Browsing by Author "Yeşilbaş, Evindar"
Now showing 1 - 20 of 29
- Results Per Page
- Sort Options
Article Artuklu Yapıları Örnekleminde Sanatta Kültürel Etkileşim(Kadim Akademi Derneği, 2020) Yeşilbaş, Evindar; Acat Akgül, FehimeAnadolu’da XI. yüzyıldan itibaren gelişen kültür ve sanat çok farklı kültürel ve etnik veriler üzerine temellenmiştir. Anadolu sınırları içinde oluşan sanatların daha iyi anlaşılması için sanatın gelişmesini etkileyen ortamı ve kültür çevresini iyi araştırmak bir zorunluluktur. Sanatın içinde kendine yer bulan farklı gelenekleri tespit etmek ve bu geleneklere ait olan unsurları ortaya koymak oldukça önemlidir. Aynı dönem ve yakın çevrede hüküm süren beylikler ve devletler, tarih boyunca kaçınılmaz bir şekilde kültürel ilişkiler içerisinde bulunmuşlardır. Kültürel etkileşimi oluşturan temel husus ise siyasi ve sosyal zeminde yaşanan ilişkilerdir. Bu etkileşimin izlerini ortaya koyan en somut veriler sanat üretimleridir. Sanat yapıtlarında, taçkapı, minare, kemer, örtü sistemi, malzeme, süsleme vb. gibi mimari yapı detayları üzerinden kültürler arasındaki etkileşimin izleri okunabilmektedir. Bu çalışmada, Artuklu Beyliği ile aynı dönemde ve yakın bölgelerde hüküm sürmüş Büyük Selçukluları, Anadolu Selçukluları, İlhanlı, Eyyûbi, Zengî ve Memlûkler’in siyasi, sosyal ve kültürel ilişkileri üzerinden malzeme, teknik, süsleme açısından dönemin yapılarındaki benzer izler incelenmiş ve değerlendirilmiştir.Book Part Diyarbakır Camileri Süsleme Programında Kakma Tekniği(Dicle Üniversitesi Kültür Yayınları, 2023) Yeşilbaş, EvindarDiyarbakır Camileri Süsleme Programında Kakma Tekniği,Article Diyarbakır Çermik Kaplıcası: Mimari ve Tarihi Dönem Analizi(AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ, 2019) Yeşilbaş, EvindarÇermik Kaplıcası, Diyarbakır’ın Çermik İlçesinde, Hamambaşı Mevkiinde, Diyarbakır, Şanlıurfa ve Elazığ illerine ulaşımı sağlayan karayollarının kesişim noktasında yer almaktadır. 277 ada, 3 parsel numarası ile kayıtlı kaplıca kuzey-güney doğrultuda uzanır vaziyette kareye yakın bir alan üzerine oturmaktadır. Efsaneye göre kaplıcanın İslam fethinden önce yapıldığı sanılmaktadır. Çermik sıcak su kaynağının ise, çok daha eskiden beri var olduğu ve bir ara kuruduğu, Yukarı Dicle ve Fırat Bölgesinin en iyi yerli kaynağı olduğu Süryani Rahip Mar-Yeşuva’nın “Vakayinamesi”’nden öğrenilmektedir. Çermik Hamamının son dönem müdahaleleri ile büyük oranda değiştiğini söylemek mümkündür. Yapının hem dış hem de iç kısımlarına yapılan eklentiler hamamın mimari karakterini değiştirmiştir. Ancak mevcut yapının varlığına yönelik bilgiyi Osmanlı Döneminde en erken Evliya Çelebi’nin, ünlü “ Seyehatname “sinde Çermik hakkında; ılıcaların bulunduğu, yeşillik, medeni ve güzel bir şehir olduğundan söz etmesi ile öğrenmekteyiz. Yapının bugünkü haliyle plan tipine bakıldığında çifte hamam plan tipinde olduğu görülmektedir. Yapının kesin inşa tarihini ortaya koyan herhangi bir belge bulunmamakla birlikte ilk inşa döneminde tek hamam yapısı ile Osmanlı Dönemi eseri olduğunu