İktisat Bölümü
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.12514/92
Browse
Browsing İktisat Bölümü by Access Right "info:eu-repo/semantics/openAccess"
Now showing 1 - 20 of 81
- Results Per Page
- Sort Options
Book Part AB Üyeliği Sürecinde Türkiye İşletmeleri; Sorunlar ve Fırsatlar(Alfa Aktüel Yayıncılık, 2006) Ekinci, Mehmet BehzatBu çalışma, Türkiye işletmelerini konu edinmektedir. Bu çerçevede, KOBİ’lerimizin AB üyelik sürecindeki durumları, karşı karşıya bulundukları sorunlar ve fırsatlar açısından ele alınmaktadır. Her bir sorun, giderildiği takdirde, aynı zamanda bir fırsata dönüştüğünden, bu yönde çaba sarf etme gereği ortaya çıkmaktadır. Türkiye ekonomisinde faaliyette bulunan işletmelerin tamamına yakınını KOBİ’ler oluşturmaktadır. Bu sebeple, ekonomimize ilişkin yapılacak değerlendirmelerde bu unsurların göz ardı edilmemesi gerekmektedir. AB üyelik sürecinde de stratejik öneme sahip olacaklarından, bu işletmelerin sorunlarının minimum seviyeye indirilmesinin gereği ortaya çıkmaktadır. Çalışma kapsamında, belli ölçüde bunlara ilişkin ip uçlarına da yer verilmektedir.Article Application of muntz-legendre polynomials for solving complex differential equations(Sigma Journal of Engineering and Natural Sciences, 2021) Düşünceli, Faruk; Çelik, ErcanThis paper has obtained the numerical solutions of complex differential equations using the Müntz-Legendre Polynomials. The technique was performed on test problem. Then, different technical error analyses were applied to the test problem. Finally, when exact solutions and numerical solutions were compared with tables and graphs, it was realized that our method is practical and reliable.Book Bölgesel Kalkınma Odaklı Üniversite Modeli; Mardin Artuklu (MAÜ) Örneği(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2018) Ekinci, Mehmet BehzatÜniversitelerin bölgesel kalkınmaya katkı sağlamaları, bulundukları mahallerde mevcut olan ziraat, sanayi ve hizmet sektörleri ile kuracakları bağlarla mümkün olacaktır. Herhangi bir bölüm ayırımına gitmeksizin üniversitelerin; tüm enstitülerinin, fakültelerinin, yüksek okullarının, meslek yüksek okullarının ve araştırma merkezlerinin ortak hareket ederek bunu gerçekleştirmesi imkânsız değildir. Bu çerçevede ziraat-sanayi-ticaret odaları, kalkınma ajansları ve ilgili kamu/özel/karma nitelikli meslekî ve diğer sivil toplum kuruluşları ile girilecek yoğun bir dirsek teması sayesinde kurulacak sağlam ve istikrarlı bağlarla arzu edilen bölgesel kalkınma hedeflerine ulaşmak daha kolay hâle gelecektir. İşte bu çalışmada da tam bu hususlara değinilmekte ve belirlenen yol haritasının Mardin Artuklu Üniversitesi (MAÜ) tarafından somutlaştırılmış hâline yer verilmektedir. Bu çerçevede eser, bölgesel kalkınma çerçevesinde bir eğitim kurumu olarak üniversitenin etkisine/katkısına ilişkin tespitlerde bulunmayı ve somut faaliyetler üzerinden bunları örneklendirerek ‘Bölgesel Kalkınma Odaklı Bir Üniversite Modeli’ni oluşturmayı hedeflemektedir. Bu kapsamda eserde, MAÜ akademisyenlerince 2014 yılından itibaren “Eğitim Programları-Sunumlar; Bilgi Destekleri; Saha Çalışmaları-Araştırmalar; İstatistikler-İktisadî Panoramalar; Projeler ve Sosyo-Kültürel Faaliyetler” ana başlıkları altında icra edilen faaliyetlere yer verilmektedir.Article BOŞANMANIN SOSYO-EKONOMİK NEDENLERİ ÜZERİNE MEKÂNSAL EKONOMETRİK BİR İNCELEME(Uluslararası İktisadi ve İdari İncelemeler Dergisi, 2018) Cafrı, Reyhan; Çukadar Özdemir, PınarAile, toplumsal yapının en temel kurumudur. Bireylerin evlilik yoluyla aile kurma kararı almasının nedenleri gibi boşanma yoluyla evliliği sonlandırmasının