1. Home
  2. Browse by Author

Browsing by Author "Aktaş, Hüsnü"

Filter results by typing the first few letters
Now showing 1 - 19 of 19
  • Results Per Page
  • Sort Options
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Citation - WoS: 9
    Citation - Scopus: 11
    Allelic variations of glutenin subunits and their association with quality traits in bread wheat genotypes
    (2017) Aktaş, Hüsnü; Baloch, Faheem Shehzad; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    The present study was conducted to evaluate the genotype × environment interaction of the yield and quality traits for five bread wheat varieties commonly grown in the Southeastern Anatolia Region of Turkey and 20 advanced lines developed within the framework of the International Winter Wheat Improvement Project. We also determined the allelic pattern of the Glu-1 and Glu-3 loci of these genotypes and examined whether these loci had an effect on the quality traits. There was a significant variation among the genotypes and environments in terms of grain yield, protein content, sedimentation volume (SV), and the extensograph dough energy value (EDEV). The results of the study indicated that genotypic effect was more influential on SV and EDEV than environmental effect; thus, both traits could be used in breeding programs to develop elite cultivars with better quality. Twelve different high-molecularweight (HMW) glutenin alleles were identified at the Glu-A1, Glu-B1, and Glu-D1 loci, resulting in 14 allelic combinations, and 17 different alleles were observed in 19 combinations for low-molecular-weight (LMW) subunits. Furthermore, among all the genotypes, 13 + 16 and 13 + 19 alleles at Glu-B1 and 5 + 12 at Glu-D1 were observed to have the lowest frequency. Our study indicated that the combinations of HMW glutenin alleles with 2* at Glu-A1, 17 + 18 and 13 + 16 at Glu-B1, and 5 + 10 at Glu-D1, as well as the combinations of LMW alleles with subunits c and d at Glu-A3; subunits d, b, c, and g at Glu-B3; and subunits a and b at Glu-D3 had positive effects on the quality traits.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Citation - WoS: 45
    Assessment of the Impact of Ecological Factors on Yield and Quality Parameters in Triticale Using Gge Biplot and Ammi Analysis
    (Pakistan Botanical Soc, 2016) Kendal, Enver; Kendal, Enver; Sayar, Mehmet Salih; Aktaş, Hüsnü; Tekdal, Sertac; Aktas, Husnu; Karaman, Mehmet; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    We examined the effects of late spring frost on grain yield (GY) and quality of spring triticale ( x Triticosecale) genotypes, based on genotype plus genotype x environment interaction (GGE) biplot analysis. The study included a total of 25 genotypes, including 20 advanced lines, 3 triticale varieties, and 2 candidate lines. The genotypes were evaluated for GY and quality traits during the 2012/2013 (normal season) and 2013/2014 (late spring frost) seasons. We observed significant differences between seasons for GY and quality traits, as affected by changing environmental conditions over the two seasons. Late spring frost caused a statistically significant 50% reduction in GY, 7.1% reduction in test weight (TW), and 26.1% reduction in thousand grain weight (TGW); however, it positively affected protein content (PC), and it increased by 42.6%. We observed that early heading genotypes were differently affected by late spring frost, compared to late maturing genotypes, in terms of GY, TW, and TOW. The GGE biplot analysis highlighted three and four distinct groups of traits in the 2012/2013 and 2013/2014 growing seasons, respectively. Results from the GGE biplot analysis revealed that G12 and G16 were stable and ideal genotypes for all of the traits in the 2012/2013 season, and G 10 and G23 were stable and ideal for the 2013/2014 season. In addition, G10 was the best genotype averaged over the two growing seasons. The genotypes G9, G13, and 017 were more stable and higher yielding, based on Additive Main Effect and Multiplicative Interaction (AMMI) analysis, compared to the remaining genotypes.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Bazı Ekmeklik Buğday Genotiplerinin (Triticum aestivum L.) Doğal Yağış Koşullarındaki Verim ve Kalite Parametrelerinin Değerlendirilmesi
