Konaklama İşletmeciliği Bölümü

Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.12514/102

Browse

Now showing 1 - 20 of 55

Bölgesel Turizmin Gelişmesinde Kalkınma Ajanslarının Rolü: Mardin Örneği
(I. Eurasia International Tourism Congress: Current Issues, Trends, and Indicators, 2015) SARI, Yaşar; AYKOL, Şehmus; GÜLERTEKİN GENÇ, Seray; KODAŞ, Betül
Kalkınma ajansları bölgelerarası kalkınma farklarının azaltılmasında önemli roller üstlenmiştir. Turizm bölgelerarası kalkınma farklarının azaltılmasında en önemli sektörlerin başında gelmektedir. Bu çalışmada DİKA’nın (Dicle Kalkınma Ajansı) Mardin İli genelinde turizme olan katkılarının incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada veri toplama tekniği olarak nitel araştırma yöntemlerinden görüşme tekniği ve doküman analizi kullanılmıştır. Araştırmada amaçlı örnekleme yönteminden faydalanılmıştır. 30 Ocak 2015 tarihinde bir kişiyle yüz yüze görüşme yapılmıştır. Elde edilen bulgulara göre DİKA’nın turizm gelişmesine yönelik Mardin İlinde planlama, programlama ve danışmanlık hizmetleri verdiği; bunun yanında mali ve teknik desteklerde de bulunduğu görülmektedir. Ancak, yapılan yatırımların tam anlamıyla istenilen düzeyde olmadığı tespit edilmiştir. Bu bağlamda gerek araştırmacılara gerekse uygulamacılara bir takım öneriler sunulmuştur.
BÖLGESEL TURİZMİN GELİŞMESİNDE KALKINMA AJANSLARININ ROLÜ: MARDİN ÖRNEĞİ
(2015) SARI, Yaşar; AYKOL, Şehmus; GÜLERTEKİN GENÇ, Seray; KODAŞ, Betül
Kalkınma ajansları bölgelerarası kalkınma farklarının azaltılmasında önemli roller üstlenmiştir. Turizm bölgelerarası kalkınma farklarının azaltılmasında en önemli sektörlerin başında gelmektedir. Bu çalışmada DİKA’nın (Dicle Kalkınma Ajansı) Mardin İli genelinde turizme olan katkılarının incelenmesi amaçlanmıştır. Çalışmada veri toplama tekniği olarak nitel araştırma yöntemlerinden görüşme tekniği ve doküman analizi kullanılmıştır. Araştırmada amaçlı örnekleme yönteminden faydalanılmıştır. 30 Ocak 2015 tarihinde bir kişiyle yüz yüze görüşme yapılmıştır. Elde edilen bulgulara göre DİKA’nın turizm gelişmesine yönelik Mardin İlinde planlama, programlama ve danışmanlık hizmetleri verdiği; bunun yanında mali ve teknik desteklerde de bulunduğu görülmektedir. Ancak, yapılan yatırımların tam anlamıyla istenilen düzeyde olmadığı tespit edilmiştir. Bu bağlamda gerek araştırmacılara gerekse uygulamacılara bir takım öneriler sunulmuştur
Conflict, insecurity and the political economies of higher education: The case of Syria post-2011
(Emerald Group Holdings Ltd., 2018) Abedtalas, Musallam; Dillabough, Jo-Anne; Fimyar, Olena; McLaughlin, Colleen; Al-Azmeh, Zeina; Abdullateef, Shaher
This paper stems from a 12-month collaborative enquiry between a group of Syrian academics in exile in Turkey and academics from the University of Cambridge into the state of Syrian Higher Education after the onset of the conflict in 2011. The purpose of this paper is to draw on 19 open-ended interviews with exiled Syrian academics; two focus groups; mapping and timeline exercises; and 117 interviews collected remotely by collaborating Syrian academics with former colleagues and students who were still living inside Syria at the time of data collection. The findings of the research suggest that Syrian HE after 2011 was fragmented across regions; in some cases non-existent, and in others deemed to be in a state of reform in order to meet student needs. Key issues that emerged from this work are human rights’ abuses directed against academics and students including the detainment, purging and kidnapping of academics, an increased militarisation of university life and a substantive loss of academic and human capital. Design/methodology/approach – The overall design involved two workshops held in Turkey (in June and July, 2017) at which the Cambridge team explained the stages of undertaking qualitative research and planned the collaborative enquiry with Syrian co-researchers. The first workshop addressed the nature of qualitative research and explored the proposed methods of interviewing, using timelines and mapping. The instruments for interviewing were constructed in groups together and mapping was undertaken with the 21 Syrian academics in exile who attended the workshop. Syrian academics also built their own research plans as a way of expanding the consultation dimension of this project inside Syria, engaged in survey and interview protocol planning and discussed ways to access needed documentation which could be drawn upon to enrich the project. The Syrian coresearchers interviewed remotely HE staff and students who had remained in, or recently left, Syria; the key criterion for group or participant