MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Akman, İlyas

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Job Title
Doç. Dr.
Email Address
Main Affiliation
Department of Kurdish Language and Literature / Kürt Dili ve Edebiyatı Bölümü
Status
Current Staff
Website
ORCID ID
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

26

Articles

17

Citation Count

0

Supervised Theses

2

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 24
  • Article
    POSTMODERN DİL ANLAYIŞI EKSENİNDE GÖÇMÜŞ KEDİLER BAHÇESİ KİTABI
    (Celal Bayar Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2018) Akman, İlyas
    Postmodern düşüncenin en fazla önemsediği olgulardan biri dildir. Postmodernler, yaşamı ve özneleri, dilin bir ürünü olarak değerlendirirler. Onlar, dilden önce beden diye bir şeyin dahi olduğuna inanmazlar. Çalışmamızda, postmodernizmin önemli kuramcılarının dile yükledikleri anlamı ayrıntılı olarak ortaya koymaya çalıştık. Öte yandan dil, yapısı gereği sabit, mutlak, değişmez değildir. O, esnek ve kaygan bir zemine sahiptir. Yaşam ve özneler bu tarz kaygan bir zemine çekildiğinde, sağa sola savrulan bir yapıya bürünürler. Bundan dolayı postmodern düşünürler, dönem insanının, heyacanlı ama tehlikeli bir hayata sahip olduğunu dillendirirler. Dilin alanına çekilen yaşam ve özneler istikrardan uzaktırlar. Dilin istikrarsız durumu, sanata doğrudan yansır. Postmodern dönemde, belli sınırlara hapsedilmiş, sınırlı göndergesi olan anlamlara/yapılara yer verilmez. Bunun aksine, tüm sınırlardan arındırılmış, her türlü kısıtlanımlardan uzak tutulmuş anlamlar/yapılar muteberdir. Bunun için postmodern metinler, kâhinlerin alanı olarak tanımlanır. Yazarlar, metinleri oluştururken sabit, sınırlı anlama gelecek yapılar yerine, her okuyanın farklı yönlere çekebilecekleri yapılar kurmanın gayreti içerisine girerler. Postmodern dilin yapısından dolayı, bu dönemin eserlerinin anarşik bir yapısı vardır. Metinler, alışılmış okuma biçimlerine karşılık da vermezler. Bilge Karasu, Göçmüş Kediler Bahçesi adlı kitabındaki öyküleri, postmodern dil anlayışı ekseninde var eder. Biz de çalışmamızda, Bilge Karasu’nun söz konusu öykülerini, postmodern dilin hangi özellikleri üzerinden var ettiğini ortaya koymaya çalıştık.
  • Book
    Modern Zaza Hikayeciliği 1
    (2018) Akman, İlyas
  • Article
    Kurgusal Yapı ve Tematik Açıdan Her Çi Beno Sanıke (Her Şey Masal Olur) Romanı
    (2017) Akman, İlyas
    Bu çalışmada, Sait Çiya’nın 2001 yılında basılan ve Zazaca yazılmış ikinci roman olma özelliğine sahip Her Çi Beno Sanıke adlı eseri, kurgusal yapı ve tematik açıdan analiz edildi. Edebî eserlerde yapı kavramı kişi, yer, zaman, anlatıcı, kurgu ve benzeri unsurlardan oluşan geniş bir muhtevayı barındırır. Makalede, konunun daha spesifik ve ayrıntılı ele alınabilmesi için yapı unsurlarından sadece kurgusal yapı konusu ele alındı. Bu konu üzerinde duruldu çünkü romanın kurgusal yapısı, alışılmış yapıların dışındadır ve eseri okumaya başlayan okurun ilk dikkatini çeken hususlardan biridir. Tematik açıdan ise sürgünlük, anadile özlem, çeşitli tarihi olaylar ile masalların, halk anlatılarının önemli motiflerinin yazar tarafından işlendiği tespit edildi.
  • Article
    POSTMODERN DÖNEMDE GERÇEKLİĞİN YİTİMİ VE BİLGE KARASU’NUN ESERLERİ
    (2017) Akman, İlyas