düşünmekteyiz. Çermik Hamamı’nın ilk nüvesi olduğunu düşündüğümüz erkekler bölümü, “Yıldızvari Sıcaklıklı Tip” olarak tanımlanan ve Anadolu’da farklı dönemlere ait birçok örneğinin bulunduğu plan tipine sahiptir. Daha sonra ihtiyacı karşılaması için eklendiğini düşündüğümüz kadınlar bölümü ise kare sıcaklıklı bölümü ile münferit bir plana sahiptir. Halk arasında Çermik Kaplıcaları, Çermik Hamamı, Melike Belkıs Kaplıcaları isimleri ile anılan yapı, şifalı sularından kaynaklı yerli halkın faydalandığı sosyal içerikli bir komplekstir. 22.04.2016 tarih ve 3916 sayılı karar ile Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından tescil edilen yapı, şimdiye kadar detaylı bir araştırmaya konu olmamıştır. Bu çalışmada Çermik Kaplıcası’nın mimari özellikleri detaylı bir biçimde anlatıldıktan sonra mevcut mimari özellikleri ile karşılaştırma örnekleri dikkate alınarak tarihi dönem analizi yapılacaktır.Book Part Diyarbakır Çeşmelerinden Üç Örnek(MUKKADİME, 2010) Yeşilbaş, EvindarOrtaçağ şehirciliğinde önemli bir yeri olan su mimarisi, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nin iklim ve coğrafyasından kaynaklanan farklı boyutu ile Diyarbakır’da daha zengin bir donanıma kavuşmuştur. Yalnız dinî ve sosyal yapılarda değil, sivil mimaride de su vazgeçilmez bir unsur olarak yerini almıştır. Su mimarisinde çeşmeler, kamunun kullanımına sunulan basit yapılardır. Bu çalışmada, Diyarbakır şehir merkezinde yer alan çeşmelerden Tahtalı Katsal Sokak Çeşmesi, Arap Şeyh Cami Çeşmesi, Sultan Şüca Çeşmesi çizim ve fotoğraflarla desteklenerek incelenmeye çalışılmıştır. İncelenen çeşmelerin şehir mimarisini bütünleyen kültür zenginliklerimizden olduğu tespit edilmiştir. Bu mirasın gelecek kuşaklara aktarılabilmesi için asli fonksiyonlarına kavuşturulması gerekmektedirArticle Diyarbakır Çifte Han ın Koruma ve Yeniden Kullanım Önerileri(Mukaddime, 2014) Yeşilbaş, EvindarTarihi eserler, ait oldukları çağın toplumsal ve kültürel yapısının birer simgesi olarak insanların çevreleriyle ilişkilerinde, mekân bağlamında belirleyici nitelikte olmalarıyla önemli bir role sahiptirler. Bu eserler, değişen ve gelişen toplum şartlarına karşı tarihi çevreleri değişse bile inşa edildikleri dönemin mimari karakteristiğini yansıtmaktadırlar. Yeni kentsel mekân ihtiyaçları doğrultusunda işlevlendirilerek kullanılmaları kentlerin imajı açısından önem taşımaktadırlar. Bu çalışmada, Diyarbakır Çifte Han’ın kent içindeki konumu, mimari, görsel değeri ile tarihi önemi ve mekân açısından korumanın, yeniden işlevlendirilmesinin gerekliliği üzerine değerlendirme ve öneriler sunulmuştur.Book Part Diyarbakır El Sanatlarından Palan ve Şapka Yapımı(2012) Yeşilbaş, EvindarDiyarbakır Geleneksel El SanatlarıArticle Diyarbakır Karacadağ Kilimlerinin Desen ve Motif Özellikleri(Arış Dergisi, 2011) Yeşilbaş, EvindarEl sanatlarının folklorik açıdan incelenmesi sonucunda halkların ve kültürlerin, geleneksel süslenme biçimi öğrenilmekte, insanların bedenini ve çevresini güzelleştirme arzusu ile ekonomik kazanç sağlama düşüncesinin