nedenleri de sosyal bilimciler açısından merak uyandıran bir konudur. Hem ulusal hem de uluslararası ölçekte yapılan incelemeler, boşanma oranlarındaki artışı çoğunlukla sanayileşmenin toplumsal yapı üzerinde yarattığı etkilere bağlamaktadır. Türkiye de tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişle birlikte hızla şehirleşme sürecine giren, geleneksel aile ve cinsiyet rollerinin değişim geçirdiği bir ülkedir. Bu değişim aile, evlilik ve boşanma gibi olgulara bakışta da önemli etkiler yaratmıştır. Bu çalışmanın amacı, Türkiye’de artan boşanma oranlarında etkili olan sosyoekonomik unsurları mekânsal ekonometri yardımı ile tespit etmektir. Elde edilen bulgular sonucunda, ilköğretim veya alt eğitim seviyesi, işsizlik oranı ve doğurganlık hızı artışı boşanma hızını azaltıcı faktörler olarak bulunurken; GSYH, kadın istihdamı, hastalık, lise/MYO/lisans eğitim seviyeleri, suç artışı, internete erişim ve erkeklerin evlilikten memnuniyetsizliği boşanmayı arttırıcı unsurlar olarak tespit edilmiştir.Article ÇEVRE SORUNLARI İLE MÜCADELEDE MALİYE POLİTİKALARI(Rating Academy, 2017) Aydın, Mehmet Sadık; Kaya, Hakan; Kete, HalilÇevre kirliliğine sebep olan atık ve artıkların azaltılması, atıkların geri kazanılması veya yeniden kullanılması, daha az kirlilikle elde edilebilecek üretim teknolojilerin geliştirilmesi ve enerji tasarrufunun sağlanması ve en önemlisi üretim ve tüketim tercihlerinin çevreye duyarlı bir hale getirilmesi ekolojik vergiler gibi maliye politikası araçları ile gerçekleştirilebilmekte ve çevre kirliliği ile oluşan zararın karşılanması için bir kaynak elde edilebilmektedir. Bu çalışmada öncelikle çevre sorunlarının teorik altyapısı ve güncel durumu ele alınmış, devamında bu sorunların çözümünde kullanılabilecek maliye politikası araçları incelenmiş ve çözüm önerileri getirilmiştir. Özellikle Birleşmiş Milletler gibi uluslararası kuruluşlara çevre politikalarının belirlenmesi ve çevre sorunlarının çözümü hususunda önemli sorumluluk ve görev düşmektedir. Bu düşünceden hareketle makalede ”yeşil ekonomi konusu”; ekolojik ve çevresel riskleri belirgin bir şekilde azaltırken, sosyal eşitlik ve insan refahını iyileştiren bir kavram olarak, sadece çevreyi korumakla kalmayıp, ekonomik kalkınmanın sağlanmasında da etkili bir araç olarak kullanılabileceği ele alınmıştır.Article Çevresel Kuznets Eğrisinin Sektörel Analizi: Gelişmiş Ülkeler Örneği(Journal Of Social and Humanities Sciences Research, 2017) Atay Polat, MelikeÜlkelerin ekonomik büyüme ve kalkınma süreçlerinde, hızlı sanayileşme faaliyetleri çevreye zarar vermektedir. Bu çalışmanın amacı, gelişmiş ülkelerde ekonomik büyümenin CO2 emisyonu ve alt bileşenlerine etkisini araştırmaktır. Bu bağlamda ulaşım, imalat sanayi ve meskenlerden (ticari ve kamu) kaynaklanan CO2 emisyonu ile ekonomik büyüme ilişkisi Çevresel Kuznets Eğrisi (ÇKE) hipotezi çerçevesinde panel veri yöntemleri ile analiz edilmiştir. Çalışmada kullanılan değişkenler birinci farkları alındığında durağan hale gelmiştir. Değişkenler arasındaki uzun dönemli ilişki Pedroni panel eşbütünleşme testi ile tespit edilmiştir. FMOLS tahmincisi sonuçları, gelişmiş ülkelerin çoğunda ters-U şeklindeki ÇKE hipotezinin ulaşımdan kaynaklanan CO2 emisyonuna bağlı olduğunu ortaya koymaktadır.Article CİNSİYETE GÖRE EĞİTİM DÜZEYİ VE YENİLENEBİLİR ENERJİNİN ÇEVRE KALİTESİ ÜZERİNDEKİ ROLÜ: YÜKSEK GELİRLİ ÜLKELER İÇİN PANEL VAR ANALİZİ(Dumlupınar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2021) Atay Polat, MelikeSürdürülebilir kalkınma hedefi çerçevesinde ülkeler çevresel kaliteyi iyileştirmek amacıyla çevresel duyarlılığı