    İnternet, televizyon, video, radyo, kamera, uydular, fotoğraf, cep telefonu alanındaki gelişmeler, postmodern dönemde, gerçekliğin sarsılması sonucunu doğururlar. Postmodern özne, tamamen simülasyonlar tarafından kuşatılmıştır. Cep telefonu, onun hayatının vazgeçilmezidir. O, günün büyük bir bölümünde cep telefonuyla etkileşim halindedir. Telefon ekranında gördüğü binlerce simülatif görüntü, hayatının vazgeçilmezidir. Bilgisayar, kamera, televizyon, radyo, fotoğraf da onu kuşatan öteki simülasyon araçlarıdır. Tüm bunlara maruz kalan özne için, simülasyon, asıl gerçeklikten daha gerçek olarak görülür; çünkü onun hayatını belirleyen şeyler bunlardır. Gerçekliğin yitirildiği bu dönemde, hipergerçeklikler vardır. Hipergerçeklikte, gerçeklik ve gerçek olmayan arasındaki sınır ortadan kalkar. Peki gerçekliğin yitimi, edebi eserlerde etkisini nasıl gösterir? Edebi eserlerde bu durum, kendisini, düş konusuna çok fazla yer verilmesinde gösterir. Bu durum, biraz daha ileri boyuta ulaştığında da gerçek ile rüya âlemi iç içe geçer, ikisinin arasındaki sınır çizgisi bulanıklaşmaya, silinmeye başlar. Gerçeklik ve düşsellik/kurgusallık kıstası elden kayıp gittiği için bu dönem eserlerinde neyin gerçeklik neyin düşsel/kurgu olduğu tam olarak tespit edilemez ve bunlar iç içe geçerler. Bilge Karasu da gerçekliğe şüphe ile yaklaşan yazarlardan biridir. Bu yüzden, onun bazı eserlerinde düş ile gerçeklik sınırı bulanıktır. Kılavuz, Gece, Altı Ay Bir Güz, Uzun Sürmüş Bir Günün Akşamı, "Geceden Geceye Arabayı Kaçıran Adam", "Göçmüş Kediler Bahçesi", "Düş Balıkçıları: Kubadabad 1955" isimli eserlerinde, gerçeklik ve düş arasındaki sınır un ufak edilir
  • Article
    HALK ANLATILARI, HALK İNANIŞLARI, TOPLUMSAL RİTÜELLER VE BÜYÜLÜ GERÇEKÇİLİK EKSENİNDE BORÇLU (DEYNDAR) ROMANI
    (2017) Akman, İlyas
    Son yıllarda gelişme gösteren Zaza edebiyatında, roman türünde de yeni kitaplar yayımlanır. Bu romanlardan biri, 2014 yılında, Hesen Dilawer Dêrsim tarafından yazılan Borçlu (Deyndar) adlı romandır. Romanın en dikkat çeken yönlerinden biri, halk bilimi ve halk edebiyatı unsurlarına fazlasıyla yer vermiş olmasıdır. Halk anlatıları, halk inanışları ve bu eksende vücut bulan toplumsal ritüeller, yazar tarafından, romanın birçok yerine özenle serpiştirilir. Bu unsurlar, romana masalımsı, efsanevî bir yön katarken okuru da gerçeğin ötesine davet ederler. Yazar, romanın bu masalımsı, efsanevî yönünü güçlendirmek, eserini bir halk anlatısına yaklaştırmak için büyülü gerçekçiliğin dünyasına da başvurur.
  • Article
    GIREDAYEYÊ EDEBÎYATÊ BARKERDIŞÎ DE ROMANÊ GULA ÇEMÊ PÊRRE
    (2017) Akman, İlyas
    Armancê na xebate, unsurê edebîyatê barkerdişî ke romanê Gula Çemê Pêrre de vêrenî tesbît kerdişo. Nuştoxê romanî Munzur Çem, eserê xo giredayeyê edebîyatê barkerdişî de nuşto. Coka, eser de unsurê barkerdişî zaf asayenî. Meqale de derheqê lîteraturê barkerdişî de zaf melumatî dayîyayî. Kitabî ke heta nîka na ware de nusîyayî, semedê na meqale çimeyê girîng bî. Nê melumatî teorî reyde, ma tesbît kerdişê unsurê edebîyatê barkerdişî roman de çi hewa şuxulîyayî ser de vindertî. Peynî de ma tesbît kerd ke zafê unsurê edebîyatê barkerdişî roman de xo rê ca veynayo. “Şokê çandî” nînan ra yew o. Macirî, Îstanbul de raştê yew cuyo, çendo ke ê bandernî yenî û şokê çandî ciwîyenî. Êbînkerdiş, problemo yewna yo. Kesî ke înan ra verî ameyî Îstanbul, înan nêwazenî û ziwanê êbînkerdiş şuxulnenî. Ê, problemê ziwanî zî ancenî. Rîyê Tirkî nêzanayîş ra sosyal bîyayîşî înan asan nîyo. Gama ke Zazakî xeberî donî, însanî bînî înan rê yew hewa muamele kenî ke ti vanî qey yew guneyo pîl kerdo. Kênekî azebî, kuwenî destê şebekeyanî. Şebekeyî, xortî ke semtî ser ra kêneko xapênenî û fînenî toreyê xo.