varlığı kavranmaktadır. El sanatı ürünlerinden dokumacılıkta farklı kültürlerle beslenen ve gelişen Anadolu’da kendine özgü özellikler taşıyan çeşitli merkezler mevcuttur. Bilindiği gibi Türk kilimleri hammaddesinden renklerine, içerdiği motiflerden işçiliğine kadar sanat değeri taşıyan örneklere sahiptir. Bu değerli örneklerin üretildiği eski bölgelerden biri de Karacadağ’dır. Bu çalışmada Diyarbakır Karacadağ kilimlerinin tanıtılması, bugünkü koşullarda yapılan üretimin saptanması yer almaktadır. Bildirideki amaç bu kilimlerin desen ve motif özelliklerinin analiz edilmesinden ziyade geleneksel türk sanatlarımızın icra edildiği kilim dokuma merkezlerinden biri olan Karacadağ’ın varlığını ortaya koymak ve yeniden canlandırılması için tartışma ortamı yaratmaktır. Bu bağlamda çalışmada Karacadağ kilimlerinin desen ve motifleri sanat tarihçisi gözüyle incelenmiş, fotoğraflanıp yorumlanmıştır. Ayrıca Karacadağ kilim dokumacılığının devamının sağlanması için gerekli öneriler sunulmuştur.Article Diyarbakır’da Osmanlı Dönemi Şehir-İçi Hanları Üzerine Değerlendirme(2015) Yeşilbaş, EvindarOur research is about Diyarbakir's architectural features and the city's busy trade potential between the period of the Ottoman rule of Diyarbakir and the Republican term. It was found that there were 25 caravansaries that were known their name in Diyarbakir until the period of Ottoman. Only four of these caravansaries reached completely or partially up to now; when it comes to the location, only nine of them could be identified by archival documents; there was no information about the other structures except their names. The planning, the external mass, the internal appearance and the material used in these architectures remain connected with the Ottoman tradition, but they mainly exhibit regional characteristics. According to our data, all the inns which we identified their planning styles, were built by doing some user spaces around a courtyard. The flat roofs with wooden girder, the crib with a dome, mirrored and cross vaults were applied variations. The dome transitions were provided by squinches. Diyarbakir trade buildings were mostly made of dark basalt stone in cutting method as well as white or yellowish lime that were ordered alternatively. It was concluded that the structures had decoration styles exhibiting characteristics of their period to a certain extent. The simple decoration style away from exaggeration was in floral, geometric, and partly written arrangements. It was found that in Diyarbakir which has a rich architecture with numerous and different types of structures, several buildings were built by state for the progress of trade in both regional and international trade network in reliable ways and stable conditions; however, some of these structures lost their essential features because of several damages, unconscious interventions and some additions while some others were neglected.Article Diyarbakır'da su mimarisi üzerine bir değerlendirme(2012) Yeşilbaş, EvindarAnadolu’nun