geliştirecek uygulamalara yönelmektedirler. Bu çalışmada yüksek gelirli ülkelerde çevresel kirliliği artırarak çevresel kaliteyi kötüleştiren karbon emisyonu ve ekonomik büyüme, yenilenebilir enerji tüketimi, cinsiyete göre eğitim düzeyi, doğrudan yabancı sermaye yatırımları arasındaki ilişki panel VAR yöntemi ile araştırılmıştır. Analizlerden elde edilen bulgular çevresel kaliteyi iyileştirmede eğitimin ve yenilenebilir enerjinin önemli bir rolünün olduğunu göstermektedir. Ayrıca, nedensellik ilişkisi bulgularına göre yüksek gelirli ülkelerin çevresel kirlilik göstergesi üzerine erkeklerin ve kadınların eğitim düzeylerinin, yenilenebilir enerji tüketiminin, doğrudan yabancı sermaye yatırımlarının ve GSYH’nın etkili olduğu söylenebilir.Article The Cittaslow Philosophy in the Context of Sustainable Tourism Development; The Case of Turkey(Tourism Management, 2014) Ekinci, Mehmet BehzatThis paper studies the Cittaslow (slow city) philosophy in terms of sustainable tourism development (STD); and in this context research was undertaken for the case of Turkey. Cittaslow, a movement rooted in STD philosophy, aims to encourage the development of tranquil cities already known for their historical, natural, socio-cultural, and touristic features and the intention is to offer a significant contribution to systematic and rapid implementation of STD on a global scale. This paper, which makes a particular study of the practice of STD in Turkey, offers new candidate cities (Uzungöl, Hasankeyf, Safranbolu, Ürgüp, and İznik) and, thus, endeavours to contribute to the spread of STD throughout the whole country. In this study, above-named cities were found to be particularly good candidates for Cittaslow membership. In addition to these: Tatvan, Midyat, Alanya, and Fethiye were also found to be potential Cittaslows even though they fail to meet the population criterion.Article CO2 Emisyonları, Ekonomik Büyüme ve Sağlık Harcamaları İlişkisi: Türkiye ve Seçilmiş Ülke Örnekleri İçin Ampirik Bir Uygulama(Manas Journal of Social Studies, 2021) Atay Polat, Melike; Atay Polat, MelikeÇevre kirliliği, sağlık harcamaları ve ekonomik büyüme arasındaki ilişki son dönemlerde akademik literatürde odak noktası haline gelmiştir. Bu doğrultuda çalışmada Türkiye, Brezilya, Meksika, Çin, Hindistan ve Güney Afrika’da 2000-2016 arası dönemde CO2 emisyonları, ekonomik büyüme ile sağlık harcamaları arasında bir ilişki olup olmadığı Panel Veri analizi ile araştırılmıştır. Çalışmanın ampirik bulguları, sağlık harcamaları ile ekonomik büyüme arasında çift yönlü, sağlık harcamaları ile CO2 emisyonları arasında çift yönlü ve ekonomik büyüme ile CO2 emisyonları arasında çift yönlü nedensellik ilişkilerinin olduğunu göstermiştir. Bu sonuç, literatürde mevcut geribildirim hipotezini (Çift Yönlü Nedensellik) desteklemektedir. Çalışmanın sonuçları, gelişmekte olan ülkelerde uygun sağlık harcama düzeyi, daha iyi çevresel kalite ve daha yüksek sosyal refah düzeyinin birbiri ile bağlantılı politika önlemleri ile gerçekleştirilebileceği noktasında politika yapıcılar için ampirik kanıtlar sunmaktadır.Article CUMHURİYETİN ERKEN DÖNEMİNDE VERGİ UYGULAMALARI(Bingöl Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 2020) Aydın, Mehmet SadıkKamu hizmetlerinin en önemli finansman kaynağını vergiler oluşturmaktadır. Vatandaşlarla devlet arasında vergi aracılığıyla bir bağ oluşmaktadır. Dolayısıyla ülkelerin ilk kuruluş dönemlerinde üzerinde en fazla durdukları konulardan biri de vergilerdir. Türkiye Cumhuriyeti’nin ilanından sonra da en fazla düzenleme yapılan ve kanun çıkarılan hususlar arasında