    (2017) Aktaş, Hüsnü; Karaman, Mehmet; Oral, Erol; Kendal, Enver; Tekdal, Sertaç; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Çalışma 2011-12 ve 2012-13 yetiştirme sezonlarında, Hazro/Diyarbakır ekolojik koşullarında yazlık gelişme tabiatlı ileri kademedeki 20 ekmeklik buğday genotipi ile tescilli 5 çeşidin yağışa dayalı şartlarda verim ve bazı kalite özelliklerinin araştırılması amacıyla yürütülmüştür. İki yıllık birleştirilmiş varyans analiz sonuçlarına göre incelenen tüm özellikler için genotipler arasındaki fark istatistiki olarak (P<0.05) önemli bulunmuştur. Birinci yılda G21 (392 kg/da), ikinci yılda ise Dinç çeşidi (610 kg/da) en yüksek tane verimine sahip genotipler olurken, G4, G8 ve G5 (Dinç) her iki yılda da yüksek ve aynı zamanda benzer tane verimi performansına sahip genotipler olmuş, G19 ve G21 genotipleri ise ortalamadan yüksek tane verimine sahip olmalarına rağmen her iki yılda farklı performansa sahip olarak kaydedilmiştir. Birinci yılda, G9 bin tane ağırlığı ve hektolitre için, G21 genotipi tane verimi için (TV), G3 sedimantasyon için, G4 protein için, ikinci yılda ise G14 genotipi başakta tane ağırlığı, başakta tane sayısı, G12 sedimantasyon için, G15 ve G2 bin tane ağırlığı bakımından en yüksek performansa sahip genotipler olmuştur. Basit korelasyon analizi sonuçlarına göre, metre karede başak sayısı ile tane verimi; protein oranı ile sedimantasyon arasında pozitif; tane verimi ile protein oranı arasında da negatif ve istatistiki olarak önemli korelasyonlar tespit edilmiştir. Çalışma sonucunda G21 genotipi hem tane verimi hem de kalite özellikleri için üstün özelliklere sahip olduğu için çeşit tescili için ümitvar bir genotip olarak saptanırken, buğday ıslah programlarında yüksek tane verimine sahip çeşitlerin tespitinde birim alandaki başak sayısının seleksiyon kriteri olarak kullanılabileceği tespit edilmiştir.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Bazı fakültatif buğday genotiplerinin farklı çevrelere tepkileri
    (Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi, 2021) Erdemci, İrfan; Aktaş, Hüsnü; Karaman, Mehmet; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Amaç: Bu çalışmanın amacı fakültatif gelişme tabiatına sahip ekmeklik buğdaygenotiplerin farklı çevrelerde verim ve kalite özelliklerin belirlenmesidir.Materyal ve Yöntem: Bu araştırma, 2014-2015 yetiştirme sezonunda yağışa dayalışartlarda 25 ekmeklik buğday genotipi (20 ileri hat ve 5 standart çeşit) ile Diyarbakırve Muş lokasyonlarında Tesadüf Blokları Deneme Desenine göre 3 tekrarlamalıolarak yürütülmüştür. Araştırmada çeşit ve hatların tane verimi ile bazı kalite (bintane ağırlığı, hektolitre ağırlığı, protein oranı, zeleny sedimantasyon ve yaş gluten)özellikleri incelenmiştir.Araştırma Bulguları: Birleştirilmiş varyans analizinde, genotip, çevre ve bunlarınetkileşim (genotip × çevre) etkileri, incelenen özelliklerden bin tane ve hektolitreağırlığı hariç diğer tüm özellikler için oldukça anlamlıydı. Ancak genotip-çevreetkileşiminin etkisi incelenen tüm parametreler açısından genotip ve çevreye göredaha küçük boyuttaydı. Diyarbakır lokasyonu incelenen kalite parametreleri için öneçıkarken, Muş lokasyonu tane verimi yönünde öne çıkmıştır.Sonuç: Çalışmada, G17 genotipi her iki test ortamında da en yüksek tane veriminesahipti ve verim açısından en kararlıydı. G11 ve G21 genotipleri kalite parametreleriaçısından ön plana çıkmıştır. Bu genotiplerin gelecekteki ıslah çalışmalarındaebeveyn olarak kullanılabileceği belirlenmiştir.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Buğday Bitkisine Uygulanan Farklı Miktarlarda Leonarditin Bazı Toprak Özelliklerine Etkisi
    (2016) Kolay, Betül; Gürsoy, Songül; Avşar, Özlem; Bayram, Nurettin; Öztürkmen, Ali Rıza; Aydemir, Salih; Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Leonardit, toprak özelliklerini iyileştirmede ve dolayısıyla ürün verimini arttırmada kullanılan organikgübrelerden biridir. Bu çalışmada, sulanabilir koşularda buğday bitkisine farklı miktarlarda leonardituygulanarak, uygulanan bu leonarditin bazı toprak özellikleri üzerine olan etkisi belirlenmiştir. Çalışma2009-2012 yıllarında GAP Uluslararası Tarımsal Araştırma ve Eğitim Merkezi Müdürlüğü deneme alanında,tesadüf blokları deneme desenine göre dört tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Denemede leonarditin 6farklı dozu (0, 50, 100, 150, 200 ve 250 kg da-1) uygulanmıştır. Hasat sonrası tüm parsellerde, topraktaorganik madde, toprak nemi, hacim ağırlığı ve penetrasyon direnci belirlenmiştir. Çalışma sonucunda,farklı miktarlarda uygulanan leonarditin toprakta organik madde, toprak nemi ve hacim ağırlığı üzerineetkisinin olmadığı, penetrasyon direnci üzerine etkili olduğu görülmüştür. Toprak penetrasyon direncileonardit uygulaması ile azalmıştır.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Çinko Uygulamasının Makarnalık Buğdayın (Triticum durum Desf.) Verim ve Bazı Kalite Özellikleri Üzerindeki Etkisi