uygarlaşması diyebileceğimiz dönem içinde, çeşitli yerleşim alanlarında ve güzergâhlar üzerinde çok sayıda su yapısı inşa edilmiştir. Söz konusu eserlerin bir bölümü bazı nedenlerden dolayı günümüze kadar ulaşamamıştır. Günümüze ulaşan eserlerin tümünün değerlendirilmediğini de söylemek gerekir. Diyarbakır il merkezinde yer alan su yapılarının mimari özelliklerini genel hatları ile değerlendirmeyi kapsayan çalışmada tarihi taş köprü, hamam ve çeşme yapıları incelenmiştir. Yapılan incelemelerde toplam 42 adet su yapısı (Köprü, Hamam, Çeşme) tespit edilmiştir. Bu yapı ların mimari özellikleri tanıtılmaya çalışılırken fotoğraf ve çizimlerden yararlanılmıştır.Master Thesis Geleneksel Diyarbakır Evlerinde Cas Süsleme(2024) İnci, Merve; Yeşilbaş, EvindarDiyarbakır geçmişten günümüze birçok medeniyetin hâkimiyeti altında kalmıştır. Son olarak Osmanlının hakimiyetinde gelişen bir bölge olmuştur. Diyarbakır konut mimarisini inceliğimizde de konutlarda yer alan tarihçe bilgileri çoğunlukla Osmanlı hakimiyeti dönemleri ile örtüşmektedir. Böylelikle daha çok bu dönemin etnik, dini ve sosyo- kültürel etkisi altında eserler yapılmıştır. 16. yüzyılda Osmanlı egemenliği altında olan Diyarbakır'da birçok konut inşa edilmiştir. Bu yapılar, mimari ve cas süsleme özellikleriyle günümüze ulaşmıştır. Daha önce bu bölgede hakimiyet kurmuş medeniyetlerin yapı özelliklerini bozmaksızın kendilerine özgü eklemeler yaparak mimari anlayışlarını devam ettirmişlerdir. Diyarbakır'da inşa edilen konutların bölgenin coğrafi konum ve iklim şartlarına uygun olarak çoğunun plan ve cas süsleme özellikleri birbirine benzemektedir. Konutlarda; avlu, eyvan, bahçe, gezemek, pencere, oda birimleri, ıslak hacimler bütüncül olarak plan şemasını ortaya koymaktadır. Geleneksel Diyarbakır evlerinde gördüğümüz cas süslemelerin değerlendirildiği bu tezde toplamda 34 konut ele alınmıştır. Bu çalışmada ele alınan bazı konutların özellikle pencere kemerleri ve kapı üstleri, cas süsleme bakımından zenginlik göstermektedir. Cas süslemeler geçmeli geometrik, yazı, bitkisel ve münferit kompozisyonlarla dikkat çekicidir. Cas süslemeler, özellikle Diyarbakır evlerinde bazalt taşın sade görünümünü hareketlendirmek için tercih edilmiştir. Bu süslemeler, dönemin süsleme anlayışı doğrultusunda geometrik, bitkisel, ay-yıldız, rozet ve şemseler gibi birçok farklı kompozisyonla işlenmiştir. Cas süslemeler, Diyarbakır'ın geleneksel konut mimarisinin zengin ve kültürel mirasının ayrılmaz bir parçası olarak öne çıkmaktadır.Book Part Geleneksel Konuttan Kafeye Mekansal Dönüşüm: Mardin Örnekleri(Mardin Artuklu Üniversitesi Yayınları, 2022) Yeşilbaş, Evindar; Acat Akgül, FehimeÖnceki dönemlere ait tarihi yapılar, üzerinden zaman geçtikçe ve yaşam koşulları değiştikçe yeni ihtiyaçlara cevap veremeyecek noktaya gelir. Tarihi çevrelerin sürdürülebilirliğini sağlamanın en önemli yolu ise işlevini yitiren tarihi yapıların yeniden kullanım ve dönüşümlerini gerçekleştirmektir. Bu yapılardan dini mimari kategorisinde bulunanlar farklı dönemlerde de genellikle