vergiler bulunmaktadır. Cumhuriyet’in erken dönemlerinde vergilere genelde ekstrafiskal amaçlarla başvurulmuştur. Bunun yanında bazı vergiler uygulamaya geçirilmiş bazıları sadece teklif aşamasında kalarak yürürlüğe konulamamış, bazılar ise ekonomik ve sosyal gerekçelerle yürürlükten kaldırılmışlardır. Yol vergisi, Hayvan vergisi, İktisadi Buhran vergisi gibi kimi vergiler uygulamaya konulurken, ekstrafiskal amaçlarla başvurulan Bekarlık vergisi sadece teklif aşamasında kalarak yürürlüğe konulamayan vergiler arasında sayılabilir. Ayrıca ekonomik ve sosyal gerekçelerle kaldırılan vergiler arasında en önemlisi de Aşar vergisi olarak sayılabilmektedir. Bu çalışmada Cumhuriyet’in ilanından sonra ilk dönemlerde uygulanan vergiler ve vergi düzenlemeleri incelenmiştir. Vergi düzenlemelerinin geçirmiş olduğu evreler, farklı düzenlemelerin nasıl ele alındığı ve uygulama sonuçları ele alınmıştır. Çalışmada daha çok vergi ile ilgili hukuki düzenlemelerden istifade edilmiştir. Çalışma ile literatüre katkı sunulması amaçlanmaktadır.Article Demokrasi ve Yenilenebilir Enerjinin Çevre Kirliliği Üzerine Etkisi: Görünürde İlişkisiz Regresyon Analizi(OPUS Uluslararası Toplum Araştırmaları Dergisi, 2021) Atay Polat, Melike; Çuhadar, PınarÇevre kirliliğinin azaltılmasına yönelik politika tartışmaları küresel ekonomi gündeminde önsıralarda yer almaktadır. Bu çalışma çevre kirliliği ve ekonomik büyüme arasında geniş bir literatürünmevcut olmasına rağmen, demokrasi ve yenilenebilir enerjinin çevre kalitesi üzerine etkisini inceleyençalışma sayısının sınırlı olması sebebiyle hazırlanmıştır. Bu kapsamda Merkezi ve Doğu Avrupa (ÇekCumhuriyeti, Estonya, Macaristan, Litvanya, Letonya, Polonya, Rusya, Slovakya, Slovenya)ülkelerinde 1995-2018 döneminde demokrasi ve yenilenebilir enerjinin sera gazı emisyonu ve karbonemisyonu (CO2) üzerine etkisi statik panel veri analiziyle incelenmiştir. Çalışmanın Görünürdeİlişkisiz Regresyon (SUR) bulguları, ele alınan modellerin sonuçlarının ülkeden ülkeye değiştiğinigösterdiği gibi Çevresel Kuznets Eğrisi (ÇKE) hipotezinin de tüm ülkeler için geçerli olmadığınıortaya koymuştur. Bu durumun ortaya çıkmasında büyüme düzeylerini etkileyen ve doğrudanyabancı yatırımlara bağlı olan üretim yapıları arasındaki farklılıkların etkili olduğu görülmüştür.Elde edilen sonuçlara göre; Merkezi ve Doğu Avrupa ülkelerinde demokratik kurumların gelişimi veyenilenebilir enerji yatırımlarına ağırlık verilmesi ile çevresel tahribatların önlenmesine katkı sunulabileceği anlaşılmıştır.Article Determination of suitable nitrogen doses for growing second product maize (zea mays l.) varieties in chickpea planting fields and its economic analysis(Indian Journal of Agricultural Research, 2015) Ekinci, Mehmet Behzat, Yusuf, Necat, Yeşim Doğan, Togay, Togay; Doğan, YusufThis research was carried out in an experiment field belonging to Kiziltepe Vocational Higher School, Mardin Artuklu University in the 2013-14 planting seasons. The experiment was executed in three repetitions according to “the Split Plots in Coincidence Blocks Design”. As material; commercial maize varieties of Dekalb 5401, Dekalb 5783, Pioneer PR32T83, and Syncero were selected. Three nitrogen doses [0, 150, and 300 kg ha-1 (ammonium nitrate)] and 80 kg ha-1 phopshorus (P2O5: TSP: triple super phosphate) were used. According to the two year results, while the highest unit field grain productivity was obtained with Syncero (9,527.2 kg ha-1) and Dekalb 5401 (9,491.5 kg ha-1), the lowest was provided with Dekalb 5783 (823.1 kg ha-1). In terms of the effect of nitrogen doses on unit field grain