  • Article
    Postmodern Dönemin İki Önemli Kavramı Folklor ve Büyülü Gerçekçilik Ekseninde Kilama Pepûgî (Guguk Kuşunun Şarkısı) Romanı
    (2017) Akman, İlyas
    Birçok araştırmacı tarafından postmodern olarak nitelendirilen günümüz dünyasında, meta anlatılar önemini yitirirken yereli önceleyen düşünce biçimlerinin yıldızı parlamaya başlar. Yerelin ön plana çıkması, birçok alan gibi edebiyatı da etkiler. Bu düşünsel değişimin edebiyattaki yansımalarından biri, yazarların halk anlatılarına, kültürüne yani genel manada folklore yönelmeleridir. Öte yandan postmodern dönemde, gerçekliğe duyulan inancın sarsılmasıyla akıl ötesi, metafizik, büyü önemsenen olgular olurlar. Bu nedenle edebiyatçılar, eserlerinde büyülü gerçekçi, fantastik unsurları fazlasıyla işlemeye başlarlar. Bu bağlamda, Kilama Pepûgî romanının, 21. yüzyılın ruhuna uygun şekilde kaleme alındığı söylenebilir. Bu makalede, romandaki folklorik ve büyülü gerçekçi unsurlar ortaya konularak onun çağının ruhuna uygun şekilde yazıldığı tespit edildi. Pepuk kuşu efsanesi; Süleyman peygamber ile hüthüt kuşu anlatısı; süsen çiçeğinin yapraklarının neden yere baktığına dair olan anlatı; ayın, Hz. Ali’nin yüzünü sembolize ettiğine dair inanış, romandaki folklorik unsurlardan bazılarıyken; Bakil karakterinin bir melekle aşk yaşaması; göllerden çıkan büyüleyici atlar ve garip yaratıkların insanlarla yaşadıkları büyülü gerçekçi olaylardan birkaçıdır.
  • Article
    Bilge Karasu’nun Gece romanında estetize edilmiş unsurlar
    (2012) Akman, İlyas
    Bilge Karasu’ya göre her edebi eser, onu yazan, okuyan ve eserin kahramanları için bir yolculuktur. Bilge Karasu’nun dil işçiliğini gösterdiği ve en komplike metinlerinden biri olan Gece romanında, okuyucu çıktığı yolculukta son derece güçlük çeker. Metnin bu kompleks yapısının yanında metnin anlamsal boyutunda ise okuyucu derin bir karamsarlıkla karşı karşıyadır. Kitabın isminden itibaren okuyucu bu karamsar ve kaotik ortama çekilir. Fakat Gece’nin karanlığını delen ve okuyucunun yolunu aydınlatan bazı estetize edilmiş unsurların Karasu tarafından metne serpiştirildiği görülür. Yazar, dil olgusunu, insanı, insanlar içinde de aydın/entelektüel kesimi ve bazı doğa unsurlarını estetize ederek okura sunar.
  • Article
    Giredayeyê Edebîyatê Polîtîkî De Romanê Kılama Şilane
    (2017) Akman, İlyas; Akman, İlyas
    Edebîyat, goreyê tay nuştoxan tena huner, estetîk nîyo. Edebîyatkarî ke no hewa fikirîyenî yew mîsyon barkenî edebîyat ra û eseranê xo, seba no mîsyonî sey yew wasita veynenî. Edebîyatê Zazakî de zafî nuştoxî, eseranê xo seba yew armancî nusenî. Înan ra yew zî Îlhamî Sertkaya yo. Eseranê ey de babetê sîyasî/polîtîkî, cayo giran gînî. Kılama Şilane no hewa yew roman o. Sertkaya, eserê xo de ca dano serebûtê sîyasî ke tarîxo nêzdî de ameyî meydan. Meseleyê Kurdî, zaf hokan ra girîyeno dest. Înan ra yew ziwan o. Barkerdişê mecburî, yewna babete ya ke nuştox, balayê wendoxan rê pêşkeş keno. No romanê sîyasî de derbeyê 1980î zî cayo giran tepşeno. Meseleyê Kurdî ra vêşêr, bêedaletîye, seypênêbîyayîşê komele ser de zî vindîyeno.