Bankacılık ve Sigortacılık Programı Bölümü Koleksiyonu
Permanent URI for this collectionhttps://hdl.handle.net/20.500.12514/162
Browse
Browsing Bankacılık ve Sigortacılık Programı Bölümü Koleksiyonu by Author "Gökaslan, Mehmet Oktay"
Now showing 1 - 7 of 7
- Results Per Page
- Sort Options
Conference Object AİLE İŞLETMELERİNDE GÜVEN İLİŞKİSİNİN TESİSİ(İKSAD - İKTİSADİ KALKINMA VE SOSYAL ARAŞTIRMALAR DERNEĞİ, 2022) Gökaslan, Mehmet OktayAile işletmelerinin ülkemizde ve dünyadaki sayılarına bakıldığında azımsanmayacak kadar fazla sayıda oldukları görülmektedir. Böyle büyük bir çoğunluğa sahip işletmelerin üzerinde çalışmalar yaparak karşılaştıkları sorunları tespit etmek ve çözüm önerileri sunmak araştırmacıların ilgisini çekmektedir. Bu sorunlardan biri olan aile işletmelerindeki güven ilişkisinin tesis edilmesi bu çalışmasının ana konuş olacaktır. Güven ilişkisinin tesisi edilmesi ile ilgili yazınsal tarama neticesinde ortaya çıkan bilgiler ışığında aile işletmelerinde güven ilişkisinin tesisi hakkında bir sonuca varılması düşünülmektedir. Bu bağlamda aile işletmesi, güven kavramı güvenle ilişkili diğer kavramlar incelenmeye çalışılmıştır.Article Akademisyenlerin Teknostres Kaynaklarının ve Teknostres Seviyelerinin Belirlenmesi(Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi, 2022) Gökaslan, Mehmet OktayBu araştırma akademisyenlerin teknostres kaynakları ve teknostres sevilerinin belirlenmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir. Araştırmanın evrenini 2022 yılı Mart-Mayıs aylarında Mardin Artuklu Üniversitesinde görev yapan 543 akademisyenler oluşturmaktadır. Araştırmanın örneklemini ise kolayda örneklem yöntemiyle ulaşılan 285 akademisyen oluşturmaktadır. Online anketlerle elde edilen veriler SPSS 23 programı kullanılarak test edilmiştir. Yapılan testler korelasyon, frekans analizi, ANOVA, bağımsız gruplar t testidir. Teknostres kaynakları olarak ev-iş yükü, negatif duygular ve gerginlik boyutlarının oluştuğu görülmüştür. Teknostres kaynakları ve tekmostres seviyeleri seviyeleri hakkında geliştirilen hipotezlerden teknostres kaynakları ve teknostres seviyeleri, gerginlik, ev-iş karmaşası ve negatif duygular ile teknostres seviyesi, teknolojik iş yükü ve teknolojik karmaşıklık arasında pozitif yönlü anlamlı ilişki olduğu tespit edilmiştir. Ayrıca teknostres alt boyutu olan teknolojik belirsizlik ile diğer değişkenler arasında anlamlı ilişkiye rastlanmamıştır. Yapılan regresyon analizi sonucunda, gerginlik teknolojik iş yükünü olumlu ve anlamlı olarak yordamaktadır, negatif duygular teknolojik iş yükünü olumlu ve anlamlı olarak yordamaktadır. Analiz sonucuna göre teknostres kaynağı alt boyutu olan ev-iş karmaşasının teknolojik iş yükünü açıklamadığı görülmektedir.Master Thesis Birleşme sonrasındaki örgütsel kültürün örgütsel bağlılık üzerine etkisi(Dumlupınar Üniversitesi, 2010) Gökaslan, Mehmet Oktay; Demirci, Mustafa KemalGünümüzde şirketlerin faaliyet göstermiş oldukları piyasalarda rekabet artmıştır. Sıkılaşan rekabet ortamında şirketler birleşmeler yaparak yaşamlarını sürdürmeye, verimliliklerini arttırmaya ve büyümeye çalışmaktadırlar. Birleşmelerin amacı olan kârlılığın arttırılması ile hem şirketin verimliliği hem de örgütün gücü arttırılmış olur. Şirket birleşmeleri neticesinde farklı kültürlere sahip örgütler de bir araya gelirler. Farklı örgütlerin birbirleri ile kaynaşması neticesinde başarı yakalanabileceği gibi çalışanların örgütlerine olan bağlılıkları da artar. Örgüt kültürü ve örgütsel bağlılık arasındaki ilişkileri inceleyen daha önceki araştırmalardan da yola çıkarak şirket birleşmelerinde, örgüt kültürünün örgütsel bağlılık üzerindeki etkisini ele alabiliriz. Böylelikle, şirket birleşmelerinde farklı kültürlerin bir araya gelmesi neticesinde örgüt kültürünün örgüte olan bağlılık üzerinde bir etkisi olduğunu söyleyebiliriz. Bu araştırmanın temel amacı, şirket birleşmeleri neticesinde farklı kültürlerden gelen bireylerin, yeni kurulan örgüt içerisinde oluşan kültürü benimseme durumları ve yeni kurulan örgüte olan bağlılıklarının derecesinin