    (2016) Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu çalışma çinkonun (Zn) toprak ve yapraktan beraber uygulanmasının Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yoğun ekim alanına sahip 7 adet durum buğdayı çeşidinin verim, verim bileşenleri ve kalite özellikleri üzerine olan etkisinin araştırılması amacıyla yapılmıştır. Çalışma 2013-14 ve 2014-15 buğday yetiştirme sezonlarında sulu koşullarda Kızıltepe Meslek Yüksek Okulu Deneme Alanında tesadüf blokları deneme deseninde üç tekerrürlü olarak yürütülmüştür. Birinci yılda çinko kullanılan (+Zn) ve çinko kullanılmayan (-Zn) uygulamaların tane verimi ortalaması sırasıyla 742 - 693 kg/da ve istatistiki olarak önemsiz, ikinci yılda ise 751 - 659 kg/da ve istatistiki olarak önemli olarak tespit edilmiştir. Varyans analiz sonuçlarına göre, ilk yılda başakta tane sayısı, camsı tane oranı, sedimantasyon, protein oranı, yaş gluten özellikleri için uygulamalar arasındaki farklar istatistiki olarak önemli bulunurken (P<0.05 ya da P<0.01), ikinci yılda tane verimi, başak ağırlığı, camsı tane oranı, sedimantasyon, protein oranı, ve yaş gluten özellikleri için önemli bulunmuştur. Çalışmada kullanılan çeşitlerin +Zn ve –Zn uygulamalarındaki responsu farklı olmuş, her uygulamada da çeşitler arasındaki farklar incelenen özellikler bakımından istatistiki olarak önemli bulunmuştur. Çinko uygulaması ile en yüksek tane verimi artışı birinci yılda G1 çeşidinde, ikinci yılda ise G3 ve G5 çeşitlerinde gözlenirken, camsılık parametresi için birinci yılda çinko uygulaması ile en yüksek artış G3 ve G4 çeşitlerinde, ikinci yılda ise G2 ve G5 çeşitlerinde belirlenmiştir. Çinko uygulaması ile protein oranında en yüksek artış birinci yılda G7 çeşidinde ikinci yılda ise G6 çeşidinde gerçekleşmiştir. Birinci yılda G6 ve ikinci yılda ise G2 çeşitleri dışında çinko uygulaması ile bütün çeşitlerde SDS sedimantasyon değeri artış gösterirken, irmik rengi (b) için uygulamalar arasında belirgin bir fark gözlenmemiştir.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Ekim Zamanlarının Şeker Mısır (zea Mays Sacchararata Sturt.) Çeşitlerinde Bazı Verim ve Kalite Özelliklerine Etkisi
    (2023) Kılınç, Sevda; Atakul, Şehmus; Kahraman, Şerif; Erdemci, İrfan; Aktaş, Hüsnü; Gül, İsmail; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu çalışma, farklı ekim zamanının şeker mısırı (Zea mays saccharata sturt) çeşitlerinde tane verimi ve kalite özelliklerine etkisini belirlemek amacıyla, 2010-2012 yılları arasında Diyarbakır’da yürütülmüştür. Denemeler tesadüf bloklarında bölünmüş parseller deneme desenine göre 3 tekerrürlü olarak kurulmuştur. Denemelerde, ana parselleri ekim zamanı, alt parselleri ise çeşitler oluşturmuştur. Çalışma 8 farklı ekim zamanı (1 Nisan, 15 Nisan,1 Mayıs, 15 Mayıs, 1 Haziran, 15 Haziran, 1 Temmuz, 15 Temmuz) ve 5 şeker mısırı çeşidi (Merit, Jübile, Lumina, Vega ve Sakarya Kompozit) kullanılarak yürütülmüştür. Üç yıllık sonuçlara göre en yüksek taze tane verimi (963.9kg da-1) Vega çeşidinin 15 Nisan ve 1 Mayıs ekimlerinden elde edilmiştir. Suda çözünür kuru madde yönünden değerlendirildiğinde Vega çeşidinin şeker oranı yüksek, Sakarya Kompozit çeşidinin ise düşük olduğu belirlenmiştir. Tüketici talepleri bakımından önemli bir parametre olan *b(sarılık) değerinin en yüksek olduğu çeşit Lumina'dır. Diyarbakır koşullarında taze tane üretimi ve bazı kalite kriterleri dikkate alındığında şeker mısırı yetiştiriciliği için en uygun ekim zamanın 15 Nisan-01 Mayıs en uygun çeşidin ise Vega çeşidi olduğu belirlenmiştir.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Ekmeklik Buğday Genotiplerinin (Triticum aestivum L) Yüksek Sıcaklık Şartlarında Verim ve Bazı Kalite Özellikleri Yönünden Değerlendirilmesi
    (Kafkas Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2020) Kılıç, Hasan; Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu araştırma 4 tescilli çeşit (Nurkent, Gönen-98, Pehlivan ve Sagittario) ve 21 ileri hat ekmeklik buğday genotipinin yüksek sıcaklığa mukavemetlerini belirlemek üzere 2006/2007 sezonunda Diyarbakır ve Mardin-Göllü ekolojik şartlarında yürütülmüştür. Çalışmada tane verimi (TV), performans oranı (PERO), başaklanma süresi (BS) bin dane ağırlığı (BTA), hektolitre ağırlığı (HL), tane protein oranı (PO), SDS sedimentasyon testi (SDS), tane sertlik indeksi (SRT), nişasta oranı (NŞT), yaş glüten (YGLT) ve enerji değeri (W) gibi kalite özellikleri incelenmiştir. Genotip ortalamaları üzerinden en yüksek (TV) tane verimleri Diyarbakır sulu (DYB-S) (693 kg da-1) ve kuru (DYB-K) (608 kg da-1) şartlarından alınırken, en düşük (TV) tane verimi de (315 kg da-1) Mardin-Göllü lokasyonundan alınmıştır. Dane doldurma döneminde yüksek sıcaklığın etkili olduğu (>35 oC) Göllü lokasyonunda PO, SDS, SRT, YGLT ve W gibi kalite özellikleri öne çıkarken, normal şartların etkili olduğu DYB lokasyonunda ise TV, HL, BS, NST, BTA, BB gibi özelliklerden en yüksek değerler elde edilmiştir. Biplot metoduna göre gerek TV (458.8 kg da-1) ve gerekse PO (%64.4) bakımından yüksek değerlere sahip erkenci G24, sıcaklık stresine en toleranslı genotip olarak belirlenmiştir
