Yaşayan Diller Enstitüsü
Permanent URI for this communityhttps://hdl.handle.net/20.500.12514/13
Browse
Browsing Yaşayan Diller Enstitüsü by Author "02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü"
Now showing 1 - 20 of 28
- Results Per Page
- Sort Options
Master Thesis Ali b. Hâmid eş-Şeyhâninin Tafsilû'l- Avâmili'l- Mî'e Adlı eserinin tahkiki(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Deniz, Hasan; Gemi, Ahmet; Gemi, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiArapça dil literatüründe İslam'dan önce ağırlıklı olarak şiirle ve İslam'dan sonra da dilin yapısı üzerinde, özellikle âmil-m'amul bağlamında çalışmalar yapılmıştır. Hz. Ali ve Ebu'l-Esved ed-Düelî (ö.69/688) arasında geçen konuşma ve müzakerede ifade edilen "Nahiv" kelimesi aslında bu dilin temelini oluşturacak bir terim olarak yerini bulmuştur. Buna binaen nahiv ilminin temelini oluşturan âmiller (el-'Avâmil) üzerine birçok çalışma yapılmıştır. Bunların başında Abdülkâhir el-Cürcânî'nin (ö.471/1078-79) el-'Avâmilu'l-Mi'e ve Muhammed el-Birgivî'nin (ö.981/1573) el- 'Avâmil'î gelmektedir. Ali b. Hâmid eş-Şeyhânî'nin (ö.1152/1739) Tafsîlu'l- Avâmil'il-Mi'e adlı eseri el-'Avâmil üzerinde yapılan şerh, tadil ve tekmile türü bir eser olup Arap dili alanında kaleme alınmış önemli bir eserdir. Bu çalışmada Ali b. Hâmid eş-Şeyhânî'nin hayatı ve eserleri, buna ek olarak da Tafsilu'l-Avâmili'l-Mi'e adlı eserinin tahkikine yer verilmiştir.Master Thesis Ana dili Arapça olmayanlar için konuşma becerilerinin öğretiminde yaşanan problemlerin çözümü (Türk öğrenciler örneği)(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Yücel, Mehmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiHiç şüphe yok ki, Pratik, dünyadaki herhangi bir dili öğrenmenin temel dayanağıdır ve bununla ilgili çalışmalar, özellikle günümüzde ana dili Arapça olmayanlara Arapça öğretimi ile ilgili en önemli konular arasında yer alır. Pratik yetişkinler ve çocuklar için en önemli dilsel etkinliktir. Çok aşikardırki insanlar hayatlarında yazmaktan çok konuşmayı kullanırlar. Yani, yazdıklarından daha fazla konuşuyorlar ve bundan dolayı insanlar için ana dil iletişim şekli belirlenir. Bu nedenle konuşma, dil pratiğinin ve kullanımının en önemli parçasıdır. Bu nedenle, bu çalışma, bu zayıflığın tedavi etmesinin önemini artırır, ve öğrenmeyi kolay bir konuya dönüştürmek için uygun çözümler bulmayı amaçlar, öğrencinin dilin güzelliğini ve akıcılığını hissetmesini ve başkalarıyla iletişim sürecinde onu iyi kullanması için gerekli beceriyi vermesini sağlar. Bu çalışma, çalışmanın dayandığı en önemli teorik kavramları içeren bir girişten ve dört bölümden oluşmaktadır. "Arap Dilinin Gerçeği" başlıklı birinci bölüm önemi ve özellikleri ile Araplar ve Müslümanların onu yayma ve öğretme çabalarından bahseder. İkinci bölüm ise "Arap Dili ve İletişim" Arap dili becerileri ve bunların konuşma becerisiyle ilişkileri, konuşma becerisinin önemi, beceriler arasındaki konumu ve öğrenciler arasında nasıl geliştirileceği ile ilgilidir. Üçüncü bölümü anadili olmayanlar için Arapça konuşma öğretiminin zayıflığını tedavi etmek olarak adlandırdık ve bu bölümde öğrencinin öğrenme sürecinin unsurları, çevre, öğretim müfredatı ve öğretim yardımcılarından bahsettik. Arapça kelimeleri telaffuz etmedeki fonolojik zorluklar ve eğitim yöntemleri, eğitimli öğrenciler için Arapça cümle oluşturmanın zorlukları da sunuldu. Dördüncü bölüm: "Anadili olmayanlar için Arapça konuşma derslerinin seviyesinin iyileştirilmesi", dil öğretiminde uluslararası standartları ve konuşma becerisini değerlendirme yöntemlerini açıklamak için geldi.Ayrıca Arapça konuşma öğretiminde en iyi modern stratejileri önerdik.Master Thesis Anadili Arapça olmayanlara Arapça öğretiminde kültürel boyut(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Zayiğ, Muhammed; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiDil, fonemik, morfolojik ve gramatik sistemiyle ve dört becerisinin bilgisiyle sınırlı kalmaz. Bunun ötesinde tüm iletişimsel durumlara eşlik eden kültürel ve sosyal sisteme geçer. Bu nedenle, dil kültürünü anlamak ve konuşmada onunla etkileşim kurmak ve sosyal bağlamlarını bilmek ikinci dili öğrenmenin bir hedefi haline gelmiştir. Dil kültürünün öğretilmesi, öğrenciyi kültürel yeterliliğe bağlar. Onu iletişimsel durumların meydana getirdiği bağlamlarla, taşıdıkları dilsel ve kültürel işaretlerle ilişkilendirir; ve orijinal konuşmacı olarak konuşmasını sağlar. Bu çalışmada, kültürel bilgi yeterliliğinin ehemmiyeti ve yabancılara Arapça öğretiminde önemi anlatılacaktır. Bunun yanında kültürel diğer unsurların da tanıtılıp bilinmesinin gerekliliğine değinilecek, bu kültüre ulaşmayı gerektiren çalışmalara değinilecektir.Master Thesis Arap dilinin anadili arapça olmayanlara öğretilmesi sürecinde sınav hazırlama esasları(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Haydar, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu tez, Arap dilinin öğretiminde testler oluşturma yöntemini ele almaktadır ve bu tezin ele alınmasındaki ve çalışılmasındaki önemi, bu testlerin öneminden ve anadili Arapça olmayanlara Arapça öğretimi üzerindeki etkisinden kaynaklanmaktadır, çünkü testler, öğrencilerin yeteneklerini ölçmek ve değerlendirmek için çok önemli bir araç olarak kabul edilir. Ayrıca öğrencilerin bilişsel ve davranışsal hedeflerine ulaşma dereceleri ve Arapça dilini öğrenmedeki gelişimleri saptanabilir. Öğretmen bu testlerin sonuçlarına dayanarak öğrencilerin seviyelerini belirleyebilir ve öğrencilerin yeteneklerini artırmak ve geliştirmek için bir plan geliştirebilir. Bu tez, öğretmenlerin öğrencilerin yetenek ve yeterlilik düzeylerini değerlendirme yöntemini çözmeyi amaçlamaktadır. Doğru ve açık temeller üzerine inşa edilen testlerin iyi ve doğru kullanımı ve yapılandırılması, öğrenciler için