tespit edilmesidir. Amaç doğrultusunda, Türkiye’de 2000’i aşkın çalışanı ile faaliyet gösteren ve iki bankanın birleşmesi sonucunda kurulan özel bir bankanın çalışanları üzerinde anket çalışması yapılmıştır. Yapılan anket sonucunda elde edilen veriler çeşitli istatistiksel yöntemler yardımıyla yorumlanmış ve birleşme sonucunda kurulan şirkette örgüt kültürünün düzeyi ve örgütsel bağlılık dereceleri ile ilgili sonuçlara ulaşılmıştır.Article İşe Gömülmüşlük, İşe Adanmışlık ve İşten Ayrılma Niyeti İlişkisi: Bir Alan Çalışması(Mukaddime, 2018) Büyükbeşe, Tuba; Gökaslan, Mehmet OktayThe most important element in today’s working life is a qualified human resource. It is assumed that the employees who know the system of the organization, have adopted the culture of the organization, and are devoted to their organization and work will continue working in their current organization. It is a real problem for organizations when employees leave their jobs. The process of hiring new employees may lead to problems in terms of commitment and organizational culture for both the employees and the organizations. No matter how much practice and experience a new employee might have, it takes a considerable amount of time to adapt to the new working environment. Moreover, in this process, it is not certain for the new employee to be pleased with the job. It is vital for organizations to have the employees who work with a commitment to the organization. The current study aims to determine the relationship between employees’ job embeddedness, job engagement, and intention to quit job in a large-scaled textile factory in Diyarbakır. With this aim, we, first, explained job embeddedness, work engagement, and intention to quit the job theoretically, and then prepared the questionnaire, conducted it on a sample group, and analyzed the data we obtained using IBM SPSS 23Conference Object KENTLERİN MARKALAŞMASI VE TÜRKİYEDEKİ MARKALAŞAN KENTLER ÜZERİNE BİR ARAŞTIRMA(İksad Uluslararasi Yayinevi, 2018) Akatak, Ahmet; Gökaslan, Mehmet OktayModern veya post modern yaşamın bireylerin tüketim kalıplarına ve yaşam kalitesine etkisi inkar edilemez bir gerçekliktir. Müşterilerin istek ve ihtiyaçlarını karşılamak üzere yapılan çalışmaların odak noktasını “farklılaşmak” kavramı oluşturmaktadır. Bir ürün ya da bir hizmeti satın alırken ayırt edici olan nedir sorusu tatmin düzeyi ve beklentisi ile paralel bir zemin meydana getirmektedir. Küreselleşmenin de beraberinde getirdiği yoğun ve yüksek rekabet, işletmeleri/firmaları/organizasyonları karlılık düzeylerini muhafaza etme ya da arttırma ihtiyacını doğurmak anlayışına yöneltmektedir ve bu durum aynı zamanda kentlerin markalaşma düzeyine de etki etmektedir. Özel sektördeki bu rekabetin kimi izdüşümlerini marka kent oluştururken görmek mümkündür. Bu bağlamda öğrenci, turist, yatırımcılar vd. unsurları bir kente çekmenin önemi gittikçe artmaktadır. Doğal güzelliklerin, mimari yapıların, coğrafi konumların marka kent meydana getirmesinde işlerliği daha açık iken bu özelliklere sahip olmayan kentlerin planlı ve stratejik hedefleri ayrı bir önem arz etmektedir. Markalaşmaya dair hizmet ve ürünler üzerinde birçok araştırma yapılmıştır. Kentlerin markalaşması üzerine de çeşitli araştırmalar mevcuttur. Kentlerin ayırt edici özelliklerinin ortaya çıkartılması ile markalaşmaları sağlanmak istenmektedir. Bu çalışmada kentlerin markalaşmaları bağlamında; marka ve kent kavramları için yapılan tanımlara bakılmış, kentlerin markalaşması ve kent markası yaratma sürecinden bahsedilip Türkiye‟de markalaşmayı başarmış ve akademik çalışmalara konu olmuş Marmara bölgesinden en fazla nüfusa sahip İstanbul, İç Anadolu‟dan Türkiye‟nin başkenti Ankara, Ege bölgesinin en kalabalık kenti İzmir, Akdeniz bölgesinde adını turizm ile duyuran Antalya ve Güneydoğu Anadolu bölgesinden sanayi ve kültür şehri olarak bilinen Gaziantep kentleri ile ilgili bir yazınsal çalışma yapılmaya ve ele alınan kentler için markalaşma hususunu ön plana çıkartan kendilerini diğer kentlerden ayıran fark yaratmalarını