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Citation - WoS: 2
    Citation - Scopus: 6
    Evaluation of Some Barley (Hordeum Vulgare L.) Cultivars Commonly Cultivated in Turkey Under Supplemented Irrigation and Rainfall Conditions
    (Namik Kemal University - Agricultural Faculty, 2017) Aktaş, H.; Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    This study was conducted to investigate yield and some agronomic traits of 10 regisreted barley cultivars (Hordeum vulgare L.) in Turkey in rainfall and supplemented irrigation conditions during 2011-12 and 2012-13 growing seasons at Diyarbakir/Çinar, Turkey. Experiments were arranged according to Completely Randomized Block Design with four replications. Obtained data was evaluated with variance analysis and GGE biplot method. Also, the barley cultivars were evaluated regarding to drought tolerance indices. According to mean of two years data grain yield of cultivars ranged from 417 to 578 kg/da in supplemented irrigation condition and from 281 to 391 kg/da in rainfall condition, while the mean of invastigated traits in supplemented irrigation and rainfal condition were 41 g and 38 g for 1000 kernel weight, 68 kg/hl and 62 kg/hl for test weight, 513 adet/m2 and 367 adet/m2 for number of spikes in sequmeter respectively. According to GGE biplot results G3 and G5 was determined as most stabil cultivars for grain yield. The highest grain yield was obtained in G3, G9, G5 and G10 for mean of the supplemented and rainfall conditions respectively (irrigation condition: 578; 533; 520; 550 kg/da, rainfall condition: 363; 365; 391 ve 363 kg/da). According to GGE biplot G9 is suitable for rainfall condition and G3 for irrigation condition. It was determined that YI (Yield index), was related to grain yield in rainfall condition, thus this parameter could be used in breeding programs to determine drought tolerance genotypes. The other drought tolerance indices such as HM (Harmonic Mean), GMP (Geometric Mean Productivity), STI (Stress tolerance index), MP (Mean productivity) and TOL (Tolerance) were related to grain yield in irrigation condition, so these parameters can be used to determine genotypes that suitable for irrigaton condition. © 2017 Namik Kemal University - Agricultural Faculty. All rights reserved.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Farklı Buğday Genotiplerinden İzole Edilen Endofitik Bakterilerin Fusarium Culmorum'a Karşı Antagonistik Aktivitelerinin Belirlenmesi
    (2024) Güney, İnci Güler; Derviş, Sibel; Özer, Göksel; Aktaş, Hüsnü; Keske, Mehmet Ata; 16.01. Department of Organic Agriculture / Organik Tarım Bölümü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu araştırmada, farklı buğday genotiplerinden elde edilen endofitik bakterilerin, fizyolojik ve biyokimyasal özelliklerinin ile enzim aktivitelerinin yanısıra buğdayda kök ve kökboğazı çürüklüğüne neden olan Fusarium culmorum’a karşı etkinliğinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. İzolatların F. culmorum’a karşı ikili kültür testlerinden elde edilen sonuçlara göre inhibisyon oranı %80.56- %13.90 arasında değişiklik göstermiştir. In vitro koşullarda Fusarium culmorum’a karşı inhibisyon oranı %80.59 oranıyla Bacillus subtilis (MM11), %69.41 oranıyla Stenotrophomonas maltophilia (EY5) ve %61.10 oranıyla Enterobacter sp. (MY3) en etkili izolatlar olmuştur. Amilaz, selülaz, fosfataz, ACC deaminaz ve siderofor üretiminde Pseudomonas putida (EM9) ve Pseudomonas orientalis (MM21) izolatları tüm testte pozitif sonuç vermiştir. Umut vadeden altı izolat 16S rRNA geninin sekans analizi kullanılarak tanımlanmıştır. Bakteri suşlarının F. culmorum’a karşı etkinliğini değerlendirmek için iklim odası koşullarında (in vivo) saksı denemeleri kurulmuştur. Sonuçlar, Enterobacter sp., S. maltophilia ve B. subtilis (MY3+EY5+MM11) kombinasyonunun hastalık şiddeti, bitki boyu, yaş ağırlık, kuru ağırlık, kök yaş ağırlığı ve kök kuru ağırlığı açısından en uygun sonuçları verdiğini göstermiştir. Stenotrophomonas rhizophila, P. putida ve P. orientalis (EY1+EM9+MM21) kombinasyonu da oldukça etkili olmuştur. Etkili bakteri suşlarının kullanılmasının, çevresel etkilerini en aza indirirken, kimyasal gübre ve pestisitlere olan bağımlılığı ve bunlarla ilişkili maliyetleri azaltması beklenmektedir. Ek doğrulama prosedürlerinin ardından bu suşların, ticari uygulamalar için potansiyelinin olduğu düşünülmektedir. Bulgular, F. culmorum’a karşı çeşitli endofitik bakterilerin kullanıldığı biyolojik kontrol çalışmalarına katkıda bulunacaktır.