selection was that they had recent and relevant experience of Syrian HE. The second workshop focused on data analysis and writing up. There was also wide consultation with participants inside and outside Syria. As part of the research, the Cambridge team conducted open-ended interviews with 19 Syrian academics and students living in exile in Turkey. This involved interviewing Syrian scholars about their experiences of HE, policy changes over time and their experiences of displacement. The researchers developed this protocol prior to the capacity-building workshops based on previous research experience on academic and student displacement, alongside extensive preparation on the conditions of Syrian HE, conflict and displacement. In addition to interviewing, a pivotal element of methodological rigour was that the authors sought to member check what participants were learning through mapping and timeline exercises and extensive note-taking throughout both workshops. The major issues that the authors confronted were ethical concerns around confidentiality, the need to ensure rigourously the protection of all participants’ anonymity and to be extremely mindful of the political sensitivity of issues when interviewing participants who may not feel able to fully trust “outsider” researchers. Issues of social trust have been reported in the literature as one of the most significant drawbacks in conducting research in “conflict environments” (see Cohen and Arieli, 2011) where academics and students have been working and/or studying in autocratic regimes or were operating within political contexts where being open or critical of any form of institutional life such as university work or the nation could cost them their jobs or their lives. Findings – The accounts of Syrian academics and students emerging from this work point to some of the state-building expressions of HE manifested in the shaping of professional and personal experiences, the condition and status of HE, its spatial arrangements and their associated power formations, and resulting infeelings of intense personal and professional insecurity among Syrian scholars and students since 2011. While acknowledging that the Syrian situation is deemed one of the worst humanitarian crises in the region in recent decades, these accounts resonate, if in different ways, with other studies of academics and students who have experienced highly centralised and autocratic states and tightly regulated HE governance regimes (Barakat and Milton, 2015; Mazawi, 2011). Originality/value – Currently, there is virtually no research on the status and conditions of higher education in Syria as a consequence of the war, which commenced in 2011. This work presents a first-person perspective from Syrian academics and students on the state of HE since the onset of the conflict. The major contribution of this work is the identification of key factors shaping conflict and division in HE, alongside the political economies of HE destruction which are unique to the Syrian war and longstanding forms of authoritarian state governance
Covid-19 Pandemi Sürecinin Otel İşletmelerine Etkisi: Şanlıurfa Örneği
(2022) Gutnu, Mehmet Murat; Özaltaş Serçek, Gülseren
Amaç - Bu çalışmanın amacı Covid-19 pandemisinin turizm sektöründeki etkisini Şanlıurfa’da bulunan otel işletmeleri özelinde incelemektir. Yöntem - Araştırmada Şanlıurfa ilinde bulunan 7 otel işletmesi ile görüşülerek Covid-19 pandemisinin etkisi nitel yöntemlerden görüşme tekniği ile otel yöneticilerinden bilgiler alınmıştır. Alınan bilgiler ışığında veriler kodlanarak incelenmiştir. Bulgular - Araştırmada Covid-19 pandemisinin işletmeleri kapasite, karlılık, işgücü ve satışlar konusunda olumsuz etkilediği sonucuna varılmıştır. İşletmelerin tamamı “Güvenli Turizm Sertifikası” almıştır. İşletmeler öz sermayeleri ve bütçe konusunda da bütçelerinde oldukça fazla sapma yaşandığını ifade etmişlerdir. Ancak alınan tedbirler ve planlamalar konusunda da öngörülemezlik nedeniyle belirsizlik yaşandığı görülmektedir. Covid-19 pandemisinin işlemelere fırsat sunmadığı ifade edilmiştir. Genel olarak kenti turizm açısından avantajlı buldukları ve pandemi sonrasında turizm açısından büyük bir gelişim beklendiği ifade edilmektedir. Tartışma - Covid-19 pandemisi bir kriz olarak kabul edilmekle birlikte turizm sektörünü ve ekonomiyi uzun dönem olumsuz etkileyeceği düşünülmektedir. Özellikle ekonomik olarak işletmeleri etkilediği, bütçelerinde sapma yaşandığı düşünüldüğünde, sadece bu durum değil genel olarak birçok kriz yaşanma olasılığına karşı sektörde karar alıcılar, işletmeler, yöneticiler, yatırımcılar hazırlıklı olmalı ve önlemleri almalıdırlar.
