Tarih Bölümü Koleksiyonu
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12514/64
Browse
Browsing Tarih Bölümü Koleksiyonu by Scopus Q "N/A"
Now showing 1 - 3 of 3
- Results Per Page
- Sort Options
Article 1933 Londra Para ve İktisat Konferansı’nda Türkiye(2024) Meraklı, Erdem; Meraklı, ErdemBu çalışmanın amacı, 1929 Dünya Ekonomik Krizi’ne karşı uluslararası ortak çözümler bulunması düşüncesiyle Milletler Cemiyeti tarafından toplanan 1933 Londra Para ve İktisat Konferansı’nın gündem maddelerini ve sonuçlarını, Türkiye’de Cumhuriyet’in ilk yıllarında izlenen ekonomi politikaları açısından değerlendirmektir. Büyük Buhran’ın etkili olduğu yıllarda devletler, krize karşı mücadele ederken birbirlerinden bağımsız iktisat politikaları izliyorlardı. Fakat bu durum sorunları çözmediği gibi, ekonomik krizi daha da derinleştiriyordu. Bu noktada konferanstan beklenen; ABD, Büyük Britanya ve Fransa gibi büyük devletlerin para politikaları ile gümrük duvarları üzerindeki anlaşmazlıklarının sona erdirilmesi ve küresel ekonomik krize karşı ortak önlemlerin alınmasıydı. Ancak konferans sonunda para politikalarında bir uzlaşmaya varılamadı ve konferansta imzalanan Gümrük Ateşkesi’nin ömrü ise sadece birkaç ay oldu. Diğer yandan konferansın katılımcı ülkelerinden Türkiye, bu dönemde gümrük duvarlarını yüksek tutuyor ve para politikalarında devalüasyon karşıtı bir siyaset benimsiyordu. Bu politika esasen, “merkezdeki” sanayileşmiş devletlerin aleyhine, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonra dünya genelinde işleyen sürecin bir parçasıydı. Çalışma ile ulaşılan sonuçlardan biri, Londra Konferansı’ndaki görüş ayrılıklarının, uluslararası konjonktürde Türkiye gibi bağımsız iktisat politikaları izlemek arzusunda olan “çevre” ülkelere avantaj sağladığı yönündedir. Makale ile varılan bir başka sonuç ise, küresel ekonomide Birinci Dünya Savaşı ile başlayıp 1929 Krizi ile hızlanan değişim sürecinin 1933’te Londra Konferansı’nda gün yüzüne çıkmış olmasıdır.Article Latest Remaining the Muslims (Moorish) in Andalusia Exile From Spain (1609-1614)(Dinbilimleri Akad Arastirma Merkezi, 2013) Bilgin, Feridun; Bilgin, FeridunAfter the Muslim conquest of Spain (93/711) the movement of Reconquista (reconquer spain) which is started by cristians, had important successes with the occupation of important Muslim cities such as Toledo (478/1085), Cordoba (634/1236) and Seville (646/1248). Because of this movement the Muslims of Andalus who were gradually losing their power lost altogether their military and political hegemony in Spain with the occupation of Granada (898/1492), the capital of the Nasrids. Some time later (905/1499) the church set up the Inquisition and Spanish rule in order that the Muslims (Moriscos) who had in their own fatherland been reduced to pariah status took up the Catholic religion. In the royal orders that were being published everything that had to do with Islam and Muslims was forbidden and the churches continued with their teaching and education activities and the Inquisition courts with their trials and persecutions in order to punish the "apostates". At the end of the processes of persuasion, persecution, deportation and punishment the belief that the Muslims who were forced to pretend were not sufficiently assimilated, that they kept their distance as regards integration into Christian society and that they made common cause with the enemies of Spain (Ottomans, France and North African dynasts) led to an event of mass exile (1018/1609) that can be characterised as the most merciless and immoral process of the seventeenth century. The exile (expulsion) not only dragged Spain into financial, social and economic chaos but also was a tragedy for the about 340.000 Muslims who were drived out by force from their homes and resulted in the loss of life of tens of thousands during the journey and in the areas where they settled.Article Şehir, Ticaret, Mekân: 19. Yüzyılda Siverek(2018) Akman, Ekrem; Akman, EkremOsmanlı/İslam şehir unsurları içinde cami, pazar ve hamam üçtemel mekânı oluşturmaktadır. Şehir hinterlandından getirilen ürünlerindeğişiminin sağlandığı pazar yerleri, temizlik için hamam ve cuma namazı kılınancaminin etrafında oluşan şehirlere daha sonra başka unsurlar eklenmişse de buüç temel mekân/yapı şehrin mahalleler dışındaki temel mekânları olmaözelliklerini korumuşlardır. Ticari mekânlar toprağa bağlı olamayan üretimmalları ve diğer ürünlerin pazarlandığı ve bir yerleşim biriminin şehirsayılabilmesinin en önemli unsurlarının başında gelmektedir.Bu çalışmada klasik Osmanlı/İslamşehir özelliklerini içinde barındıran Siverek şehrinin ticari mekânları olanpazar yerleri, çarşılar ve hanlar 19. yüzyılın ikinci yarısına tarihlenenSiverek Şer’iye Sicillerindeki veriler ışığında ortaya konmuştur.