aynı işlevlerini sürdürürler. Buna karşın sivil mimarlık örnekleri çoğunlukla işlev değişikliğine uğrayarak kullanılırlar. Tarihi ve geleneksel dokuya sahip kentlerde kent merkezinin değişimi, hızlı nüfus artışı, yaşam koşullarının ve ihtiyaçların değişimi gibi etkenler karşısında kentlilerin geleneksel konutlarda yaşamayı tercih etmedikleri görülür. Ekonomik sistem içerisinde ticari kaygı ve turizm amacıyla konut olarak kullanılmayan bu yapılara yeniden işlev verilerek mekansal dönüşümleri sağlanmaktadır. Bu değişim sırasında yapının ihtiyaçlara cevap verebilecek düzeyde müdahale gördüğünü söyleyebiliriz. Dönüşüm sürecinde yapıların mimari özgünlükleri ve fiziki çehrelerinde ciddi kayıplar oluşmaktadır. Bilinçli ve yapının özgün durumunu etkilemeyecek müdahalelerin yanı sıra gelişigüzel onarım ve eklentilerin de yapıldığı görülmektedir. Gelişigüzel muhtelif zamanlarda gerçekleştirilen onarım veya inşai faaliyetler, yapıların mimari özellikleri ile tarihi çehresini de olumsuz etkilemektedir. Yapıların mimari kurgusu ve plan şemalarına da yansıyan bazı düzenlemeler, dönem analizlerini zorlaştırdığı gibi eklentinin niteliğine bağlı olarak ileriki süreçte özgününden ayırt edilemeyecek düzeye de gelebilmektedir.Article İslam Mimarisinde “Çift Cidarlı Kubbe” Uygulaması ve Anadolu’dan Bazı Örnekler(Şehir ve Medeniyet Şehir Araştırmaları Dergisi, 2020) Yeşilbaş, EvindarDevletlerin sanat üslubunun bir parçası olarak da görülen kubbe formları, karakteristik özellikler arasında değerlendirilmektedir. Mimaride bir mekânın üzerini örtmeye yarayan, yarım küre formundaki örtü elemanı olan kubbe, Roma dönemi mimarisinde önemli örnekleri ile ön plana çıkar. Daha sonraki süreçte farklı devletlerin katkılarıyla bölgesel özellikler taşıyacak bir form kazanır. Kubbe yapımında farklı bir uygulama olarak karşımıza çıkan “çift cidarlı kubbe” örtü sistemi, genellikle dıştan ve içten aynı kubbe formuna sahip olabildiği gibi içten düz kubbe, dıştan farklı bir kabuk formuyla da örtülü olabilmektedir. Çift cidarlı kubbe ilk kez İran bölgesinde, Büyük Selçuklularda, daha sonra Artuklu, İlhanlı ve Akkoyunlu dönemlerinde de tercih edilmiştir. Timurlu ve Safevî dönemlerinde ise en güzel örnekleri inşa edilmiştir. Bu çalışmanın amacı İslam mimarisinin en önemli eserlerinde görülen çift cidarlı kubbe uygulamasının başlıca etkenlerini, eserlerini ve kökenlerini tespit etmektir. Çalışmada “çift cidarlı kubbe uygulaması” başlığı altında çift cidarlı kubbe sisteminin kökeni ve ne tür kaygılar sonucu ortaya çıkmış olabileceği üzerinde durulduktan sonra değişik coğrafyalarda ki bazı örneklerine yer verilecektir. Daha sonra Anadolu’da ki “çift cidarlı kubbe” örneklerine değinilecektir. Bu çalışma ile çift cidarlı kubbe uygulamasının mimarlık tarihi içindeki önemine değinilerek, konu ile ilgili bilgilerin derlendiği toplu bir çalışma literatüre kazandırılmış olacaktır.Article Kentsel Korumada Müzelerin Rolü Üzerine Bir Araştırma: Mardin Müzesi Örneği(2017) Yeşilbaş, EvindarMüzelerin tarihsel gelişim süreçlerine