Destinasyon markalaşmasında gastronomi turizmin yeri ve önemi
(Journal of Tourism Theory and Research, 2015) Özaltaş Serçek, Gülseren, Sadık Serçek
Destinasyonların pazarlanmasında gastronomik unsurlardan yararlanılması son yıllarda giderek artmaktadır. Destinasyonların pazarlanmasında kentin yemek kültürünün dikkate alınarak yerel unsurlardan yararlanılması turistleri kente çekmekte, markalaşmayı sağlamakta ve bunun sonucu olarak kentin ekonomisi gelişmektedir. Bir destinasyonun gastronomik kültürü de o destinasyonun sadece yemek çeşitliliğini değil; halkın yaşayışını, tarihini, geleneklerini ve değerlerini göstermektedir. Çalışmada, Diyarbakır’da faaliyet gösteren yerel ürünlere ilişkin üretim, pazarlama ve satışlarını yapan işletmelerin sahipleri, işletme müdürleri ve diğer çalışanları ile görüşülmüş ve Diyarbakır’daki gastronomik kültürün kentin pazarlama ve markalaşmasına etkileri hakkındaki görüşleri alınmıştır. Hazırlanan 150 adet anket formunun 112 adedi cevaplandırılmıştır. Veriler SPSS programı ile analiz edilerek yorumlanmıştır. Buna göre işletmeler, verdikleri hizmetin kaliteli ve hijyenik olduğunu; ürettikleri ürünlerin lezzetli, geleneksel, özel ve Diyarbakır’ın tarihinden geldiğini savunmaktadırlar. Buna karşın bu işletmeler Diyarbakır’daki konaklama yerlerinde müşterilere Diyarbakır’ın yerel yemeklerinin yeteri kadar sunulmadığına ve Diyarbakır ili dışındaki işletmelerin Diyarbakır’ın yemeklerine yönelik tanıtımı olumlu gerçekleştiremediklerine dair ortak düşünceyi paylaşmaktadırlar.
The Determinants of Tourism Demand in Turkey
(AHM International, 2015) Abedtalas, Musallam
Using data oftheinboundtourist arrivalsto Turkeyfrom France, Germany,UK, US,andNetherlands over the period 1986-2012, we appliedautoregressive distributed lag (ARDL) approach to test for cointegration, and we estimated long run model anderror correction model for tourism demand. The results referred that the most significant factor determines inboundtourist flows arethereal per capita income and realeffective exchange. We found weakeffects for price and financial crisis, but the political events playedastrong role differed from country to other.The added value of this article is the estimation of international tourism demandinTurkey using new approach and the newest data for Turkey
ENDÜSTRİ 4.0’IN TURİZME ETKİSİ: AKILLI TURİZM UYGULAMALARI
(UBAK Publications, 2018) Özaltaş Serçek, Gülseren
SanayileĢme tüm alanlarda olduğu gibi turizmde de etkisini göstermektedir. GeliĢmekte olan ülkelerde, döviz girdisi sağlaması ve ekonomik etkisi nedeniyle sanayileĢmenin alternatifi olarak turizm faaliyetlerine önem verilmektedir. Ġlk sanayi devrimi üretimde makinelerin kullanılması ile baĢlamıĢ, üretimin seri hale gelmesi ile ikinci sanayi devrimine geçilmiĢ ve üretimde otomasyona geçilmesi ile üçüncü sanayi devrimi yaĢanmıĢtır. Günümüzde ise akıllı makine ve sistemler ile dördüncü sanayi devrimi yaĢanmaktadır. Bu dönemde sadece teknolojinin kullanılması değil dijital teknolojilerin ve akıllı uygulamaların kullanımı gerçekleĢmektedir. Endüstri 4.0 olarak adlandırılan dördüncü sanayi devrimi turizmde de etkisini göstermeye baĢlamaktadır. Turizmde akıllı destinasyonlar, akıllı turizm gibi kavramlar Endüstri 4.0‘ın sonucunda ortaya çıkmıĢtır. Turizm her ne kadar emek yoğun bir sektör olarak adlandırılsa da teknolojik geliĢmelerden etkilenmekte ve bunun sonucunda emek boyutu farklılaĢmaktadır. Artık geleneksel olarak çalıĢanlar tarafından yapılan bazı iĢlemler akıllı uygulamalar ile insan faktörünün etkisini azaltmaktadır. Ancak burada unutulmaması gereken konu ise insan faktörünün tamamen ortadan kalkmayacağı sadece akıllı uygulamalara entegre olarak bu uygulamaların yaratıcısı ve uygulayıcısı konumunda devam edildiğidir. AraĢtırmada Endüstri 4.0‘ın geliĢimi ile akıllı turizmin ortaya çıkıĢı ve turizmde akıllı turizm uygulamaları incelenmektedir. Akıllı destinasyonlar ile misafirler kendi seyahatlerini kolaylıkla gerçekleĢtirebileceklerdir. Ayrıca konaklama iĢletmelerinde, misafirler birçok iĢlemlerinde personele gerek duymadan konaklayacaktır. Örneğin rezervasyon ve giriĢ iĢlemleri teknolojiden yararlanarak geçekleĢecektir. Turizmde hizmetlerde farklılık yaratarak rekabet avantajı sağlamak isteyen iĢletmeler farklı konseptleri sunmaktadırlar. Akıllı destinasyonların ve akıllı teknolojilerin turizm sektöründe kullanılması ile hizmet çeĢitliliği sağlanmaktadır. Akıllı turizm teknolojileri ile zaman, emek, enerji gibi kaynaklardan tasarruf edilmesi amaçlanmaktadır. Akıllı turizm kapsamında simülasyonlardan, nesnelerin internetinden, öğrenen robot ve otomasyonlardan, büyük veri analizlerinden, bulut teknolojisinden, siber güvenlikten, yapay zeka ve akıllı sistemlerden, sensörlerden ve arttırılmış gerçeklik teknolojilerinden az da olsa faydanılmaktadır. Ancak ilerleyen dönemlerde bu teknolojilerin daha fazla kullanılacağı öngörülmektedir
