplonin. Although BP strains antibiotic resistance rates were observed higher than BN strains. But resistance rates were not found statistically significant (p>0.05). Discussion: CRA is the reliablity and specifity method to determine Staphylococcus spp. biofilm produce ability.Article Citation - WoS: 3Investigation of Uroprotective Effects of Seed Methanol Extracts of Hypericum Triquetrifolium Turra. on Cyclophosphamide-Induced Bladder Hemorrhagic Cystitis and Nephrotoxicity in Wistar Albino Rats(Cukurova Univ, Fac Medicine, 2020) Yildiz, Songul Cetik; Keskin, Cumali; Sahinturk, Varol; Ayhanci, Adnan; 21.02. Department of Medical Services and Techniques / Tıbbi Hizmetler ve Teknikleri Bölümü; 21. Vocational School of Health Services / Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiPurpose: This study investigated the possible uroprotective effects of Hypericum triquetrifolium Turra. (HT) seed methanol extracts (25,50,100 mg/kg, i.p., for 6 days) against cyclophosphamide (CYP)-induced (150 mg/kg, single dose, i.p.) acute bladder hemorrhagic cystitis (HC) and nephrotoxicity in rats. Materials and Methods: Wistar albino rats used in this study were divided into nine groups, each including seven rats. Group 1 (control) was treated with 0.5ml saline (SF) and Group 2 was treated with CYP (150 mg/kg). Groups 3, 4, 5 were treated with 25, 50, 100 mg/kg HT, respectively while groups 6, 7, 8 were treated with 25, 50, 100 mg/kg CYP + HT, respectively. Finally, Group 9 (control-2) was treated with 0.5ml-%0.2 dimethyl sulfoxide (DMSO). The serum creatinine, blood urea nitrogen (BUN), superoxide dismutase (SOD) and catalase (CAT) levels were measured in blood serum. Results: The CYP-treated rats histopathologically had mild-moderate bladder and renal injuries. The serum creatinine and BUN levels, which are the biochemical markers of renal injury, significantly increased compared to the control group. Conclusion: HT showed a protective effect on CYPrelated bladder HC and nephrotoxicity in rats by inhibiting inflammation and apoptosis.Article İşe Gömülmüşlük, İşe Adanmışlık ve İşten Ayrılma Niyeti İlişkisi: Bir Alan Çalışması(2018) Büyükbeşe, Tuba; Gokaslan, Mehmet Oktay; Department of Banking and Insurance / Bankacılık ve Sigortacılık Bölümü; 22. Vocational School of Savur / Savur Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiGünümüz çalışma hayatında en önemli unsur yetişmiş insan kaynağıdır.Örgütün işleyişini bilen, örgüt kültürünü benimseyen, kendisini işine adayan,örgütüne ve işine bağlı çalışanların bulundukları işletmede çalışmaya devametmek isteyecekleri varsayılmaktadır. Çalışanların işten ayrılmaları işletmeleraçısından önemli bir problem olmaktadır. Yeni işgören istihdamı, çalışanlar veişletmeler açısından bağlılık ve kültürel yönlerde uyum problemleridoğurabilmektedir. Yeni işe giren işgörenin tecrübe ve deneyimleri ne kadarfazla olursa olsun girmiş olduğu ortama uyum sağlaması, orayı benimsemesizaman almaktadır. Bu süreçte işinden memnun kalması kesingözükmemektedir. Mevcut işgörenin bağlılıkla işine devam etmesi işletmeleriçin hayati önem taşımaktadır. Bu araştırmada Diyarbakır’da büyük ölçekli birtekstil fabrikasında çalışanların işe gömülmüşlük ve işe adanmışlık algıları ileişten ayrılma niyetleri arasındaki ilişkinin test edilmesi amaçlanmıştır. Buamaçla öncelikle işe gömülmüşlük, işe adanmışlık ve işten ayrılma niyetikavramları teorik olarak açıklanmıştır. Daha sonra bir anket formuoluşturularak belirlenen örneklem üzerinde uygulanmış ve elde edilen verilerSPSS 23 programı ile analiz edilmiştir.Article Öğretmenlerin Mesleklerinin İlk Yıllarında Sınıf Yönetiminde Yaşadıkları Sorunlara İlişkin Görüşlerinin Değerlendirilmesi(2020) Bozan, Serdar; Ekinci, Abdurrahman; 02.04. Department of Educational Sciences / Eğitim Bilimleri Bölümü; 09.05. Department of Child Development / Çocuk Gelişimi Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 9. Faculty of Health Sciences / Sağlık Bilimleri Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu çalışmada; mesleklerinin ilk yıllarında öğretmenlerin sınıf yönetimine ilişkin yaşadıkları zorlukları ve süreç içerisindekazandıkları tecrübeleri belirlemekle beraber göreve yeni başlayan öğretmen adayları için sınıf yönetimine yönelik önerilerialınmaya çalışılmıştır. Araştırma tarama türünde nitel bir çalışmadır. Bu amaçla 2016-2017 eğitim ve öğretim yılında, Mardin –Artuklu ilçesinde, farklı kademe, okul türü ve branştan amaçlı örnekleme tekniklerinden maksimum çeşitlilik örneklemesi tekniğiile belirlenen 64 öğretmen ile çalışma grubu oluşturulmuştur. Çalışmaya katılan öğretmenlere veri toplama formları dağıtılaraktoplanmıştır. Elde edilen veriler içerik analizine tabi tutularak, bulgular; tema, alt tema/görüş ve frekanslarla birlikte tablolarhalinde sunulmuştur. Çalışma bulguları incelendiğinde öğretmenlerin sınıf yönetiminde genel olarak öğretmenyeterlilik/özelliklerinden kaynaklı (öğrenci dikkatinin canlı tutulması, öğretmen alan yetersizliği...) öğrencilerden kaynaklı(öğrencilerin derse hazırlıksız gelmesi, öğrenci hazırbulunuşluk durumları, belirlenen kuralların ihlal edilmesi...), velilerden kaynaklı(sosyal ve kültürel farklılıklar, veli tutumları), mekandan kaynaklı (fiziki şartların yetersizliği, sınıfların kalabalık olması) hususlardasorun yaşadıkları tespit edilmiştir. Göreve yeni başlayan öğretmen adayları için sınıf yönetimine yönelik önerilerin ise öğretmenyeterliliklerinin geliştirilmesi, uygun sınıf ikliminin oluşturulması, farklı yöntem-teknik kullanımı ve mekanın düzenlenmesihususlarında olduğu görülmüştür.Article Citation - WoS: 2Citation - Scopus: 10Study of Endogenous Paramagnetic Centers in Biological Systems From Different Areas(Wiley, 2021) Nasibova, Aygun; Khalilov, Rovshan; Abiyev, Huseyn; Kavetskyy, Taras; Trubitsin, Boris; Keskin, Cumali; Eftekhari, AzizPlant leaves (Eldar pine (Pinus eldarica M.), fig (Ficus carica L.), and olive (Olea europaea L.)), collected in territories with different ecological conditions, of the Absheron Peninsula (Azerbaijan Republic) were studied by electron paramagnetic resonance spectroscopy (EPR). The generation of nanophase iron oxide magnetic particles in biological systems under the influence of stress factors was revealed. It was found that the process of biomineralization plays a role in the formation of biogenic iron oxide magnetic nanoparticles in plants and the generation of magnetite crystals in biological tissues, and stress factors have a stimulating effect on this phenomenon.