bakıldığında sahip oldukları bilgiden do layı dönemin toplumsal yaşam pratiklerinin, ekonomik, politik koşulların ve sosyo kültürel anlayışın belirmesinde etkin role sahip oldukları izlenebilmektedir. Birer eğitim kurumu misyonuna sahip müzeler, aynı zamanda kent kimliğini ve belleğini koruma bilincini geliştirmeye yönelik olarak toplumla organik bir bağ kurma amacıyla çalışmaları da bir zorunluluktur. Giderek yok olma sürecine giren ve karmaşık laşan tarihi kent toplumlarında organik bağ gerekliliği ve zorunluluğu daha da hissedilir olmaya başlamıştır. Özellikle ICOM’un alt komitelerinden olan “Kent Müzeleri Koleksiyon ve Ak tiviteleri Uluslararası Komitesi ICOM- CAMOC” ( International Council of Museums of Cities) tarafından kent müzeleri “kentin geçmişi, bugünü ve geleceğini yansıtan, kent kimliğinin güçlendirilmesini ve planlı bir şekilde gelişmesini amaçlayan bir müze mode li” olarak tanımlar. Tanımdan da anlaşılacağı gibi özellikle kent müzeleri, kentin en önemli aktörle rinin (kentlinin) kentsel yaşama yönelik katılımcı süreçlerinin güçlendirilmesi ve kenti korumaya dair tarihsel sürekliliğinin devam ettirilmesi açısından kurumsal bir dinamik tir. Bu çerçevede çalışmamızda, Mardin Müzesi’nin kentin geçmişini yansıtmanın ötesinde geleceğe yönelik projeksiyonlarda nasıl bir rol oynadığı somut verilerle ortaya konulacaktır. Mardin Müzesi’nin kentsel planlama ve kent kimliğini oluşturan tarihi bi leşenlerin yeniden üretim-dönüşüm projeleri ile tarihi kentsel alanda koruma bilincine ve tarihi kent kimliğine sahip çıkma bağlamında gerçekleştirilen çalışmaları irdelenecek tir. Çalışmada öncelikle Mardin Müzesinin tarihçesine kısaca değinilecektir. İkinci bölümde ise Mardin Müzesi’nin gerçekleştirdiği çalışmaları ve ileriki dönem projeleri hakkında bilgiler verilecektir. Sonuç bölümünde söz konusu proje ve çalışmaların çıktıları üzerine eleştirel bir yöntemle değerlendirme yapılacaktır. Ayrıca kentsel mekanların korunmasına yönelik faaliyetler bağlamında çeşitli öneriler de sunulacaktır. Bu çalışma ile tarihi kimliğe sahip kentlerde müzelerin etkin rollerine vurgu yaparak işlevsel bir farkındalık yaratmak amaçlanmaktadır. Mardin Müzesi’nin kentsel sit alanında gerçekleştirdiği çalışmaları sunarak koruma ve kenti meydana getiren tarihi bileşenlerin yaşatılması açısından Türkiye’de benzer uygulamalara örnek teşkil edeceği düşünülmektedir.Book Kültürel Miras (Kültür Varlıkları) Hukuku(Seçkin Yayıncılık, 2022) Yeşilbaş, Evindar; Altıparmak, CüneydBu eser, kültür varlıkları ile ilgili olarak temel hususları belirtmek, bu konudaki mevzuatı esas alarak hem hukuki yönden hem de sanat tarihi, arkeoloji, şehir ve bölge planlama, mimarlık alanından da meseleye bakmaya çalışan bir saikle kaleme alınmıştır. Kitabın ortaya çıkmasına editörlerin bu fikri ortaya atmasına müteakip bunu geliştiren 2018 ile 2021 yılları arasında Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu üyeleri, müdürü ve uzmanları vesile olmuştur. Kültür varlıkları meselesini sadece hukuk, sanat tarihi, mimari veya planlama