The Factors of Residents' Support for Sustainable Tourism Development
(AHM International, 2016) Abedtalas, Musallam; Toprak, Lokamn
In this paper we examined the factors of residents’ support for sustainable tourism development in Mardin city-Turkey, in the context of gender as social structure. We found that people are sensitive about positive and negative effects of tourism, in association with society attachment and involvement, with bigger role for the later. And the perceptions of positive effects reduce their evaluation of the negative effects. Also we found that women are less active in transforming their attitude toward the effects of tourism to behavior toward sustainable tourism. But they are ready, more than men, to support sustainable tourism and ignore its negative effects, in spite of their higher sensitivity for the negative effects. So we recommend raising the role of local community and giving women more chances in the different levels of tourism activities.
FEN ve TEKNOLOJİ ÖĞRETİMİNDE KAVRAM HARİTALARI ile NOT TUTMANIN ÖĞRENCİLERİN AKADEMİK BAŞARISINA ETKİSİ
(Elektronik Eğitim Bilimleri Dergisi, 2012) Çakmak, Mürşet Behçet Oral, Gülseren Özaltaş, Hacı Kaplan
Bu çalışma, fen bilgisi eğitiminde; kavram haritaları ve geleneksel öğretim yöntemiyle not tutma tekniklerinin “dinlediğini anlama becerisi ve hatırda tutma düzeyleri” arasında istatistikse| olarak anlamlı bir farkın olup olmadığını belirlemek amacıyla yapılmıştır. Bu amaçla fen bilgisi eğitiminin önemli konularından biri olan “solunum sistemi” seçilmiştir. Çalışmanın örneklemi, 2010-2011 öğretim yılında Diyarbakır/merkezde bulunan bir ilköğretim okulunun farklı iki 6. sınıfında öğrenim gören 80 öğrenciden oluşmaktadır. Araştırmada ön-son test kontrol gruplu deneysel model kullanılmıştır. Kavram haritaları ile not tutma tekniğinin uygulandığı şube deney, geleneksel not tutma öğretim tekniğinin uygulandığı şube kontrol grubu olarak belirlenmiştir. Veri toplama aracı olarak “Solunum Sistemi Başarı Testi” kullanılmıştır. 22 sorudan oluşan bu testin güvenirliği 0,74 olarak hesaplanmıştır. Deneysel etkinlikler 8 hafta sürmüştür. Veriler, SPSS-17 paket programı ile çözümlenmiştir. Verilerin analizinde t-testi tekniği kullanılmış ve anlamlılık düzeyi 0.05 olarak alınmıştır. Bulgulara göre hem deney hem de kontrol grubunun başarılarında bir artış olduğu saptanmıştır. Ancak kavram haritası ile not tutma tekniğinin kullanıldığı deney grubu lehine anlamlı sonuçlara ulaşılmıştır.
FIFA Dünya Kupasının Ekonomiye ve Turizme Etkileri
(2018) Özaltaş Serçek, Gülseren, Hüseyin Nasip Özaltaş, Sadık Serçek
Sosyal yaşamın stresinden uzaklaşmak, kişisel ve toplumsal sağlığı korumak için spor insanların hayatında önemli bir yer tutmaktadır. İnsanlar hem spor yaparak hem de spor etkinliklerini izleyerek sosyal hayatlarına anlam katmak istemektedirler. Bireyler bu etkinliklere katılarak destinasyonlara ekonomik kazanç sunmaktadırlar. Ekonomik küreselleşme pratiklerinin spor ekonomisine ilişkin hemen hemen tüm pazara yayılması ile birlikte özellikle büyük ölçekli spor organizasyonları tamamen küresel bir kimlik kazanmıştır. Dünya kupasının yapıldığı ülkelerin turizm verileri incelendiğinde bu dönemde turist sayısının arttığı ve böylelikle turizm gelirlerinin arttığı söylenebilir. Bu kapsamda dünyanın en büyük spor organizasyonlarından olan FIFA Dünya Kupası etkinlikleri turizm ve ekonomik büyüme açısından önemli görülmektedir. Ancak bu etkinliklere bağlı avantajın sürdürülebilirliğini sağlamak için tanıtım ve pazarlama faaliyetlerinin devam etmesi, ulusal ve uluslararası organizasyonların yapılması ile yapılan yatırımların heba olmamasını sağlayacaktır. Bu kapsamda FIFA Dünya Kupasının yapıldığı ülkelere ekonomik olarak nasıl etki ettiği ve daha sonra özellikle turizm açısından etkileri incelenmiştir. Araştırmada Rusya’da yapılan 2018 FIFA Dünya Kupasında 1.5 milyonun üzerinde yabancı turist Rusya’yı ziyaret ettiği görülmektedir. 14 Haziran ve 15 Temmuz arasında 11 şehirdeki 12 stadyumda yapılan maçlar göz önüne alındığında ülke içinde de hareketlilik sağladığı görülmektedir. Bu sonuçlar bir ülkede veya kentte büyük bir spor organizasyonun yapıldığı dönemde yurt dışından gelenlerin sayısında artış yaşanmakla birlikte ülke içinde de vatandaşların yurtdışı seyahatlerini azalttığı veya erteledikleri söylenebilir. Böylece gerek yurt içi gerek yurt dışı turizm hareketlerini artıracağı; döviz girdisi sağlayacağı ve bölgelerarası dengesizliği giderici etkisi olduğu görülmektedir.