güçlü bir motivasyonu temsil eder ve onları öğrenme ve dil sevgisi için çaba göstermeye zorlar ve bunun tersi de geçerlidir.Bu da böyledir, çünkü testlerin yanlış yapılandırılması, eğitimli öğrencilerin tepkilerinde olumsuz sonuçlar vermekte ve buradan eğitimli öğrencilerin seviyelerini belirlemede, yeteneklerini geliştirmede ilham verici ve katalizör olmak için bu sorunun çözülmesinde ve bu testlerin en iyi şekilde kullanılması için bu tez yaplmıştır. Bu tezde, istenen bu amaca ulaşmak için betimsel ve analitik yaklaşım kunllanılmıştır.Master Thesis Biçim yönünden Hâfız İbrâhîm'in el-Kasîdatu'l-‘Umariyye isimli kasidesi(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Alibrahim, Mohamad; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiEdebi eser, ister şiir ister düzyazı olsun, sanatsal eserdir ve alıcı üzerindeki etki dereceleri onun bakış açısına ve doğru vizyona yardımcı olan araçlara göre değişir. İşin tanzim edildiği üslup ise bunda belirleyici faktördür. Ancak bu yöntemin, güzelliği ortaya çıkarmak, eksikliklerin ve kusurların yerlerini belirlemek için dikkatli, ince bir analize ihtiyacı vardır ve üslup çalışmalarının amacı da budur; üslup çalışmaları metinde ayrıntıları ve dilsel olguları daha ince bir anlayışa ve daha doğru bir hisse yardım etmek için gösterir. Bu nedenle, bu araştırma üslup çalışmasına dayanmaktadır. Şiirin pasaj ve mısralarının dağılımına ve bu pasajlar ile temaları arasındaki bağlantı gösterilerek bazı biçimsel ve nesnel yönler ele alınacaktır. Her şiir pasajının bahsettiği konuya göre, şiir pasajlarının uzunluğunda açık bir ihtilaf fark edeceğiz. Bu içeriğe göre pasajların öneminin farklılığını gösteriyor. Araştırmada şiirdeki fiillerin illetli ve sahih olması ve türevleri cihetiyle incelenip istatistiksel tablolarla açıklığa kavuşturulması ele alınacaktır. Morfolojik (sarf) araştırma, rakamlara ve yüzdeliklere dayanan istatistiksel yönteme göre metni daha net hale getirecektir. Bu tez ele aldığı kasidede retorik (belagat) araştırmaları kapsadığı gibi metafor ve benzetmelerin en önemli konularını da ele alıyor ve anlambilimini, estetiği belirtiyor. Belagat üslup şekillerinden bir şekildir, hatta estetik ve güzelliğin en belirgin biçimidir. Bir metinde ne kadar çok belagat varsa o nispette metnin tesiri ve kıymeti artar. Tez, kasidenin yazıldığı şiir veznini gösteren ritmik araştırma ile birlikte bu veznin kullanımını gösterir ve kasidedeki şiir parçalarının beyanını kapsar. Şiirsel vezinler ritim ve müzikal melodilerden ibarettir. Metnin psikolojik etkisi ise vezinden vezne değişir. Bunun için şiirin genel anlamı ile yazıldığı vezin arasında bağlantı vardır.Master Thesis Cahiliye döneminden modern döneme Arap şiirinde intihâl(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2023) Abdullah, Mahmut; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesiİslam öncesi dönemde şiirde intihal konusu, kadim ve modern birçok eleştirmen ve araştırmacının zihnini meşgul eden önemli konulardan birisidir. Bu konu, Arap edebiyat eleştirmenleri arasında tartışma konusu olması hasebiyle eleştiri kitaplarında da genişçe yer almıştır. Bu araştırmanın amacı, klasik Arap edebiyat eleştirisinde İslam öncesi şiirindeki intihal olgusu ve intihalin köken meselesi, bu edebi olgu hakkında oryantalistlerin ve modern edebiyat eleştirmenlerinin görüşlerine yer vermektir. Çalışmada, farklı merhalelerde eski Arap şiirinin, ardından metinler. Daha sonra, klasik ve modern Arap eleştirme, daha sonar söz konusu idialarına yanıt vermek suretiyle İslam öncesi döneme ait şiiri bu tartışmanın dışında tuttuk. modern dönemde teknoloji ve sosyal media aracılığıyla intihalin yayılmasının nedenlerine ve bilimsel çalışmaların kalitesine olan etkilerine ve bu intihallerin nasıl olduğuna değindik. Çalışmamızın sonunda, sonuçlara, intihalin yayılmasını sınırlayan önerilere yer verdik.Master Thesis Cıhê kovara Hawarê dı dîroka perwerdeya Kurdî da(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Sadak, Murat Bedirhan; Aydın, Tahirhan; Aydın, Tahirhan; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiEğitim, toplumun en önemli meşkuliyetlerinden biridir. Eldeki kaynaklara göre, insanlık tarihi boyunca eğitim hep vardı. Öyle öngürülüyor ki gelekcekte dehep var olacaktır. Klasik dönemde toplum ve iktidargerekliliklerine göre eğitim şekillenip bu ihtiyaçlara göre eğitim veriliyordu. Modern çağda ise kısmen da olsa eğitimdeki bu durum değişiyor ve artık bireylerin zihinsel meraklarına göre eğitim verilmiştir.Kürt eğitimi deşüphesiz bu tarihi süreçlerden geçmiştir. Klasik dönemde Kürt medreselerinde verilen eğitim mîrliklerin çıkarları veya toplumun dini endişelerine göre veriliyordu. Fakat 19. yy sonuna gelindiğinde bu klasik anlayış değişiyor ve artık eğitim kişisel vaya çağın gerekliliklerine göre verilmiştir. Bu dönemde Kürt entellektüelleri da diğer milletlerin aydınları gibi harekete geçmişler ve toplumunu biliçlendirip aydınlanma konusunda eğitmeye çalışmışlar. Aynı zamada Kürt aydınları, toplumsal birlik ve bilinçlenme için dernekler kurmuşlar, gazete ve dergiler çıkarmışlar.Bu gazete ve dergiler da toplumsal eğitim çerçevesinde; kürtçenin öğretilmesine yönelik çalışmalar yapılmış. Aynı zamanda bu gazete ve dergilerde kürt medreselerinde verilmiş klasik eserler tanıtılmış, kürt tarihinin eski ve yakın çağlarına yönelik çalışmalar yayınlanmış, edebi ve folklorik hikayeler yayınlanmış.