boyutu ile ele alan çok sayıda muhtelif eser bulunmaktadır. Ancak bu eserde multidisipliner bir yaklaşım benimsenmiştir.Article MARDİN ÇARŞILARININ TARİHÎ VE MİMARÎ ÖZELLİKLERİNE DAİR TESPİTLER(EGE ÜNİVERSİTESİ, 2018) Yeşilbaş, Evindar; Yeşilbaş, EvindarMardin’de Kültür Bakanlığı Diyarbakır Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu tarafından tescil edilen beş adet ve henüz tescili gerçekleştirilmeyen diğer üç adet çarşı ile toplamda sekiz çarşı, araştırmaya konu olmuştur. Çalışmada, Aktarlar, Ayakkabıcılar, Bakırcılar, Çarıkcılar, Marangozlar, Tellallar, Revaklı ve Marangozlar Çarşılarının plan, mekan, malzeme-teknik ve süsleme bakımından mimari özellikleri üzerine genel değerlendirmeler yapılmıştır. Uzun bir dönem içinde oluşmuş Anadolu ticaret mimarisinin gelişim halkalarından olan bu çarşılar, bölgesel mimari anlayış çerçevesinde farklı karakterlerle karşımıza çıkmaktadır. Çalışmanın amacı; Mardin ticaret merkezinde tarihi kimliğe sahip çarşıların tarihsel süreç içindeki oluşumu, gelişimi ve değişimini tespit etmek, işlevini yitirmekte olan bu çarşıları mimari özelliklerini belirlemektir. Çalışmamız konuyla ilgilenen başka araştırmacıların faydalanabileceği bir kaynak olacağı için de ayrıca önemlidir. Mardin Çarşılarının, şehrin coğrafi ve kültürel özellikleri çerçevesinde Ulu Camii ve etrafında üstü açık çarşılar olarak sokak dizilişleri şeklinde geliştikleri tespit edilmiştir. En erken Artuklu Döneminde asıl karakterini kazandığını düşündüğümüz bu çarşılar, süslemeden uzak, tonoz sistemiyle örtülmüş ve zamanla yan yana dükkanların dizilişiyle sonradan birbiri ile organik bağ kuran çarşılar şeklinde karşımıza çıkmaktadır.Article MARDİN ÇARŞILARININ TARİHÎ VE MİMARÎ ÖZELLİKLERİNE DAİR TESPİTLER(Sanat Tarihi Dergisi, 2018) Yeşilbaş, EvindarMardin’de tescilli beş adet ve henüz tescili gerçekleştirilmeyen üç adet çarşı ile toplamda sekiz çarşı araştırmaya konu olmuştur. Çalışmada, Aktarlar, Ayakkabıcılar, Bakırcılar, Çarıkcılar, Marangozlar, Tellallar, Revaklı ve Zahireciler çarşılarının plan, mekan, malzeme-teknik ve süsleme bakımından mimari özellikleri üzerine genel değerlendirmeler yapılmıştır. Uzun bir dönem içinde oluşmuş Anadolu ticaret mimarisinin gelişim halkalarından olan bu çarşılar, bölgesel mimari anlayış çerçevesinde farklı karakterlerle karşımıza çıkmaktadır. Çalışmanın amacı; Mardin ticaret merkezinde tarihî kimliğe sahip çarşıların tarihsel süreç içindeki oluşumu, gelişimi ve değişimini tespit etmek, işlevini yitirmekte olan bu çarşıların mimari özelliklerini belirlemektir. Çalışmamız konuyla ilgilenen başka araştırmacıların faydalanabileceği bir kaynak olacağı için de ayrıca önemlidir. Mardin çarşılarının, şehrin coğrafi özellikleri çerçevesinde Ulu Cami ve etrafında üstü açık çarşılar olarak, sokak dizilişleri şeklinde geliştikleri tespit edilmiştir. En erken, Artuklu Dönemi’ nde şekillenmeye başladığını düşündüğümüz bu çarşılar, süslemeden uzak, tonoz sistemiyle örtülmüş ve zamanla yan yana dükkanların dizilişiyle sonradan birbiri ile organik