productivity, while the highest value was obtained from D3 application (300 kg ha-1) at 10,212.2 kg ha-1, the lowest value was obtained through the D1 control plot (0 kg ha-1) at 7,844.5 kg ha-1. The economic analysis, showed that productivity level increased as the dose rose. The highest revenue-generating dose was 300 kg ha-1 among the nitrogenous fertiliser applications. In this context, a profit of USD 2.87 was made in return for a cost of USD 1.00. As further doses should be applied for a net determination, it is difficult to estimate if this is the most profitable dose. Under the circumstances, however, it can be stated that the highest profitability is possible through this application (the 3rd).Article Determination of women voting behavior: A machine learning approach in the turkish political arena(International and Multidisciplinary Journal of Social Sciences, 2020) Çaha, Havva; Bayyurt, NizamettinJustice and Development Party (AKP) has been the ruling and biggest party in Turkey (AKP) since it has been established in 2002 and Republican People’s Party (CHP) has been the main opposition party (CHP) since then. These two parties receive about 75% of all the votes. In Turkey half of the voters are females. In this study, the important attributes of women in party selection decisions are analyzed. To our knowledge, there is no such a study focusing on women’s party preferences in Turkey. Additionally, this is one of the very few studies in Turkey concerning voters’ party preferences. Therefore, this study aims to fill this gap in the literature. Center-periphery and social mobility theories are the two main theories explaining Turkish political life. The analyzed ideological, cultural, religious, social, economic and demographic characteristics of women supporters are selected according to these theories. Machine-learning techniques are employed as predictive tools. Results show that ideological attitudes like being leftist-rightist and religious values like headscarf, fasting in Ramadan, and praying are the most important effective attributes on party selection of women. However, socio-economic, cultural, educational and demographic atributes are not effective on party selection of women in Turkey.Article DIŞ TİCARET LİBERALİZASYONUNUN İŞSİZLİK ÜZERİNDEKİ ETKİLERİ(Ankara Üniversitesi SBF Dergisi, 2020) Çirkin Büyükdeniz, Zeynep; Göksel, Türkmenİşsizlik pek çok ekonominin ortak problemi olsa da geleneksel ticaret teorisi tam istihdam, esnek ücretler ve sektörler arası faktör mobilitesinin tam esnek olması gibi basitleştirici varsayımlara dayandığı için ekonomistler genellikle dış ticaretin işsizlik üzerindeki etkisini ihmâl eden modeller üzerinde çalışmışlardır. Küreselleşme sürecinin de etkisiyle artan dış ticaretin istihdam yaratıcı ve/veya yok edici etkisi geleneksel ticaret teorilerinin dayandığı bu varsayımlar nedeniyle irdelenememektedir. Bu çalışmada Krugman Modeli (1980) eksik istihdam ve etkin ücreti varsayımları ile yeniden modellenerek işsizlik içsel olarak hesaplanmıştır. Modelde işçinin verimliliği firmanın seçtiği ücret düzeyine, denge ücret düzeyine, gelir vergisi düzeyine, dış ticaretin yarattığı rekabet faktörünün olumsuz etkisine ve yine dış ticaretin ortaya çıkardığı pazar genişlemesinin yarattığı olumlu etkiye bağlıdır. Fakat liberalleşmenin işsizlik seviyesi üzerindeki net etkisi belirsizdir. Bu etkinin yönü rekabetin yarattığı olumsuz etkiden ve pazar genişlemesinin yarattığı olumlu etkiden hangisinin baskın olduğuna göre değişiklik gösterecektir.Presentation Dünya Yükseköğretim Sıralama Sistemleri ve Türk