Özellikle 1. Dünya Savaşından sonra Kürtlerin topraklarındayeni ulusal devletler kurulmasıyla artık Kürt dili ve kültürü yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştır. Celadet Ali Bedirhan ve birkaç arkadaşı Kürt dili ve kültürüne yönelik bu tehlikeyi kendi üzerlerinde bir sorumluluk olarak görmüşler ve buna direnme çabalarına girmişler. Bu amaçla Hawar dergisini çıkarmaya başlamışlar. Hawar dergisi, Celadet Ali Bedirhan önderliğinde siyasi konular hariç Kürtlükle alaklı her konuyla ilgileneceğini beyannamesinde belirtmiştir. Hawar dergisinde çok geniş konu yelpazesiyle beraber Kürt/Kürtçeeğitimine yönelik çalışmalara da ağırlık verilmiştir.Hawar'da buna yönelik ilk defa Kürtçe latin alfabesi uygulanmış, Kürtçe dilbilgisi sistematiği konusunda temeller atılmış, çocuk hikayeleri ve pedagojik çalışmalar yayınlanmış. Dergide yayınlanmış bu çalışmalardan da anlaşılıyor ki Hawar'ın yazarları, okul disiplinine benzer şekilde Kürtçe eğitime yönelik çok yönlü ve yararlı çalışmalar içerisinde olmuşlardır.Master Thesis Destana Zembîlfiroş û Gulxatûnê(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2013) Samur, Aziz; Yıldırım, Kadri; Yıldırım, Kadri; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu çalışma Klasik Kürt Edebiyatı'nın aşk destanlarından olan Zembilfıroş ile Gülhatun hikâyesinin yazılı varyantları etrafında hikâyenin metinsel tahlilini, olay örgüsünü, kahramanların konumu ile özellikleri, destanın tarihsel ve sosyal arka planını ortaya çıkarmayı amaçlamaktadır. Çalışmanın üzerinde şekillendiği varyantların ilki Feqiyê Teyran'a (1549-1631); ikincisi Melayê Bateyî'ye (1675-1760); ve üçüncüsü de Mûradxanê Bayezîdî'ye (yazılış yılı 1776) aittir. Çalışmanın birinci bölümünde destan ve destanların ortaya çıkışı ile türleri üzerinde durulmuş, batı ve doğu edebiyatındaki örnekleri işlenmiştir. İkinci bölümde aşk destanları ve bunların batı edebiyatındaki örnekleriyle birlikte doğu edebiyatında meşhur olan örnekleri de tanıtılmıştır. Çalışmanın üçüncü bölümünde ise esas konuyu teşkil eden üç varyantın metin bilgisi etrafında, Zembilfıroş ile Gülhatun destanının Klasik Kürt Edebiyatı ile Çağdaş Kürt Edebiyatı'ndaki yeri; varyantların şair, içerik, tema, mesaj, düşünce, dil, nazım şekli gibi metin tahlilleri; hikâyenin kahramanlarının nitelikleri; destanın ortaya çıkış yer(ler)i ile olayın oluş şekli; destanın vuku bulduktan zonraki yayılma ve yazıya geçirilme durumu; destanın erkek kahramanı olan Zembilfıroş'un, Kürdistan tarihini anlatan kaynaklardan yola çıkarak gerçek tarihsel kişiliğinin tespiti gibi konular işlenmiştir. Bu bölümde ulaşılan en önemli sonuçlardan biri, Zembilfıroş ile Gülhatun arasında vuku bulan aşk hikâyesi, miladi 994 yılında Mervaniler (Miladi 985-1086) döneminde Diyarbakır'ın Silvan ilçesinde meydana gelmiştir. İkinci önemli ayrıntı, adı geçen aşk hikâyesinin erkek kahramanı olan Zembilfıroş'un gerçek ismi Emir Said olup, Diyarbakır Paşalarından Emir Hasan'ın oğludur. Bu noktada Kürdistan tarihi ile ilgili literatür taranmış, Emir Said ve Emir Hasan ile ilgili önemli bilgilere ulaşılmıştır. Yine günümüz yazar ve araştırmacılarının eserlerindeki Zembilfıroş ile ilgili araştırma, analiz ve düşünceleri de işlenerek, hikâyenin gerçek kimliğine kavuşması yönünde sundukları katkı dikkatlere sunulmuştur. Çalışmanın son bölümü olan dördüncü bölümde ise Zembilfıroş hikâyesi, Yusuf ile Züleyha ve İbrahim Edhem hikâyelerinin olayın gerçekleşme ve kurgu biçimi bakımından ortak yönleri ele alınmıştır. Bu bölümde karşılaştırılan hikâyeler ve ortaya çıkan benzer motiflerin varlığı, farklı toplumların benzer edebiyat kültürüne sahip olduklarının işaretleri gibidir. Son olarak ekler bölümünde, üzerinde analiz ve tahliller yapılan Zembilfıroş ile Gülhatun aşk hikâyesinin üç varyantı olduğu gibi verilmiştir.Master Thesis Di çend pexşanên Kurmancî de Evînên Efsanevî(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2015) Polat, Edip; Yıldırım, Kadri; Yıldırım, Kadri; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiDenemeler hariç, bütün kürtçe nesir edebiyatı örnekleri birçok açıdan birbirine yakındır. Halk edebiyatında, özellikle Efsanevî Aşklar'ı içeren eserlerde edebî türler arasındaki farklar çok azalır, bazen de neredeyse ortadan kalkar. Her efsaneden üç-dört varyant veya formu ele aldım ve karşılaştırdım. İçerik, karakterler, anlatım silsilesi, olay örgüsü aynı olanlar, eser kısa da olsa özellikleri bir varyantınkine benziyorsa, biz onu "form" olarak adlandırdık. Efsanelerin özetlerini en uzun ve halk arasında daha çok bilinen varyantı esas alarak yazdım. Efsanenin karakterlerini ister ana karakterler ister stero karakterler olsun, hepsini inceledim. Duygusal, akraba, dini, arkadaşlık vs. ilişkileri incelemeye değerdi, fakat varyantlara göre bu karakterler ve ilişkileri değişmekteydi, bunu ayrı bir başlık altında ele aldım. Eğer bu durum netleştirilmeseydi, varyantlar anlaşılmayacaktı. Bazı efsanelerin form ve varyantları çok fazlaydı, hepsinin özetlerini bu çalışma kapsamına dahil edemezdim, bu ancak bir doktora tezi olabilirdi, fakat halk arasında yerleşik olan belirli form ve varyantları daha çok ele aldım. Bu varyant ve formların bazıları türkçe idi, fakat onlar kürt efsaneleri oldukları, eserin ruhu kürtçe ve olay kürtlerin yaşadıkları topraklarda geçtiği için, onları da bu inceleme içine aldım (örneğin M. Said Ramazan el-Bûtî tarafından yazılan Mem û Zin romanı ile Bawer Ferat tarafından yazılan Dewrêş ile Adûle). Efsanelerin ne zaman ve nerede yaşandıkları herkes için önemlidir, öğrenebildiğim kadarıyla bu konuyu inceledim. Bütün efsanelerin sonuçlarının değerlendirilmesi gerekirdi, kendimce yorumlanmasını uygun gördüm. Bütün efsaneler için değişmeyen bu konu başlıkları, incelemem için paydaş bir yöntem olarak ortaya çıktı. Konu nesirlerle sınırlı olduğu için, bu efsanelerin ezgi, şiir, destan vs. manzume şeklindeki söyleyişlerine yer vermedim. Fakat bu efsanelerin metinleri içinde birkaç dizeye yer verdim. Bütün örneklerin genel değerlendirilmesi ve yorumlanması için, çalışmanın sonunda "Sonuç" yer almaktadır. Bununla birlikte "Ek 1" de Edûlê'nin tarafından söylendiği rivayet edilen Dewrêş üzerine bir ezgi (kilam) yer almaktadır. Bu çalışmanın