Çocuk Bakımı ve Gençlik Hizmetleri Bölümü Koleksiyonu
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12514/158
Browse
Browsing Çocuk Bakımı ve Gençlik Hizmetleri Bölümü Koleksiyonu by Access Right "info:eu-repo/semantics/closedAccess"
Now showing 1 - 6 of 6
- Results Per Page
- Sort Options
Book Part Disiplinlerarası Yaklaşımın Temel Dayanakları(Pegem Akademi, 2023) Işıker, YakupEğitim alanındaki yaklaşımlar, öğrencilere daha etkili ve anlamlı öğrenme deneyimleri sunmak amacıyla sürekli bir gelişim ve değişim süreci içerisindedir. Bu sürecin bir ürünü olarak disiplinlerarası yaklaşım, günümüz eğitiminde önemli bir rol oynamaktadır. Disiplinlerarası yaklaşım, Jean-Jacques Rousseau ve John Dewey gibi öğrenme teorisyenlerinin katkılarıyla beslenmiş bir yaklaşımdır (Sözer, 2002). Temel amacı, öğrencilere daha kapsamlı bir öğrenme deneyimi sunarak, bilgi ve becerilerin sınırlarını aşmalarını sağlamak olan bu yaklaşımın dayandığı temel dayanakları anlamak, disiplinlerarası yaklaşımın eğitim alanında nasıl bir değişim ve dönüşüm oluşturduğunu anlamamıza ve bu yaklaşımdan etkili bir şekilde faydalanmamıza yardımcı olacaktır (Gardner, 2006). Disiplinlerarası yaklaşımın bilişsel ve psikolojik dayanaklarını incelediğimizde, öncelikle bilişsel bilimlerde disiplinlerarasılığın yeri ve önemine eğilmemiz gerekmektedir. Bilişsel bilimler, farklı disiplinlerden gelen içgörüleri ve yöntemleri birleştirmek için başarılı bir çaba göstermekle birlikte bu disiplinlerin algı, hafıza, öğrenme, problem çözme vb. kuralların, kavram, imge ve analojilerin zihinde nasıl işleyebileceğine dair birçok üretken teori sunar (Thagard, 2010). Ayrıca disiplinlerarası etkileşimden yararlanarak, davranış ve düşüncenin zihinsel temsillerle nasıl bütünleştiğini ve karmaşık sonuçlara yol açan süreçlerden nasıl etkilendiğini araştırır. Bu yaklaşım, insan zihninin işleyişini çok yönlü ve derinlemesine anlamada önemli bir temel oluşturur ve farklı disiplinlerin bir araya gelerek zengin bir bakış açısı sunmasını sağlar (Kırklaroğlu, 2018). Bilişsel bilimlerdeki bu disiplinlerarası yaklaşımın eğitim alanında da önemli yankıları bulunmaktadır. Eğitimde disiplinlerarası yaklaşımın, öğrencilere çok yönlü düşünme yetenekleri kazandırma, farklı zekâ türleri arasında ilişkiler kurma ve öğrenilenleri günlük yaşamda etkili bir şekilde kullanma amaçlarına yönelik temel hedefleri bulunmaktadır. Bu hedeflerle birlikte öğrencilerin bilgiyi bütünsel bir şekilde birleştirmeleri ve kendi ihtiyaçlarına uygun şekilde oluşturmaları ele alındığında disiplinlerarası yaklaşımın temel dayanaklarının; bilişselcilik, yapılandırmacılık, beyin temelli öğrenme, çoklu zekâ ve Gestalt kuramı gibi yaklaşımlar çerçevesinde temellendiğini söyleyebiliriz (Doğruluk, 2022). Disiplinlerarası yaklaşımın felsefi dayanaklarını ele aldığımızda ise, ilk olarak pragmatizmin bu yaklaşımda öne çıktığını görmekteyiz. Pragmatizmde, öğrencilerin farklı disiplinlerden gelen bilgi ve becerileri birleştirerek gerçek dünya problemlerini çözmeleri gerektiği vurgulanır. Bu noktada günlük hayatta karşılaştığımız sorunlar ve bu sorunlarla ilgili soruların cevaplanması, birden fazla disiplini kapsayan bir çaba gerektirir hale gelmiştir. Örneğin insan hakları, çevreyi koruma, yoksulluk ve şiddet gibi sosyoekonomik ve politik konular, teknolojik ilerlemelere rağmen hala insanlık için büyük bir sorun olmaya devam etmektedir. Bu nedenle, bu sorunların disiplinlerarası bir ortamda bütünsel olarak ele alınması gerekmektedir. Bu disiplinler arasındaki entegrasyon, güncel sorunların çözümüne katkı sağlayacak ve çok yönlü bireylerin gelişimine yardımcı olacak anlamlı bir örüntü oluşturacaktır. Bu sebeple, öğrenme ve öğretme ortamlarında tek disiplinli yaklaşımdan disiplinlerarası yaklaşıma geçmek zorunlu hale gelmiştir (Ulusoy, 2007; Ürey, 2022). Bu doğrultuda, pragmatizm yaklaşımında, eğitim sürekli değişen bir olgu olarak ele alınır ve gerçek dünya problemlerine yönelik disiplinlerarası çözümler üretilmeye çalışılır (Ergün, 2017). Pragmatizm ile birlikte disiplinlerarasılığın felsefi temel dayanaklarından bir diğerinin ilerlemecilik yaklaşımı olduğunu söylemek mümkündür (Doğruluk, 2022). Eğitim alanında oldukça yenilikçi fikirlere sahip olan pragmatizm, eğitimle ilgili fikirlerini “ilerlemecilik” adı altında ortaya koymuştur (Sünney, 2020). İlerlemecilik yaklaşımına göre, eğitimin temel unsuru sürekli olarak yeniden yapılandırılan deneyimlerdir. Geçmişteki deneyimler gelecekteki davranışları etkilediğinden, deneyimler sürekli olarak yeniden yapılandırılır. Pragmatizm'in de etkisiyle ilerlemeciliğe göre eğitim sürekli değişen bir olgu olarak ele alınır ve eğitim, bireyi yaşama hazırlayan bir unsur olmaktan çok yaşamın kendisidir (Ergün, 2017). Bu yönüyle İlerlemeci eğitim anlayışı, toplumun ihtiyaç duyduğu bir anlayış olarak öne çıkar. Sonuç olarak, ilerlemecilik yaklaşımı eğitimde olduğu gibi disiplinlerarası çalışmalarda da temel bir rol oynar. Sürekli deneyimlerin ve bilgilerin yeniden yapılandırılması, farklı alanlardaki ilerlemeyi destekleyen bir dinamizm oluşturur. Bu sayede, toplumsal ihtiyaçlar daha etkili bir şekilde karşılanabilir ve disiplinlerarası ilerleme sağlanabilir.Conference Object Etnik ve Dini Çeşitlilik İçinde Mardin İlindeki İlköğretim Öğrencilerinin Vatandaşlık Algıları(Uluslararası Sosyal Bilgiler Eğitimi Sempozyumu, 2012) Erdolu, Mehmet Fatih; Erdolu, Mehmet FatihBu çalışmanın amacı, Mardin Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı ilköğretim okullarında eğitim-öğretim görmekte olan 8. sınıf öğrencilerinin vatandaşlık algılarını ortaya çıkarmaktır. Bu çalışmayla özellikle ilköğretimin ikinci kademesinde Sosyal Bilgiler ve Türkiye Cumhuriyeti İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük Derslerinin çeşitli konu alanları içerisinde yer alan Vatandaşlık kavramlarının öğrenciler tarafından nasıl algılandığını incelemektir. Araştırma, nicel araştırma yönteminin kullanıldığı betimsel bir alan araştırmasıdır.Conference Object ÖĞRETMEN ADAYLARININ BİLGİSAYAR DESTEKLİ EĞİTİME YÖNELİK TUTUMLARININ ÇEŞİTLİ DEĞİŞKENLER AÇISINDAN İNCELENMESİ(2014) Erdolu, Mehmet Fatih; Erdolu, Mehmet FatihAraştırmada öğretmen adaylarının bilgisayar destekli eğitime yönelik tutumlarının incelenmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca katılımcı tutumlarının i) cinsiyet, ii) sınıf ve iii) öğrenim görülen anabilim dalı bağımsız değişkenlerine göre farklılaşıp farklılaşmadığı araştırılmıştır. Tarama modeli ile gerçekleştirilen araştırmaya, 2012-2013 Eğitim-Öğretim Dönemi’nde Marmara Üniversitesi Eğitim Fakültesi İlköğretim Bölümü’nde öğrenim gören 386 öğretmen adayı katılmıştır. Araştırmada veri toplama aracı olarak Bilgisayar Destekli Eğitime Yönelik Tutum Ölçeği (BDEYTÖ) kullanılmıştır. BDEYTÖ, Arslan (2006) tarafından geliştirilmiştir. Araştırmada öğretmen adaylarının BDE’ye yönelik tutumlarının olumlu olduğu saptanmıştır.Book Part Okul Kantinlerinde Gıda Güvenliği(Eğiten Kitap, 2023) Işıker, YakupGıda güvenliği, son yıllarda büyük önem kazanmış ve tüketicilerin sağlık risklerinden korunması için gıda üretimi, işleme, saklama, dağıtım ve tüketim süreçlerinin kontrol edilmesi ve yönetilmesi ile ilgili bir kavram haline gelmiştir. Gıda güvenliği sorunları ve tüketici endişeleri arttıkça, gıda güvenliği konusunda uluslararası kuruluşlar ve ulusal merkezler daha fazla aktif rol oynamaya başlamıştır. Bununla birlikte teknolojinin ilerlemesi ve COVID-19 salgını, gıda güvenliği konusunu daha da önemli hale getirmiştir. Gıda güvenliği ve beslenme, insan sağlığı için hayati bir faktördür, özellikle çocuklarda doğru beslenme alışkanlıklarının kazanılması büyük önem taşır. Çocukların gıda seçimleri ve beslenme alışkanlıklarını etkileyen faktörler arasında aile, arkadaşlar, alışkanlıklar, sosyokültürel ve fiziksel çevre, medya ve reklamlar, sosyo-ekonomik durum, fiziksel aktivite durumu ve eğitim gibi etmenler yer almaktadır. Bunların dışında çocuklarda gıda güvenliğini etkileyen etmenlerin başında okul kantinleri