Yükseköğretim Kurumlarının Bu Sistemler İçerisindeki Yeri(ASOS, 2017) Aydın, Mehmet Sadık; Kaya, HakanKüreselleşmenin yükselmesiyle birlikte, ülkeler arası rekabet daha da önem kazanmaya başlamış, ülkeler rekabette avantajlı konuma gelmek için yeni zenginlik kaynakları keşfetmeye yönelmiştirler. Önceleri ülkeler arası rekabet, ticari açıdan üstünlük, ekonomik üstünlük, sanayi üstünlüğü gibi unsurlarla ölçümlenebilirken, günümüzde rekabet açısından en önemlik zenginlik kaynağı olarak beşeri sermaye kabul edilmektedir. Güney Kore'nin Yirminci Yüzyılın ortalarından günümüze gelen süreçte yaşadığı tecrübe ülkeler açısından buna örnek olarak gösterilmektedir. Beşeri sermayenin en önemli özelliği bireylerin, eğitim, sağlık gibi açıdan donanımlı halde olmasıdır. Eğitimli bireyin en önemli koşulu ise nitelikli bir yükseköğretim sisteminin olmasıdır. Nitelikli bir yükseköğretim sistemi sayesinde hem beşeri sermaye güç kazanacak hem de ülkeler arası rekabette avantajlı konuma geleceklerdir. Üniversitelerin niteliği, dünya genelinde belirli kuruluşlar tarafından belli niteliklere göre yapılan ölçümlerle belirlenmektedir. Dünya genelinde ölçüm yapan kuruluşlar; yayın sayısı, atıf sayısı, öğrenci sayısı, öğrenci başına öğretim elemanı sayısı, fiziki yeterlilik gibi belli koşulları göz önünde bulundurmaktadırlar. Yükseköğretim sıralama sistemleri farklı amaçlarla yapılabilmektedir,kimi zaman mevcut durumu analiz edip o doğrultuda çalışma yapmaya yardımcı olması sağlanırken, kimi zaman da yükseköğretim politikalarında değişiklik yapma amacıyla sıralama yapılabilmektedir. Bu çalışmada, dünya genelinde üniversite sıralaması yapan kuruluşlar ve Türkiye'de sıralama yapan belli kuruluşların sıralama sistemleri ve bu sistemlerim baz aldığı temel kriterler anlatılarak Türkiye'de yükseköğretim kuruluşlarının bu sıralama sistemi içerisindeki mevcut durumu ve bu durumun daha iyi hale getirilebilmesi için yapılması gerekenlerin neler olduğu anlatılmaya çalışılacaktır. Çalışma sonucunda, Türk yükseköğretim sisteminini daha nitelikli bir duruma gelmesi ve uluslararası alanda rekabet edilebilir bir duruma gelmesine yardımcı olması amaçlanmaktadır.Article An Econometric Analysis on Factors Affecting Intra-Industry Trade in Turkish Automotive Industry(2022) Doru, Ömer; Örsan ÖzerPurpose: It is to empirically examine the factors affecting intraindustry trade in the automotive sector between Turkey and 24 OECD member trade partners. Design/Methodology: The determinants of intra-industry trade were tested with panel data analysis in the automotive sector. As a result of the test carried out to determine the model, regression analysis was performed with the Driscoll-Kraay standard error estimation method. Findings: The variables market size, development level, and trade openness have a positive impact on intra-industrial trade, while the variables market size difference, income inequality, and geographical distance have a reverse impact on intra-industry trade. Bulgular: Piyasa büyüklüğü, kalkınma düzeyi ve dışa açıklık değişkenleri endüstri içi ticareti pozitif yönde; piyasa büyüklüğü farkı, kalkınma düzeyi farkı ve coğrafi uzaklık değişkenleri ise endüstri içi ticareti zıt yönde etkilemektedir. Limitations: Export and import data for 2003–2019 are used in international trade figures in the 3-digit Standard International Trade Classification, SITC Revision-3. Originality/Value: Empirical application on the factors affecting intra-industry trade in the Turkish automotive sector is considered to be important and different in terms of subject.Article The Effects of Climate Change