Gastronomi Turizmi Strateji ve Eylem Planı: Nitel Bir Yaklaşım
(Gastronomi Kongresi Ankara 2018, 2018) YARIŞ, Ahmet; ÇAKAR, Kadir; AYKOL, Şehmus
Kitle turizmi destinasyonlarının rekabetçi stratejilerini konumlandırdıkları bir turizm türü haline gelen Gastronomi Turizmine ilgi artmaktadır. Gastronomi Turizmi özelde turistik destinasyonlara ve genelde de ülke ekonomilerine sağlamış olduğu katkılardan dolayı destinasyon yönetim örgütleri ve destinasyon yöneticileri tarafından kalkınma planlarında yer almaktadır. Bu çalışma ilgili alan yazında daha önce çok az vurgulanan bir tema olan Gastronomi Strateji ve Eylem Planı konusunu ele almayı amaçlamıştır. Çalışmada nitel veri analizi yöntemi kullanılmış olup verilerin analizi için içerik analizinden faydalanılmıştır. Elde edilen verilerden, ana tema altında 4 farklı alt tema (vizyon, misyon, amaç-hedefler ve eylem planı) ve söz konusu bu alt temalar da kendi içinde farklı kategorilere ayrılmıştır. Çalışmadan elde edilen bulgular farklı destinasyonların benimsedikleri strateji ve eylem planlarının ortak birtakım niteliklere sahip olduklarını ve benzer yaklaşımlar sergilediklerini göstermektedir. Ayrıca alan yazında karşılaşılan eylem planları ile benzerlik gösterdiklerini ortaya çıkarmaktadır.
GASTRONOMİ TURİZMİNİN GELİŞİMİNDE MUTFAK KÜLTÜRÜNÜN ÖNEMİ
(UBAK Publications, 2018) Özaltaş Serçek, Gülseren, Lokman Toprak, Sadık Serçek; Toprak, Lokman
Turizm hareketleri, dünya genelinde giderek atıĢ göstermekte ve turizm gelirlerinden daha fazla pay almak isteyen ülkeler turizm faaliyetlerini çeĢitlendirerek rekabet üstünlüğü yaratmaya çalıĢmaktadırlar. Turizmin çeĢitlendirilmesi kapsamında yeni trendler arasında gastronomi turizmi de yer almaktadır. Kültürlerin etkisinde kalan yemek alıĢkanlıkları ve yemekler zamanla turizm ürünü haline gelerek gastronomi turizmi açısından değerlendirilmektedir. Ġnsanların seyahatleri esnasında destinasyonların yöresel yemeklerine olan ilgileri giderek artmakta ve destinasyonların tercih edilmesinde önem kazanmaktadır. Kültür turizminde insanlar farklı kültürleri tanımak ve görmek istemektedirler. Gastronomik unsurlar da kültürden etkilendiğinden farklı kültürlere ait mutfakları da tanımak ve yemekleri tatmak istenmektedir. Tüm bu unsurlardan dolayı destinasyonlar da yöresel yiyecek ve içecek ürünlerini tescillemekte ve koruma altına almaktadırlar. Bu açıdan incelendiğinde gastronomi turizmi, diğer turizm çeĢitlerini desteklemesi, turizm gelirlerini artırması, istihdam sağlaması, baĢka mutfak kültürü olmak üzere kültürel değerlerin korunması ve sürdürülebilirliğinin sağlanması açısından önem kazanmaktadır. Bir birinden farklı kültürleri bünyesinde barındıran Mardin‘in bu özelliğini yemek kültürüne de yansıtması nedeniyle araĢtırma alanı olarak seçilmiĢtir. Çok kültürlülüğün turizm potansiyeli olarak değerlendirilmesi kente turizm açısından rekabet üstünlüğü sağlayabilecektir. Çalışmanın sonuç kısmında, Mardin‘in yerel yemeklerinin tanıtımına katkı sağlayacağı ve yerel yöneticilerin bu amaca yönelik stratejiler geliştirmelerine fayda sağlaması beklenmektedir.