sonunda kürt edebiyatında başka bir yazın biçimiyle karşılaştım: Karma edebiyat formu. Bilindiği gibi edebiyat tarihinde şekil (morfoloji) bakımından bir yazı ya dize ve beyitlerden oluşur ki biz buna destan, mesnevî, gazel vb. deriz, ya da nesir şeklinde hazırlanırlar ki biz bunlara masal, öykü, roman, anı vb. deriz. Karma Edebiyat Formu bir arada kullanılan bu iki türden oluşur. Yani bir metnin içinde hem nesir var, hem şiir, destan ve "kılam" var. Bu tür, çoğunlukla efsanevî aşklarda kullanılagelmiştir. Bu formu tam anlayabilmemiz için, efsanevi aşkların örneklerini araştırma ve inceleme konusu olarak seçtim. Özellikle Bijen ile Menice aşkı kurmanclar arasında şimdiye kadar pek bilinmiyordu, fakat görülecek ki bir çok açıdan Mem ile Zin aşkından geri kalır tarafı yok. Ahmedî Xanî'nin mesnevisi olan Mem ile Zin, Mola Mahmudî Beyazidi tarafından öykü şeklinde edebiyat dünyasına kazandırılmış, ancak edebi omurgasından bir şey kaybetmemiştir. Bunun gibi, Firdevsi'nin Şehnamesi'nde Bijen ile Menice aşkı ikili beyitler halinde anlatılırken, bu tezin ilerleyen sayfalarında da görüleceği gibi bu sevdalar birçok bölgede masal olarak da anlatılır ve nesir olarak kitaplarda yer almışlardır. Hangi stil ile söylenmiş veya yazılmış olursa olsun, kısa ya da uzun, yörelere göre değişen varyantları olsa bile, kahraman adları ve olayların geçtiği yerler değişse bile, bu aşklar içeriklerinden bir şey kaybetmemişlerdir. Kafiyeli şiirlerde veya ezgilerde söylenemeyen betimlemeler, sözü uzatma fırsatının daha çok olduğu öykü veya roman sayfaları arasında rahatlıkla ve genişçe dile getirilebilmiştir. M. Ö.'sine ait bir örnek vardır: Bijen ile Menice aşkı. Bu otantik aşk halen kürtlerin gece oturumlarında (şevbêrk) masalcılardan dinleniliyor. Bijen Ristemî Zal'ın yeğenidir ve Menice Turanistan kralı Efrasiyab 'ın kızıdır ki o İran'ın düşmanıdır. En büyük engel işte bu düşmanlıktır. Dewrêşê Evdî ile Edûlê'nin aşkı, Milan ve öteki üç aşiret Türkmen, Gêsî ve Şemiran arasında patlak veren çatışma döneminde gelişir ve trajediyle sona erer. Bu aşkın önündeki en büyük engel inançları ve sınıfsal farklılıklarıdır. Dewrêş hem Yezîdî hem de yoksuldur, Edûl ise suni müslüman ve Mîr olan Temir Paşa'nın kızıdır. Siyabend ile Xecê'nin aşkı hasretle karşı karşıya kalır; Siyabend eşkıyadır, dağlardadır ve tek başınadır, fakat Xecê yedi erkek kardeşin ailedeki tek kız kardeşidir. Kardeşleri Xecê'yî Siyabend'e vermezler, o da kızı kaçırır, Sipan dağının doruklarına götürür. Siyabend orada bir yabanöküzünün boynuz darbesiyle bir kaza sonucu uçurumdan düşer ve ölür. Xecê de peşinden atlar. Burada sosyal ilişkilerdeki çelişkiler var, eğer o kaza meydana gelmeseydi, belki de birlikte mutlu yaşarlardı. Mem ile Zin aşkı, önceleri Memê Alan destanında yer almış, sonra Ahmedê Xanî tarafından mesnevi tarzında yazılmıştır, 18. yüzyılda Mele Mahmûdê Beyazidî tarafından öykü olarak kaleme alınmıştır. Son yıllarda ise roman tarzında yayınlanmıştır. Bu aşklardan sadece dört örneği ele aldık: Dewrêşê Evdî ile Edûlê, Siyabend ile Xecê, Bijen ile Menîce, Mem ile Zîn. Fakat buna benzer onlarca örneğin olduğunu belirtmek gerekir.Master Thesis Dil kimlik ilişkisi bağlamında Batı sömürgeciliğinin modern Mısır edebiyatı tercüme hareketlerine etkisi(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Erkar, İmren Hicran; Gemi, Ahmet; Gemi, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiÖZET Sömürgeci devletler doğrudan ya da dolaylı bir şekilde milletlerin kimliklerine ve kültürlerine müdahale etmiştir. Sömürülen halkların Batı eksenli modern yaşam tarzına olan hayranlıkları, kültür ve edebiyat dalında değişime zemin hazırlamıştır. Tercüme hareketleri bu zeminin en önemli parçası olarak yerini almıştır. Hazırlamış olduğumuz bu çalışmamızda sömürge faaliyetlerinin tercüme hareketlerine yansıması incelenmiş, aynı zamanda bu yansımanın edebiyatta yarattığı değişimler de ele alınmıştır. Çalışmamızın birinci bölümünde Mısır'ın sömürgecilik tarihi araştırılmış ve sömürgeciliğin, bir milletin kimliğinde ve dilinde bıraktığı etki işlenmiştir. Bu minvalde Mısır'ın sömürgecilik tarihinin başlangıcı olarak kabul edilen Fransız İhtilali ve Fransız İhtilali'ni takip eden İngiliz işgaline de yer verilmiştir. Buna mukabil ortaya çıkan gelişmeler ve Mısır'ın değişen sosyolojik ve kültürel yapısı da çalışmamızda konu edinmiştir. Çalışmamızın ikinci bölümünde ise modern Mısır edebiyatının temelini atan tercüme hareketleri ele alınmıştır. Tercüme hareketlerine yön veren edebiyatçılar ve bu doğrultuda Mısır kültüründe, dilinde ve edebiyatında oluşan farklılıklar incelenmiştir. Yine çalışmamızda, tercüme hareketiyle birlikte Batı edebiyatından etkilenen edebiyatçılar ve bu dönemde işlenmiş olan konular yer edinmiştir.Master Thesis El-Bıkâ'î'de bağlam ilmi ve el-Ferâhî'de Kur'ân nızâmı Zâriyât Sûresi üzerine karşılaştırmalı ve analitik bir çalışma(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Alomar, Mohamad; Jankır, Aslam; Jankır, Alsam; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu çalışma, ilgili alandaki âlimlerden ikisinin eserlerine müraacat etmek suretiyle Kur'ân-ı Kerîm'deki bağlam konusunu ele almayı amaçlamıştır. Söz konusu alimlerden ilki, "Nazmu'd-Durer fî Tenâsübi'l-Âyâti ve's-Suver adlı eseri ile Burhaneddin el-Bikâ'î, ikincisi ise Nizâmu'l-Kur'ân ve Te'vîlu'l-Furkâni bi'l-Furkân ile Delâilu'n-Nizâm adlı eserleriyle Abdulhamîd el-Ferâhî'dir. Her iki âlimin de Kur'ân-ı Kerîm'in âyetleri, cümleleri, bölüm ve sûreleri arasında var olan bağlam ve uyuma dair tespitleri büyük gayret sarf ederek ortaya koymuşlardır. Göstermiş oldukları bu çaba, bu âlimlerden her birinin, bu bağlam ve uyum için belirlediği ana hatlar hususunda aralarında karşılaştırma yaparak ortaya koymak ve gösterilen bu çabaya ışık tutma hususu önem kazanmıştır. Bu iki