on the Agriculture Sector of Mardin Province: A Qualitive Research(2022) Acıbuca, Veysi; Çuhadar, Pınar; Atay Polat, MelikeThis study aims to examine the effects of climate change on Mardin where both the arable land and livestock are high and the agriculture-based industry is developed and to realize perspectives of these stakeholders on implemented climate change polices in Mardin. In the study qualitative analysis methods is used and the results are aimed to guide the policies to be applied. In the study, a semi-structured questionnaire is prepared and directed to participants. The data obtained from the research is interpreted by making descriptive and content analyzes. The snowball method is used to create the sample size. Most of the participants directly associated climate change with precipitation and stated that they felt the effect of drought as result of precipitation regime change in the region. In this respect, the effect of climate change in Mardin province is perceived with the degeneration of agricultural activities and drought. However, it is seen that the producers do not take effective precautions against climate change. Agriculture sector has been affected by these extreme wheather events and natural disasters; it has also negative contribution to carbon emission. Therefore, it is important to examine the interaction between climate change and the agricultural sector on a regional basis, to measure the perception levels of relevant stakeholders about the policies implemented, and to determine the individual measures they take against climate change. The study has a unique value in terms of showing the problems of the region with the attitudes of local stakeholders against climate change.Book Ekonomik Kalkınma ve Kadınların Elde Ettikleri Kazanımlar: Türkiye’deki İstatistiki Bölge Birimleri Üzerine Bir Analiz(, Detay Yayıncılık, 2017) Atay Polat, Melike; Atay Polat, MelikeBu kitap ekonomik gelişme sürecinde kadınların elde ettikleri kazanımları, mevcut li-teratür ışığında Türkiye’deki Düzey 2 ve Düzey 3 istatistiki bölge birimleri bağlamında ortaya koymayı amaçlamaktadır. En önemli üretim faktörlerinden biri olan kadın emeğinin büyüme ve kalkınma üze-rindeki rolünün anlaşılması, özellikle İkinci Dünya Savaşından sonraki dönemde, pek çok ülkede kadınların ekonomik ve siyasi kazanımlarının artırılması yönündeki çabalara hız vermiştir. Uluslararası kuruluşların bu konudaki çalışmaları, bu çabaları daha da destek-lemiştir. Uluslararası alanda “Kadın ve ekonomik gelişme”, “kadınların ekonomik ve siyasi kazanımları” konularını ele alan çok sayıda çalışma ile dünya ülkelerinde kadınların er-kekler karşısındaki göreli gelişme düzeylerini ortaya koyan çok sayıda endeks yayınlan-mıştır. Kadın kalkınması ve kadın statüsü, ülkemizde de çok sayıda değerli çalışma ile analiz edilmiştir. Ne var ki, ülkemizde bölgeler düzeyinde yapılan çalışmalar az sayıda ve kapsadıkları konular bakımından yetersizdir. Kadın statüsünü ele alan çalışmaların çoğu, Türkiye verileri ışığında kadınların ekonomik büyüme ve ekonomik kalkınmaya katkılarını analiz etmektedir. Düzey 2 ve Düzey 3 istatistiki bölge birimleri bağlamında ve kadınların ekonomik kazanımları dışındaki kazanımlarını ortaya koyan çalışmalar yok denecek kadar azdır. Bu çalışmanın ilk amacı; Türkiye’deki Düzey 2 ve Düzey 3 istatistiki bölge birimle-rinde kadınların ekonomik, eğitimsel ve siyasi kazanımlarını karşılaştırmalı olarak ortaya koymaktır. İkinci amacı; kadın ve ekonomik kalkınma olgusu ile ilgilenen akademisyenle-rin yararlanacakları bir eser ortaya koymaktır. Üçüncüsü