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Güneydoğu Anadolu Bölgesi Orjinli Yerel Arpa (hordeum Vulgare L.) Genotiplerinin Morfolojik Yönden Değerlendirilmesi
    (2024) Okur, Doğan; Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu çalışma 2020/21 yetiştirme sezonunda Mardin ve Diyarbakır lokasyonlarında yürütülmüştür. Diyarbakır lokasyonunda yağışa dayalı şartlarda Mardin lokasyonunda ise destek sulama yapılarak yürütülen çalışmada, denemeler Augmented deneme deseni uyarınca kurulmuş olup, 78 adet yerel arpa çeşidi ve 7 adette standart çeşit kullanılmıştır. Deneme deseni her blokta 26 adet yerel genotip ve 7 adet kontrol çeşit kullanılarak 3 blok halinde düzenlenmiştir. Bu araştırmada Güneydoğu Anadolu bölgesinin farklı alanlarından toplanan yerel arpa çeşitlerinin morfolojik karakterizasyonu amaçlanmıştır. Yerel arpa genotipleri ve kontrol çeşitlerin Diyarbakır lokasyonundan elde edilen sonuçlar sırasıyla tane verimi 150,1 kg da-1 ve 134,62 kg da-1; Mardin lokasyonunda ise sırasıyla yerel genotiplerin ve kontrol çeşitlerinin tane verimi 325 kg da- 1 ve 460.7 kg da-1 olarak kaydedilmiştir. Kuraklık stresinin yaşandığı sezonda, Mardin lokasyonunda destek sulama yapıldığı için tane verimi, bin tane ağırlığı, bitki boyu ve diğer değerler bakımından Diyarbakır lokasyonundan daha yüksek değerler elde edilmiştir. Bu çalışma sonucunda incelenen özellikler bakımından arpa ıslah programlarında yararlı olacak yüksek derecede varyasyonlar tespit edilmiştir. Aynı zamanda bu yerel arpa çeşitlerinin sürdürülebilir tarım faaliyetleri ve gelecekte planlanacak ıslah programları için korunması gerektiği önerisinde bulunulmuştur.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Master Thesis
    Güneydoğu Anadolu bölgesi orjinli yerel arpa genotiplerinin (Hordeum vulgare L.) bazı tarımsal özellikler bakımından incelenmesi
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2022) Okur, Doğan; Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu çalışma 2020/21 Arpa yetiştirme sezonunda Diyarbakır ili ve Mardin ili olmak üzere iki lokasyonda da 78 adet yerel arpa genotipi ve 7 adette standart çeşit kullanılarak yürütülmüştür. Augmented deneme desenine göre dizayn edilen denemeler, Diyarbakır ilinde yağışa dayalı şartlarda Mardin ilindeyse sulama yapılarak yürütülmüştür. Bu çalışmada Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin farklı il ve ilçelerinden toplanan yerel arpa genotiplerinin karakterizasyonu amaçlanmıştır. Diyarbakır lokasyonunda yerel arpa genotipleri ve standart çeşitlerden elde edilen veriler sırasıyla tane verimi 150,1 kg/da ve 134,62 kg/da; metrekaredeki başak sayısı 218 adet/m² -174 adet/m²; başakta tane sayısı 25 adet/başak- 34,2 adet/başak; başak boyu 8,6 cm –8,14 cm; bin tane ağırlığı 41,8 gr- 39,5 gr; bitki boyu 67,8 cm- 63,7 cm; 156,9 gün- 154,7 gün olarak tespit edilmiştir. Mardin lokasyonunda ise sulama yapıldığı için tane verimi, bin tane ağırlığı, bitki boyu ve diğer değerler bakımından daha yüksek değerler elde edilmiştir. Bu çalışma sonucunda incelenen özellikler bakımından arpa ıslah programlarında yararlı olabilecek yüksek derecede varyasyonlar tespit edilmiştir. Aynı zamanda bu yerel arpa genotiplerinin sürdürülebilir tarım faaliyetleri ve gelecekte planlanacak ıslah programları için korunması gerektiği önerisinde bulunulmuştur.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Master Thesis
    Makarnalık yerel buğday genotiplerinin (Tr. durum L.) bazı tarımsal özellikler bakımından karakterizasyonu