bağı kurulmuş arastalar şeklinde karşımıza çıkmaktadır. Çarşılarda, aynı veya birbirine yakın işkollarına mensup meslek zümrelerinin ayrı birer arastada yer aldığı görülmektedir.Article Mardin de Hamza i Kebir Türbesi Üzerine Yeni Değerlendirmeler(Milel ve Nihal inanç, kültür ve mitoloji araştırmaları dergisi, 2014) Yeşilbaş, EvindarAnadolu’da 14. yüzyıl sonu ile 15. yüzyıl arası maddi kültür bağlamında birçok eser bırakan Akkoyunlular, coğrafik olarak Güneydoğu Anadolu ve Doğu Anadolu bölgelerinde hâkimiyet kurmuş bir devlettir. Mardin’de Akkoyunlu hükümdarlarının çok sayıda eser inşa ettirdikleri bilinenmektedir. Çalışmamıza konu olan türbenin, banisi Sultan Hamza’nın ölümünden önce, kendisi tarafından Mardin Valisi olarak görev aldığı 1432-1435 yıllarından sonra, Akkoyunlu Beyliği’nin idaresini ele geçirdiği dönemde (1438-1444) inşa ettirdiği anlaşılmaktadır. Bu çalışmada, Hamza-i Kebir Türbesi’nin detaylı mimari analizi yapılarak türbenin Akkoyunlu mimarisi ve Anadolu Türbe Mimarisi içindeki önemi vurgulanacaktır.Article Mardin İslami Dönem (11-15 Yüzyıl) Dini Yapılarında Örtü Sistemi(2023) Yeşilbaş, Evindar; Irmak, Hülyaİnsanlar kar, yağmur suları ile hava ve doğa olaylarından korunmak üzere mekanların üzerlerini farklı kapatmışlardı. Zaman zaman mekân kurgusunun önemli bir unsur olan yapı sistemleri kimi zaman dar ve uzun dehlizlerin kimi zaman daha büyük yapıların üzerini seçmek için geliştirilerek çeşitli teknikler denenmiştir. Nihayetinde Roma İmparatorluğu'nun dünya mimarisinde kazandırdığı tonoz ve kubbe gibi eğrisel hatlara sahip pratik çözümler geliştirildi. Bu çözümler sonraki süreçte birçok devlet tarafından farklı şekil, boyut ve üslupla kullanılmıştır. Öyle ki bu plan sistemleri, devlet ve uygarlıkların karakteristik mimari özellikleri haline gelmiştir. Mardin de yapılarının yapı sistemleri ile dikkat çeken bir kenttir. Özellikle kent mimarisine damgasını vuran Artuklu Dönemi ile başlayan örtü sistemlerinde üslupsal özelliklerin kendinden sonra Akkoyunlular döneminde de sevilerek başlatıldığı görülmektedir. Bu günlerde incelenmeye değer görülen “Mardin İslami Dönem Dini Yapılarda Örtü Sistemi” konusunun konusu. Bu başlık altında 11.-15. Yüzyıllar arasında inşa edilmiş olan cami, medrese, türbe ve zaviye türü yapıların büyük bir bölümü değerlendirilmiştir. Çalışmada her bir listeleme sistemi malzeme, teknik, form, boyut özelliklerine göre belirlenir. Çalışmamızda yapıların değerlendirme ve karşılaştırmaları söz konusu yüzyılların üslup özellikleri ortaya çıkmıştır.Book Part Mardin Kalesi 2020 Yılı Arkeolojik Kazı Çalışmaları(Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayını, 2022) Yeşilbaş, Evindar; Acat Akgül, Fehime"Mardin Kalesi 2021 Yılı Arkeolojik Kazı Çalışmaları"26. Orta Çağ ve Türk Dönemi Kazıları ve Sanat Tarihi Araştırmaları KitabıBook Part MARDİN KALESİ 2021 YILI ARKEOLOJİK KAZI ÇALIŞMALARI(Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yayını, 2022) Yeşilbaş, Evindar; Acat Akgül, FehimeMARDİN KALESİ 2021 YILI ARKEOLOJİK KAZI ÇALIŞMALARI