The Impacts of Level of Using Social Media On Restaurant ChoiceThrough Social Media
(ULUSLARARASI EKONOMİ, SİYASET VE YÖNETİM SEMPOZYUMU, 2017) AYKOL, Şehmus; YARIŞ, Ahmet
The purpose of this study is to examine the impact of social media on individuals’ choice of restaurants. Both primary and secondary data sources were used to answer research questions. Primary data principally obtained through the questionnaires while as secondary data sources, related past studies were utilized as theoretical background and literature review. An online questionnaire survey was conducted in February and March 2017. An invitation message with the online questionnaire URL (link) was posted on a number of online people through social media tools such as Facebook, Twitter, and Forums. Researchers used the Multiple Linear Regression (MLR) approach for testing hypothesis. The analysis showed that three factors; Reliability, Searching for Product & Services, and Searching Information did significantly predict value of individuals’ choice of restaurant on social media while they are on a trip, and two factors; Reliability, and Searching for Product and Services did significantly predict value of individuals’ choice of restaurant on social media while they are in hometown.
ISSUES IN TOURISM HUMAN RIGHTS SUSTAINABLE ENVIRONMENT
(IJOPEC Publication Limited, 2018) Özaltaş Serçek, Gülseren,
…
Last Chance Before It’s Gone: Last Chance Tourism on Hasankeyf
(THE FIRST INTERNATIONAL CONGRESS ON FUTURE OF TOURISM, 2017) AYKOL, Şehmus; ALTÜRK, Abdulvahap; YARIŞ, Ahmet; ARIK YÜKSEL, Tuğba
Last chance tourism also known “doom tourism”, “extinction tourism”, “climate tourism”, “doomsday tourism”, “climate change tourism”, “climate change voyeurism”, “disappearing or vanishing tourism”, “dying tourism”, and “endangered tourism” is an emerging tourism segment for disappearing destinations (Piggott-McKellar and McNamara,2016; Eijgelaar, Thaper and Peeters, 2010; Lemelin, Dawson and Stewart, 2013; Wilson et al., 2014; Lemelin et al., 2010) . Tourists involve in this kind of tourism have a desire to see the places that will soon disappear or to witness disappearing species (Lemelin et al., 2010). Hasankeyf, which is in danger of being submerged in the Ilısu Dam Project’s reservoir lake, has positioned it as a last chance tourism destination. It is one of the places that tourists travel to experience before it is gone. However, there is no empirical evidence has identified that this is actually occurring. This article will explore if tourists are motivated to visit Hasankeyf to see it before it’s gone. Situated on the banks of Tigris River Hasankeyf has been an important settlement through history. It has been home to every major Mesopotamian civilization, and it has witnessed huge transformations over its long life-span, from a Byzantine bishopric to an Arab fortress and an outpost in the Ottoman Empire (Holloway, 2014). Standing as a guard for centuries over the Anatolian Peninsula at the gate of northern Mesopotamia (Perrier, 2008; Stern, 2008), Hasankeyf fulfills 9 out of 10 criteria’s of UNESCO’s natural and cultural evaluation (Kocabaş, 2013), but unfortunately today it faces its greatest threat, one that challenges its very existence. The main issue the authors are addressing in this research is to explore if visitors are motivated to visit Hasankeyf to see it before it’s gone. Both primary and secondary data sources were used to answer research questions. Primary data principally obtained through the questionnaire while as secondary data sources, related past studies were utilized as theoretical background and literature review (Piggott et al., 2016; Kvasova, 2011; Kang & Moscardo, 2006; Miller, Merrilees & Coghla, 2014). The questionnaire was established after a profound analysis of literature review and was newly developed which consisted of three parts. The first set of the questions consisted of sixteen items and were composed to measure visit motivations of Hasankeyf. Twelve questions were composed to measure to what extent the participants were responsible visitors. The third part of the questionnaire consisted of questions related to demographics of participants. All variables were carried out by a five-point Likert scale, ranging from strongly disagree (1) to strongly agree (5). An online questionnaire survey was conducted in June, July and August 2017. Since summer is low season in Hasankeyf, it was very difficult to find on site visitor in the destination. Therefore, an invitation message with the online questionnaire URL was posted on a number of people, who had visited Hasankeyf thus far, through social media tools such as Forums, Facebook, and Twitter. Besides, the online questionnaire was sent to people who had visited Hasankeyf via e-mail. Mailing list was obtained from the tour guides of Hasankeyf region. Sixty questionnaire were evaluated as a pre-test in order to determine whether the