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Durmaz, Abdurrahman; Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu çalışma, 2019-20 buğday yetiştirme sezonunda Mardin ili Artuklu İlçesi yağışa dayalı şartlarında Augmented Deneme Desenine göre planlanarak Güneydoğu Anadolu Bölgesine özgü 80 adet yerel makarnalık ve 10 adet standart çeşit kullanılarak yürütülmüştür. Güneydoğu Anadolu Bölgesine özgü bu yerel makarnalık çeşitlerin karakterizasyonunun amaçlandığı çalışmada; yerel buğday çeşitlerinin ve kontrol çeşitlerinin alınan gözlemleri sırasıyla tane verimi 229 g/parsel- 371 g/parsel; biyolojik verimleri 1313 g/parsel –1218 g/parsel; bin tane ağırlıkları 42.9 g – 40.15 g, başaklanma gün sayısı 117.8 gün-111 gün; protein oranı % 18.02 - % 14.94 olarak tespit edilmiştir. Elde edilen verilere göre, yerel buğday çeşitlerinin bitki boyu, biyolojik verim, tanede protein oranı bakımından kontrol çeşitlerinden daha yüksek değerlere sahip olduğu tespit edilirken, tane verimi bakımından ise kontrol çeşitlerin daha yüksek değerlere sahip olduğu tespit edilmiştir. Yerel çeşitlerin, modern ıslah çeşitlerine göre daha geç başaklandığı ve yeşil kalma süresinin daha uzun olduğu gözlemlendiği çalışmada, yerel çeşitlerin daha çok kışlık gelişme tabiatına sahip özellikler taşıdığı, özellikle tanede protein oranın ve biyolojik verimin artırılması çalışmalarında genitör olarak kullanılabilecek çok sayıda potansiyel yerel çeşit olduğu tespit edilmiştir. İncelenen özellikler bakımından geniş bir varyasyona sahip olduğu tespit edilen bu yerel çeşitlerinin korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması konusunun önemli olduğu tespit edilmiştir.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Citation - WoS: 4
    Citation - Scopus: 5
    Quantitative and Qualitative Response of Wheat To Pseudomonas Fluorescens Rhizobacteria Application
    (Pakistan Agricultural Scientists Forum, 2019) Erdemci, I; Aktaş, Hüsnü; Aktas, H.; Eren, Abdullah; Eren, A.; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16.01. Department of Organic Agriculture / Organik Tarım Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Rhizobacterial application is efficient approach and process focusing less chemical fertilizers for increasing soil fertility and nutritional value of grains for different crops. This study investigated the effect of Pseudomonas fluorescens rhizobacterial application on the yield, yield components, grain quality and content of nutrition elements in wheat and in soil. Experiments were designed according to randomized complete block design with four replications in environmental conditions of Diyarbakir province, Turkey, during 2014 and 2015 growing seasons. Four treatments of Pseudomonas fluorescens rhizobacteria (control, seed inoculation, foliar application, seed + foliar) were used to investigate their effects on various aspects of wheat crop. Results of present study indicated that P. fluorescens rhizobacteria applications significantly (P=0.05) affected grain yield, Al, K, Mg, and Zn content in grain, total N, and available P, K, Fe, and Mn elements in soil. The maximum grain yield was obtained from the combined application of seed inoculation + foliar application and showed 7% higher yield than in the control. Study indicated that application of rhizobacteria has positive effect on soil productivity, yield and nutritional quality of grains.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Sentetik ve Modern Ekmeklik Buğday Genotiplerinin (Triticum aestivum L.) Verim ve Kalite Özelliklerinin Karşılaştırılması
    (2017) Aktaş, Hüsnü; Karaman, Mehmet; Erdemci, İrfan; Kendal, Enver; Tekdal, Sertaç; Kılıç, Hasan; Oral, Erol; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu çalışma, kışlık gelişme tabiatına sahip 14 modern ekmeklik ve 11 sentetik buğday genotipinin tane verimi ve bazı kalite özellikleri bakımından karşılaştırılması amacıyla 2014- 15 ve 2015-16 yetiştirme sezonlarında Elazığ ili sulu şartlarında yürütülmüştür. Denemeler tesadüf blokları deneme deseninde 3 tekerrürlü olarak kurulmuş, birleştirilmiş varyans analiz sonuçlarına göre incelenen tüm özellikler bakımından genotipler arasındaki fark 0.01 düzeyinde istatistiki olarak önemli bulunmuştur. İki yıllık ortalama sonuçlara göre, sentetik ve modern ekmeklik buğday genotiplerinin tane verimi ortalaması sırasıyla 720 ve 707 kg da-1; bin tane ağırlığı için 41.42 ve 37.35 g; protein oranı için %10.71 ve %10.79; yaş gluten değeri %31.7 ve %30.7 olarak tespit edilmiştir. Çalışmada sentetik buğday genotipleri bin tane ağırlığı bakımından daha üstün özelliğe sahipken, tane verimi bakımından daha yüksek bir ortalamaya sahip olmalarına rağmen bariz bir üstünlük tespit edilememiştir. ANOVA ve GGE biplot analizleri sonucuna göre sentetik buğday genotipi S-4'ün bin tane, yaş gluten ve protein özellikleri bakımından, modern ekmeklik buğday genotipi M-3'ün ise zeleny sedimantasyon ve hektolitre özellikleri için en ideal değerlere sahip olduğu tespit edilmiştir. Çalışma sonucunda sentetik buğday genotiplerinin tane verimi ve kalite özellikleri bakımından iyi bir potansiyele sahip olmakla beraber, dikkatli ve etkili bir seleksiyon ile modern ekmeklik buğday genotiplerinden daha üstün özelliklere sahip sentetik buğday genotiplerin belirlenebileceği ve bu konuda daha kapsamlı çalışmaların yapılması gerektiği sonucuna varılmıştır.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Citation - WoS: 3