teori için Zâriyât sûresini uygulamalı bir şekilde ele almak ve iki alimin teorileri arasında uygulamalı bir çalışma yapmak, ayrıca her birinin kendi teorisi üzerinde değerlendirme için örnek olarak aldık. Bu hedefe ulaşmak için çalışmanın birinci bölümünde, her iki imamı (el-Bikâ'î ve el-Ferâhi) incelemeyi içeren giriş niteliğindeki teorik ön bilgilere, onların tefsirle ilgili kitaplarını incelemeye yer verilmiştir. Bunlara ilaveten, Zâriyât Sûresinin ayırt edici özelliklerine de yer verilmiştir. İkinci bölümde ise her iki alime ait teorilerin ana hatlarını belirlemeye sonra da bu iki teori arasında karşılaştırma yapmaya gayret edilerek, Kur'ân'daki bağlamsal uyuma yer verilmeye çalışılmıştır. Üçüncü bölümde ise her iki âlimin, Zâriyat sûresi temelindeki uygulamalı çalışmalarına yer verildikten sonra bu uygulamalar arasında karşılaştırmaya yer verilmiştir. Böylece bu araştırma, her iki teorinin Zâriyât Sûresi üzerindeki uygulamalı çalışma ile birlikte, el-Bikâ'î ve el-Ferâhi 'nin bu konudaki teorilerinin gizli kalmış yönlerini açığa çıkarma üzerine inşâ edilmiş ve Kur'an'daki bağlam ve uyum konusunu merkeze alarak bu konuta ışık tutmayı hedeflemektedir.Master Thesis Hevalnav dı navbera Zımanê Kurdî (Kurmancıya serî) û Tırkî da(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2017) Bazıd, Berqee Taher; Aydın, Tahirhan; Aydın, Tahirhan; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu çalışma karşılaştırılmalı metodla yapılmıştır; Başlangıç, Giriş ve Sonuç haricinde üç bölümden oluşmaktadır. Birinci Bölüm: Bu bölüm özellikle kürtçe ile ilgilidir, şu konuları içermektedir: Sıfatın tanımı, Anlam bakımından sıfat türleri, Yapı bakımından sıfatlar, Sıfatların derecelendirilmesi, Sıfatların küçültülmesi ve pekiştirilmesi, Sıfatların isim olarak kullanımı ve ayrıca Sıfatların cümledeki görevi. İkinci Bölüm: Bu bölüm özelikle türkçe ile ilgilidir, şu konuları içermektedir: Sıfatın tanımı ve anlam bakımından sıfat türleri, Yapı bakımından sıfat türleri, Sıfatların derecelendirilmesi, Sıfatların küçültülmesi ve pekiştirilmesi, Ünvan sıfatları, Sıfatların isim yerine kullanımı, Sıfatların cümle içindeki görevi ve Sıfat-fiiller. Üçüncü Bölüm: Bu bölümde birinci bölüm ve ikinci bölümde bahsedilen iki dildeki sıfatlar, her iki dildeki benzer ve farklı noktalar karşılaştırılmıştır. Sonuç olarak bu çalışmada Türkçe ve Kürtçe sıfatların karşılaştırmasini yaptik ve birkaç önemli noktayı açığa çıkarmaya gayret ettik.Master Thesis Kur'an-ı Kerim'de tembih metodları (Nahiv ve belağat açısından inceleme)(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Elisa, İsa; Gemi, Ahmet; Gemi, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu inceleme, okuyucunun dikkatini çeken ve onu gaflet uykusundan uyandıran dilsel üslupların açıklanmasını hedeflemektedir. Bu hedef, "Kur'ân-ı Kerîm'deki uyarı üslupları" incelenerek gerçekleştirilecektir. Çünkü Kur'ân-ı Kerîm, Arapçadaki en yüksek, en fasih ve en beliğ metindir. Bu inceleme, kendisinden sık sık bahsedilen dilsel bir görev olması itibarı ile dikkatleri bu uyarıya çekmeye çalışmaktadır. Bu görevin, pek çok üslup ile bağlantısı vardır. Nahve (gramere) ve belagate dair üsluplar bu sayılan üslüplar içerisinde yer almaktadır. Belagate dair uyarı, eş değeri olan nahve dair üsluptan daha çok ilgi çekmiştir. Bunun sebebi, uyarı görevini yerine getiren belagat üsluplarının çok, bu konuda söylenen sözün ise az olmasıdır. Nahve dair üslup ise bunun tam tersi olup, içlerinden birinin Kur'ân-ı Kerîm'de bulunmadığı birkaç araçla sınırlı olmasına rağmen hakkında çok söz söylenmiştir. Belagatlı uyarı iki çeşit üzere gelmiştir; direkt ve indirekt. Direkt olanı "talebî inşâ" (isteme ânında mevcut olmayan bir şeyi gerektiren istek), indirekt olanı ise "udûl" (dildeki yerleşik tarzı bırakarak daha etkili yeni bir ifade tarzına geçmek) temsil etmektedir. Bu inceleme, talebî inşânın, Kur'ân-ı Kerîm'deki uyarma konusu ile bağlantı açısından en sağlam ve en güvenilir üslup olduğu sonucuna varmıştır. Çünkü onda "istek" anlamı ve üzerinde bu üslupların geldiği bir gövde vardır. Nidâ, "yâ" edâtı ile sınırlıdır. İstifham (soru), üslupları doğrultusunda "hemze"yi kullanmış, bazı harf ve fiillerin yardımıyla tenbih/uyarı edatlarına benzeyen biçemler (kipler) şekillendirmiştir. Emir ve nehiyde (olumsuz emirde), içlerinde yer alan kesin istek anlamının yanı sıra onların pek verimli üslupları ve bunların uyarma hususundaki rollerini güçlendiren bazı biçemlerinin tekrarı gelmiştir. Temennînin (dilemenin) nidâ ile birlikte kullanımının, onun uyarmaya yönelik çekiminde rolü olmuştur. Uyarı/Tenbih, udûl ile, alıcı/okuyucu için beklenen telakkisinin ötesinde, beklenmeyen biçimde oluşan, sürpriz olarak gelişen bir biçimle temsil olunmuştur. Bu udûl, hurûf-u mukatta', Kur'ân âyetlerinin son kelimeleri ve tekrarlama gibi sesli de olabilir; zamirler, sayı ve zamandaki yönelim ile veya sözün parçaları arasında takdîm (öne alma) ve te'hîr (erteleme) yapma ile veya sözün bazı parçalarının hazfedilmesi (gizlenmesi) ile ya da bazı şekillerinin değiştirilmesi ile terkipsel (bileşimsel) de olabilir.Master Thesis Kurdên Merwanî dı Tarîxu Meyyafarıqîn a İbnu'l-Ezreq de(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2017) Eyer, Ahmet; Aydın, Tahirhan; Aydın, Tahirhan; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu tezin konusu İbnu'l-Ezrak'in Tarihu Meyyafarıqin adlı eserinde Mervani Kürtleridir. İbnu'l-Ezrak'in bu eseri Mervani Kürtleri hakkında ayrıntılı bilgi veren ilk eserdir. Tezin amacı Mervani hanedanını incelemek ve bu hanedanın özellikleri tespit etmektir. Tez İbnu'l-Ezrek'in bu eseri ile sınırlandırılmıştır ve giriş ile üç bölümden oluşmaktadır. Giriş bölümünde tezin yazılış amacı, konusu, çerçevesi, yöntem ve kaynakları belirtilmiştir. Birinci bölümde bu eserin yazarı olan