questionnaire was understood by the respondents and was reliable. After factor analysis one item from the visit motivations was extracted from the survey. Cronbach Alpha for the first set of questionnaire was determined as 0,828 and 0,904 for the second part of the questionnaire. A total of 302 responses were collected in the research. According to demographic variables; the participants are mostly female with a slight different, mostly aged between 36-45. Most of the participants (57.6%) are single, 28% of those earn between 1500-3000 TL. Majority of respondents (64.2%) have bachelor degree. Most of the respondents came to Hasankeyf with friends. They were asked if they came by tour, individually, business or school trip. Most of them came individually, without accommodation (82%). This is most likely because there are not enough accommodation facilities in Hasankeyf, so most of the people came from the surrounding cities for daily trip. Participants were asked to select how important sixteen motivations influenced them to travel to Hasankeyf. As mentioned above a factor analysis was set to simplify these motivations for comparison. According to factor analysis, they were grouped into three categories; 1-“last chance visit”, 2-“enrichment”, and 3-“non-Hasankeyf-focused”. Enrichment was the top motivation of travel with 3.99 mean value, followed by last chance visit with a slight different of 3.97 mean value. The lowest ranking motivation was non-Hasankeyf-focused dimension with a mean value of 2.57. When comparing mean values of three motivations, it was identified that “last chance visit” was the second motivation with a high level of 3.97. The people who rated “last chance visit” more than 3 points out of 5 Likert scale were considered as “last chance visitor” (LCV). It was found that last chance visitors are almost a fifty-fifty women to men ratio, mostly aged between 18 to 35 (78.5%). Majority of the LCV have bachelor degree or higher (86.2%), were daily visitor (81.2%) and have less than 3000 TL family income (52.5%). 56.3% of LCV were single, mostly came to Hasankeyf individually (74.7%) with friends (88.6%). The researchers checked for normality test, and it was found that data was not normally distributed according to Kolmogorov-Smirnov test result (p<0.05). Thus, non-parametric tests –Mann-Whitney-U (test for two groups) and Kruskal Wallis (test for more than two groups) - were employed to analyze the data. Mann-Whitney-U test results indicated that there is no statistically significant difference between gender variable and visit motivations of Hasankeyf since p>0.05. Considering marital status there is statistically significant difference for “Enrichment” and “Non-Hasankeyf Focused” dimensions (p<0.05). Singles are relatively more motivated by enrichment and non-Hasankeyf focused reasons compared to married people. However there is no significant difference for “last chance visit” dimension (p>0.05) in terms of marital status. Kruskal-Wallis test shows that there is significant difference between age groups and visit motivations. 18-25 aged visitors have a low level of interest in last chance to experience, but have a high level of motivation like visiting Hasankeyf to spend time with friends and family, adventure, etc. On the contrary, visitors older than 46 have a high level of interest in last chance to experience. Kruskal-Wallis test for education variable reveals that there is no significant difference between education levels and visit motivations. It is also worth noting that visitors who have family income of less than 3000TL have high level of interest in “enrichment” and “non-Hasankeyf-focused” motivations. However, there is no evidence that there is a statistically significant difference between “last chance visit” motivation and income level. The main purpose of this paper is to examine if the visitors are motivated to visit Hasankeyf for last chance experience. Statistical analysis show that there is no statistical significance between “last chance visit” motivation and demographic characteristics. It is also of interest to note that the level of concern about last chance to experience is high regarding the visitors ranking of “last chance visit” motivation. The data revealed that 86.4% of the respondents are considerably motivated to travel to Hasankeyf before it’s flooded under Ilısu Dam reservoir. This research contributes to the limited empirical studies identifying that visitors are motivated by last chance to experience, or visit destinations before they disappear. The last chance tourism phenomenon has been commonly linked to global warming or climate change. This paper is the first to identify that “last chance tourism” is occurring in a destination which is directly being destroyed by human hand because of financial concerns. Further studies needs to be conducted to identify the possible impacts of shareholders in the disappearing destinations.