    Citation - Scopus: 3
    Stripe Rust Partial Resistance Increases Spring Bread Wheat Yield in South-eastern Anatolia, Turkey
    (WILEY-BLACKWELL, 2016) Aktaş, Hüsnü; Zencirci, Nusret; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Stripe rust caused by Puccinia striiformis f.sp. tritici is the most serious disease of wheat globally including south-eastern Anatolia of Turkey, where wheat originated. In this study, 12 spring wheat genotypes were artificially inoculated and preserved in two locations, Diyarbakr and Adyaman, during the 2011-2012 season to investigate loss in yield and yield components. Genotypes were evaluated at the adult plant stage using two partial resistance parameters: final disease severity and area under the disease progress curve (AUDPC). AUDPC ranged from 14.8 to 860 in Diyarbakr, and 74 to 760 in Adyaman. Yield loss ranged from 0.6 to 68.5% in Diyarbakr and 9.8 to 56.8% in Adyaman. Genotypes G1, G5, G7 and G8 were found to lose less yield, while higher yield loss was observed in G3, G4 (Nurkent), G5 and G9 (Karacada-98). The highest loss in thousand kernel weight was observed in a susceptible cultivar Karacada-98 in Diyarbakr followed by 43.4 and 24.4% in Adyaman. Test weight loss reached 8.89% in Diyarbakr and 20.8% in Adyaman. Yield loss and AUDPC had a positive significant relationship. Based on the values of AUDPC, final disease severity and yield loss, three major clusters were formed for 12 wheat genotypes. Partially resistant genotypes were found to lose less grain yield and seemed to be stronger against severe stripe rust pressure.
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Article
    Citation - WoS: 15
    Citation - Scopus: 16
    Stripe rust resistance gene Yr15 in Turkish and Kazakhstan wheat germplasms and the potential of Turkish wild emmer for stripe rust breeding
    (Institute for Ionics, 2023) Baloch, Faheem Shehzad; Ali, Amjad; Tajibayev, Daniyar; Nadeem, Muhammad Azhar; Ölmez, Fatih; Aktaş, Hüsnü; Alsaleh, Ahmad; Cömertpay, Gönül; İmren, Mustafa; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Puccinia striiformis f. sp. tritici (Pst) is a devastating obligate fungal biotroph that causes stripe rust disease in wheat in temperate and cooler regions, especially in Kazakhstan and Turkey. Chemical control of Pst is not a sustainable or economic strategy in these countries. Therefore, a suitable alternative to these pesticides, such as the development of resistant wheat cultivars, is needed. During the present investigation, a large set of wheat germplasms was characterized to determine the presence of the broad-spectrum resistance Yr15 gene using Y15K1_F2/uhw30_1R primers. This collection contained 360 accessions including 233 durum and bread wheat collected from KASIB cultivars and advanced lines that were developed by eight breeding programs within the Kazakhstan-Siberia Wheat Improvement Network and Turkey, and 127 wild emmer collected from Turkey only. The positive control was wild emmer IDs WEW 83-1, WEW 84-1, and WEW-85, which previously showed positive amplification of the Yr15 gene with these primers. Yr15, a broad-spectrum R-gene derived from wild emmer wheat encoding a putative kinase-pseudokinase protein designated as wheat tandem kinase 1, comprises a unique R-gene structure in wheat against the yellow (stripe) rust. None of the tested cultivated wheat germplasms from 174 durum wheat of the KASIB Network or 59 of bread wheat from Turkey showed positive amplification, but 89 of 127 (70.07%) wild Triticum dicoccoides showed positive amplification. The collection from the Karacadağ regions showed the maximum number of genotypes (46) with positive amplification for Yr15, followed by Eruh (10), Şırnak (5), Malazgir-Tunceli (4), Tunceli (4), Şırnak-Uludere yol (3), Tunceli-Pülümür (3), and Karacadağ/Kerteş Köyü –Siverek (3). We conclude that wild wheat cultivars are a good source of the Yr15 gene and that introgression of this gene into the cultivated wheat germplasm of both countries should be performed to manage the Pst pathogen in the future
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Other
    Türkiye’de Yoğun Ekim Alanına Sahip Bazı Arpa (Hordeum vulgare L.) Çeşitlerinin Destek Sulamalı ve Yağışa Dayalı Koşullarda Değerlendirilmesi
