MAÜ GCRIS Standart veritabanının içerik oluşturulması ve kurulumu Research Ecosystems (https://www.researchecosystems.com) tarafından devam etmektedir. Bu süreçte gördüğünüz verilerde eksikler olabilir.
 

Mîr Dâmâd’ın Hudûs konusunda İbn Sînâ’ya yönelttiği eleştiriler ve Hudûs-u Dehrî görüşü

Thumbnail Image

Date

2012

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Open Access Color

OpenAIRE Downloads

OpenAIRE Views

Research Projects

Organizational Units

Organizational Unit
Department of Philosophy / Felsefe Bölümü
2009 yılında kuruluş hazırlıklarına başlanan Bölümümüz 2010-2011 eğitim yılında lisans düzeyinde öğrenim vermeye başlamıştır. Bölümümüz 2014 yılı Haziran ayında ilk mezunlarını vermiştir. Bölümümüzde 2013 Eylül ayından itibaren Yüksek Lisans programı kapsamında eğitim öğretim faaliyetleri başlamıştır. Doktora düzeyinde öğrenim ise 2021 Bahar Yarıyılında başlamıştır. Mardin Artuklu Üniversitesi Felsefe Bölümünde kadrolu 2 doçent, 3 doktor öğretim üyesi, 1 öğretim görevlisi ve 4 araştırma görevlisi bulunmaktadır. Mardin Artuklu Üniversitesi Felsefe Bölümü çalışma alanlarının zenginliği üç anabilim dalı içerisinde kendini göstermektedir. Akademisyenlerimiz, Sistematik Felsefe ve Mantık, Felsefe Tarihi ve İslam Felsefesi anabilim dalları altında çalışmalarını sürdürmektedir. Bu üç anabilim dalı altında hem Batı Felsefesinin temel tartışma konuları ve akımları derslere yansıtılırken hem de Doğu felsefe geleneği sistematik bir biçimde ortaya konulmaktadır. Bölümümüz bunu yaparken, temel felsefe derslerinin yanı sıra, zengin seçmeli ders olanağı ile öğrencilerin kendi ilgi ve gereksinimleri doğrultusunda düşünce dünyasını genişletmesine imkân vermektedir.

Journal Issue

Events

Abstract

Bu makale, 17. yüzyılda yaşamış İslam filozofu Mîr Dâmâd’ın hudûs-u dehrî görüşünü ve İbn Sîna ile Mîr Dâmâd’ın sözkonusu meseledeki farklarını ele almaktadır. Bu görüş, Tanrı-âlem ilişkisi meselesinde İslam filozofları ile kelamcılar arasında meydana gelen ezelilik ve yaratma taraftarlarına sunulan üçüncü bir yol olarak önem arz etmektedir. Dâmâd, âlemin yaratıldığını ama bunun kelamcıların anladığı anlamda zamanda değil zaman üstü gerçekleştiğini savundu. Öte yandan, âlemin zaman üstünde yaratıldığı tezi, âlemin İbn Sînâ’nın savunduğu şekliyle ezeli olduğu anlamına gelmediğini ileri sürdü. Dâmâd, görüşünü temellendirirken çoğunlukla İbn Sînâ’nın verilerine dayandı. Ama onun zatî (ontolojik) hudûs görüşünün âlemin meydana gelmesini izah etmede yetersiz kaldığını düşündü. O, Tanrı’nın dışında hiçbir açıdan başka ezeli varlıklar kabul etmemekle İbn Sinâ felsefesinden kesin bir şekilde ayrıldı. Bu sebeple kendi dehrî hudûs teorisini ortaya koydu.
This article concerns the notion of hudûth dahrî by the 17th-cc. Muslim philosopher Mîr Dâmâd and the difference regarding this notion between him and Ibn Sina. This notion bears the importance of posing as a third path presented to the supporters of eternity and creation which came to being among Muslim philosophers and theologians. Dâmâd maintained that the universe was created but that this creation happened on a super-temporal level, i.e. not as a temporal event which the theologians claimed. Furthermore, he proposed that the thesis of super-temporal creation of the universe did not mean that the universe was eternal, which was claimed by Ibn Sina. Dâmâd supported his thesis by relying on Ibn Sina’s suggestions, but thought that Ibn Sina’s notion of ontological existence was insufficient for explaining the creation of the universe. He made a sharp departure from Ibn Sina’s philosophy by rejecting the possibility of the existence of any eternal beings other than God, and thus presented his own theory hudûth dahrî.

Description

Keywords

Mîr Dâmâd

Turkish CoHE Thesis Center URL

Fields of Science

Citation

WoS Q

Scopus Q

Source

Felsefe Dünyası

Volume

0

Issue

56

Start Page

249

End Page

273