Mardin İlinde Sektörel Kalkınmanın Yeniden İnşası
(2014) AYKOL, Şehmus; TOPRAK, Lokman; YARIŞ, Ahmet; Toprak, Lokman
…
Mardin’in UNESCO Yaratıcı Şehirler Ağında “Gastronomi Kenti” Olabilirliğine İlişkin Paydaş Görüşleri
(Journal of Tourism and Gastronomy S tudies, 2017) Gürbüz, Semra; Özaltaş Serçek, Gülseren; Toprak, Lokman; Toprak, Lokman
Çalışma, Mardin’de turizm konusunda faaliyet gösteren kamu kurumları, akademi, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör temsilcilerinin katılımı ile yüz yüze görüşme tekniği kullanılarak önceden hazırlanan 17 soru hakkında görüş ve bilgilerin alınması yöntemi ile gerçekleştirilmiştir. Çalışma bulgularına göre; katılımcılar arasında Mardin mutfağının son derece zengin olduğu, turizm faaliyetlerinin çeşitlendirilmesi kapsamında bu zenginliğin ön plana çıkarılması konusunda bir fikir birliği bulunduğu, UNESCO-Yaratıcı Şehirler Ağı konusunda sadece bir paydaşın detaylı bilgi sahibi olduğu, Mardin’de Gastronomi turizmi konusundaki çalışmaların bireysel olarak yapılanlarla sınırlı olduğu, geniş kapsamlı ve planlı ileriye yönelik çalışmaların yeterli olmadığı ve bu çalışmaları yönlendirme konusunda bir kurum veya girişimin ön plana çıkmadığı bilgilerine ulaşılmıştır. Mardin’de UNESCO-Yaratıcı Şehirler Ağı girişimine üye olarak ya da çeşitli fon kaynakları ile yürütülecek çabalarla Gastronomi Turizmi alanında kısa sürede önemli ilerleme sağlanmasına yönelik potansiyel bulunmakta olduğu ve bunun akademi ya da ilgili kurum ve kuruluşları yönlendirebilecek bir kurum önderliğinde gerçekleştirilecek planlamalar ile kısa sürede gerçekleştirilebileceği sonucuna varılmıştır.
Menü Yönetimi
(Detay Yayıncılık, 2018) Özaltaş Serçek, Gülseren, Albulvahap Altürk
…
Önlisans turizm eğitim programının CIPP modeline göre değerlendirilmesi
(Journal of Tourism Theory and Research, 2016) Özaltaş Serçek, Gülseren, Sadık Serçek
Turizmde ara eleman yetiştirme amacıyla kurulmuş meslek yüksekokullarının verdikleri eğitim prog-ramı, sektörün ve eğitim alanların ihtiyaçlarını karşılayacak bilgi ve beceriyi verebilecek nitelikte ol-malıdır. Bu kapsamda araştırmanın amacı, İKMEP kapsamında hazırlanıp uygulanan önlisans turizm eğitim programının öğrenci ve öğretim elemanlarının görüşlerine dayanarak CIPP modeline göre de-ğerlendirmektir. Araştırmada 552 öğrenci ve 27 öğretim elemanına ulaşılmıştır. Veri toplama aracında programın bağlam, girdi, süreç ve ürün boyutlarına ilişkin toplam 58 madde yer almıştır. Veri toplama aracının Cronbach Alpha iç tutarlılık katsayısı 0.974 olarak hesaplanmıştır. Araştırmanın alt problem-lerine yanıt bulmak amacıyla veri toplama aracıyla elde edilen öğrenci ve öğretim elemanı görüşleri parametrik veriler için ortalama ve yüzde hesapları yapılarak tablolara dönüştürülmüş ve bağımsız ör-neklemler için t-testi ve tek yönlü varyans (ANOVA) tekniği, parametrik olmayan veriler için ise Mann-Whitney U testi ve Kruskall Wallis testi kullanılarak analiz edilmiştir. Öğretim elemanları tüm boyut-larda (bağlam, girdi, süreç ve ürün) daha olumlu görüş bildirmekle birlikte öğrenciler ile aralarında anlamlı fark belirlenmemiştir.
Örgütsel Öğrenme Yeteneği ve Yaratıcılık Süreci İlişkisi: Eskişehir'deki Mutfak Çalışanları Üzerine Bir Araştırma (The Relationship Between Organizational Learning Capability and Creativity Process: A Study on Kitchen employees in Eskisehir)
(Journal of Tourism and Gastronomy Studies, 2017) Seçilmiş, Cihan; KODAŞ, Betül; KODAŞ, Davut
Bu çalışmanın amacı turizm sektöründe faaliyet gösteren otel ve yiyecek-içecek işletmelerinin mutfak çalışanları özelinde örgütsel öğrenme yetenekleri ile yaratıcılık süreci aşamaları arasındaki ilişkiyi incelemektir. Bu bağlamda Eskişehir’de bulunan 3-4-5 yıldızlı otellerde ve turizm belgeli restoranlarda çalışanlardan 235 kişiye uygun örnekleme yoluyla ulaşılmıştır. Toplanan verilerden elde edilen bulgulara göre mutfak çalışanlarının örgütsel öğrenme yetenekleri yaratıcılık süreçlerini olumlu etkilemektedir. Özellikle sistem bakış açısıyla örgütlerin öğrenme yeteneklerinin geliştirilmesi ve çalışanların yaratıcılıklarını önemli ölçüde etkilemesi öne çıkan sonuçlardandır. Bu doğrultuda araştırma sonucunda yönetimsel ve gelecek araştırmalar için öneriler de bulunulmuştur.

Browse

Browsing Konaklama İşletmeciliği Bölümü by Access Right "info:eu-repo/semantics/openAccess"