    (2017) Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Bu çalışma Türkiye'de tescilli 10 arpa (Hordeum vulgare L.) çeşidinin tane verimi ve bazı agronomik karakterlerinin, yağışa dayalı ve destek sulamalı koşullarda araştırılması amacıyla 2011-12 ve 2012-13 yetiştirme sezonlarında Diyarbakır'ın Çınar ilçesinde yürütülmüştür. Denemeler tesadüf blokları deneme deseninde, dört tekrarlamalı olarak kurulmuştur. Elde edilen veriler varyans analizi ve GGE-biplot yöntemleri kullanılarak değerlendirilmiştir. Çalışmada kullanılan arpa çeşitleri aynı zamanda kuraklığa dayanıklılık parametreleri bakımından da değerlendirilmiştir. İki yıllık ortalamalara göre çeşitlerin destek sulu koşullardaki tane verimi (417 - 578 kg/da), yağışa dayalı koşullarda (281 391 kg/da) arasında değişirken; sulu ve yağışa dayalı koşullardaki ortalama değerler sırasıyla, bin tane ağırlığı için 41 g ve 38 g, hektolitre ağırlığı için 68 kg/hl ve 62 kg/hl ve m2'de başak sayısı için 513 adet/m2 ile 367 adet/m2 olarak kaydedilmiştir. GGE-biplot analizi sonuçlarına göre ise tane verimi bakımından G3 ve G5 en stabil çeşitler olarak belirlenmiştir. Sulu ve yağışa dayalı koşullardaki iki yılın ortalama verilerine göre tane verimi açısından G3, G9, G5 ve G10 en yüksek değerlere (sulu koşular: 578; 533; 520; 550 kg/da, yağışa dayalı şartlar: 363; 365; 391 ve 363 kg/da) sahip çeşitler olarak belirlenmiştir. GGE biplot sonuçlarına göre G9 yağışa dayalı şartlara, G3 ise sulu koşullara uygun çeşitler olarak tespit edilmiştir. Çalışmada kurağa dayanıklılık parametrelerinden olan YI (Yield index; Verim indeksi) ile yağışa dayalı şartlardaki verim (Ys) ile ilişkili bulunurken, bu parametrenin kuraklığa tolerant çeşit geliştirme çalışmalarında kullanılabileceği öngörülmüştür. Diğer kurağa dayanıklılık parametrelerinden HM (Harmonic Mean; Harmonik ortalama), GMP (Geometric Mean Productivity; Geometrik Ortalama Verim), STI (Stress tolerance index; Stres Tolerant İndeks) ve MP (Mean productivity; Ortalama verimlilik) ve TOL (Tolerans) parametreleri ise sulu koşullarda verim ile ilişkili bulunmuş, bu yüzden sulu koşullara uygun genotiplerin belirlenmesinde bu parametrelerinin kullanılabileceği tespit edilmiştir
  • Loading...
    Thumbnail Image
    Master Thesis
    Yerel ekmeklik buğday (Triticum aestivum L.) genotiplerinin derin ekime uygunluk bakımından karakterizasyonu
    (Mardin Artuklu Üniversitesi, 2021) Mikailoğlu, Mahir; Aktaş, Hüsnü; 16.02. Department of Seed Production / Tohumculuk Teknolojisi Bölümü; 16. School of Vocational Higher School of Kızıltepe/ Kızıltepe Meslek Yüksekokulu; 01. Mardin Artuklu University / Mardin Artuklu Üniversitesi
    Yerel ekmeklik buğday çeşitlerinin derin ekime uygunluk bakımından karakterizasyonunun amaçlandığı bu çalışma 2019-20 sezonunda Mardin ekolojik koşullarında Augmented deneme deseninde dizayn edilen deneme ile Killi-Tınlı toprak sınıfına giren deneme alanı toprağında yürütülmüştür. Yapılan çalışmada, yerel buğday genotiplerinin koleoptil uzunluğu 7.5 cm ile 12 cm arasında değişirken ortalama değer 9.5 cm olarak tespit edilmiş, standart olarak kullanılan ıslah çeşitlere ait koleoptil uzunluğu 5.5 cm ile 8.5 arasında değişmiş ortalama değer 7.3 cm olarak kaydedilmiştir. Çalışmadan elde edilen verilere göre koleoptil uzunluğu ile 3. Hafta sonunda 15 cm derinlik uygulamasındaki çıkış oranı arasında istatistiki olarak önemli ilişki (R2=0.16; P < 0.01) tespit edilmiştir. Ekim derinliği arttıkça toprak yüzeyine çıkan bitki sayısında bir azalma görülürken, yerel çeşitlerde 15 cm ekim derinliğinde çıkış oranı % 78.1 olarak kaydedilmiş, standart olarak kullanılan ıslah çeşitlerinde çıkış oranı % 51.9 olarak tespit edilmiştir. Tane verimi bakımından 5 cm ve 10 cm ekim derinliklerinde standart ıslah çeşitleri yerel çeşitlere bariz bir üstünlük sağlarken, 15 cm derinlik uygulamasında yerel çeşitlerin ortalama tane verimi 130 gr /parsel, standart çeşitlerde ise 83.5 gr / parsel olarak tespit edilmiştir. Benzer sonuçlar biyolik verim içinde tespit edilmiştir. Elde edilen sonuçlara göre, yerel buğday çeşitlerinin derine ekim uygulamasına daha elverişli özellikler taşıdığı, bu yerel kaynaklardaki bitki boyu ve koleoptil uzunluğunu idare eden farklı allellerin (Rht generi) tespit edilerek derin ekime uygun ıslah çeşitlerinin geliştirilmesinde yararlanılabilecek geniş bir varyasyona sahip oldukları tespit edilmiştir. Bu özelliklere sahip yerel kaynakların ıslah programlarında amaca uygun genotipler geliştirilmesinde kullanılabileceği önerilmiştir.