İbnu'l-Ezrek'in hayatı, gezdiği yerler, devlet yönetimindeki görevleri, ilmi kişiliği ve eserleri ele alınmıştır. Yine bu bölümde Tarihu Meyyafarkin hakkında bilgi verilmiş, önemi ve özellikleri ve üzerinde yapılan çalışmalar, içeriği, kaynakları ve yöntemi dile getirilmiştir. İbnu'l-Ezrak gezip gördüğü bölgeler, şehirler ve devletler hakkındaki görüş ve düşüncelerini ve oralardaki tecrübelerini yazmıştır. Biz de bu bölüm de Tarihu Meyyafarıqin ve İbnu'l-Ezrek hakkında bilgi verdik. Eserin özelliklerini, önemini, içeriğini, kaynaklarını, yöntemini ve üzerinde yapılan çalışmaları dile getirdik. İkinci bölümde Mervani Kürtleri ve bu hanedanın emirlerinin dönemleri ele alınmıştır. İkinci bölüm altı tane alt bölümden oluşmaktadır ve bu alt bölümlerin konuları şu şekildedir: Mervani Kürt yönetiminin başlaması, Emir Ebu Ali Hasan bin Mervan, Mumehidudevle Ebu Mansur, Nesruddevle Ebu Nasr Ahmed bin Mervan, VI Emir Nizameddin, Nesruddewle Mensur dönemleri ve Mervani henedanının yıkılışı. Bu bölümde emirlerin hayatları, yönetimlerinin başlangıcı, iç ve dış ilişkileri ve öümleri dile getirilmiş. Bu bilgilere göre Mervani emirliğininin temelleri Bad bin Dostık döneminde atılmış ve Emir Nasrudevle döneminde altın çağını yaşamıştır. Emir Nizamedin döneminde yavaş yavaş Selçukluların etkisine girmiş ve Emir Nesrudevle Mansur döneminde Selçuklular tarafından ortadan kaldırılmıştır. Üçüncü bölümde Mervani hanedanı döneminde Mervani Kürtlerinin oluşturdukları ve Tarihu'l-Meyyafarıkin'de geçen kültür ve medeniyet ele alınmıştır. Ayrıca bu bölümde devlet yönetimi, adalet ve yargı, bilim ve sanat, askerlik ve güvenlik, mimari ve şehircilik, ekonomi ve ticari hayat, inaç ve toplumsal hayat konuları yorumlanmıştır. Ayrıca devlet yönetiminde emirlerin özellikleri ve tahta çıkış şekilleri, vezir, vali ve divan işleri hakkında bilgi verilmiş. Mervani dönemi kadılarından bahsedilmiş ve bu kadıların özellikleri, yargılama şekilleri dile getirilmiştir. Mervani Kürtlerinin orduları, bu ordunun durumu ve özellileri ve ordunun kullandıkları silahlar hakkında bilgi verilmiş. Bu döneme ait bina, kalıntı ve mimari eserlere ait bilgiler bu bölümde verilmiş. Ayrıca bu dönemde yapılmış olan sur, burc, saray, mesire, kubbe, cami ve hastaneler hakkında bilgi verilmiş. Bunun yanında Mervani Kürtleri dönemindeki adet, gelenek, görenek ve inanışlar hakkında bilgi verilmiş. Mervanilerdeki vakıf ve yardımlaşma, ekonomi ve ticari faaliyetler hakkında bilgi verilmiş.Master Thesis Lêkolîneke folklorî li ser destana mem û zînê(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2013) Attı, Hikmettin; Yıldırım, Kadri; Yıldırım, Kadri; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiMEM Û ZÎN DESTANI ÜZERİNE FOLKORİK BİR İNCELEME Hikmettin ATTI ÖZET Bu tezde modern folklor biliminin prensipleri çerçevesinde, halk edebiyatı ürünü olan Memê Alan Destanı ile yazılı bir eser olan Ehmedê Xani'nin Mem u Zîn'i arasındaki ilişki incelendi. Halk edebiyatı ürünü olan Memê Alan Destanı için, araştırmacı yazar Qanatê Kurdo'nun, Mem û Zîn adlı eserinde toplanan oniki (12) varyantı ve Roger Lescot'un Memê Alan adlı derlemesi esas alındı. Qanatê Kurdo'nun eserindeki oniki varyantan birisi, kürtçe'nin sorani lehçesiyle kaydedildiği için (Varyant 12), değerlendirmenin dışında tutuldu. Bir diğer varyant da (Varyant 3), Ehmedê Xanî'nin Mem u Zîn'inin bir kopyası niteliğinde olduğu için değerlendirmenin dışında tutuldu. Ehmedê Xanî'nin Mem û Zîn'i için, Prof. Kadri Yıldırım'ın, Mem û Zîn, Çeviri ve Kavramsal Tahlili, adlı çalışması esas alındı. Tez, Giriş bölümünün dışında, üç anabaşlık altında hazırlandı. Giriş bölümünde genel olarak folklor biliminin çıkışı ve yayılması yine folklor terminolojisi hakkında kısa bilgiler verildi. Birinci bölümde, yukarıda bahsedilen Memê Alan varyantları ile Xanî'nin Mem û Zîn'î arasında birkaç epizota göre mukayese yapıldı. Bu mukayesede mümkün olan en üst seviyede, destanın bütün süreçleri değişik varyantlara ve Mem û Zîn'e göre verilmeye çalışıldı. Bununla amaçlanan; Memê Alan ile Mem û Zîn arasındaki ortak noktaları tesbit etmek (ki muhtemelen bu ortak noktalar aynı zamanda destanın en eski pasajları idiler) ve göstermek ve aynı zamanda Memê Alan ile Mem û Zîn arasındaki aktif ve iki taraflı geçişlilik ilişkisine dikkat çekmektir. İkinci bölümde, motif yapısı çerçevesinde, folklorik Memê Alan ile Xanî'nin Mem û Zîn'ini incelendi. Bu bölümde tesbit edilen her motif üç ana başlıkta değerlendirildi. İlk olarak, bu motifin genel olarak halk edebiyatındaki yeri ve önemi değerlendirildi, ikinci olarak; bu motifin Memê Alan Destanı'nda karşımıza nasıl çıktığı tesbit edildi ve son olarak; motifin Xanî'nin Mem û Zîn'indeki yeri tesbit edildi. Bu bölümde motiflerin tesbitinde, Stith Thompson'un ünlü Motif Index of Folkliterature (Halk Edebiyatının Motif Indeksi) adlı çalışması esas alındı. Motiflerin tesbitinde ağırlıkla, Memê Alan ile Mem û Zîn arasındaki ortak motifler üzerinde duruldu. Her motifin incelenmesinde, o motifin genel olarak Halk Edebiyatı içindeki yerine dikkat çekildi ve özelde Memê Alan Destanı'nda nasıl karşımıza çıktığı incelendi. Ve sonra aynı motifin, Xanî'nin Mem û Zîn'inde, nasıl geçtiği tesbit edildi. Bu bölümde aynı zamanda, Zeynelabıdin Zınar'ın, Di Çanda Kurdî De 37 Şaxên Zanistiyê (Kürt Kültüründe Bilimin 37 Dalı) adlı çalışması da esas alındı. Bu çalışmada kürt masalında tesbit edilen ortak noktalardan (133 ortak nokta), çalışmamız ile ilgili olanlardan faydalanıldı. Çalışmanın üçüncü bölümünde, Xanî'nin Mem û Zîn'i, halk kültürü unsurları bakımından incelendi. Bu bölümde sadece Xanî'nin Mem û Zîn adlı eseri esas alındı. Bu halk kültürü unsurları, dini-inançsal unsurlar, yas ve şölen gelenekleri (newroz, av geleneği, düğün merasimi, yas geleneği vb.), halk hekimliği geleneği, müzik, halk oyunları