ise, Türkiye’de kadın kalkınması ile ilgilenen politikacıların doğru kararlar vermelerine yardımcı olacak bir araç sunmaktır.Article AN EMPIRICAL INVESTIGATION ON THE SOCIOECONOMIC DETERMINANTS OF DIVORCE RATES IN CEE COUNTRIES(Dicle Üniversitesi, 2021) Çuhadar, Pınar; Açcı, Cafrı ReyhanThe paper examines the relationship between divorce rates and socioeconomic variables in CEE countries whose economic and political regimes were changed from communism to capitalism. Factors such as regime change have been ignored, although there are many studies that examine the impact of changing gender roles and female labor force participation on the family structure. This study focuses on the impact of socio-economic impacts on divorce as well as regime change. Panel LM unit root test was used with the aim of finding out whether the destabilizing effect of divorce rates in CEE countries was permanent after the regime change. Also, panel data regression was employed to determine the social l factors that affected divorce rates from the years between 2008 nd 2017. The Czech Republic appears to have left behind the shock effect it experienced on divorce rates, which is considered to be a result of the country’s closeness to liberal values from past to present. The result of panel regression was supported the fact that growth rate and openness have a significant negative effect on divorce rates.Article ENFLASYON İLE İŞSİZLİĞİN EKONOMİK BÜYÜMEYE ETKİLERİ: TÜRKİYE’NİN DÜZEY 2 BÖLGELERİ İÇİN BİR UYGULAMA(Türkiye Sosyal Araştırmalar Dergisi, 2022) Atay Polat, Melike; Sancar, CananBu çalışmada, işsizlik, enflasyon ve ekonomik büyüme arasındaki ilişki olup olmadığı Türkiye’nin 26 adet Düzey 2 bölgesi ölçeğinde 2007-2018 dönemi için panel veri yöntemiyle analiz edilmiştir. Çalışmanın bulguları hem bölgelerin geneli hem de Düzey 2 bölgeleri açısından farklılıklar göstermektedir. Çalışmanın Havuzlanmış Ortalama Grup (PMG) tahmincisi sonuçlarına göre, Düzey 2 bölgelerinin genelinde uzun dönemde işsizlik oranındaki %1’lik bir artış ekonomik büyümeyi %0.218 oranında artırmaktadır. Bununla birlikte, uzun dönemde enflasyon oranındaki %1’lik artış ekonomik büyümeyi %0.217 oranında azaltmaktadır. Çalışmanın Emirmahmutoğlu ve Köse nedensellik testi sonuçları; TRA1, TRB2, TRC2, TR10, TR31, TR72, TR83 ve TR90 düzey 2 bölgelerinde ekonomik büyümeden işsizliğe doğru tek yönlü, TRC1 ve TR52 Düzey 2 bölgelerinde işsizlikten ekonomik büyümeye doğru tek yönlü nedensellik ilişkisi olduğunu göstermiştir. TR81 Düzey 2 bölgesinde ekonomik büyüme ve işsizlik arasında çift yönlü nedensellik ilişkisi olduğu gözlemlenmiştir. Enflasyondan ekonomik büyümeye doğru nedensellik ilişkisinin TRB1, TR21 ve TR31 dışındaki 23 Düzey 2 bölgesinin tamamı için geçerli olduğu görülmüştür. TR61 Düzey 2 bölgesinde ise enflasyon ve ekonomik büyüme arasında çift yönlü nedensellik ilişkisi mevcuttur. TR31, TR33, TR42, TR61, TR63 Düzey 2 bölgelerinde işsizlikten enflasyona doğru tek yönlü ve ayrıca TRA1, TRB2, TR83 ve TR90 Düzey 2 bölgelerinde enflasyondan işsizliğe doğru tek yönlü nedensellik ilişkisi tespit edilmiştir. Düzey 2 bölgelerinin genelinde ekonomik büyümeden işsizliğe ve enflasyondan ekonomik büyümeye doğru tek yönlü; işsizlik ve enflasyon arasında ise çift yönlü nedensellik ilişkisi olduğu görülmüştür. Çalışmanın sonuçları, İşsizlik ve enflasyonla mücadelede ve ayrıca hedeflenen ekonomik büyüme oranlarının yakalanmasında Düzey 2 bölgelerinin bölgesel gelişmişlik yapısını ve değişkenler arasındaki nedensellik ilişkilerini dikkate alan iktisat politikası uygulamalarının gerekliliğini ortaya koymaktadır.