ve okul kantinlerinde sunulan yiyecekler gelmektedir. Bu bölümde, okul kantinlerinin çocukların gıda güvenliği ve beslenme alışkanlıkları üzerindeki önemine odaklanılmakta ve çocukların gıda tüketiminin önemli bir kısmının okul kantinlerinden sağlandığı ve bu nedenle kantinlerin gıda güvenliği bilincini teşvik etmek için önemli bir rol oynadığı belirtilmektedir. Bu doğrultuda; okul kantinlerindeki gıda güvenliği riskleri ve önlemleri, okullarda gerçekleştirilecek etkili gıda güvenliği yönetim ve denetim sistemlerinin sağlık sorunlarının çözümü ve önlenmesindeki gerekliliği, okul kantinlerinde kontrol süreçleri, başta Hayat Bilgisi Öğretim Programı’nda yer alan kazanımlar olmak üzere ilkokul programlarında gıda güvenliği ile öğrencilerin ve personelin bilinçlendirilmesi konu içeriklerine yer verilmiştir.Book Part Suriyeli Ebeveynlerinin Çocuklarının Eğitimlerine İlişkin Yaklaşım ve Beklentileri(Çizgi Kitapevi, 2022) Işıker, YakupBu araştırma, Suriyeli ebeveynlerin ve çocuklarının Türkiye'deki eğitim sürecine entegrasyonunu inceleyerek, karşılaştıkları sorunları ve sahip oldukları beklentileri ele almaktadır. Çalışma, ebeveynlerin %61'inin kadın ve %39'unun erkek olduğu bir katılımcı grup üzerinde gerçekleştirilmiştir. Ebeveynlerin yaş gruplarına ve eğitim düzeylerine yönelik detaylı bir analiz sunulmuş, bu verilere dayalı olarak Suriyeli ebeveynlerin eğitim süreçlerine ilişkin problemler ve beklentiler ortaya konmuştur. Araştırma, dil sorununun ön planda olduğunu göstermektedir. Suriyeli çocukların Türkçe öğrenmeleri ve Türk öğrencilerle birlikte eğitim almaları, ebeveynlerin temel beklentileri arasında yer almaktadır. Bu dil sorununun çözümüyle birlikte çocukların okula uyumu ve sosyal ilişkiler kurmaları kolaylaşacaktır. Sosyal faaliyetler ve veli işbirliği, Suriyeli ebeveynlerin diğer önemli beklentileridir. Çocukların Türk çocuklarla kaynaşması ve veliler arasında sosyal etkileşimlerin artırılması, eğitim sürecinin daha etkili olmasını sağlayabilir. Araştırma, öğrencilere ve eğitime verilen önemin, Suriyeli ebeveynlerin genel memnuniyetini artırdığını göstermektedir. Öğretmenlerin çocuklara olan ilgisi ve Türkiye'deki eğitim sisteminin olumlu yönleri, ebeveynlerin olumlu görüşlerini şekillendirmektedir. Ancak, kültürel duyarlılık eksikliği, dil sorunları ve öğrenciler arasındaki ayrımcılık gibi sorunlar da ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle, kültüre duyarlı ve çeşitli ihtiyaçlara uygun destek programları geliştirilmesi önemlidir. Sonuç olarak, bu araştırma, Suriyeli ebeveynlerin ve çocuklarının eğitim sürecindeki deneyimlerini anlamak adına kapsamlı bir bakış sunmaktadır. Dil sorunlarının çözümü, sosyal etkileşimlerin artırılması ve kültüre duyarlı destek programları, Suriyeli öğrencilerin Türkiye'deki eğitim sistemine daha iyi entegre olmalarını sağlayabilir.Article The effect of the mathematics bag early education program(Routledge Journals, Taylor & Francis Ltd, 2024) Ergel, Abdülbaki; Aydogan, YaseminIn this study, the effect of the Mathematics Bag Early Education Program (MAcEP) on the mathematics skills (number/counting, geometry, measurement) of 57-69-month-old preschool children was investigated. A quasi-experimental design with a pretest, posttest, follow-up test, and control group were used in the study. The study group consisted of 22 children attending preschool education and their parents. In the study, MACEP was applied to the experimental group in the form of 50 activities for 12 wk outside the preschool education program. Data were collected using the Early Mathematics Test (EMAT) and Parent Focus Group Interview Form. Mann Whitney U Test, Wilcoxon Signed Rank Test, Friedman Test and content analysis were used to analyze the data. At the end of the study, it was determined that MACEP effectively improved the mathematics skills (number/counting, geometry, measurement) of 57-69-month-old children in the experimental group and the retention continued after the experimental period.