gibi çeşitli başlıklardır. Sonuç bölümünde kısaca ulaşılan bazı sonuçlar verildi. Tezin üç ayrı bölümü, üç ayrı metodla incelendi. Birincisi Mukayese yöntemidir. Bu yönetmeden amaç; Memê Alan varyantlarının kendi içinde mukayesesi ve Mem û Zîn ile ortak noktaları ve ayrışan yanlarını tesbit etmektir. İkinci yöntem; motif yapısı bakımından incelemektir. Bu metot halk edebiyatı araştırmalarında son zamanlarda modern bir metod olarak ön plana çıkmıştır. Bu bölümde Memê Alan ile Mem û Zîn'de geçen ağırlıkla ortak motifler tesbit edilip incelendi. Üçüncü yöntem olarak, bir klasik yöntem olan ve halk edebiyatı araştırmalarında genelde halk kültürünün maddi ve manevi unsurlarını ön plana çıkarıp inceleyen yöntemdir. Üçüncü bölümde bu yöntem ışığında Xani'nin Mem û Zîn adlı eseri incelendi.Master Thesis Mardin lehçesinin fonolojik, dilbilimsel ve anlam bilimsel özellikleri - uyulamalı çalışma(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Youssef, Ahmad; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiDiller hayatımıza tesadüfi olarak giren şeylerden sayılmaz. Dili düzenleyen, tanzim eden kurallar vardır ve ancak bu kurallar ile konuşma dilimize intikal eder, rastgele değildir. En önemlisi ise her dile hüküm eden ve ondan ayrılmayan fonetik özellikler, sarf, nahiv ve mana kuralları gibi dilin tüm parçalarıyla ilgili kurallar vardır. Bunlardan yola çıkılarak dile hüküm eden kurallar oluşturulur. Arap dili de bu açıdan konuşulan tüm lehçeleriyle buna dahildir. Ana dil, konuşanı açısından onun hüviyeti gibidir. Onunla kültürünü, fikrini ve geleneklerini dile getirir. Dil doğup gelişen canlı bir varlık gibidir. Bu çalışmamızda, Mardin'de konuşulan ve onları başkalarından ayıran Arapça Muhallimiyye lehçesi, aynı zamanda bu lehçeye ait terimler, günlük hayatta kullanılan terimlerin kökleri ve fasih Arapçaya olan uzaklık ve yakınlıkları incelenmiştir. Sarf açısından fasih Arapçadan ayıran ya da ortak olan yönleri incelenmiş ve Mardin lehçesinde kullanılan terminolojinin sözlü terimler yoluyla lafzi manaları ve fasih Arapçayla eşleştirmesi yapılmıştır. Bu lehçedeki kelimelerin fasih olup olmadıkları ve dolayısıyla lehçeye sonradan giren ve asıl olan kelimeler ortaya konulmuş ve onu çevreleyen dillerden bu lehçenin ne kadar etkilendiği araştırılmıştır. Fasih dilde meydana gelen bu dilsel değişimleri izlemek için, araştırmada, kelimenin yapısındaki fonetik ve morfolojik değişiklikler incelenmeye çalışılmıştır.Dil ile ilgili fonetik değişimler, fonetik eğilim ve ses bükmeleri ve fonetik öğenin silinmesi veya hafiflenmesi gibi sesle ilgili verileri bilmek ve zapt etmek için çaba sarf edilmiştir. Araştırmacı Mardin'de konuşulan Arapça lehçesini fasih Arapça ile mukarene etmiş, bu lehçenin kaide ve kurallarına ulaşmayı hedeflemiştir.Master Thesis Mardin'de konuşulan Arapça lehçesisin kültürel kimliği(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Derbas, Nesrin; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu araştırma, Mardin bölgesinin tarihini kısaca tanıtmayı, sözlü lehçesini, klasik Arapça dilinden türetilen bu lehçenin klasik Arap diliyle olan bağlantısını açıklamayı ve insani, sosyal ve ekonomik mirasını ifade eden gelenek ve faaliyetlerini incelemeyi amaçlamaktadır. Araştırma, bu hususiyetleri, Mardinlilerin tüm yaşamları boyunca sürdürdükleri geriye kalan faaliyetleri dikkate alarak, tarihsel ve dilsel temelden güncel gerçekliğe doğru hareket eden kapsamlı bir vizyona göre ele almaktadır. İlk bölüm, Mardin bölgesinin tarihsel bağlamını içermektedir. Bu tarihsel bağlam, en erken dönemlerden günümüze kadar olan tarihsel aşamalara odaklanılarak kısa bir şekilde sunulmuştur. İkinci bölüm ise, Mardin lehçesinin dilsel temeli ve onu diğer lehçelerden ayıran özelliklerden bahsederek, ana dille olan bağlantısını içermektedir. Bu bölüme, eski Arapça kökenli ya da diğer dil ve lehçelerden gelen yabancı kökenli, Mardin diyalektindeki bazı kelimeler ele alınmıştır. Üçüncü bölüm ise, Mardin bölgesindeki yaşça büyük olanlardan derlenen bazı sözlü kültür unsurlarını içermektedir. Bunlar, türüne göre kültürel, sosyal ve ekonomik olarak sınıflandırılmıştır. Öyküler, fıkralar, atasözleri, şiirler ve teselli bulmak ve eğlenmek için başvurdukları bazı eğlenceler, onları diğerlerinden ayıran ve nesiller boyunca aktarılan el sanatları, tarım faaliyetleri gibi faaliyetleri içermektedir. Bu araştırma, Mardin halkının kültürü ve medeniyeti ile ilgili olarak toplanan bilgileri, belgeleme ve arşivlemeye katkı sunan saha çalışmasından bir örnek sunmakta, böylece gelecek nesiller için, başvurabilecekleri bir arşiv olarak kalacaktır.Master Thesis Muhammed Furati'nin şiirinde entelektüel ve sanatsal bakış açıları(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Hacbekkur, Dalal; Katea, Samer; Katea, Samer; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu çalışma Muhammed el-Furâtî'nin şiirsel eserlerinin incelenmesi ve tahlili üzerinden şekil ve muhteva arasında ortak bir ilişki bulmak için şiirindeki fikrî meseleleri, ortaya çıkarmaya ve bu meseleleri şekillendirmek için kullandığı en önemli sanat tekniklerini ve şairin kendi döneminde aradığı ve istenen görüşlere ulaşma çabasını yansıtmaya çalışmıştır. Bu araştırma giriş, üç bölüm ve bir sonuçtan oluşmaktadır. Birinci bölüm, düşünsel ve sanatsal bakış açısının açıklanması gibi araştırmadaki temel konular ve ardından şairin ve edebi eserlerinin tanıtılmasını ele almıştır. İkinci bölümde ise şairin şiirlerinde ele aldığı ve çağrıda bulunduğu siyasi, sosyal ve diğer alanlardan en önemli fikri konular işlenmiştir..., Ardından üçüncü bölümde de kapsamlı genel bir bakış sağlamak için dil, tasvir ve müzik dâhil olmak üzere sanatsal unsurlara değinilmiştir. Sonuç olarak bu araştırma, el-Furâtî'nin şiirinde talep ettiği fikir ve beklentilerinin genel bir