sağlayan özelliklerin neler olduğuna değinilmeye çalışılmıştır.Article Öğretmenlerde Örgütsel Bağlılık, İşe Gömülmüşlük, İşe Adanmışlık ve İşten Ayrılma Niyeti İlişkisi: Bir Alan Çalışması(Hasan Kalyoncu Üniversitesi, 2018) Gökaslan, Mehmet Oktayİyi eğitim almış bireyler öncelikle ülkelerinin gelişme düzeylerini olumlu yönde etkileyen, çağa ayak uydurabilmelerini sağlayan ve insanlığın gelişmesine de etki eden en önemli faktördür. Eğitim her yaşta devam eden bir süreç olması bir yana en önemli eğitim dönemi çocukluk ve gençlik dönemleridir. Ülkemizde temel eğitim olarak 12 yıl süre ile zorunlu eğitim genel olarak devlet eliyle verilmektedir. Öğrencilerin iyi eğitim alması için fiziki ve teknolojik imkanların yanı sıra onları eğiten öğretmenlerinde eğitim verme kalitelerinin arttırılması için öğretmen sorunlarının ele alınıp incelenmesi ve bu sorunların çözümüne ilişkin çalışmalar yapılıp kalitelerinin arttırılması gerekmektedir. Sosyal bir varlık olmanın yanında iş görenlerin yaptıkları işi benimseme o işi sahiplenme dereceleri de hem yaptıkları işten zevk almaları hem de yapılan iş neticesinde muhatapları olan müşterilerinin ki eğitim sisteminde müşteri kitlesi öğrenciler olmaktadır, memnuniyet düzeylerini arttırmaktadır. Sadece müşteri açısından ziyade çalışanın işi ile bütünleşmesi işten ayrılma niyetini de negatif yönde etkileyerek işten ayrılma durumunu azaltmaktadır. Bu çalışmada öncelikle öğretmenler için örgütsel bağlılık, işe gömülmüşlük, işe adanmışlık ve işten ayrılma niyeti kavramları teorik olarak açıklanmıştır. Daha sonra bir anket formu oluşturularak belirlenen örneklem üzerinde uygulanmış ve elde edilen veriler SPSS 21 programı ile analiz edilmiştir.Doctoral Thesis PROSOSYAL SESSİZLİK VE ÖRGÜTSEL GÜVEN ALGISININ ÖRGÜTSEL BAĞLILIĞA ETKİSİNDE ÖRGÜTSEL PRESTİJ ALGISININ ARACI ROLÜ: BİR ALAN ÇALIŞMASI(Hasan Kalyoncu Üniversitesi, 2021) Gökaslan, Mehmet Oktay; Büyükbeşe, TubaBu araştırmanın amacı; prososyal sessizlik ve örgütsel güvenin örgütsel bağlılığa etkisinde algılanan örgütsel prestijin etkisinin olup olmadığının tespit edilmesidir. Araştırmanın evrenini 2021 yılında Türkiye’deki banka çalışanları oluşturmaktadır. Bu evren dahilinde kolayda örneklem yöntemiyle örneklem olarak 529 banka çalışanına ulaşılmıştır. Araştırma amacına uygun olarak anket formu oluşturulmuştur. Oluşturulan anket formu beş bölümden oluşmuştur. Birinci bölümde yedi ifade ile demografik bilgilerin toplanması hedeflenmiştir. İkinci bölümde örgütsel bağlılığı tespit etmek üzere onsekiz ifade yer almıştır. Örgütsel bağlılık duygusal, devam ve normatif bağlılık boyutlarından oluşmaktadır. Her boyut altı ifade ile ölçülecek şekilde ifadelerden oluşmuştur. Üçüncü bölümde örgütsel güven ölçeği bilişsel boyut yedi ve duygusal boyut beş olmak üzere toplam on iki ifade ile ölçülmüştür. Dördüncü bölümde çalışanların prososyal sessizlik algılarını belirlemeye yönelik beş ifadeden oluşan ölçek yer almaktadır. Beşinci ve son bölümde ise çalışanların örgütsel prestij algılarını tespit etmeye yönelik sekiz ifade bulunmaktadır. Anket formundan elde edilen veriler analiz edilerek oluşturulan hipotezler sınanmıştır. Elde edilen bulgulara göre prososyal sessizliğin örgütsel prestij algısını pozitif yönde etkilediği, örgütsel bağlılık alt boyutlarını etkilemediği, ancak örgütsel prestij algının modele aracı değişken olarak eklendiğinde örgütsel prestij algısının tam aracı değişken etkisi gösterdiği görülmüştür. Örgütsel güven alt boyularından bilişsel güvenin örgütsel bağlılık alt boyutlarını pozitif yönde etkilediği, duygusal güvenin ise sadece devam bağlılığını pozitif yönde etkilediği ve duygusal güvenin örgütsel prestij algısını pozitif yönde etkilediği tespit edilmiştir. Örgütsel güven alt boyutlarının örgütsel bağlılığa etkisinde örgütsel prestij algısının aracı değişken rolü için ise bilişsel güven ile duygusal bağlılık ile kurulan modelde örgütsel prestij algısı kısmi aracı değişken ve duygusal güven ile duygusal bağlılık ile kurulan modelde örgütsel prestij algısı tam aracı değişen rolü üstlenmiştir.