portresini oluşturmada bu araçların katkısı ve uyumu olan bir dizi sonuca ulaşılmıştır.Master Thesis Nahiv ile belagatta harf-i cerlerin hazfedilmesi olgusu(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Halabı, Abdulgafur; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiBu çalışmada, "Nahiv ve Belagat Çerçevesinde Harf-i Cerlerin İskatı" olgusu ele alınmıştır. Söz konusu ıstılahın ihtisas alanı olan kişiler dışındaki bireyler tarafından kullanımı azalmıştır. "Nez'u'l-Hâfid", kadim ve modern dilciler tarafından harf-i cerin hazfedilmesi anlamında kullanımı yaygın olan Kufilere ait bir nahiv terimidir. Çalışmamızda, kelimenin sözlük ve terim anlamına ışık tutup nahiv geleneğinde doğuşundan bahsedilmiştir. Nitekim terimin pek çok kullanım alanları hakkındaki nahiv, belagat ve tefsir âlimlerinin görüşleri de "et-tadmîn" üzere açıklanmış olup, alimlerin "Nez'u'l-Hâfid" ile ilgili deliller hakkındaki görüşleri çeşitlilik arz etmektedir. Nahiv âlimleri bu çerçevedeki bazı belagat konularına işaret etseler de belagat âlimleri yalnızca harflerin hazfedilmesi başlığı altında harf-i cerin hazfedilmesi olarak bu konuya değinmişlerdir. Harfi cerlerin hazfedilmesinin arkasındaki anlamaların belagat açısından türleri ve belaği referansları tefsir kitaplarında dağınık bir şekilde zikredilmiştir. Bu sebeple bu araştırmanın edindiği nahiv materyalleri belagat materyallerinden daha fazladır ve bir belagat araştırmasından çok nahiv konusunda yapılan bir araştırmaya daha yakındır. Arapça cümle yapısına göre bir kelimenin hazfedilmesi, anlam karmaşasına yol açmadığı sürece konuşmanın kısa ve öz olmasını sağlar. Bu nedenle dilsel yapının bütünlüğünü korumaya çalışan nahiv kuralları ile cümlenin anlam bütünlüğünün ve güzelliğinin korunmasını hedefleyen belagat kuralları iç içe girmiş durumdadır. Öyle ki bu kurallar manzumesini birbirinden ayırmak güç olabilir. Araştırma, dil bütünlüğünü koruyup kaideye meyletmeksizin bilimsel ve mantıklı bir metot ve kolay bir dil ile kastedilen manayı vermeyi hedefleyen bütüncül bir şekilde nahiv ilmi ile belagat ilmi arasında bağ kuracaktır. "Nez'u'l-Hâfid" terimi kullanıldığında nesne olduğu için bir ismin nasp edilmesi akla gelmektedir. Modern nahiv âlimleri, tefsir alimleri ve belagat alimlerinin çoğu harf-i cerin hazfedilmesi çerçevesinde bu anlam ile yetinmektedirler. Nez'u'l-Hâfid olgusu, fiilin etkisinin nesneye direkt olarak tesir etmesi şeklinde değerlendirmiş ve lazım fiilde hazfedilen harf-i cerden sonraki ismi mecâzi mefulün bih olarak görülmüşmüş ve çoğu zaman bu durum semai kaidelerle sınırlandırılmıştır. Lakin bu olguyu inceleyen kişi hazfedilen harf-i cerden sonraki ismin farklı şekillerde geldiğini fark etmiştir. Harf-i cer hazfedildikten sonra isim mefulün bih dışında başka bir gerekçe ile nasp edilebilir. Örneğin; mefulün lieclih, mefulün fih (zarf), temyîz, mefulün me'ah vb.. Harf-i cer hazfedildikten sonra isim mecrur olarak kalıp bulunduğu mahal nasp yahut cer olma ihtimalini taşır. Nahiv, tefsir ve balagat âlimlerinin bu konudaki görüşleri farklılık arz edip bu olgu konusunda; cevaz, men, sema, kıyas, Kur'an kıraatleri ve delilleri ile hazfedilen harften sonra isme anlam verme konusunda çeşitli sözleri bulunmaktadır. Araştırma, bakış açıları ve görüşleri detaylandırıp tercih edilen güçlü görüşü delillere dayanarak ele alınmıştır. Etken olanın lafzî hazf mi manevi hazf mi olduğu konusunu da ayrıca işlenmiştir. Ayrıca harf-i cer hazfedildikten sonra mensup ismin konumunu tayin etme ile kiyasi yahut semai olarak hazfedilmesi caiz olan ve olmayan konumları ele alınmıştır. O halde bu olgu, harf-i cerin hazfedilmesi sonrası ismin mefulün bih olması gerekçesiyle nasp edilmesiyle sınırlı olmayıp bilakis harf-i cerin hazfedinden sonra ismin birden farklı yollarla nasp edilebileceğini de gösteriyor. Öte yandan harf-i cer hazfedildikten sonra isim mecrur olarak da kalabilir yahut isim hem nasp hem cer konumunda olma ihtimali taşıyabilir. Tabi tüm bunlar yerine göre değişiklik arz eden belli kurallar, sebepler, amaçlar ve anlamlar çerçevesinde gerçekleşmektedir. Harf-i cerin hazfedilmesinin ardında yüksek belaği sırlar yattığı, bağlamlarında hoş anlamlar olduğu bir gerçektir. Buna karşın bu anlamları insanın bir çırpıda anlaması da düşünülemez. Bilakis sözün içerdiği belaği latifeleri ve ifade sırlarını anlamak için fikir yürütmek ve üzerinde iyice düşünmek gerekmektedir.Master Thesis Necîb Mahfûz'un Hânu'l-Halîlî ve Peyami Safa'nın Fatih-Harbiye romanlarında gelenek-modernite çatışması(Mardin Artuklu Üniversitesi, 2020) Araz, Tahir; Abdülhadioğlu, Ahmet; Abdülhadioğlu, Ahmet; 02.02. Department of Arabic Language and Literature / Arap Dili ve Edebiyatı Bölümü; 02. Faculty of Letters / Edebiyat Fakültesi; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu ÜniversitesiModern çağın Batılı sömürgecilik anlayışına karşı 19.yy.'ın başlarında, kültürel ve vatani bağımsızlık çerçevesinde ayakta kalma mücadelesi verilen Mısır ve Anadolu'da birçok şair ve yazar toplumun temel değerlerinde yaşanan aksaklıkları metinlerine yansıtmaya çalışarak bu doğrultuda eser vermeye yönelmiştir. Söz konusu dönemde daha çok yanlış Batılılaşmayı ele alan nasihatvari yarı modern romanların Batı'dan yapılan tercüme çalışmaları aracılığıyla yavaş yavaş ciddi bir üslup kazanması ve aydınların topluma kulak vermelerinin akabinde, roman türünde gerek mana ve içerik gerekse metot bağlamında kayda değer değişikliklerin yaşanmasını sağlamıştır. Bu çalışmada günümüzün küreselleşen dünyasında da bir sorun olarak karşımıza çıkan kültürel uyumsuzluk, zihinsel bunalım, gelenek-modernite/eski-yeni çatışması ve manevi buhran gibi toplumsal gerçekler Necîb Mahfûz'un Hânu'l-Halîlî ve Peyami Safa'nın Fatih-Harbiye eserleri üzerinden ele alınarak eleştirel bir perspektifle değerlendirilmiştir.